Arama

Kazım Karabekir - Tek Mesaj #7

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
11 Mart 2017       Mesaj #7
Safi - avatarı
SMD MiSiM

KARABEKİR (Kâzım)


türk asker ve siyaset adamı
(İstanbul 1882 - Ankara 1948).

Jandarma generali Mehmet Emin Paşa'nın oğlu, ilköğrenimini babasının yanında İstanbul, Van, Harput ve Mekke'de tamamladı. İstanbul Fatih askeri rüştiyesi'ni (1896), Kuleli askeri idadisi'ni (1899), Harbiye mektebi’ni (1902) ve Harp akademisi'ni (döneminin sınıf birincisi olarak) bitirip (1905) kurmay yüzbaşı rütbesiyle 3. Ordu hizmetinde Manastır'a atandı. ittihat ve Terakki cemiyeti'nin Manastırdaki şubesinin kurucuları arasında yer aldı. Bulgar, rum ve sırp çeteleriyle yapılan çatışmalara katıldı; başarı kazandı. Bunun üzerine kolağası (önyüzbaşı) rütbesiyle Harbiye mektebi öğretmen vekilliğine getirildi (1907-1908). İttihat ve Terakki cemiyeti'nin İstanbul'da örgütlenmesinde görev aldı, ikinci meşrutiyet'in ilanından (1908) sonra Edirne'deki 2. Ordu 3. Tümen kurmay kuruluna atandı (1908-1909). 31 mart 1909 ayaklanmasını bastırmak için İstanbul'a gelen Hareket ordusu’nun 2. Tümeni'nde kurmay başkanı olarak bulundu. Arnavutluk'taki ayaklanmanın bastırılmasında görev aldı (1910).

Ayaklanmanın bastırılmasından sonra 10. Tümen'in kurmay başkanı oldu. Rütbesi binbaşılığa yükseltildi (22 nisan 1912). Balkan savaşı'nda görevine ek olarak, Bulgaristan sınırının Edirne bölümü sınır komiserliğini de yürüttü. Bir süre Türkiye'deki alman askeri kurulu ile çalıştı. Edirne savunmasında Bulgarlar'a tutsak düştü (1913). Aynı yıl imzalanan barış antlaşmasından sonra yurda döndü, savaş sonrası zarar ve ziyanların saptanması için oluşturulan komisyonda görevlendirildi. Erkânıharbiyei umumiye riyaseti (Genelkurmay başkanlığı) istihbarat şube müdürlüğüne getirildi, kaymakamlığa (yarbay) yükseltildi (1914). Birinci Dünya savaşı’nda 1. Kuvvei seferiye komutanı olarak İran ve ötesi harekâtı komutanlığında görevlendirildi (1915). İstanbul Kartal’da bulunan 14. Tümen komutanlığına getirilerek tümeniyle birlikte Çanakkale cephesine gönderildi (1915).

Aynı yıl Kerevizdere'de özellikle Fransızlar'a karşı üç buçuk ay yapılan savunmada gösterdiği başarı üzerine miralaylığa (albay) yükseldi. Alman mareşali Goltz Paşa'nın kurmay başkanı olarak Irak'a gitti. Ardından bu cephedeki XVIII. Kolordu komutanlığına atandı, ingilizler'e karşı başarılı savaşlar vermesi üzerine Diyarbakır’daki II. Kolordu komutanlığına getirildi (1917). Ayrıca Van, Bitlis, Muş, Elazığ cephesindeki 2. Ordu komutanlığına vekâlet etti. Erzincan bölgesindeki I. Kafkas kolordusu komutanlığına atandı (1918). Brest-Utovsk barışıyla savaştan çekilen Çarlık Rusyası ordularının yerine yöreye elkoyan ermeni askeri birliklerinin elinden Erzurum ve Erzincan'ı geri aldı. Aynı yıl Sarıkamış, Kars, Gümrü ve Karaköse’nin ele geçirilmesindeki başarısı üzerine mirlivalığa (general) yükseltildi. Komutasındaki ordu ile Ermenistan ve İran Azerbaycanı’na girdi ve ingilizler’i buradan çıkardı.

Mondros mütarekesi (30 ekim 1918) sırasında kendisine teklif edilen genelkurmay başkanlığı görevini kabul etmeyerek Anadolu'da görev almak istedi. Önce Tekirdağ'daki XIV. Kolordu komutanlığına, ardından da Erzurum'daki XV. Kolordu komutanlığına atandı (nisan 1919). Erzurum kongresi’nin (23 temmuz - 17 ağustos 1919) toplanmasında önemli rol oynadı. Kurtuluş savaşı sırasında Edirne mebusluğu ve Doğu cephesi komutanlığı yaptı. Ermeniler’in türk ordularının çekilmesinden sonra bir kez daha ele geçirdiği Sarıkamış, Kars ve Gümrü kalelerini alarak ermeni ordusunu kesin yenilgiye uğrattı. "Şark fatihi” diye ünlendi ve Doğu cephesi komutanı olarak Ankara hükümeti adına ermeni hükümeti ile barış görüşmelerini yürütüp Gümrü antlaşması (1920) imzaladı (Bakınız Antlaşmalar - Gümrü Antlaşması). Ermeni ordusunun silah, araç ve gereçlerinin büyük bir kısmının türk hükümetine verilmesini sağladı.

Rütbesi ferikliğe (korgeneral) yükseltildi (1920). Batı cephesinin başarı kazanması için doğudaki ordunun araç ve gerecinin büyük bir kısmının batıya taşınmasını sağladı. Kurtuluş savaşı'ndan sonra Ankara’da bulunan 1. Ordu müfettişliğine atandı. Askeri görevini yürütebilmek için TBMM’ce izinli sayıldı. TBMM'nin ikinci döneminde İstanbul’dan milletvekili seçildi (1923). Rauf Orbay, Refet Bele, Ali Fuat Cebesoy, Cafer Tayyar Eğilmezdin de aralarında bulunduğu arkadaşlarıyla birlikte Cumhuriyet döneminin ilk muhalefet partisi Terakkiperver cumhuriyet fırkası kurdu (Bakınız TCF - Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası), partinin genel başkanı oldu (17 kasım 1924). Ancak parti Şeyh Sait ayaklanması nedeniyle kapatıldı (1925). Daha sonra Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya karşı düzenlenen İzmir suikastından haberdar olduğu halde bunu bildirmediği gerekçesiyle tutuklandı, istiklal mahkemesinde yargılandı; suçsuz bulunarak serbest bırakıldı (1926). Bu olayın ardından siyasal yaşamdan çekildi ve 1. ferikliğe (orgeneral) terfi ettirilerek askerlikten emekliye ayrıldı (1927).

On iki yıl gözden düşmüş bir siyaset adamı olarak evinde oturduktan sonra İsmet İnönü'nün Cumhurbaşkanı olması ve eski askerlik ve siyaset arkadaşları arasındaki kırgınlıklan ortadan kaldırmak istemesi üzerine CHP listesinden İstanbul milletvekili seçildi (1938-1948). 1946'da seçildiği Meclis başkanlığı görevini yürütürken öldü. Askerliğe ve savaş tarihine ilişkin anılarını, görüşlerini derlediği Sırp bulgar seferi 1888 (1911), istiklal harbimizin esasları (1933), italya-habeş (1935), Cihan harbine neden girdik, nasıl girdik, nasıl idare ettik? (1937), Erzincan ve Erzurum'un kurtuluşu (1939) gibi belli başlı yapıtlarının yanı sıra, ölümünden sonra yayımlanan İstiklal harbimiz (1960), istiklal harbimizde Enver Paşa ve ittihat ve Terakki erkânı (1967), ittihat ve Terakki cemiyeti 1896-1909 (1982) adlı çalışmaları Mahur türkyılmaz marşı ve Çargâh istiklal marşı adlarında güftelerini yazdığı çoksesli iki marşı, kimi manzumeleri ve tiyatro oyunları da bulunmaktadır.

Kaynak: Büyük Larousse
SİLENTİUM EST AURUM