Arama


Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
15 Ağustos 2016       Mesaj #6
Safi - avatarı
SMD MiSiM

ENDONEZYA ya da İNDONEZYA,


G.-D. Asya'da devlet, Büyük Okyanus’la Hint okyanusu arasında yer alan Hollanda Hindistanı adalarının çoğunu kapsar;
1 904 000 km2; 180 000 000 nüf. (1991). Başkenti Cakarta, resmi dili; bahasa.
Ad:  Endonezya6.jpg
Gösterim: 1501
Boyut:  56.3 KB

COĞRAFYA


doğal çevre


Sumatra'nın doğusunda, Cava’nın ve Kalimantan'ın kuzeyinde geniş alüvyon ovaları uzanır. Bu ovalar, dünyanın en gen niş kıta platformu olan ve bu büyük adaları suyun on, on beş metre altından (Cava denizi ve Güney Çin denizi'nin güney-batı'sı) Çinhindi’ne ve Malezya yarımadasına bağlayan Sunda platformu üzerindedir. Bu platformun batı ve güney kenarlarından, Sumatra'nın batısında ve Cava'nın güneyinde izlenebilen iki dağ yayı geçer.
Hint okyanusu'na bakan dış yay, Sumatra'nıri batı kıyıları açığında Simeulue, Nias ve Mentavai adalarında ortaya çıkar, Sunda'nın en güneyindeki küçük adalarına (Sumba, Savu, Timor) kadar uzanır ve kuzeye doğru (Tanimbar, Kai adaları), daha sonra da batıya doğru (Seram, Buru, Sulavesi) bir yay çizer Oligomiyosen kıvnlmalar İkinci ve Üçüncü Zaman gereçlerini etkiler; ne var ki bu bölgenin sismik açıdan Endonezya’nın en kararsız bölgesi olması, büyük olasılıkla dağoluş sürecinin henüz tamamlanmadığını gösterir, iç yay ülkenin başlıca dağ sıralarını kapsar; Barisan kütlesi ve platosu (Sumatra'nın omurgası), Cava'daki Kendeng sıradağları; bu yay Kuzey Sunda'nın küçük adalarıyla (Bali, Lombok, Sumbava, Flores, Alor, Vetar) D.'ya uzandıktan sonra K.'e kıvnlır.

Kıvnmlar dış yayınkinden (Pliopleyistosen) daha yenidir. Endonezya'daki 500 kadar yanardağın büyük bölümünü (100'den fazlası etkindir) bünyesinde toplayan bu yay dünyanın en büyük yanardağ kuşağıdır. Almaşık olarak kül ve lav püskürten stratovdkanlar en sık görülen oluşum biçimleridir (kireçli alkali lavlar ağır basar); bununla birlikte geniş, oyuk biçimlere de rastlanır: en ünlüsü olan Cava'daki Tengger kalderası (Cava'nın doğusu) olan, orta kesiminde (burada Bromo yanardağı gibi birçok yanardağ konisi yükselir) yanardağ kökenli “kum denizi" bulunan kalderalar. Yanardağ patlamaları zaman zaman çok sayıda can kaybına yol açar (Krakatoa adasını [Sunda boğazı] büyük bir denizaltı kalderasına dönüştüren ve çok büyük deniz yükselmelerine yol açan 1883'teki püskürme 36 000 kişinin ölümüne neden oldu). irian Jaya (Yeni Gine’nin batı bölümü) farklı bir bölgedir; Arafura platformu (Sunda platformundan Makasar boğazının denizaltı çukurlarıyla, Flores ve Banda denizleriyle ayrılır) da K.'da Endonezya'nın en yüksek noktası olan Puncak Jaya'da 5 000 m’yi aşan yeni bir tektonik dağ yayıyla çevrilidir.

Adalar devleti olmasının ve Ekvator'da bulunmasının (7 °K. ve 10 °G. enlemleri arasında) etkisiyle Endonezya dünyanın en sıcak ve nemli bölgelerinden biridir: sıcaklık yıl boyunca çok az değişiklik gösterir (ortalama 25 “C dolayında); en çok ekim-kasım olmak üzere her ay yağışlıdır; çoğu bölgede yıllık toplam yağış 3 m’yi aşar. Bu tipik ekvator iklimi, yağışlarda tropikal yağış rejiminin görülmeye başlandığı Cava'nın doğusunda, Sunda'nın küçük adalarında ve Celebes’in güneyinde bazı değişikliklere uğrar: bu bölgelerde kasım ile mayıs arası yağışlı, öteki aylar kurak geçer. Böyle bir iklimde bitki örtüsü çok canlı olur: ormanlar Endonezya topraklarının % 64'ünü kaplar ve ağaç, petrolden sonra Endonezya'nın ikinci dışsatım ürünüdür (Endonezya, işlenmemiş tropikal ağaç dışsatımında dünyada birinci sırayı alır). Ormanlardan kinin, hint hurması, değerli ağaçlar (tik, abanoz sandal ağacı, kâfur ağacı) elde edilir. En kurak bölgelerde (Küçük Sunda adaları), en alçak kesimlerde ya da en az korunaklı yerlerde, ormanlar yerlerini giderek kurak savanlara bırakır. Kıyıların çoğu geniş mangrovlarla çevrilidir.

nüfus


Nüfus bakımından Endonezya dünyanın dördüncü kalabalık ülkesidir. 1930'da 61 milyon olan nüfus, 1961'de 97 milyona, 1971'de 119 milyona çıkmış, 1981de 150 milyonu, 1991'deyse 180 milyonu geçmiştir. Yıllık büyüme hızı, aile planlaması çalışmalarıyla yavaşlatılmıştır (1961-1971 arasında yılda % 2,08, 1971- 1980 arasında % 2,34, 1980-1991 arasında % 1,56). Gene de küçümsenemeyecek ölçekteki bu genç nüfus artışı (1991de 15 yaşın altındakiler toplam nüfusun % 39,2'sini oluşturuyordu), her yıl iş piyasasına eklenen bu kitlelere iş bulmakta güçlük çeken Endonezya ekonomisini zor durumda bırakmaktadır.
Hâlâ bazı negrito ve veddalar (Sulavesi'de Toalalar, Sumatra’da Kubular) gruplarına ve özellikle MalezyalI siyahlara (irian Jaya’nın nüfusunun çoğunu oluşturan Papular) rastlanmakla birlikte Endonezya nüfusunun büyük çoğunluğunu Malaylar oluşturur. Genel olarak, ne hintlileştirilmiş ne de İslâmlaştırılmış Paleo EndonezyalIlar ya da Proto Malaylar (Sumatra'da Batak ve Gayolar, Doğu Cava'da Tenggerliler, Borneo’da Dayaklar, Lombok'ta Sasaklar, Sulavesi'de Toracalar) ve İslam ve hint dinlerinden büyük ölçüde etkilenmiş Yeni EndonezyalIlar (Sumatra'da Acehler, Minangkabaular, Lampunglar, Recanglar ve Malaylar, Cava’da Sunda ve Cavalılar, Madura'da Maduralılar, Bali'de Balililer, Sulavesi'de Minahasanlar, Borneo’da Bancarlar, Timor’da Belun ve Atoniler, Sumbava’da Bima ve Sumbavalılar, Molük adalarında Ambonlular) ayırt edilir. Bunlara HollandalIlar'ın gidişinden bu yana ticari etkinliklerin büyük bölümünü elinde tutan ve böylece kıskançlık ve yabancı düşmanlığı duygularını körükleyen, 4 milyonu aşkın Çinliyi de (çoğu Endonezya vatandaşı) eklemek gerekir. Ulusal dil bahasça her biri kendi yerel diline sahip bütün bu etnik topluluklar arasında Endonezya'da birleştiricilik açısından dinden daha önemli bir rol oynar. Çünkü, EndonezyalIların onda dokuzunun müslüman olduğu söylenmekle birlikte, Sumatra'da Palembang bölgesinde buddhacılık, Bali ve Lombok'ta hinduculuk egemendir. Bunun yanı sıra yerel hıristiyan toplulukları da vardır (Sumatra Batakları arasında Protestanlık, Flores ve Timor’da katoliklik).

Nüfusun bölgelere göre dağılımında büyük dengesizlikler göze çarpar. 1991'de ülke yüzölçümünün % 7'sinden daha az bir alan kaplayan Cava ve Madura'da 125 milyonu aşkın (ülke nüfusunun % 70'i) EndonezyalI yaşıyordu. Buralarda bu tarihte kmz ’ye yaklaşık 832 kişi düşmekteydi. Km2'ye düşen insan sayısı Bali'de 503, Sunda'nın küçük batı adalarında 135 kadardır; Sumatra'da ise 75'in altına, Sulavesi'de 66'ya, Molük adalarında 22, Kalimantan'da 16'ya ve irian Jaya'da 4'ten aza iner.

Cava’da bazı ovalarda nüfus yoğunluğu km2 başına 1 000 hatta 1 500 kişiyi aşar. Burada sözkonusu olan büyük ölçüde kırsal nüfus yoğunluklarıdır. Çünkü Endonezya’nın, bir bölümü İslamlaşma döneminde gelişme gösteren (Şurabaya, Palembang, Makasar), bir bölümü de sömürge döneminin ürünleri olan (Cakarta, Medan) ancak birkaç büyük metropolü vardır. Hızlı büyüme göstermesine rağmen, kent nüfusu kırsal nüfusa göre çok düşüktür. Cava'nın bazı bölgelerinde düzenli olarak kül püskürten yanardağlar sayesinde zenginleşen verimli topraklara rağmen, günlük yaşamda beslenme sorunu çok önemlidir. Burada, aile tarımı yetersiz kalmaktadır. Yanardağların yanındaki verimli topraklar, tehlikeden büsbütün uzak olmamakla birlikte, çok kalabalıktır. Önce sömürge yöneticileri, daha sonra da hükümetler Cavalılar'ı öteki adaların az nüfuslu işlenmemiş bölgelerinde (öncelikle Sumatra olmak üzere, Sulavesi ve Kahmantan) yerleşmeye yönelterek, Cava'nın nüfus artışını önlemeye çalıştılar. Bununla birlikte, yapılan hesaplara göre, 1932-1974 arasında Cava'da bu yoldan sağlanan nüfus azalması 1 milyonun altında kalırken, adadaki nüfus artışı 39 milyonu bulmuştur. Bu da elde edilen sonuçların pek düşük ölçüde kaldığını göstermektedir.

iktisat


En önemli istihdam kesimi tarımdır. Hemen tamamen boş olan ormanlık bölgelerde tek başlarına yaşayan bazı kabileler (Borneolu Punanlar gibi) geçimlerini kök ve meyve toplama ve avcılık etkinlikleriyle sağlarlarsa da, Endonezyalılar'ın dörtte üçü tarımla uğraşır. Az nüfuslu ormanlık bölgelerde bazı etnik gruplar, yakılarak açılmış alanlarda tarım yaparlar (gezgin ya da yerleşik olarak): Kalimantanlı Dayaklar, Sumatralı Bataklar gibi. Bunların başlıca besin bitkileri yağmur sularından yararlanarak yetiştirdikleri pirinçtir. Fakat, doğu adalarında, özellikle irian Jayalı Papular’da, pirincin yerini yavaş yavaş "igname” ve “taro" almaktadır. Yine bu bölgelerde sagu palmiyesi iliği tüketimi de çok fazladır. Nüfusun çok yoğun olduğu bölgelerde (özellikle, Cava, Bali), kanallarla sulanan pirinç tarlaları (savahlar) yaygın bir durumdadır ve yılda iki rekolte verir: iki pirinç rekoltesi ya da çoğu kez bir pirinç, bir de mısır, soya ya da kuru mevsimde yer fıstığı rekoltesi. Cavalılar ile Balililer (Filipinler'in igorotları ile birlikte) Güney-doğu Asya'nın, dağ yamaçlarına kat kat taraçalar halinde pirinç tarlaları kurma yöntemini bulmuş halklarıdır. Savanların yanı sıra, sulanmayan topraklar (Cava'da telagan'lar), yalnızca yağmur mevsiminde pirinç, mısır, patates, manyok (yüksek bölge sebzeleri) verir. Bali'nin doğusundaki küçük Sunda adalarında, mısır temel besin maddesi olarak pirincin yerini alır (kuraklık daha fazladır).

Gerek iç piyasa gerekse dışsatım için ticari tarım, aile işletmelerinde de yapılır: Doğu Cava'nın telagan'larında şekerkamışı, tütün, kahve, Batı Cava'nın telaganlarında çay; Aceh ve Minangkabau (Sumatra) bölgelerinde hindistancevizi ve baharat, Sumatra'nın doğusunda kauçuk ağacı, güneyinde yine kauçuk ağacı ve biber. Bütün bu ürünler, bugün hepsi gerçekte ulusallaştırılmış olan ve bağımsızlıktan bu yana üretimleri çoğunlukla düşmüş bulunan büyük sanayi plantasyonlarından elde edilen ürünlere eklenir: eski Oostkust’ de (Sumatra) tütün, kauçuk ağacı ve yağ palmiyesi, Batı Cava'nın yüksek dağ yamaçlarında kauçuk ağacı ve çay. Hayvancılık önemsiz derecededir (domuz üzerinde din yasağı, aşırı nüfus). Cava'daki tarımın yoğun niteliğine rağmen ülke, nüfusunu besleyebilecek güçte değildir ve bu yüzden pirinç, şeker, vb ithal etmek zorunda kalmaktadır.

Maden kaynakları, dış satımların değerce üçte ikisini temsil eden petrol ürünleri sayesinde (fakat, bunların elde edilmesinde az insan kullanılır) ülke ihracatında çok önemli bir yer tutar. Sumatra'nın merkez-doğusu ülkenin başlıca petrol üreten bölgesini oluşturmaktadır (Minas yerüstü yatakları). Buna karşılık, Sumatra'nın güneyinde üretim gittikçe düşmektedir. En çok gelecek vaat eden bölgeler, Cavadenizi'nde (Arcuna, Cinta, Kitty yatakları) ve Kalimantan'ın doğu kıyılarında (Attaka, Handil, vb. yatakları) yer almaktadır. Doğal gaz da artık bir işletme konusu oluşturmakta ve Kalımantan'ın doğusu ile Sumatra'nın kuzeyindeki yataklarda yapılan üretimi işleyen iki fabrikadan sıvılaştırılmış olarak dışa satılmaktadır. Bu hidrokarbürler, amerikan, japon ve fransız şirketleri tarafından işletilmektedir. Bu şirketler, bir devlet şirketi olan Pertamina'nın yanı sıra, Endonezya'nın büyük bir petrol üreticisi (yılda yaklaşık 72 Mt petrol; 43 Gm'doğal gaz) ve OPEC üyesi bir petrol dışsatımcısı olmasına katkıda bulunurlar. Japonya ayrıcalıklı bir müşteri durumundadır.
Diğer maden kaynaklarının dışsatım bakımından önemi çok daha azdır: Bangka, Belitung ve Singkep adalarından çıkarılan kalay; Irian Jaya’da işletilen bakır; Bintan adasında (Singapur'un güneyindeki Riau takımadaları) boksit; Sulavesi’de nikel.

Fakat, bu kaynakların ürünleri ham olarak dışa satılır, çünkü sanayi henüz az gelişmiş durumdadır Sanayi, esas itibariyle Cava'da (işgücünün dörtte üçünden fazlası) ve özellikle büyük şehirlerde toplanmıştır; fakat, bunların gelişme derecesiyle hiçbir ilgisi yoktur ve ülkedeki işgücünün onda birinden daha azını istihdam eder Daha çok, tarım ürünlerini işleyen ya da tüketim malları üreten sanayiler söz konusudur ve bunlar ülke gereksinmelerini karşılamaktan uzaktır Fakat, bağımsızlıktan bu yana, bazı ağır sanayileri geliştirme yönünde çabalar harcanmıştır: en başta petrol yataklarına yakın yerlerde rafineriler; Cibinong, Gresik, Cilacap'da (Cava) çimento fabrikaları; özellikle, Pusri ve Kucang'da gübre fabrikaları; ve Sunda boğazı üzerindeki Cilegon’da (Cava) ham cevheri doğrudan redüksiyon usulüyle işleyen bir demir-çelik fabrikası kurulmuştur.

Birçok üçüncü dünya ülkesi gibi, Endonezya da özellikle tarımsal ve madensel hammaddeler dışsatımı, besin maddeleri ve sanayi malları dışalımı yapar. Petrol sayesinde fazlalık veren bir dış ticaret bilançosuna sahiptir Endonezya'nın ticaret yaptığı başlıca ülkeler, özellikle dışsatım alanında (hidrokarbürler ve en başta ham petrol satışı), ABD ve Japonya'dır.

Kaynak: Büyük Larousse
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 15 Ağustos 2016 21:23
SİLENTİUM EST AURUM