Arama

Gregor Mendel - Tek Mesaj #5

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
8 Haziran 2016       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM

MENDEL

Ad:  Gregor Mendel1.jpg
Gösterim: 1945
Boyut:  41.6 KB

(Johann, dini adı Gregor),
avusturyalı din adamı ve botanikçi
(Hein- zendorf, Avusturya, 1822 - Brünn, günümüzde Brno, 1884).

Babası Napolöon savaşlarına katılmış eski bir asker, annesi bir bahçıvan kızıydı, küçük bir çiftlikleri vardı. Johann Mendel bahçıvanlığı küçük yaşta öğrendi. Leipnik (günümüzde Lipn(k nad Becou) okulu'nu, sonra Troppau (günümüzde Opava) yüksekokulu'nu bitirdi. Din adamı olmaya karar verdi, 1843’te papaz oldu. Modern bir okul olan Brünn okulu'nda yardımcı profesörlüğe atandı (1854). Yaşamının büyük bölümünü bu okulda geçirdi ve keşiflerini burada gerçekleştirdi. Manastırın bahçesinde bezelye yetiştirdi ve ilk melezleştirme denemelerini yaptı (1856). Elde ettiği sonuçları, kendisini genetiğin kurucusu yapan Versuche über Pftanzenhybriden (Bitki melezleri üstüne denemeler) [1866] adlı ünlü inceleme yazısıyla yayımladı. Başlangıçta, çalışması hiçbir ilgi uyandırmadı; hak ettiği ilgiyi ancak 1900de görebildi. 1868de yüksek bir dini göreve atanması onu bilimden uzaklaştırdı.
Mendel genetik karakteri. Bir gen çiftinin ya da az sayıda gen çiftlerinin belirlediği genetik karakter. (Örneğin keçide boynuzların varlığı ya da yokluğu: boynuzların yokluğu P geniyle ilgilidir; buna göre boynuzsuz hayvanların genotipi PP ya da Pp, boynuzlu hayvanlarınkiyse pp olur.)

Mendel yasaları,


kalıtsal karakterlerin kuşaktan kuşağa aktarılmasına ilişkin doğa yasaları. 1865'te Mendel'in keşfettiği bu yasalar iki tanedir:
1. Genetik ayrılma yasası.
Yalnız bir karakterle birbirinden ayrılan iki saf soyun birleşmesinden doğan kuşakta (F,), ana -babadan yalnız birine benzeyen homojen bireyler ortaya çıkar. F, kuşağından bireyler arasında birleşmeden doğan kuşakta (Fj), F, ’de belirmeyen atasal bir karakterin belirdiği homojen olmayan bireyler meydana gelir. F,’de görülen karakter ile F, ’de görülmeyen karakter bu kuşakta 3/4 ve 1/4 oranında ortaya çıkar. Birinci karakter, çekinik olan ikinci karaktere göre başattır. Çekinik karakteri taşıyan F2 bireyleri (1/4), F3 ve F4 kuşaklarında saf kalırken, 3/4 oranında olanlar gene homojen olmayan bireyler verir. F,’de ortaya çıkmadığı halde F2’de ortaya çıkan karakterler olgusu, her ana -babadan F, dölüne aktarılan kalıtsal etmenlerin, fenotipte ortaya çıkmasalar da bireyselliklerini koruduklarını gösterir.
Düz bir bezelye ile buruşuk bir bezelye arasındaki çaprazlama örnek olarak alınabilir. F, düz ve homojendir; F2 dölünde 3/4 oranında düz, 1/4 oranında buruşuk bezelye bulunur.
Bu oranlar her bitkide, her karakter için iki alel bulunduğu varsayımıyla açıklanabilir. Eğer başat biçim A, çekinik biçim a ile gösterilirse, buruşuk bezelyeler aa, düz bezelyeler AA ya da Aa ile gösterilir (ama Mendel’in kullandığı bezelyelerin önemli ölçüde ayıklandığı ve AA olduğu kabul edilir.)
F, çaprazlaması yalnız Aa, yani düz bezelye verir.
F, döllerinin kendi aralarında çaprazlanmasıyla sayıca birbirine eşit iki gamet, A ve a meydana gelir ve F2’de üç tip zigot oluşur: 1/4 AA, 2/4 Aa, 1/4 aa, bu oranlar da 1/4 AA + 2/4 Aa: 3/4 düz, 1/4 aa, yani buruşuk bezelye oranına denktir.
Mendel zamanında, kromozomlar hakkında hiçbir bilgi yoktu; Mendel gametlerin, bir karakteri belirleyen genetik etmen çiftinden yalnız birini içerdiğini ve bu nedenle iki gametin birleşmesiyle meydana gelen zigotta iki genetik etmenin birden bulunduğunu öne sürmüştür. Ancak daha sonra indirgeme bölünmesi aracılığıyla bu genetik etmenleri kromozomların taşıdığı anlaşıldı.

2. Karakterlerin bağımsız ayrılma yasası.
Bir çift alelle belirlenen iki karakter (örneğin, düz-buruşuk) yerine iki (ya da birçok) karakter İkilisi düz-buruşuk, yeşil-sarı) ete alındığında bu karakterlerin gametlere birbirinden bağımsız olarak dağıldığı görülür.
F, dölü, düz ve sarı olan başat iki karakter için melez ve homojendir. F2’de 9:3:3:1 oranına göre dört kategori meydana gelir.
Bu gözlemler karakter çiftlerinin bağımsız aracıların, yani bağımsız kromozomların üstünde taşınan alel çiftleriyle belirlendiğini gösterir. Ancak ender olarak iki karakterin bağımsız davranmadıkları, ama aynı kromozom üzerinde birbirine yakın oldukları için bağlı kaldıkları görülür. Bu durumda bağlantı (İngilizce linkage) vardır denir.

Kaynak: Büyük Larousse
SİLENTİUM EST AURUM