Arama

Ali Avni Çelebi - Tek Mesaj #3

Baturalp - avatarı
Baturalp
Ziyaretçi
17 Ağustos 2016       Mesaj #3
Baturalp - avatarı
Ziyaretçi
Ad:  Ali.Avni.Celebi.jpg
Gösterim: 1060
Boyut:  51.0 KB

ALİ AVNİ ÇELEBİ


MsXLabs.org

1904 yılında İstanbul’da doğdu. Babasının teşvikiyle Sanayi-i Nefise Mekteb-i Âlisi’ne girdi. Burada, öğreniminin ilk iki yılını Hikmet Onat Atölyesi’nde desen çalışmalarıyla sürdürdü, son iki yılda Çallı Atölyesi’nde yağlı boya tekniğini öğrenerek Sanayi-i Nefise Mektebi’ni tamamladı.1922’de bir süre Münih ve Berlin akademilerine gitti. Münih’te Hans Hofmann’ın özel atölyesinde çalıştı. 1923’te Zeki Kocamemi ile birlikte devlet bursuyla 1927’ye kadar aynı yerde çalışmalarını sürdürdü.

1927’de yurda dönünce Konya Öğretmen Okulu Resim Öğretmenliğine atandı. 1928’de “Müstakil Ressam ve Heykeltraşlar Birliği”nin kurucuları arasında yer aldı, sergilerine katıldı. Sanatı için öğretmenlikten ayrıldı. 1930-1934 arasında üstün nitelikli eserler verdi. 1934’te İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü’ne desinatör oldu. 1938’de Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’ne öğretmen atandı. Aynı yıl CHP’nin “Yurtiçi Ressamlar Gezisi” programı içinde Malatya’da çalıştı, ileriki yıllarda da sürdürdü.

Sanat anlayışıyla Türk resim sanatına yeni boyutlar katan Çelebi, 1931 yılında atandığı Akademi Muallim Yardımcılığı görevinden aynı yıl uzaklaştırılmıştır. Mesleği dışında, başka bir görev kabul etmeme kararı nedeniyle 1934 yılına dek aktif çalışma hayatından uzak kalan Çelebi, Zeki Kocamemi ile birlikte kuş kafesi yaparak yaşamını sürdürmeye çalışmıştır. 1934 yılında, o da Mahmut Cuda gibi İstanbul Üniversitesi’nde göreve atanmış ve Arkeoloji bölümü desinatörü olmuştur.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin yurtiçi gezi programları çerçevesinde 1938’de Malatya’ ya, 1942’de Bilecik’e giden Çelebi, 1944′ teki 6. Devlet Resim ve Heykel Sergisi’nde “Çam Korusu” adlı yapıtıyla birincilik, 1966’daki 5. Tahran Bienali’nde İran Sanat ve Kültür Bakanlığı ikincilik (Zühtü Müritoğlu ile birlikte), 1981’de de Kültür Bakanlığı’nın Atatürk’ün 100. Doğum Yılı başarı ödüllerini kazandı.

Ali Avni Çelebi'nin sanatta aradığı değerler, Müstakiller grubunun resim sanatımıza getirdiği biçim, kuruluş, inşa, hacim, atmosfer ve planla ilgili değerlerdir. İbrahim Çallı ve arkadaşlarının yarı akademik, yarı izlenimci anlayışı, A. Avni Çelebi'nin önemli bir payı bulunan bu çıkışla yerini daha etkili eğilimlere bırakmıştır. Geniş ve rahat fırça vuruşlarına, kitle ve hacim etkilerine, yeşil nüanslarının ağır bastığı temiz bir renk anlayışına dayanan A. Avni Çelebi'nin tabloları, bir yandan kübist ve inşacı (konstrüktif) eğilimleri, bir yandan da bu eğilimlerle uyuşan anlatımcı öğeleri akla getirir. Taşıdığı etkilere karşın, bu iki yönelişin özgün sayılabilecek bireşimlerini ortaya koymayı başaran sanatçının dikkati, uzaktaki değil, en yakındaki nesne ve oluşumlara yöneliktir. Gözlemi ön planda tutar; desene ve biçimsel etkilere önemli bir yer vermekle birlikte, rengi ikinci plana atmaz. Tablolarında renk, nesneleri dıştan saran bir örtü değil, nesnelerin yapısına doğal biçimde karışan vazgeçilmez bir öğedir. Doğanın yansıtılmasından çok, yorumundan yana olan bu gerçekçi anlayış, kendisinden sonra gelen sanatçı kuşaklarına yeni anlatım olanaklarının kapısını açmıştır.

1993 yılında hayatını kaybeden Ali Avni Çelebi, Türk Resim sanatına yeni boyutlar katan çağdaş resim anlayışının belirlenmesinde pay sahibi olan bir sanatçıdır. Dışavurumcu anlayıştan ve kübizmin uzantısı olan resimsel uygulamalardan; akıl, düşünce ve hayal gücü, dünya görüşü ve yeteneği paralelinde yararlanmış ve özgün bir yoruma ulaşmıştır.

Derlemedir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.