Arama

Amfetaminler - Tek Mesaj #5

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
3 Aralık 2016       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM

Amfetamin Nedir? Zararları Nelerdir?

Ad:  Amfetaminler2.jpg
Gösterim: 6316
Boyut:  31.7 KB

AMFETAMİN metamfetamin ile çok ortak yanları bulunan merkezi sinir sistemi uyarıcısıdır. Halojen vb içerikleri bulunan uyarıcılar bulunmakta olup fenilamin ailesinin bir üyesidir.
Amfetamin N,a-metil fenil amin dir. Amfetamin kısmen narkolepsi tedavisinde dikkat eksikliği ile hiperaktivite hastalığı ile ilgili olarak genel kullanılan tedavi yöntemlerinden biridir. Ayrıca Avrupa da ki en yoğun gizli üretimi yapılan maddelerden biridir.

Uluslar arası bilinen ismi amfetamindir. Genel olarak kullanılan kimyasal isimleri 1-fenil-2-aminopropane ve phenyliospropylamine ve yüzlerce eşanlamlı ve üretilmiş (e.g. Benzedrine, Dexedrine vb ) isimleri bulunmaktadır. Zaman zaman metamfetamin ile az miktardaki (e.g. benzphetamine) gibi katkı maddeleri ile genel olarak amfetamin adı altına bulunabilmektedir. İngilizce olarak sokakta speed, base ve whizz isimleri ile tanınmaktadır.

Amfetamin baz ( yani saf olarak) halinde uçucu buharlaşabilen bir yapı kıvamında olan bir sıvı olup su içerisinde çözülmez. Genel olarak kullanılan tuzu sülfattır. Su içerisinde çözülebilen beyaz veya kirli beyaz renginde olan bir tozdur. Toz kıvamındaki formu genel olarak yasadışı kullanımında karşımıza çıkar. MDMA ve diğer Ecstacy tabletlerdeki gibi değişik logolara sahiptir. Sindirim sistemi veya burundan çekme yöntemi ile genel olarak alınır. Enjekte çok nadir kullanılan bir yöntemdir.

Amfetamin diğer uyarıcılarda da olduğu gibi yüksek tansiyon ile çarpıntıya neden olmaktadır. Yorgunluk ve açlık hissini bastırır. Uykusuzluğa neden olur. Fakat metamfetaminden daha az kuvvetli bir uyarıcıdır. Oral kullanımlarda 30 dakika içerisinde başlayan etkileri saatlerce sürer.
Kullanım ile kalp dokusunda yoğun bir tahribat yaratır. Büyük kişisel problemlere neden olur. Tahrik olmuş paronoyik uyarılmış ve şiddete meyyalli bir davranış sergiler. Kronik kullanımlarda nörö kimyasal ve nöro anatomik değişiklikler görünür.
Bağımlılık tolerans oranının artması ile birlikte hafıza kaybı vb etkileri olmakla birlikte bazı bağımlılarda paranoid şizofreni ye kadar giden bir süreçtir. Enjekte ederek kullanımlarda eroin bağımlılarında olduğu gibi HIV virusu gibi hastalıkların bulaştığı görülmüştür.
Başlıca sebebi amfetamin olan ölümler çok nadir olarak görülür. Bağımlı olmayan yetişkinde mim. 200 gram öldürücü olabilir.

Amfetamin uluslar arası alanda kontrol altında olan bir maddedir. Üretiminde kullanılmakta olan -phenyl-2-propanone (BMK, P2P) ve norefedrin and norpsöefedrin Birleşmiş Milletler 1988 Konvansiyonel anlaşmasında ekte bulunan 1 listede bulunmaktadır.

Tarihsel Süreci :


Amfetamin 1887 de Rumen kimyacı Lazar EDELEANO tarafından Berlin de sentez edilmiştir. 1930 lu yıllara kadar maddenin tedavi edici özelliği bilinmiyordu. 1932 yılında birleşik krallıkta Smith, Kline & French isimli ilaç firması tarafından burun tıkanıklığında kullanılmak üzere inhaler ilaç olarak ‘’ Benzedrine ‘’ adı altına piyasaya sürüldü. Sonrasında uyarıcı özelliği narkolepsi tedavisinden ilaç olarak kullanılabileceği fark edildi. Genel olarak avrupanın batı bölgelerinde 1920 li ve 1930 lu yıllarda medikal ve paramedikal kullanımında artış meydana gelmiştir. Amfetamin bu süreçte birleşik krallıkta dep’pep pills’’ adı altında ilaçların ev hanımları ve öğrencilerinde bulunduğu kitlelere hitap eden reklamları gazete ve radyolarda yer almıştır. (Svensson, 2009)

ikinci dünya savaşı süresince müttefik kuvvetler milyonlarca metamfetamin tabletini birleşik devletler askeri personeline tedarik edilmesine rağmen (ACMD, 2005) birleşik devletler askerlerine genel olarak amfetamin içeren uyarıcılar verilmiştir. (Zâbransky, 2007) ikinci dünya savaşı süresince tahminlere göre 72 milyon amfetamin tableti Britanya askerlerine verilmiş ve bu süreçte 200 milyon amfetamin ve metamfetamin tablet birleşik devletler askerlerine dağıtılmıştır. (ACMD, 2005). Bununla birlikte alman ve Japon ordularına metamfetamin dağıtılmıştır. (Heckmann, 1997; Suwaki et al., 1997). Medikal ve medikal dışı kullanım alanları ile birlikte yoğun olarak öncelikli İsveç ve Birleşik Krallıkta; amfetamin ile birlikte metamfetamin kuzey Amerika da metamfetamin de Uzakdoğu da kullanım alanı bulmuştur. Tamura, 1989; UNODC, 2003; ACMD, 2005; Case, 2005; Zâbransky, 2007).

1943-43 lü yıllarda İsveç te Tahmini olarak 200.000 civarında amfetamin kullanıcısı bulunmaktaydı. Bu yetişkin nüfusun %3 ünü göstermekteydi. Bununla birlikte kullanıcıların 60.000 civarında bulunan kısmı yıl içerisinde zaman zaman ve ayda iki kez kullananlardan; 4.000 civarında bulunan kısmı her hafta kullananlardan geri kalan kısmı da ara sıra kullananlarda oluşmaktaydı. (Svensson, 2009).

resyon ve ruhsal bozukluklarında tedavisinde Hollanda da ise obezite ve astım gibi rahatsızlıkların tedavisinde reçete olarak yazılmaktaydı. (van Haal and Spruit, 1997). 1938 li yıllarda İsveç te amfetamin içeren Probleme neden olan etkileri ele alındığında medikal olmayan ve kronik kullanımlarda hipertansiyon, depresyoni bağımlılık ve psikiyatrik problemler ortaya çıktığı 1930 lu yılların sonunda rapor edilmeye başlandı. (ACMD, 2005). Yinede amfetamin ve metamfetamin 1960 lı yıllara kadar medikal olarak güvenilir ve geniş bir kullanımı olan bir ilaç olarak kabul edildi. 1940 lı ve1950 li, yıllarda negatif yöndeki etkilerinin artması ve bağımlılığın yükselmesi ile tablet ampul ve inhaler olarak satılan amfetamine 1939 da isveçte 1950 li yıllarda Avrupa genelinde sınırlandırmalar getirildi (Svensson, 2009).

Buna rağmen amfetamin kullanımındaki artış 1950 li ve 1960 lı yıllara kadar olduğu gibi devam etti. (Tamura, 1989; ACMD, 2005) özellikle kadınlar arasında (Case, 2005) ve gençler ile motosiklet çetelerinin de içerisinde bulunduğu değişik kültürler arasında artış göstermiştir.
Resmi olarak ilaç şirketleri tarafından amfetamin depresyon, dikkat bozukluğu alkolizm obezite ve anorexia tedavisi için üretimini yapmaya devam etti. (ACMD, 2005; Case, 2005; NDLERF, 2005). Bu süreçte artan yoğun ile ilgi ile birlikte sokakta satışı da arttı. Birleşmiş milletlerin psikotrop maddeler hakkındaki uluslar arası anlaşma ile 1971 de eroin ve kokaine benzer kısıtlayıcı tedbirler getirilmiştir.
1980 li yıllarda eroinin Avrupa uyuşturucu piyasasındaki artışına bağlı olarak amfetamin kullanımı, İskandinavya ülkeler dışında, bir düşüş göstermiştir. (EMCDDA, 2010).
1980 li yıllarda Eğlence amaçlı amfetamin kullanımı ‘’ PUNK ROCK’’ altkültürü ile bağlantılı olmuştur. Elektronik müzik ortamları ile birlikte 1990 li yılarda artış gözlemlenmiştir fakat amfetamin problemi düşük profilde devam etmektedir.
Polonya ve Baltık ülkelerinde 1990 lı yıllarda meydana gelen artış diğer ülkelerde daha az bir oranda oluşmuştur. Güney Avrupa ülkelerinde eroin kullanım oranına kadar yükselememiştir.

Özet olarak tüm bu süreçte amfetamin Avrupa da genel olarak en yoğun kullanılan uyarıcı maddesidir. Bu durum 1990 l yıllarda MDMA nın kullanılmaya başlanması ve son on yıllık periyodda kokain in yüksek oranlarda Avrupa uyuşturucu piyasasına girmesi ile değişmektedir.
Hali hazırda Metamfetamin Çek Cumhuriyeti açısından çok büyük bir problem teşkil etmektedir. Slovakya da yoğun olarak da bir kullanım söz konusudur. Nordik ve Baltık ülkelerinde geçmişle bağlantılı olarak kullanım halen devam etmektedir.

Global Durumu:


Kriminal gruplar tarafından yapmakta oldukları amfetamin ve amfetamin türü uyarcıların illegal üretimi yüksek kar sağladıkları bir Pazar olmaktadır. Genel sebep ise düşük maliyete ürettikleri maddeyi yakın üretici kesimine ilettikleri ve bölgeler içi veya bölgeler arası kolayca amfetamin ticareti trafiğini yönlendirmeleri etkili olmaktadır. Burada önemli olan husus amfetamin üretiminde kullanılan kimyasalların teminidir. Büyük üretimlerde üretime uygun mekanın seçimi organizasyonları zorlayan başka bir konudur. Son olarak elde edilen ürünün satışında son yıllarda % 300 e varan bir ücret artışı görülmektedir.
UNODC (2010) da Kuvvetle muhtemel derecede değerlendirmeler sonucu yapılan tahminlerde geçmiş yıllarda 14 ile 53 milyon civarında amfetamin kullanıcısı tespit edilmiş ; 160 ile 600 ton amfetamin yakalaması yapılmıştır.
Amfetamin üretimi ve ticareti ile ilgili olarak yaşanan problemlerden en önemlisi de üretimi engelleme takip etme ve bu yönde mücadele etme amacıyla amfetamin in üretiminde kullanılan ara kimyasalların takibi ve ticaretinin belirli izin ve usul çerçevesinde yapılmasının sağlamaktır. Amfetamin in üretiminde kullanılan 1-phenyl-2-propanone (P2P, BMK) bu konuda önemli bir husustur.

Birleşmiş milletler 1988 anlaşmasında tablo 1 de yer alan BMK uluslar arasın kontrol altındadır. Halen birkaç ülkede böcek ilacı ve temizlik ürünlerinin üretiminde kullanılmaktadır. 2010 yılında 8 ihracatçı ülkeden 15 ithalatçı ülkeye yaklaşık 15.000 litreye gelen 35 adet resmi ticaret INCB tarafından rapor edilmiştir. (INCB, 2011). Global yakalamalar 2008 de 5620 litreden 2009 yılında 4900 litreye gerilemiştir.
Karşılaştırma yapılacak olursa INCP tarafından rapor edilen uluslar arası platformda yapılan en yüksek yakalama 18.238 litre ile Hollanda da 2001 yılında yapılmıştır. Rusya yı da içine alan değerlendirmelerde 2009 yılındaki 2483 litre olan yakalama ile 2008 yılındaki 2757 litre olan yakalama miktarı durağan bir tablo çizmektedir. 2008 ve 2009 yılında Rusya ve çin dünya çapında en yüksek yakalamayı yapan iki ülke durumundadır. (INCB, 2011).Europol 2010 verilerine göre dünya üzerinde 11 ton BMK yakalaması yapılmış olup bunlardan 5 tondan fazlası Belçika da yapılan yakalamalar ve toplamda 6 ton a tekabül eden kanada da imal edilen BMK olduğu anlaşılmaktadır.

1988 birleşmiş milletler anlaşması tablo 1 de yer verilen norefedrin maddesi amfetamin üretiminde kullanılan farklı bir kimyasal olup uluslar arası platformda takip edilen bir ara kimyasal maddedir. 2008 ve 2009 da 230 ve 195 kg olarak yapılan düşük yakalamalar olmuştur. Ardından 2007 yılında 1.15 tonluk bir yakalama olmuştur. (INCB, 2011). Global olarak yapılan yakalama Hollanda da 2009 yılındaki 165 kilogramın ele geçirildiği yakalamadır.

Fenil asetik asitin dünya çapında 42 ton olan yakalanma miktarı 2009 yılında ani bir artış göstermiştir. (INCB, 2011). 2007 yılında yapılan 160 kg olan yakalama 2007 yılında ve ardından 2008 yılında buna yakın yakalamalar yapılmıştır. 2006 yılında ise 520 kg ele geçirilen yakalama yapılmıştır. 2005 yılındaki muazzam olan 48 luk yakalama söz konusudur. 2009 yılında da 2005 yılında olduğu gibi Çin ve Meksika da büyük yakalamalar yapılmıştır. 2009 yılında yapılan 2.2 ton olan yakalama 1.9 tonluk Sırbistan da ki yakalama ve 250 kg olan Fransa da ki yakalamadır. Fenilasetik asit 1988 birleşmiş milletler sözleşmesinde tablo 1 ve tablo 2 de yer almıştır.

Dünya çapında amfetamin yakalamaları. 1999 yılındaki 3.1 ton olan yakalama 2009 yılındaki 24.3 tonluk yakalama ile 10 yıllık süreçte 8 katlamıştır. Amfetamin tipi uyarıcı yakalamaları 1999 yılındaki % 8 lik oranından 2008 de % 47 lik orana artışı söz konusudur. Bu yükseliş 2004 yılından beri yakın ve orta doğu bölgesinden bulunan birkaç ülkede söz konusudur.
Burada dikkat edilmesi gereken husus amfetamin ticaretinin ve bağımlığının yüksek olduğu bölgelerde amfetamin ve metamfetamin yakalamalarının birlikte yapıldığı operasyonlardır.

Amfetamin üretimi ve ara kimyasalların durumu :


Üretim yöntemleri :
Amfetamin üretimi farklı yollarla yapılabilmektedir. Amfetamin in temel ara kimyasalı 1-phenyl-2-propanone (P2P) olarak bilinen benzyl methyl ketone (BMK) veya metamfetamin imalatında da kullanılan fenil asetondur. (EMCDDA, 2009) BMK genel olarak renksiz ve sarıya çalan yağ görünümlü sıvı görünümde olmasına rağmen yasadışı olarak imal edilen BMK lar sarıdan koyu kahverengiye çalan değişik formatlarda bulunmaktadır(UNODC, 2005). Teoride 1 Lt BMK dan 1.4 kg amfetamin sülfat elde edilirken üretim usullerine göre 1 kg dan daha düşük oranlarda da elde edilebilmektedir.
Reaksiyona giren ve amfetamin yapımında kullanılan formamide, amonyum format ve sülfürik ve hidroklorik asit son elde edilen ürünün bir parçası olmaksızın reaksiyona girerler. Metanol ve aseton gibi çözücüler ise kimyasal tepkimeler sonrasındaki katı ürünü çözmede kullanılır. (Krawczyk et al., 2009; NDLERF, 2005).
Birkaç yöntem ile üretimi yapılabilmektedir. Bu yöntemlerden Leuckcart yöntemi öğrenilmesi ve yürütülmesi en kolay olan yöntemdir. Bu sebeble mutfak tipi imalathanelerde genelde bu yöntem kullanıldığı tespit edilmektedir.
Cam reaksiyon araçları , kondensör tüpleri , elektrikli ısıtma mantoları veya gaz ocakları, kaynatma kapları, ayırma aparatları buhar damıtma üniteleri vakum pompaları ve cam fanuslar üretim miktarına göre farklı özelliklere veya ebatlara göre bulunmaktadır. Minimum 5-8 kg ile 30-40 kg arasındaki üretimlerde aynı ebatlara göre edavatlar kullanılır. Genel olarak üretim süreci 20-30 saat arası sürer. Polonya da gizli amfetamin labrotaurlarındaki üretim miktarlarındaki yükseliş tespit edilmiştir.
1 kg amfetamin üretimi için gerekli olan kimyasal miktarının 18 ile 24 kg arasında olması gerçeği de dikkate alındığında güvenlik görevlilerinin labratuara operasyon sırasında girişleri için aşırı derece dikkatli olması gerektiği önümüze çıkmaktadır.

Avrupadaki amfetamin kullanıcılarının durumu :
Tahminlere göre geçen yıl içerisinde 2 milyon avrualının amfetamin kullanıldığı yüzde 3.8 oranına gelen oranı bulan 12.5 milyon Avrupalının da hayatlarında belli bir dönemde kullandıkları belirtilmektedir. Nüfusun yüzde 5 de tekamül eden 6.5 milyon Avrupalı gencin ( 15-34 yaşları arası) kişinin amfetamin denedikleri yüzde 1.1 e tekamül eden 1.5 milyonluk nüfusun geçen yıl boyunca amfetamin kullandıkları belirtilmektedir. Norveç Danimarka litvanya ve birleşik krallık gibi ülkelerde amfetamin kullanımı en yüksek seviyerlerde iken Yunanistan Kıbrıs malta ve Romanya da en düşük oranlarda yer almaktadır.
Amfetamin ve metamfetamin toz veya tablet olarak satılmaktadır ve birbirlerine çok benzemektedirler.
Metamfetamin çok etkili bir merkezi sinir sistemi uyarıcısı olmasına rağmen her iki maddenin çok benzer etkileri ve özellikleri bulunmakta olduğu bilinmektedir. Bu sebebler sokakta satıldıkları kalitede amfetamin ve metamfetaminin kullanıcılar tarafından ayırt edilememektedir.
Genel olarak iki maddeye bakıldığında amfetaminin Avrupa da daha yagın olduğu görülmektedir. Kuzey orta ve doğu avrupadanın birç ok ülkesinde amfetamin esrardan sonra en çok kullanılan ve uyarıcı olarak kullanılan maddedir.
Litvanya Finlandiya ve İsveçte mafetamin uyuşturucu probleminde önemli bir yer tutmaktadır.
Genel olarak kullanıcı profillerinin ülkelerin coğrafi konumları gereği bu şekilde dağılım gösterdiği yapılan tespitler göstermektedir. Ayrıca kullancıların melske profilleri de önemli bir sınıflandırma hususudur. Askerler kamyon ve takis şöförleri hastane çalışanları öğrenciler seks işçileri ve gece hayatı müdavimleri tarafından yoğunluklar kullandıkları görülmektedir. Kullanımın bu meslk gruplarında yoğun bir şekilde karşılaşılmasının sebebi enerji vermesi atiklik ve dikkat sağlaması ve sosyal ve cinsel kısıtlamalarda azalmadır. Bunlara ek olarak gec hayatında farklı uyuşturucu türleri içerisinde amfetamin metmafetamin kokain piperazin ecstacy ve yeni mefedron gibi uyuşturucular popülerliğini korumaktadır.
Farklı seçimleri olan kullanıcılara bakıldığında genel olarak esrar kullanıcılarının genel olarak tercih ettiği görülmektedir. Tekno ve rock müziği dinleyicilerinde kullanımının diğerlerine nazaran fazla olduğu belirtilmektedir. Amfetaminin kokain gibi uyarıcılara göre daha ucuz ve daha kolay elde edilebiliyor oluşu daha cazip olmasında önemli etkenlerden biri olması gençler arasındaki artan popülerliğini arttırmasını açıklamaya yeterdir.

Amfetamin benzeri maddeler

  • Efedrin (nasal dekonjestan), metkatinon
  • Propranolamin (nasal dekonjestan ve iştah kesici)
  • Designer amfetaminler (Halusinojen grubu)
  • MDMA: 3,4-metilendioksimetamfetamin (ekstazi, Adem, XTC) (Amfetamin türevi madde)
  • MDEA: N-etil-3,4- metilendioksiamfetamin (Havva, Eve) (Amfetamin türevi madde)
  • MMDA: 5-metoksi-3,4-metilendioksiamfetamin (Amfetamin türevi madde)
  • DOM: 2,5-dimetoksi-4-metilamfetamin
Kullanım şekli ve etki süresi
  • Buruna çekilebilir. Bu şekilde etki daha çabuk başlarsa da buruna zarar verebilir.
  • Yutulabilir, parmakla dil üzerine konulabilir.
  • Enjekte edilebilir, bu en riskli yöntemdir.
  • Sigara kağıdına sarılı olarak ya da bir içecekle karıştırılarak yutulması en güvenli yöntemdir. Etki tedricen başlar ve diğer yöntemlerle oluşandan daha uzun sürer.
Amfetamin ağızdan alındığında 1 saatte etki eder, intoksikasyon belirtileri 24 saat sürer. Yoksunluk belirtileri 2-4 günde maksimum olur, 1 hafta sürer. En ciddi belirtisi depresyondur.
Enjeksiyon riskleri
  • Kullanıcılar enjeksiyonla oluşan yoğun etkinin peşine düştüklerinden kullanım daha saplantılı hale gelebilir.
  • Doz beyine derhal ulaşır ve doz aşımı olasılığı artar.
  • Yabancı maddeler, kirler direkt kan akımına girer ve septisemi ve diğer enfeksiyonlara yol açar.
  • Tekrarlayan enjeksiyonlar venleri zedeler trombozis ve apselere yol açar.
  • Enjektör paylaşımı hepatit ve HIV’in neden olduğu AIDS’e yol açar.

Amfetamin kullanım belirtileri


Ruhsal belirtileri


  • Yükselme (coşku) hissi ile birlikte aşağıdakilerden en az biri olur
  • Düşük dozlarla zihinsel ve fiziksel performansta artış
  • Öfori (neşe) ve enerji artışı
  • Hiperaktivite (hareketlilik)
  • Afektif (duygusal) küntleşme, yorgunluk, üzüntü ya da sosyal geri çekilme
  • İnsanlarla daha fazla birlikte olma, konuşkanlık
  • Kişilerarası ilişkilerde duyarlılık
  • Anksiyete, gerginlik ya da öfke (ajitasyon, irritabilite)
  • Uyanıklık hali
  • Grandiyosite (kendini büyük görme)
  • Kalıplaşmış yineleyici davranışlar
  • Yargılama bozukluğu
  • Tehlikeli olabilecek cinsel davranış .
  • Fiziksel belirtileri
  • Taşikardi (kalp hızında artış)
  • Pupiller dilatasyon (göz bebeklerinde genişleme)
  • Kan basıncında yükselme
  • Terleme ya da titreme
  • Bulantı ya da kusma
  • Kilo kaybı
  • Psikomotor ajitasyon (davranışlara yansıyan huzursuzluk hali)
  • Kas zayıflığı, solunumun baskılanması, göğüs ağrısı ya da kalpte ritim bozukluğu (aritmi)
  • Konfüzyon, epileptik (sara) nöbet, disknezi, distoni ya da koma.
  • Algı bozukluğu (varsanı) eşlik edebilir.

Amfetamin kullanımının sakıncaları


Amfetaminin etkisi geçerken fiziksel ve psikolojik bir çöküntü olabilir. Kullanıcılar kendilerini yorgun, letarjik ve deprese hissederler. Bu durum bazı kullanıcıları daha fazla amfetamin alarak çöküntüden kaçınmaya yöneltir. Nadiren de olsa yüksek amfetamin dozları nöbetlere ve doz aşımından ölümlere yol açabilir. İştah azalması kilo kaybına neden olabilir. Çoğu kullanıcı fiziksel olarak güçsüz hale gelir, bu durum onları değişik türde enfeksiyonlara karşı dirençsiz hale getirir. Amfetamin kullanımı saplantılı ya da bağımlı hale gelebilir. Uzun süren amfetamin kullanımı psikoza yol açabilir. Kullanıcılar herkesin kendisini dışladığını, izlendiklerini ya da gözlendiklerini düşünebilir. Amfetamin kullanımı altta yatan bir psikiyatrik problemi tetikleyebilir. Bazı kişiler tek bir doz amfetamin kullanımı ile psikotik duruma gelebilirler .

AMFETAMİNİN ETKİ MEKANİZMASI


Amfetamin diğer uyarıcılarda da olduğu gibi beyindeki synopsislerin hızlı olmasını sağlayarak vücutta kinetik bir etki bırakırlar. Buna dopamine etkisi denir. Beyin hücreleri arasındaki etkileşim normal hızından kat kat üstüne çıkar bu sayede beyinde uyku ve yorgunluk ertelenir ; kalp atışlarının hızlanması ile vücuda hızlı kan pompalanarak kaslarda enerji açığa çıkar. Aşırı aktiviye korkusuzluk da eklenince bağımlı açısından ilk kullanımlarda önemli bir kullanma ve uyarılma sebebi olur.
Genelde bazı meslek grupları ile spor ile uğraşanların arasında başta bağımlılık yarattığı ve zararlı etkileri ortaya çıkıncaya kadar ki süreçte revaçta bir kullanım alanı doğmuştur.
Amfetaminler dopaminerjik sistem üstünde etkilidir. Dopamin salınımını sağlar. Designer maddeler hem dopaminerjik, hem seratonerjik etkilidir. Seratonerjik etkinlik nedeniyle halusinojen etki de gösterirler. Uyarıcıların bağımlılık yapıcı potansiyeli, kokain kadar yüksek olmasa da mevcuttur .

AMFETAMİNİN NEDEN OLDUĞU PSİKOTİK BOZUKLUKLAR


  • Şizofreniye çok benzer.
  • En tipik yönü paranoya ile sonuçlanmasıdır.
  • Paranoid sizofreniden ayırımı:
  • Görsel hallusinasyonlar belirgindir
  • Duygulanım genellikle uygundur.
  • Hiperaktivite, hiperseksüalite, konfüzyon eşlik eder.

AMFETAMİN ve TÜREVLERİ


Amfetamin türevleri son yıllarda hızla yayılarak artan bir uyuşturucu problemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Genel itibariye geçmişten beri kullanım ve bağımlılık alanı bulduğu coğrafyalarda her geçen gün mücadele etmesi zorlaşan bir sorun durumundadır. Amphetamıne Type Stımulant) amfetamin tipi uyarıcılar adı altında uluslar arası literatürde ele alınmaktadır.
Meksikada daki uyuşturucu kartellerine karşı başlatılan mücadelenin bir savaşı andırmayan süreçte devam etmesi kartellerin kriminal grupların kar marjını en yüksek olarak sağladıkları hakimiyet alanı sağladıkları alanların birinin de uyuşturucu ticareti olduğunun önemli bir göstergesidir.
Uzak doğu ülkeleri ve Amerika birleşik devletlerinde amfetamin tipi uyarıcılara karşı ciddi mücadele verilmektedir. Tarihsel süreçte yaygın bir üretim ağı ve bağımlı kitlesi bulan bu uyarıcı ve uyuşturucu maddeler başta metamfetamin olmak üzere bir toplumsal probleme yol açmıştır.
İmalindeki kimyasalların geniş bir kullanım alanına sahip olması denetlenmesini mümkün kılmamakta olup kimya bilgisi olan şahıslar tarafından kolayca yapılabilmesi de mücadele de ciddi riskler ortaya çıkarmaktadır.

Amfetamin Türevleri


Yapılarındaki farklılıklarla etkileri de farklılaşan bazı amfetamin türevlerinin yapılarından aşağıda bahsedilmiştir.

Metamfetamin (MA)


  • Merkezi bir uyarıcıdır.
  • Sentetik bir maddedir.
  • Metilamfetamin, d-Dioksiefedrin ve fenilmetilaminopropan isimleri ile de bilinir.
  • Methampex, pervitin ve deoxyn ticari isimli ilaçların bileşenidir.
  • Türkiye’ye girişi yasaktır ve yasal kısıtlılık altındadır.
  • Kimyasal formülü C10H15N-hidroklorür’dür.
  • Mol kütlesi = 185,5 gram
  • 134±3 oC’de erir.
  • Su, etanol ve kloroformda çözünür.
  • Kendi bölümünde ayrıntılı olarak ele alınmaktadır.

Metilendioksiamfetamin (MDA)


  • Merkezi bir uyarıcıdır.
  • Sentetik bir maddedir.
  • Kimyasal formülü C10H13NO2 -hidroklorür’dür.
  • Mol kütlesi = 215,5 gram
  • 180-181 oC’de erir .

N-Etil-3,4-Metilendioksiamfetamin (MDE ve MDEA)


  • Merkezi bir uyarıcıdır.
  • Sentetik bir maddedir.
  • Kimyasal formülü C12H17NO2 - hidroklorür’dür.
  • Mol kütlesi = 243,5 gram
  • 200±3 oC’de erir.

4-Metilendioksimetamfetamin (MDMA)


  • Merkezi bir uyarıcıdır.
  • Sentetik bir maddedir.
  • Türkiye’ye girişi yasaktır. Bu nedenle, amfetamin ve türevleri yasal kısıtlılık
  • altındadır.
  • Kimyasal formülü C11H15NO2 - hidroklorür’dür.
  • Mol kütlesi = 229,5 gram
  • 149±3 oC’de erir [1].
  • Kendi bölümünde ayrıntılı bilgi verilmiştir.
SİLENTİUM EST AURUM