Arama

Kıbrıs'ın Tarihi - Tek Mesaj #2

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
20 Mayıs 2008       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Ad:  Kıbrıs'ın Tarihi2.jpg
Gösterim: 753
Boyut:  66.8 KB

TARİH


Antikçağ


Jeolojik çağlarda Anadolu yarımadasından koptuğu anlaşılan Kıbrıs, elde edilen bulgulara göre yenilaş kültürüne ulaşmış bazı kavimler tarafından keşfe dildi. Buraya yerleşen ilk insanların İ.Û. IV. binyıl başlarında metali tanıdıklan ve küçük eşyalarla gereçlerin yapımında kullandıkları bilinmektedir. Bronzu işlemeyi bilen bir başka kavmin de LÛ. III. binyıl ortalarına doğru adaya ayak bastığı anlaşılmaktadır Mezarlarda bulunan kilden yapılma figürler, Bakır çağını yaşayan Kıbrıslılar'ın Be ğa tannya taptıklannı, tannlanrıa çocuk kurban ettiklerini, geçimlerini tarımcılıkla sağladıklarını ortaya koymaktadır. Asurlular'ın Anadolu'da ticaret kolonileri kurdukları ilk Tunç çağında adanın, Mısır'ın XII. sülale sinden gelme firavunların yönetimi altında olduğu sanılmaktadır. Bu durum Orta Tunç ve Son Tunç çağlarında da devam etmiştir. Hitit çivi yazı belgelerinde Alaşiya adıyla anılan Kıbrıs Tuthalia ll'den başlayarak Hitit imparatorluğu'nun egemenliği altına girmiştir.

Ada İ.Ö. XII. yy.'da Akhalar'ın istilasına uğradı ve adı iatnana olarak değişti. Kıbrıs’ın Suriye, Filistin, Anadolu, Yunanistan ve Mısır arasındaki ticaret yollan üstünde oluşu, önemini gittikçe artırdı ve özellikle de adada birçok koloniler kurmuş olan Fenikelilerin aracılığıyla komşu ülkelerin kültürleriyle tanıştı.
I.Û. 576'da pers kralı Keyhüsrev, Yeni Babil devletini ortadan kaldırdıktan sonra Kıbrıs'ı da egemenlik bölgesi içine alarak yıllık vergiye bağladı. Dara I de burasını beşinci satraplık haline getirdi. İ.Ö. V. yy.'ın başlarındaki ion ayaklanmasına katıldığı için Sdi dışında tüm kentleri Persler’ce işgal edildi. Çeşitli ayaklanmalara ve savaşlara karşın Persler'in nüfuzu, Ptolemaioslar dönemine değin iki yüzyıldan fazla sürdü. Kıbrıs'ın son kralı Ptolemaios ölünce (İ.Ö. 58) Romalılar buraya egemen oldular ve Kilikia ile birlikte Kıbns'ı da imparatorluğun bir eyaleti durumuna getirip başına vali olarak Cicero’yu atadılar. Roma İmparatorluğu ikiye ayrıldıktan (395) sonra ada, Bizans'a kaldı.

Ortaçağ


Müslüman Araplar'ın Doğu Akdeniz'e çıkmalarına değin Kıbrıs, oldukça sakin bir dönem yaşadı. VI. yy.'ın ortalarında Doğu Akdeniz’i harabeye çeviren depremle onu izleyen veba salgınından yüz yıl kadar sonra, Hz. Osman'ın Şam’daki valisi Muaviye, adaya bir sefer düzenledi. İslam kaynaklarına göre, Hz. Muhammet'in halasının kızı Ümmü Haram'ın da kocasıyla birlikte katıldığı bu sefer sırasında Ümmü Haram, Larnaka dolaylarında attan düşerek öldü. Bugün bu yörede bulunan ve Hala Sultan adıyla bilinen mezar, Kıbrıslı müslümanların kutsal yerlerinden biridir Arap saldınlarının sonraki yüzyıllarda da sürmesine hatta abbasi halifelerinden Harunurreşit’in 802 yılında buraya büyük bir sefer düzenlemesine karşın, Kıbrıs'ı Bizans'tan koparmak mümkün olamadı İmparator Nikephoros Phokas, Niketas'ın komutasındaki bir orduyla Kıbrıs’ı işgal ederek (964/965), iustinianos II zamanında Güney Anadolu kıyılarıyla çevre adaları da kapsayan Kibyraioton (Kybriot) themasını yeniden kurdu. XI. yy.'da adadaki bizanslı valilerin zaman zaman başkaldırı girişimlerinde bulunmaları üzerine Aleksios Komne nos adaya biri askeri, öbürü sivil olmak üzere iki yönetici atadı, ioannes II de, XII. yy.'ın ortalanna doğru danişmentli emir Melik Gazi'nin ölmesini fırsat bilerek, Türkler'in elinde bulunan Güney Anadolu kıyılarını ele geçirip, Kıbrıs'ı oğlu Emmanuel için bağımsız bir prenslik haline getirmek istediyse de başarı sağlayamadı. 1184'te Kıbrıs'ı hileyle ele geçiren isaakios Komnenos, Bizans'ı dinlemeyerek kendi başına hareket etmeye başladı. Kudüs'ü Selahattin Eyyubi'den almak amacıyla büyük bir donanmayla Suriye’ye doğru yol alan İngiltere kralı Richard I, iki gemisinin isaakios tarafından zapt edilmesi üzerine Limasol limanına asker çıkardı, isaakios kaçmayı dene diyse de yakalanarak hapsedildi (1191).

Richard I, adayı Kudüs kralı ve Manche kontu Gui de Lusignan’a sattı. Bu tarihten başlayarak XVI. yy.’ın ikinci yarısına değin Fransızlar'ın, Cenevizlilerin ve Venedikliler'in elinde bulunan Kıbrıs, deniz ticaretinin önemli uğrak noktalarından biri olduğu gibi, Gui'nin ardılı Lusignanlı Amauri'nin (1194-1205) kurduğu krallık da Anadolu'yu tehdit edecek kadar güçlendi. 1342'de Papalık, Venedik ve Rodos şövalyeleriyle birleşerek Türkler'e karşı Kutsal Ittifak'ı oluşturdu; İzmir’i ve Antalya’yı ele geçirdi. Bir başka haçlı ordusu 1366'da Gelibolu'ya çıktı. Kıbns sulannda bulunan haçlı donanmasına karşı 1426'da memluk sultanı Baybars, adaya çıkardığı ordusuyla kral Janus'un ordusunu dağıttı, kendisini de tutsak aldı. Janus, yıllık 5 000 duka altın vergi ödemek koşuluyla serbest bırakıldı. Onun oğlu Jean II zamanındaysa bu miktar 8 000 dukaya çıkartıldı.

1489'dan 1571'e değin süren Venedik egemenliği döneminde ezilen ve horlanan yerli rum halkı zaman zaman osmanlı padişahına gönderdikleri gizli elçilerle kendilerine yardım edilmesini istemek zorunda kaldı. Kıtöns üzerine bir sefer düzenlenmesine karar veren Selim II, Piyale Paşa’v Kıbns'ı almakla görevlendirdi. Piyale Paşa, hazırlıklarını tamamladıktan sonra 1570 haziranında Finike'ye gelip adaya geçti ve ordunun başında Lefteri ve Girne lalelerini kısa sürede düşürdü; Lefkoşa kalesi de 50 gün dayandıktan sonra ele geçirildi. Savaş sırasında adanın Venedikli valisi Dandolo öldürüldü. Limasol, Larnaka, Baf kaleleri alındı. Lala Mustafa Paşa'nın kuvvetlerine yaklaşık on ay direnen Magosa kalesinin de 1 ağustos 1571’de teslim olmasıyla adadaki uenedik ve Kutsal ittifak'ın egemenliği sona erdi.

Modem ve çağdaş dönem


Bu tarihten başlayarak eyalet düzeyinde Osmanlı devletine bağlanan Kıbrıs'a ilk beylerbeyi olarak Muzaffer Paşa gönderildi. Magosa, Limasol, Baf ve Girne'nin yanı sıra Alâiye (Alanya), Tarsus, İçel, Zülkadriye, Sis ve Trablusşam sancakları da bu yeni eyalete bağlandı (1573'ten sonra son üçü Kıbrıs eyaletinden ayrılmıştır), ilk başlarda Derya kalemi’ne bağlanan eyalet, daha sonra Kaptanıderya divanı’na bağlandı ve kap tanıderyaların gönderdikleri bir müsellim tarafından yönetildi. XVII. yy.'ın sonlarına doğru sadrazam hasları arasına katıldıysa da, 1785’te doğrudan Divanı humayun’a bağlı bir muhassıllık haline getirildi. Bu arada hükümetin izlediği iskân politikası uyarınca adadaki müslüman nüfus toplam nüfusun üçte birine ulaştı. 1777'de adada yaşayan 84 000 kişiden 47 000'ini Anadolu Türkleri, Türkmenler ve Yörükler oluşturmaktaydı.

Bununla birlikte Osmanlı devletinde baş gösteren sarsıntılar adada bazı ayaklanmalara yol açtı. Bunlardan 1685'te kaptanıderya müsellimi Boyacıoğlu Mehmet'e karşı olan ayaklanmayı Halepli Ahmet Paşa, 1764’te muhassıl Silahtar Çil Osman Ağa’ya karşı başlatılan ve bütün adaya yayılan bir başka ayaklanmayı da Teke sancağı mutasarrıfı Ahmet Paşa bastırdı. Küçük Mehmet Bey de 1821’deki yunan ayaklanması sırasında, başpiskopos Kybrianos’la Baf, Tuzla ve Girne metropolitlerini idam ettirerek ayaklanma eyleminin Kıbns’a sıçramasını engelledi.

Mahmut II döneminde başkaldıran Mısır hıdivi Mehmet Ali Paşa'nın eline geçen ve sekiz yıla yakın bir süre (1832-1840) Mısır’ın yönetiminde kalan Kıbrıs Tanzimat' tan sonra Cezair-i Bahr-i Sefid eyaletine bağlı bir liva haline getirildi. 1861’de İstanbul'a, 1868'de Çanakkale mutasarrıflığına bağlandı; 1870'te yeniden bağımsız mutasarrıflık oldu. Ancak 1875 ortalarında baş gösteren Hersek ayaklanmasını izleyen uluslararası siyasi gelişmeler, özellikle de Türkiye'nin yaşadığı bunalımlar (Abdülaziz'in, birkaç ay sonra da Murat V'in tahttan indirilmesi, Doksanüç harbi ve Ayastefanos antlaşması vb.) sonucu, İngiltere Rusya'ya karşı Osmanlı devletini korumak, aynı zamanda Doğu Akdeniz, Süveyş ve Hindistan ticaret yollarının güvenliğini sağlamak bahanesiyle BabIâli'yi bir ittifaka zorladı. Abdülhamit II, bazı hükümet üyelerinin direnmelerine karşın, İngiliz hükümetinin Kıbrıs'ı zorla işgal edeceği tehditi üzp rine "hukuku şahaneme asla halel gelme mek şartıyla muahedenameyi tasdik ede rim" notunu ekleyerek antlaşmayı imzaladı. Böylece 307 yıla yakın bir süre osmanlı egemenliği altında kalmış olan Kıbrıs, 12 temmuz 1878 gününden başlayarak geçici olmak kaydıyla İngiltere'nin yönetimine geçti. Bu arada Magosa'daki tûrk birlikleri Ingilizler'e karşı silahlı direnişte bulunmayı denedi; LimasoTdaki yönetici meclis de kararı tanımadığını bildirdiyse de yerli rum halkı olayı sevinçle karşıladı. Osmanlı devleti Birinci Dünya savaşı’na katılınca da İngiltere adayı resmen ilhak etti. 24 temmuz 1923'te imzalanan Lozan Barış antlaşmasıyla Türkiye'den tamamen kopartan ada, 1925'ten başlayarak İngiltere’nin sömürgeleri arasına katıldı.

DEVAMI Kıbrıs Adası (Kıbrıs Adası Hakkında)
Son düzenleyen Safi; 13 Ocak 2017 21:51
SİLENTİUM EST AURUM