Arama

Çanakkale Hikayeleri - Tek Mesaj #48

Rüya_Güzeli - avatarı
Rüya_Güzeli
Ziyaretçi
9 Aralık 2006       Mesaj #48
Rüya_Güzeli - avatarı
Ziyaretçi
Yıl 1915, yer Birinci Tayyare Bölüğü Havaalanı, Çanakkale. Adları Ali, Hüseyin, Veli, Mehmet... Mehmetçik...

Elde yok, avuçta yok. Ne düşmana atacak kurşun kalmış ne de giyecek potin. Elbiseler yırtık pırtık, yama dahi tutmuyor. Heybelerinde bir dilim kuru ekmek, içecek bir tas suları bile yok. Her şeye rağmen objektifin karşısında öylesine dik, öylesine mağrur durmuşlar ki, askerlikte 'esas duruş'un ne olduğunu dosta düşmana göstermişler. Henüz yaşları 17'den küçük. Zaten posta olarak görevlendirilmelerinin sebebi de bu. Yaşlarına aldırmadan, vatanları uğruna ölmek için geldikleri Çanakkale'de, komutanları sırtlarına tüfek yerine çanta asmış. Şimdi ne isimleri belli, ne de savaştan sağ kurtulup kurtulamadıkları... Onlardan geriye, sadece objektife verdikleri bu poz kaldı.
  • Kelimeleri 'lal' eden resimler bunlar Bugün Çanakkale'de kazanılan zaferin yıl dönümü. Bu zafer, bu toprağın insanın yalnız düşmana karşı değil, aynı zamanda yokluğa ve yoksulluğa karşı da kazandığı bir zaferdi.
  • Kelimelerin lal olduğu zamanlar vardır. Konuşamaz, diliniz tutulur, ağzınızdan veya kaleminizden bir kelime bile çıkmaz.
  • Görünen karşısında bilinen her şeyin unutulduğu anlardır o zamanlar.
  • Her şeyi karşınızda gördüğünüz size anlatır.
  • Tıpkı bu iki Çanakkale kahramanının anlattığı gibi.
  • Sırtına üniforma diye geçirdiği kıyafet, lime lime olmuş. Ayağına ayakkabı niyetine geçirdiği kılıfı anlatabilmek kolay değil.
  • Ama bütün bunlar onların umurunda değil. Çanakkale'yi geçilmez kılmak için herşeyini vermeye hazır.
Son düzenleyen _Yağmur_; 23 Aralık 2015 13:23 Sebep: boşluklar kapatıldı