Arama


Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
25 Şubat 2016       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
YEMEK BORUSU HASTALIKLARI:
Tıpta özefagus olarak isimlendirilir. Çok sıcak yiyeceklerin yenilmesi yada içilmesi yemek borusunda sorunlara yol açar. Diğer hastalıklar arasında:

AKALAZYA:

Yemek borusunun yapısında yer alan düz kasları uyaran sinirlerin faaliyetlerindeki bir bozulmaya verilen isimdir. Sonuç olarak ise özefagusun mide ile birleştiği kapakçık yemeklerin yutulması sırasında gevşeyemediğinden akalazya denilen hastalık ortaya çıkar. %5 kadar hastada kanser oluşumu görülebilir.
BELİRTİLERİ: Yutma güçlüğü (bilhassa sıvı ve gazlı içecekler), yenilen yemeğin geri gelmesi, bazen yemeğin yutulması sırasında ağrı
TEDAVİSİ: Hafif vakalarda çeşitli ilaçların (nifedipin) kullanımı yararlı olabilir. Fakat diğer akalazya sorunlarında Endoskopik balon dilatasyonu ve bu tedaviden sonuç alınamayan kimselerde ise Cerrahi tedavi (Laparoskopik myotomi) yöntemleri uygulanır. Hastaya posası az ve yumuşak besinlerin tüketilmesi önerilir. Ayrıca besinler iyice çiğnenmelidir.

Ad:  reflü.jpg
Gösterim: 9155
Boyut:  23.6 KB
REFLÜ:
Midedeki besinlerin yemek borusuna kaçmasıdır.
BELİRTİLER: Mide içeriği asitik olduğundan yemek borusuna kaçması sonucunda yemek borusunu tahriş eder. Bu da ülseratif vakalara yola açar. Yemek borusunda darlıklar oluşabilir. Yemek yedikten yarım yada bir saat sonra başlayıp artan yanma hissi en bilinen belirtidir.
NEDENLERİ: Özefagusun alt kapağındaki fonksiyon kaybı, mide fıtığı, bazı ilaçlar, midedeki muhtevanın zamanında boşaltılamaması, mide asitinin artması
TEDAVİSİ: Başlangıçta koruyucu tedbir olarak kilo kontrolü yapılmalı, yatmadan evvel yemek yeme alışkanlığından kesinlikle vazgeçilmeli,yağda kızartılmış öğünler oldukça kısıtlanmalı ve yemek yedikten sonra spor yapılmamalıdır. Bu önlemlere her zaman uyulmalıdır. Reflünüz halen devam ediyorsa doktorunuzuz size öncelikle ilaçla tedavi uygulayacak ve vücudunuzdan tepki bekleyecektir. Sonuç alınamadığı taktirde cerrahi tedavi ve endoskopik tedavi uygulamalarına geçilecektir.

HİATAL HERNİA (FITIK):
Midenin bir kısmının göğüs boşluğuna geçmesidir. Reflü gelişme ihtimali çok yüksektir. Genellikle elli yaşın üzerindeki kişilerin yaklaşık yarısında görülür.
BELİRTİLERİ: Mide civarında yanmalar, ileri derece vakalarda ise kanamalara bağlı olarak kansızlık görülür.
NEDENLERİ: Öksürme, ıkınma, hamilelik gibi göğüs içi basıncı artıran faktörler fıtık oluşumuna neden olur.
TEDAVİSİ: Sık ve az öğünler tercih edilir. Yemek sonrası hemen yatılmamalı, karın üzerine baskı yapan dar kıyafetler giyilmemeli, asitli ve çok sıcak gıda alımından kaçınılmalıdır.

YEMEK BORUSU KANSERİ:
Yemek borusunda meydana gelen tümör adı verilen kanser hücreleri kümeleridir. Alkol, sigara kullananlarda, ağırlıklı olarak erkeklerde, kilolu kimselerde, intihar eğilimi ile zehirli madde içenlerde görülebilir. Akalazya hastalığının tedavi eksikliği kansere yol açabilir.
BELİRTİLERİ: En yayfın semptom yutma zorluğudur. İlk zamanlarda gıdaların takılması şeklinde sonraları ise kişi sıvı gıdalar dahi yutmakta zorlanır. Sonuçta besinler ağızdan geri gelir. Bu belirtilerin yanısıra mide üstünde yanma, tükrük artışı ve ses kısılması da diğer belirtiler arasındadır.
NEDENLERİ: Nedenleri hakkında net bilgiler ortaya konulamasada tetikleyici etkenler olduğu düşünülmektedir. Bunlar arasında alkol ve sigara kullanımı kanser oluşma riskini 6 kay daha fazla arttırdığı belirlenmiştir.
TEDAVİ: Tedavi hastanın yaşı, genel durumu, tümörün evresine göre değişebilmektedir. Özellikle erken tanıda tömür sadece yemek borusu mukozasında olduğundan tedavide başarı sağlanabilmektedir. Fakat ilerlemiş, yani yemek borusunun çoğu yrine yayılmış ve yemek borusunun çevresindeki organlara da yayılan kanserlerde tedavi büyük oranla başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Yemek borusunda tedavi seçenekleri ışın tedavisi, radyoterapi ve kemoterapidir. Bu tedavilerden hastanın durumuna göre uygun olanı doktor belirleyerek hastanın durumunu gözlemleyecektir. Tedaviden cevap alınamayan vakalarda yemek borusunun tamamen çıkarılması söz konusudur. Fakat böyle bir durumda dahi kanser hücrelerinin tekrardan ortaya çıkması nedeni ile yaşama ihtimali yüzde yirmi civarındadır.
SİLENTİUM EST AURUM