Arama


Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
22 Ekim 2016       Mesaj #6
Safi - avatarı
SMD MiSiM
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER
dünya barışı için uluslararası işbirliğini sağlamak amacıyla, kendi özgür işlemleriyle bir araya gelen 150'den fazla ülkenin oluşturduğu bir örgüt­tür. 24 Ekim 1945'te kurulan Birleşmiş Millet­ler, dünyada barışı koruma çalışmalarının yanı sıra, dünya halkları arasında dostça ilişkilerin geliştirilmesi, anlaşmazlıkların hak­ça ve barışçı çözümlere ulaştırılması için de elinden geleni yapar. İnsan haklarına saygı gösterilmesi ilkesine bağlı olan Birleşmiş Mil­letler üyesi devletler, yoksul ya da barınacak yeri olmayan insanların yaşam koşullarının iyileştirilmesi, hastalıklarla savaşmak ve oku­ma yazma bilmeyen milyonlarca insanı eğit­mek için işbirliği yapar.

Genellikle kısaca BM diye bilinen Birleş­miş Milletler, bu amaçlarla kurulan ne ilk, ne de tek örgüttür. Ama, benzer amaçlarla kurulmuş olan ve 1920-46 arasında yaklaşık 60 ülkenin üyesi bulunduğu Milletler Cemiye-ti'nden çok daha fazla sayıda üyesi vardır.

Birleşmiş Milletler'in amaçlarını ve örgüt­lenme biçimini ortaya koyan anayasası, BM Sözleşmesi adıyla bilinir. Birleşmiş Millet­ler'in başlıca amaçları şunlardır: Anlaşmazlık­ları çözüme bağlayarak ya da saldırıyı durdu­racak önlemleri alarak barışı korumak; halk­ların hak eşitliği ve kendi kaderlerini belirle­me ilkesi temeline dayalı olarak uluslar arasında dostluğu geliştirmek; dünya sorunla­rının çözümünde uluslararası işbirliğini sağla­mak; bütün bu amaçlara ulaşma çabasında ulusları bir araya getirecek merkezi hizmetler sunmak.

Bir ülkenin Birleşmiş Milletler'e üye olabil­mesi için, barış isteğini belirtmesi, BM Sözleş-mesi'ndeki amaçları kabul etmesi ve bu amaç­ları yerine getirme konusunda Birleşmiş Mil­letler'e güven vermesi gerekir. Yeni üyeleri Güvenlik Konseyi önerir; Genel Kurul'un onaylamasıyla üyelik kesinleşir. Başlangıçta Birleşmiş Milletler'in aralarında Türkiye' nin de bulunduğu 51 üyesi varken, daha sonra bağımsızlığını yeni kazanan eski sömürgelerin katılmasıyla üye sayısı hızla arttı. Büyük kü­çük bütün Birleşmiş Milletler üyelerinin oy hakkı eşit olduğu için başlangıçtaki üyelerin örgütteki ağırlığı eskisine göre azaldı.
Bunca değişik ülkeden gelerek birlikte çalı­şan ve konuşmalar yapan ülke temsilcileri arasında dil sorunlarının ortaya çıkması do­ğaldır. Konuşmacıların sözleri aynı anda, İngilizce, Fransızca, İspanyolca, Rusça, Arapça ve Çince olmak üzere altı dile çevrile­rek bu soruna bir ölçüde çözüm bulundu. Oturumlara katılan herkes, altı kanallı özel kulaklıklar yardımıyla bu çevirileri dinleyebi­lir. Oturumlara ilişkin belgeler de bu altı dilde yayımlanır.

Birleşmiş Milletler'in altı temel kuruluşu vardır. Bunlar Genel Kurul, Güvenlik Kon­seyi, Ekonomik ve Sosyal Konsey, Vesayet Meclisi, Uluslararası Adalet Divanı ve Sekreterlik'tir. Sekreterlik'in merkezi New York' tadır. Öbür kuruluşların çoğu genellikle, ya New York'ta ya da İsviçre'nin Cenevre ken­tinde çalışır. Uluslararası Adalet Divanı ise Hollanda'nın Lahey kentinde toplanır. Uyuş­turucuların zararları ya da çevre sorunları gibi uzmanlık konularındaki toplantılar, çoğun­lukla Birleşmiş Milletler'in Viyana (Avustur­ya), Nairobi (Kenya) bürolarında ya da öbür bölge merkezlerinde yapılır.

Genel Kurul
Genel Kurul, Birleşmiş Milletler'in temel kuruluşudur; düzenli olarak her yılın sonuna doğru toplanır. Kimi zaman olağanüstü top­lantılar da yapar. Birleşmiş Milletler'in bütün üyeleri Genel Kurul'da temsil edilir; her üye ülke en çok beş temsilci bulundurabilir. Büyük küçük her üyenin yalnız bir oy hakkı vardır. Parlamento işleyişini andıran Genel Kurul, çalışmaları sırasında Birleşmiş Millet­ler'in çeşitli kuruluşlarının çalışmalarını de­netler. Her türlü uluslararası konuda görüş bildirme, öneri getirme, konferans toplama, bazı kuruluşlarının üyelerini belirleme yetkisi vardır.Önemli olmayan konularda kararlar oyçok­luğuyla alınır. Mali ya da yeni bir ülkenin üyeliğe kabulü gibi önemli konularda üçte iki çoğunluk gerekir.

Güvenlik Konseyi
Uluslararası barış ve güvenlikten sorumlu olan Güvenlik Konseyi'nin 15 üyesi vardır. Bu üyelerin beşi (İngiltere, Fransa, ABD, SSCB ve Çin) Güvenlik Konseyi'nde her zaman yer alır ve daimi üyeler olarak bilinir. Geri kalan 10 üye ülke, Genel Kurul'ca iki yıllık bir süre için seçilir.
Güvenlik Konseyi'ne getirilen anlaşmazlık­lar genellikle siyasal nitelikte olduğundan, 15 ülke ortak bir çözüm üzerinde her zaman anlaşmaya varamayabilir. Güvenlik Konse­yi'nin karar alabilmesi için en az dokuz üyenin "evet" demesi gerekir. Daimi üyeler­den birinin kullanacağı "hayır" oyuna veto adı verilir. Bir konuda veto oyu kullanılmışsa, karar alınamaz. Ama, daimi üyeler olumlu oy kullanmayacakları bir konuda Konsey'in karar almasına engel olmak istemezlerse, oylamada çekimser oy kullanabilirler. Bunun­la birlikte, Birleşmiş Milletler'in karar alabil­mesinin başka yolları da vardır. Örneğin, Genel Kurul, bir bunalım baş gösterdiği zaman üyelerini olağanüstü toplantıya çağıra­bilir.

Uluslararası bir anlaşmazlık çıkınca, Gü­venlik Konseyi durumu inceleyerek, taraflara sorunu barışçı yollardan çözmeleri çağrısında bulunabilir. Bunun gerçekleşmemesi duru­munda Konsey anlaşmazlığın çözümüne iliş­kin çeşitli yollar önerebilir. Eğer anlaşmazlık silahlı çatışmaya dönüşmüşse, Güvenlik Kon­seyi tarafları ateşkese çağırabilir; ilgili ülke ya da ülkelerle bütün ticaret, demiryolu, deniz­yolu, posta, havayolu ve öbür bağlantıların kesilmesi çağrısında bulunabilir. Birleşmiş Milletler görevlileri de barış görüşmeleri yapılmasına çalışırlar. Eğer ateşkes sağlan­mışsa, üye ülkelerin askeri birliklerinden olu­şan BM Barış Gücü sorunlu bölgeye gönde­rilebilir.

Ekonomik ve Sosyal Konsey
Birleşmiş Milletler ırk, din, dil gibi konular­da ayrımcılık gözetmeden yoksullara, hastala­ra ve okuma yazma bilmeyenlere yardım eli uzatan bir örgüt ağı kurmuştur. Bu yardım işini, Genel Kurul'un üç yıllık bir süre için seçtiği 54 üyeden oluşan Ekonomik ve Sosyal Konsey yürütür.
Konsey'e bağlı olarak çalışan uzmanlık komisyonları vardır. Bunlar insan hakları, kadın-erkek eşitliği, ticaret, nüfus, uyuşturu­cu maddeler gibi konularla ilgili çalışmalarda bulunurlar. Bunlardan biri olan İnsan Haklan Komisyonu, bütün insanların eşit haklara sahip olduğunu ilan eden İnsan Hakları Evrensel Bildirisi'ni hazırlamıştır.

Vesayet Meclisi
I. Dünya Savaşı (1914-18) sonrasında, Millet­ler Cemiyeti'nin aldığı bir kararla Alman­ya'ya bağlı sömürgelerin ve önceden Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı bazı toprakların yöne­timi, o bölgelerin halkları kendi kendilerini yönetmeye hazır duruma gelinceye kadar, başka bazı ülkelere verildi. II. Dünya Sava-şı'ndan (1939-45) sonra da bazı ülkelerin nasıl yönetileceğine ve hangi ülkenin sorumluluğu­na verileceğine ilişkin vesayet anlaşmaları hazırlandı. BM Genel Kurulu tarafından üç yıl için seçilen Vesayet Meclisi, bu anlaş­maların gerektiği gibi uygulanmasını sağla­mak için ilgili bölgeleri denetlemekle görev­lidir.

Başlangıçta, Vesayet Meclisi'nin yönetici ülkeler aracılığıyla sorumluluğunu üstlendiği 10 bölge vardı ve bu bölgelerde yaşayan insanların toplam nüfusu 19 milyonu buluyor­du. Hepsi Afrika'da ve Büyük Okyanus'ta bulunan bu bölgelerin çoğu sonradan bağım­sızlığını kazanarak Birleşmiş Milletler'e üye oldu. Bugün ABD yönetimi altındaki Pasifik Adaları'ndan başka dünyada vesayet bölgesi kalmamıştır.

Uluslararası Adalet Divanı
Birleşmiş Milletler'in hukuk mahkemesi olan Uluslararası Adalet Divanı, çoğu kez, çıkacak karara uymayı önceden kabul eden ülkelerin getirdiği davalara bakar. Uluslararası hukuk­la ilgili olarak kendisine getirilen sorunlara ilişkin önerilerde bulunur. Divan, her biri değişik ülkeden gelen ve dokuz yıl süreyle görev yapan 15 yargıçtan oluşur.
Kimi zaman Dünya Mahkemesi diye de adlandırılan bu mahkemeye getirilen bütün sorunlar, oturuma katılan yargıçların oyçok­luğuyla karara bağlanır. Divan en az dokuz yargıcın katılmasıyla toplanır. Yargıçlar, Ge­nel Kurul ve Güvenlik Konseyi'nce seçilirler. Divan, Lahey'in dışında başka yerlerde de toplanabilir.

Sekreterlik
Birleşmiş Milletler'in yönetim organı olan Sekreterlik, Birleşmiş Milletler'in kararlarını uygular. BM genel sekreterine bağlı olarak çalışan Sekreterlik'te, üye ülkelerin hemen hepsinden yaklaşık 16 bin kişi çalışır. Hangi ülkeden olursa olsun, Sekreterlik çalışanları Birleşmiş Milletler'e bağlılık andı içerler ve kendi ülkelerinden buyruk almazlar. Çoğu New York'ta, öbürleri de kendilerine nerede gerek duyuluyorsa orada çalışırlar.
Uluslararası barış ve güvenliği tehlikeye sokan ya da bozan herhangi bir sorunu Birleşmiş Milletler'e götürmek ve her yıl örgütün çalışmaları üstüne Genel Kurul'a bir rapor sunmak genel sekreterin görevidir.

1956'da Süveyş'te ve 1962'de Küba'da sa­vaş tehlikesinin ortadan kaldırılmasında BM genel sekreteri önemli bir rol oynamıştır.
Birleşmiş Milletler'in bugüne kadarki beş genel sekreteri Trygve Lie (Norveç), Dag Hammarskjöld (İsveç), U Thant (Birmanya), Kurt Waldheim (Avusturya) ve Javier Perez de Cuellar'dır (Peru).

Birleşmiş Milletler'e Bağlı Kuruluşlar
Birleşmiş Milletler'e doğrudan bağlı 16 özel kuruluş dünyanın dört bir yanındaki insanla­rı, ortak sorunlarının çözümü için bir araya getirir. Bunlar bağımsız gruplar olup araların­da Birleşmiş Milletler üyesi olmayan ülkeler de bulunabilir. Bu kuruluşların çoğunun Bir­leşmiş Milletler ile bağlantısı Ekonomik ve Sosyal Konsey aracılığıyla gerçekleştirilir.

Merkezi Roma'da olan BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) besin kaynaklarının dünya üzerinde dengeli bir biçimde dağılmasını sağ­lamaya çalışmak gibi büyük bir görev üstlen­miştir. Özellikle yoksul bölgelerde milyon­larca insanın yeterince beslenemediği dünya­mızda, FAO uzmanları tarım yöntemlerinin iyileştirilmesi, hayvan ve bitki hastalıklarıyla mücadele, toprakların kötü kullanımı ve aşın­manın önlenmesi konularında hükümetlere yardımcı olur.

BM Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nün (UNESCO) merkezi Paris'tedir. Okuma yaz­ma bilmeyen ve ancak çok basit araçları kulla­nabilen genç, yaşlı milyonlarca insanı eğitme­ye çalışır. Bu tür bir eğitim yalnızca kuramsal bilgileri değil, kolay uygulanır sağlık kuralla­rını, basit çiftçilik ve sanayi yöntemlerini de kapsar. Herkese eğitim olanağının sağlanma­sı da UNESCO'nun amaçları arasındadır. UNESCO ayrıca, bilimsel bilgiyi yayarak, in­sanların daha iyi koşullarda yaşamalarına da yardımcı olur.

Merkezi Cenevre'de bulunan Dünya Sağlık Örgütü (WHO) hastalıklarla mücadeleyi ve dünyanın her yanındaki insanların ruh ve be­den sağlıklarının iyileştirilmesini amaçlar. Sıt­ma ve verem gibi her yıl milyonlarca insanın ölümüne yol açan hastalıklarla dünya çapında mücadele eder. Bebek sağlığıyla ilgilenir. Aşı kampanyaları yürüterek sağlık hizmetlerinde çalışanlara yeni ilaçların nasıl kullanılacağını öğretir, hastalıkları ve bunların yayılmasını önlemeye çalışır. Sağlıkla ilgili birçok konuda hükümetlere önerilerde bulunan Dünya Sağ­lık Örgütü'nün dünyanın herhangi bir yerinde başlayabilecek salgınları önlemek için hekim­leri uyaran özel merkezleri vardır.

Başka bir uzmanlık kuruluşu da, merkezi Londra'da bulunan Uluslararası Denizcilik Örgütü'dür (IMO). Dünya deniz ulaşımıyla ilgilenen bu örgütün amaçları denizlerde gü­venliğin artırılması ve gemi kullananların kar­şılaştıkları güçlüklerin yenilmesidir.

Birleşmiş Milletler'le bağlantılı öbür dokuz kuruluş da öncekiler kadar önemlidir. 1919'da kurulan Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) işçilerin çalışma koşullarının iyileştiril­mesi için çaba gösterir. Öbür kuruluşlar da Dünya Bankası (IBRD), Uluslararası Para Fonu (IMF), Uluslararası Finans Kurumu (IFC), Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA), Evrensel Posta Birliği (UPU), Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO), Ulus­lararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) ve Uluslararası Telekomünikasyon Birliği'dir (ITU).

Birleşmiş Milletler'e Bağlı Özel Kuruluşlar
BM Genel Kurulu'na bağlı yarı özerk çeşit­li uzmanlık kuruluşları vardır. Genellikle UNICEF adıyla bilinen Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu, II. Dünya Savaşı sonrasında Avrupa'daki çocukların ivedi gereksinimleri­ni karşılamak üzere kurulmuştur. Günümüz­de sürekli bir yapı kazanan UNICEF dünya­nın yoksul bölgelerindeki milyonlarca anne ve çocuğa yardım etmektedir.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), dünyanın dört bir yanında yaban­cı bir ülkeye sığınmış ya da savaş yüzünden ülkesini terk etmek zorunda kalmış 10 mil­yondan fazla insanı koruyup gözetir; yeni bir iş ve yaşam kurmak için yabancı bir ülkeye gidip de barınacak yer bulamayan insanlara yardım etmeye çalışır.
Birleşmiş Milletler ayrıca, başka ülkelerin elinde bulunan bilgi ve deneyimin paylaşılma­sını amaçlar. Teknik yardım adıyla da bilinen bu çalışma çiftçilik, mühendislik, sağlık, de­miryolları ve balıkçılık gibi birçok alanı içine alır.

Tarih
1943 Ekim'inde İngiltere, SSCB, ABD ve Çin barışın korunmasını amaçlayan uluslar­arası bir örgütün kurulması konusunda anlaş­maya vardılar. Gene bu dört ülke, Eylül 1944'te Washington D.C.'de bir araya gelerek bu konuda görüş alışverişinde bulundular.

Güvenlik Konseyi'nde oylamanın nasıl ya­pılacağı gibi çetin bir konu, 1945 Şubat'ında SSCB'nin Yalta kentinde devlet başkanları düzeyinde yapılan başka bir toplantıda çözü­me bağlandı; aynı yıl içinde San Francisco'da Birleşmiş Milletler Konferansı'nın toplanması kararlaştırıldı. BM Sözleşmesi, 1945 Şubat-Haziran ayları arasındaki yoğun çalışmalar­dan sonra, 26 Haziran'da imzalandı ve gerekli sayıda ülkenin onaylamasıyla da 24 Ekim 1945'te yürürlüğe girdi.

San Francisco'da bir araya gelen ülke tem­silcileri, gelecek kuşakları savaştan koruyabi­lecek ve Milletler Cemiyeti'nden daha kap­samlı bir çalışma programına sahip olacak ka­lıcı bir dünya örgütünün kurulmasını amaçla­mışlardı. Hiçbiri bir dünya hükümeti kurma amacı gütmedi. Birleşmiş Milletler'in yasa çıkarmamasının nedeni budur. Her ülke kendi egemenliğini sürdürür. BM Sözleşmesi, üye ülkelerin içişlerine karışılmasını yasaklamış­tır. Birleşmiş Milletler, ne türden olursa ol­sun, vergi toplayamaz. Her üye ülke Birleş­miş Milletler harcamalarından kendine düşen payı öder.

Kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM