ÇATALLANMAK gçz. f.
1. Çatal gibi ikiye ayrılmak: Kent çıkışında yol çatallanıyor.
2. Ses sözkonusuysa, çatallaşmak.
ÇATALLAŞMAK gçz. t.
1. Bir iş sözkonusuysa, iki ya da daha çok olasılık ortaya çıterak anlaşılması, çözümlenmesi güç bir duruma gelmek, karışmak: Yönetim kurulunun çekilmesiyle işler daha da çatallaştı.
2. Ses sözkonusuysa, çatallı çıkmak, çatallanmak.
Kaynak: Büyük Larousse