GANA Batı Afrika'da, Atlas Okyanusu'na kıyısı olan bir ülkedir. GANA'YA İLİŞKİN BİLGİLER YÜZÖLÇÜMÜ: 238.539 km2.
NÜFUS: 13.754.000 (1988).
YÖNETİM: Bağımsız cumhuriyet.
BAŞKENT: Accra.
DOĞAL YAPI: Kıyı ovasının gerisinde tropik ormanlar ve savan otlakları bulunur.
DIŞARIYA SATILAN BAŞLICA ÜRÜNLER: Kakao, kereste, altın, elmas.
ÖNEMLİ KENTLER: Accra, Cape Coast, Kumasi, Tamale, Tema, Sekondi-Takoradi, Koforidua, Ho.
EĞİTİM: İlk ve ortaokula gitmek zorunludur.
Batıda Fildişi Kıyısı, kuzeyde Burkina Faso ve doğuda Togo'yla çevrilidir. Genellikle düz olan Gana'nın en yüksek noktası 889 metre yüksekliğindeki Afadjato Tepesi'dir. Çok sayıda lagün bulunan kıyılar kumluktur. Altın kıyısı denen ve dar bir şerit biçiminde uzanan kıyı ovası 50-80 km genişliğindedir. Gana'nın güneyi tropik yağmur ormanlarıyla kaplıdır ve bu ormanların büyük bir bölümü tarım alanları yaratmak için kesilmiştir. Kuzeyde savanlar yer alır. Güneydoğudaki kıyı savan kuşağı ise karışık çalı ve uzun otlardan oluşur.
Ülke için yaşamsal önemi olan Volta Irmağı Gana'yı kuzeyden güneye doğru baştan başa geçer. Volta Irmağı üzerinde baraj sularının toplandığı ve dünyanın en büyük yapay göllerinden biri olan Volta Gölü vardır. Volta Irmağı havzası Gana topraklarının yüzde 60'ını kaplar. Havzanın kuzeybatısında yer alan Asanti Yaylası'nda Gana'nın en önemli ürünü olan kakao yetiştirilir.
Gana'nın yüzölçümü nerdeyse İngiltere kadardır. Ülke, Sahra Çölü'nden güneydoğuya doğru esen sıcak ve kuru rüzgârların etkisi altındadır. Atlas Okyanusu'ndan kuzeye doğru esen serin ve nemli rüzgârla karşılaşan bu sıcak rüzgârlar güçlü fırtınaların kopmasına neden olur. Kuzeyde yağışsız mevsim kasımdan marta kadar sürer. Ülkenin güneyi daha yağışlıdır ve yağmur mevsimi ağustos ile eylül ayları arasındadır.
Gana antilop, manda, fil, şempanze, yaban domuzu, sırtlan, pars, aslan ve maymunlarıyla çok zengin bir yabanıl yaşama sahiptir. Irmaklarda timsah ve suaygırları, ormanlarda değişik tür böcekler, yılanlar ve çok büyük kara kurbağaları yaşar. Savanlarda koni biçiminde dev termit (beyaz karınca) yuvaları vardır.
Nüfusun üçte ikisi güneyde, Kumasi ile kıyı bölgesi arasındadır. Afrika'nın en kalabalık ülkelerinden biri olan Gana'da yerleşim, özellikle başkent Accra çevresinde çok yoğundur.
Gana'da birbirinden değişik diller konuşulur ve çeşitli etnik gruplar vardır. En büyük grup olan Akanlar ülkenin güneyinde, Guanglar merkezde, Dagombalar, Mamprussiler, Sisalalar ve NValalar ise kuzeyde yaşarlar.
Halkın yandan fazlası Hıristiyan ve yaklaşık sekizde biri Müslüman'sa da Ganalılar'ın çoğu geleneksel dinleri ile alışkanlıklarını bugün de sürdürmektedirler. Resmi dil olan İngilizce'nin yanı sıra, yaygın olarak konuşulan diller arasında Fanti, Tvi, Hausa ve Zema dilleri sayılabilir.
Tarım ve Sanayi
Gana çok zengin bir ülkedir. Tarıma elverişli, verimli toprakları vardır ve yapacağı üretimle kendi nüfusunu besleyebileceği gibi, fazlasını öbür ülkelere de satabilir. Ne var ki, 1957'de bağımsızlığını kazandıktan sonra geçirdiği siyasal çalkantılar yüzünden ekonomik durumunu bir türlü düzeltememiştir.
Gana yıllarca dünya kakao üretiminde önde gelen bir ülke oldu. Çok yaşlı kakao ağaçlarının yenilenmeyişi yüzünden 1980'lerin başında kakao sanayisi geriledi ve Gana bu alanda üçüncülüğe düştü. Buna karşın, kakao hâlâ ülkenin en önemli dış ticaret ürünüdür.
İkinci temel dış ticaret ürünü kerestedir. Öbür önemli ürünleri arasında kahve, muz, palmiye yağı, kauçuk, tütün ve turunçgiller yer almaktadır. Atlas Okyanusu kıyılarında, ırmaklarda ve Volta Gölü'nde balıkçılık önemli bir yer tutmakta, kuzeydeki otlaklarda da çiftlik hayvanları yetiştirilmektedir. 1964'te tamamlanan büyük Akosombo Barajı sanayi için elektrik üretmektedir. Gana sanayisi, Afrika'nın öbür birçok bölgesine göre daha ileri ve daha çeşitlidir. Gana, dünyada sanayi elması, manganez ve boksit üretiminde önde gelir.
Gana'da gelişmiş bir kâra ve demiryolu ağı vardır. Demiryolları Accra'yı iki ana liman olan Takoradi ile Tema'ya bağlar ve dış ticaretin önemli bir bölümü bu limanlardan yapılır. Accra'daki uluslararası havaalanından başka, öteki önemli kentlerinde de havaalanları vardır. Bilim ve Teknoloji, Gana ve Cape Coast üniversiteleri ülkenin başlıca yükseköğrenim kuruluşlarıdır.
Tarih
Gana adını, 7.-12. yüzyıllar arasında Afrika' da yaşayan eski bir imparatorluktan almıştır. Bugünkü Gana, 8. yüzyılda gücünün doruğuna ulaşan bu imparatorluğun yaşadığı bölgenin güney kesiminde yer alır.
Gana'nın Avrupa'yla ilk ilişkisi, Portekizli-ler'in 15. yüzyılda ticaret için bu bölgeye gelmeleriyle başlar. 17. yüzyılda altın, fildişi ve baharat ticareti için birbirleriyle yarışan Hollandalı, Danimarkalı, İsveçli, İngiliz, Fransız tüccar ve kâşifler ülkeye akın ettiler. Başlıca çekim gücünü oluşturan altından ötürü Portekizliler bu toprakları Altın Kıyısı olarak adlandırdılar. 17. yüzyıldan başlayarak Ganalı kölelerin Yenidünya'ya satılması ise en kârlı iş durumuna geldi.
Ülkenin iç kesimindeki Kumasi çevresinde kurulan Asanti İmparatorluğu 17. yüzyılda büyük bir güç durumundaydı. 180()'e gelindiğinde İngilizler, Hollandalılar ve Danimarkalılar 40 kadar kaleyle kıyıları ellerinde tutuyorlardı. Asanti İmparatorluğu, 19. yüzyılda İngilizler'in saldırılarıyla yıkılıncaya kadar Batı Afrika'da önemli bir güç olarak varlığını sürdürdü.
1872'de Hollandalıların bölgeden çekilmesinden sonra 1874'te Asanti başkentini yıkan İngilizler, 1902'de bu toprakları resmen sömürgeleştirdiler. İngiliz egemenliği altındaki Altın Kıyısı kakao plantasyonu olarak geliştirildi.
1940'ların sonlarına doğru, Altın Kıyısı'nda bağımsızlık hareketleri başladı. Büyük kentlerde sömürge yönetimine karşı tepkiler yoğunlaştı. Afrikalılar ülkelerinin yönetiminde söz sahibi olmak istiyorlardı. Kwame Nkrumah'ın başbakan olmasından sonra yönetimde Siyahlar'ın ağırlığı arttı. 1951'de, İngilizler Afrikalılar'a içişlerinde özerklik sağlayan yeni bir anayasayı kabul etmek zorunda kaldılar. Daha sonra, 1957'de Altın Kıyısı, Gana adıyla özgür oldu. Dr. Kwame Nkrumah 1960'ta cumhuriyet olan Gana'nın ilk cumhurbaşkanı ilan edildi. Nkrumah ömür boyu devlet başkanlığını meclise kabul ettirerek elinde geniş yetkiler topladı. 1966'da, ordu Nkrumah'ın diktatörce tutumunu öne sürerek yönetime el koydu.
1969'da sivil yönetime geçildiyse de, 1972'de gerçekleştirilen bir askeri darbeden sonra, anayasal yönetime yeniden son verildi. 1981'de yeni bir darbe sonucu Nkrumah'ın ulusal bağımsızlıkçı düşüncelerini benimseyen Jerry John Rawlings yönetime el koydu. Parlamento ve siyasal partiler kapatıldı. 1980'lerin sonlarına doğru, öğrenci gösterilerinin ardından bir süre üniversiteler kapatıldı ve yönetim karşıtları tutuklandı. Siyasal partiler üzerindeki yasaklar bugün de sürmektedir.
kaynak: Temel Britannica