yapışmak
(-e durum ekiyle kullanılan fiil)
1 . (yapışıcı olan veya yapışkan bir maddeye bulanmış olan bir şey) Ayrılmayacak bir biçimde bir yere tutunup kalmak:
"Zarfın iyice yapışıp yapışmadığına o kadar dikkat etti ki..."- S. F. Abasıyanık.
2 . İyice yaklaşmak, sokulup değmek.
3 . Aralık bırakmayacak biçimde üzerine dokunmak:
"Islanan tül gömleği pembe vücuduna yapıştı."- Ö. Seyfettin.
4 . Bir iş yapmak amacıyla, hevesle bir şeyi eline almak:
"Dişlerine oltayı almış, tekrar küreklere yapışmıştı."- S. F. Abasıyanık.
5 . Sıkıca yakalamak, tutmak, sarılmak:
"Niçin yalan söylüyor, bu zavallıya iftira ediyorsun, diye kulağıma yapıştı."- Ö. Seyfettin.
6 . mecaz Birini rahatsız etmek, sataşmak, peşini bırakmamak, musallat olmak.