Arama

Türk Ailesi Antropolojisi - Tek Mesaj #13

virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
7 Aralık 2006       Mesaj #13
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi
IV. BÖLÜM KADIN


Eğitim Düzeyi Açısından Kocasından Üstün Konumdaki Kadınlar Aile antropolojisinde rastlanılan ilginç konulardan birisi de, kadının konumu bakımından kendinden altta bulunan bir erkekle evlenmesi olayıdır. Konu evrensel bir özellik taşımaktadır. Dünyanın her tarafında görülen bu duruma ülkemizde de rastlamaktayız. Kuşkusuz bu durum çeşitli nedenlere dayanmaktadır. Antropoloji literatüründe "ter- cihli evlilik" kategorisine giren bu evlilik türü hakkında herhangi bir araştırmaya rastlayamadık. Görgül bir araştır- ma için hiç de uygun bir konu değildir. Elde edilecek veri- lerin sağlıklı olması güçtür. Bu bölümde sunulan veriler, yazarın yakın çevresinden elde ettiği verilere dayanmakta- dır. Daha çok örnekolay olarak nitelendirilebilecek örnek- ler, açıklamalarımıza temel olmuştur. I. NEDENLER Kadın, kendinden daha alt konumda olan bir erkekle niçin evlenmektedir? Kuşkusuz çeşitli nedenler bu konuda rol oynamaktadır. 1. Kadının Fiziksel Özelliği Kendisini fiziksel olarak güzel, çekici bulmayan bir bayan mutlaka evlenmek istiyorsa, karşısına çıkan kısmetlerin çoğunu da tercih etmemiş ve yaşı da ilerlemişse nihayet kendisinden alt konumda birisiyle evlenmeyi tercih eder. 2. Kocanın Dinsel Rolü Kadının evleneceği kişi eğer dinsel yönden çevrede tanın- mış (Şeyh, tarikat reisi vs.) önemli sayılan bir kimse ise, kendisinin altında bir konumda olmasına razı olarak onunla evlenebilmektedir. Basına yansıyan bir olayda ilko- kul mezunu bir tarikat reisi, üniversite mezunu bir kızla evlenebilmiştir. 3. Akrabalık Akraba evliliğinin sakıncalı görülmediği yörelerde evlene- cek kişinin akraba olması da yeterlidir. 4. Çevrede Tanınmış Kişi Eğer evlenilecek kişi çevrede önemli sayılan bir konumda ise yine onunla üniversiteli bir bayan evlenebilmektedir. (Ağa ya da ekonomik bir işle uğrasan, ticaret sahibi zengin birisi ile). 5. Cemaatsal ilişkiler Özellikle kırsal kesimde yaşayan üniversite mezunu bir kız, ailesi kiminle evlenmesini istiyorsa onunla evlenmek zorundadır. Kızının isteği söz konusu değildir. Çünkü ev- Egitim Düzeyi Açısından Kocasından Üstün Konumdaki Kadınlar 197 lilik, bu tür cemaatsal ilişkilerin yaygın olduğu yerde ta- mamen toplumsal bir özellik gösterir. Kızın isteğine pek bakılmaz. 6. Çocuk Sahibi Olmak Mutlaka bir çocuk sahibi olmak isteyen bir kadın, alt ko- numdaki bir erkekle evlenebilmektedir. Özellikle sanatçı kesimindeki kadın sanatçılar bu yola sık sık başvurmakta- dır. 7. Içgüveyliği Kadının ailesinde bir erkek yoksa, içgüveyliğine razı ol- muş, kendinden alt konumdaki bir kimse ile evlenebilir. Çünkü her erkek içgüveyliğine razı olmaz. Öyle birisini bulmuşsa, onun eğitim düzeyi kadın açısından önemli de- ğildir. 8. Aşık Olmak Kadının âşık olduğu birisi ise, onun konumu önemli değil- dir. Önemli olan, kadının sevdiği bir erkekle evlenmesidir. 9. Ismarlama Damatlar Daha önceden yurtdışına gitmiş aileler, kız çocuklarına orada uygun bir damat bulamamışlarsa, Türkiye'den eş dost akraba kanalıyla bir damat adayı bulup onu yurtdışı- na istek yapmaktadırlar ve orada kızlarıyla evlendirmekte- dirler. Bu durumda da damadın kıza göre konumuna pek dikkat edilmemektedir. Nedenlerin sayısı artırılabilir. Yukarıda belirttiğimiz nedenlerin dışında başka özel durumlar da söz konusu olabilir. Şimdi, bu tür evliliklerdeki ilişkilere değinelim. II. iLiŞKiLER Bu tür ailelerdeki toplumsal ilişkilerin nasıl olduğu hak- kında veriler elde yok. Geniş kapsamlı araştırmalar yapıl- dığı takdirde bu tür aileler hakkında bilgi elde edilebilir. Aslında bu tür aile, sorunlu gibi görünmektedir. Çün- kü, Türk ailesinde genellikle erkeğin egemenliği sürmekte- dir. Gerek kırsal, gerekse kentsel kesimlerde durum böyle- dir. Aslında geniş ailede durum böyle iken, çekirdek ailede de bu durum kısmen devam etmektedir. Bu tür ailelerdeki ilişkiler kadının gösterdiği tutuma bağlı olarak değişik biçimlerde sürdürülmektedir. Buna göre üç ayrı ilişki biçimi söz konusu olabilmektedir. a) Uyumlu ilişkiler Burada, evlenmeden önce erkek, kadınla anlaşma yoluna gitmektedir. "Bak sen benden daha tahsillisin. Bu durumu öne sürerek aile içinde ukalalık istemem, beni küçük dü- şürücü davranışlar istemem, ona göre kabul ediyorsan ev- lenelim." Bu koşula kadın uyduğu takdirde bu evlilik uyumlu bir biçimde sürmektedir. Zaten uyması için baştan söz vermiş oluyor. Uyumlu ilişkilerin bir başka biçimi ise, kadının aile içindeki ilişkilerde kariyerini ve öğrenim düzeyini, mesleksel konumunu bir tarafa bırakıp aile içinde düzenli ilişkilere girmesidir. Aile içinde önemli olan kendi rolleri ne ise on- ları layıkı ile yerine getirmesidir. Normal bir evlilikte top- lumca tanınan kadının rollerini yerine getirdiği sürece ai- lede hiçbir sorun kalmıyor. Ben kocamdan üstünüm deyip üstünlük taslamıyor. Aile başka, kariyer başka deyip, her yerde rollerini oraya uygun bir biçimde yerine getirir. Böy- lece aile içi roller düzenli bir biçimde yerine getirildiği za- man ilişkiler bozulmamaktadır. Eğitim Düzeyi Açısından Kocasından Üstün Konumdaki Kadınlar 199 b) Kadın Egemenliğinin Erkek Tarafından Kabulü Bu durumda kadın birinci plandadır. Bu tür ilişkide erkek, ikinci plana düşmüştür. Bütün yetki ve sorumluluklar kadının üzerindedir. Erkek silik bir konumda kalmıştır. Her şeyi kadın çözümlemekte ve er- kek bir şeye karışmamaktadır. Erkek isteyerek kendi yetki ve sorumluluklarını kadına devretmiştir. Kadın da bunu kabul etmişse sorun olmamaktadır. Çocukların eğitimi, ai- le bütçesinin düzenlenmesi, dış ilişkiler vs. gibi her konu- da kadının sözü geçmektedir. Bu aile de uyumludur. c) Kadın ve Erkeğin Sürekli Çatışması Bu tür ailede ilişkiler sorunludur. Kadınla erkek sürekli olarak çatışmaktadırlar. Erkek, aile içi ilişkilerde kadının kendisinden daha üstün durumda oluşunu bir türlü haz- medememektedir. Yani bütün yetki ve sorumlulukları ken- di üzerine almak istemektedir. Bu yüzden kadınla sürekli çatışmaktadır. Bu çatışma bazen zaman zaman ortaya çık- makta, bazen de ailenin çözülmesine yol açmaktadır. Yurtdışına ısmarlama damat olarak giden erkeklerin durumu böyledir. Kadın yabancı dil biliyor, toplumda ege- men roldedir, çevreyi iyi tanıyor. Böylece karısını kıskanan erkek, ya Türkiye'ye geri dönmek istiyor, yahut boşanıyor, yahut da zaman zaman çatışmalara girerek bu evliliği sür- dürüyor. Çocuklar olmuşsa kolay kolay boşanmak istemi- yor. Fakat çocuklar da otorite olarak anneyi tanıdıkları için, babalarını pek önemsemiyorlar. Erkek, çocukların bu tutumunu da hazmedemeyip, ailede bocalayıp durmakta- dır. Kadınla küsüyor, evden ayrılıyor, tekrar barışıyor. Tekrar çatışıyor. SONUÇ O halde bu tür bir aile kurulmalı mıdır? En iyisi, konumla- 200 Türk Ailesi Antropolojisi rın denkliğidir. Ama denklik olmayınca yaşamda bu tür olasılıkları da göz önüne almak gerekir. Hem bu tür evli- likler, yukarıda değinildiği gibi her zaman sorunlu da de- ğildir. Eşler karşılıklı oturup bu konuda nasıl bir strateji takip edeceklerini önceden konuşmalıdırlar.