Arama


Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
28 Ekim 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM

telekomünikasyon


Medya olarak da bilinir, ses, faksimile, teleprinter, televizyon ya da veri sinyallerinin uzak mesafelere iletilmesi amacıyla kullanılan yöntem ve teknikler.

Bütün telekomünikasyon sistemlerinin temel çalışma ilkeleri aynıdır; bu sistemler arasındaki farklar iletilen bilgi türlerinin ve bilginin iletiminde yararlanılan ortamların farklılığından kaynaklanır. En yaygın telekomünikasyon sistemleri radyo, televizyon, telefon, telgraf ve bilgisayarlı veri iletimi ya da bilgi erişim sistemleridir. Bilgi genellikle iletken tel (hat ya da kablo) üzerinden, radyo dalgalan aracılığıyla ya da iletişim uydulanndan yararlanılarak iletilir.

Telli iletişim, elektrik sinyallerinin havai hat, çoklu kablo ya da eşeksenel (koaksiy&l) kablo üzerinden iletilmesine dayanır. Ses frekanslan (konuşma, müzik), telgraf iletileri, bilgisayar verileri ve televizyon programlan bu yolla iletilebilir. 1980’lerin başla- nndan bu yana, özellikle telefon iletişiminde optik lif kullanımı da yaygınlaşmaya başlamıştır. Bu yöntemde üzerine modülasyon yoluyla elektrik sinyalleri bindirilmiş laser ışınlan çok ince cam ya da plastik lifler içinden iletilmektedir.

Radyo iletişimi elektrik sinyallerinin belirli frekanstaki bir elektromagnetik dalgaya bindirilerek antenler aracılığıyla gönderilip alınmasına dayanır. Amatör radyoculuk, radyoyayın (genlik ya da frekans modülas- yonlu radyo yayınlan ile televizyon yaymia- n), telsiz telefon ve telsiz telgraf, radyoseyir sistemleri ve radyoastronomi bu tür iletişime girer.

Uydu iletişim
i terimi yeryüzünün birbirinden uzak noktalan arasında uydular aracılığıyla mikrodalga (dalgaboylan 10-1 cm arasında, bir başka deyişle frekanslan 3-30 gigahertz arasında olan radyo dalgalan) iletişimini ifade eder.

Telekomünikasyonda ömeksel (analog) ve sayısal (dijital) iletim olmak üzere iki iletim türü kullanılır. Ömeksel iletimde ses ya da görüntü bilgisi, iletilen ses ya da görüntünün bir benzeri, bir başka deyişle, örneğidir. Telefon ve televizyon iletişimi genellikle örneksel olarak gerçekleştirilir. Sayısal iletimde ise gönderilecek sinyal önce bir kodlayıcı aracılığıyla sayısal biçime (örn. mors kodundaki gibi nokta-çizgi dirilerine ya da ikili sistemin 0 ve 1 simgelerinden oluşan dizilere) dönüştürülür. Birçok iletişim sisteminde, örneğin teleprinterler ya da sıcaklık algılayıcı, ışınım sezici gibi ölçü aygıtları içeren sistemlerde sayısal iletişim kullanılması gerekir. Bilgisayarlar ise doğrudan doğruya sayısal bilgi üretir. Gönderilecek örneksel ya da sayısal sinyal bir modülatör devresi aracılığıyla bir radyo frekanslı sinyal (taşıyıcı dalga) üzerine bindirilir; bu işlem modülasyon olarak adlandırılır. Taşıyıcı dalganın frekansı iletişimde kullanılacak ortamın türüne uygun olmalıdır. Genellikle radyo iletişimi için yüksek frekanslı, telli ya da eşeksenel kablolu iletişimde ise alçak frekanslı taşıyıcı dalgalar kullanılır.

İletişimi sağlayan radyo sinyalleri genellikle gürültüve girişim etkileri altında kalırlar. Bu zararlı etkiler bazı durumlarda elektronik devrelerdeki aksaklıklardan ya da kötü anten tasarımlarından kaynaklanır; ama bunlar genellikle Güneş’teki püskürmelerden, Yer atmosferindeki elektriksel fırtınalardan, yakında çalışmakta olan elektrik makinelerinden ya da aynı frekans bandında yayın yapan başka vericilerden kaynaklanır. Gürültü ve distorsiyon sorunlarını en aza indirmek amacıyla çeşitli kodlama teknikleri ve modülasyon yöntemleri (örn. frekans modülasyonu ve darbe kodlu modülasyon) geliştirilmiştir. Sayısal iletişim kullanımının temel nedenlerinden biri de bu tür iletişimin gürültüye karşı göreli bağışıklığıdır.

Çok sayıda bilgi kaynağı arasındaki iletişim, bunların bir iletişim ağı (şebeke) oluşturacak biçimde düzenlenmesiyle sağlanır. İletişim ağları trafiğin yoğunlaştığı bölgelerdeki noktalar arasındaki bağlantıların etkili ve ekonomik bir biçimde gerçekleştirilmesine olanak sağlar. Telefon ve telgraf (örn. teleks) iletişiminde çok uzun zamandan beri ağ yapısından yararlanılmaktadır. Kablolu televizyonda ve bazı telemetri uygulamalarında da (örn. otomobil trafiğinin uzaktan denetlenmesinde ya da geniş bir bölgeye yayılmış sanayi süreçlerinde) iletişim ağlan oluşturulması giderek yaygınlaşmıştır. Bilgisayar teknolojisindeki hızlı gelişim, veri iletişim ve bilgi erişim ağlarının çarpıcı boyutlarda yaygınlaşmasına yol açmıştır. Bu ağlarda bilgisayarlar ve “akıllı” çevre donanından (örn. otomatik para ödeme makineleri ve satış noktası terminalleri) telefon hatlan, mikrodalgah bağlantılar ya da benzer iletişim yollan aracılığıyla birbirlerine bağlanmış durumdadırlar. Bilgisayar ağlan bölgesel boyutlardan uluslararası boyutlara kadar çeşitli genişliklerde oluşturulmaktadır. Kişisel bilgisayarlar arasında iletişim kurulması da gittikçe yaygınlaşmaktadır. Özel bilgi hizmeti veren kuruluşlara abone olanlar sistemdeki merkezî bileisavarla hilai alışverişinde bulunabilmekte, eğitim ve eğlence amaçlı programların yanı sıra haberler, borsa bilgileri gibi programlara da ulaşabilmektedirler.

teleks, teleprinterlerin bağlı olduğu bir ağdan oluşan uluslararası mesaj iletim servisi. Servise abone olanlar yazılı mesaj lan ve verileri doğrudan doğruya birbirlerine gönderebilirler; bu, dünyanın pek çok ülkesi için olanaklıdır. Teleks hizmetleri pek çok ülkede posta, telgraf, telefondan sorumlu devlet kuruluşları tarafından yürütülür, buna karşılık ÂBD’de bu hizmet özel bir kuruluş olan Westem Union Telegraph Company tarafından gerçekleştirilmektedir. Teleks sistemleri 1930’larda Almanya’da ve başka bazı Avrupa ülkelerinde hizmete girdi. 1930’lann sonuna gelindiğinde, teleks uluslararası bir sisteme dönüşmüştü. ABD’de teleks sistemi 1962’de Western Union şirketince kuruldu (“Telex” sözcüğü ABD’de bu şirketin ticari markasıdır).

Bu şirket, American Telephone and Telegraph Company’nin 1931’de kurup geliştirmiş olduğu Teletypewriter Exchange Service (TWX) sistemini 1970’te satın aldı (TWX sistemi bir telgraf santrallan sistemiydi) ve teleks sistemi ile TWX sistemini bilgisayarlı veri işlem merkezleri aracılığıyla birbirine bağladı. Bu iki sistemde kullanılan kodlar ve veri iletim hızlan farklıdır; teleks sistemine bağlı teleprinterler Baudot kodu kullanır, iletim hızı da dakikada yaklaşık 67 sözcüktür; buna karşılık TWX terminalleri ASCII (American Standard Code for Information Interchange: [Bilgi Alışverişi İçin Standart Amerikan Kodu] sözcüklerinin baş harflerinden kısaltma) kullanır, iletim hızı ise dakikada 150 sözcüğe kadar çıkabilir. İki sistemi birbirine bağlayan işlemci bilgisayarlar gerekli kod ve hız çevirmelerini gerçekleştirerek aboneler arasında iletişimi belli bir zaman gecikmesiyle sağlarlar.

kaynak: Ana Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM