Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
14:01, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Salı, 23 Nisan 2024 - 14:01
Arama
MaviKaranlık Forum
Pardon Yanlış Yaptık - Emin Çölaşan
-
Tek Mesaj #1
Ferşat
Kayıtlı Üye
4 Şubat 2022
Mesaj
#1
Kayıtlı Üye
PARDON YANLIŞ YAPTIK!
1994 yılı ağustos ayındayız.
O günlerde Atıcılık Federasyonu Başkanı olan
Metin Sertoğlu'
nun oğlu
Erdim Sertoğlu,
öğlene doğru arabasıyla Cunda Adası'ndaki yazlık evlerinden çıktı. Ayvalık yönüne gidiyor. Evin hemen yakınında, biri kadın biri erkek iki kişi kendisine el etti. Onları arabasına aldı.
Erdim
23 yaşında, Cumhurbaşkanlığı Filarmoni Orkestrası'nda flüt sanatçısı olarak görev yapıyordu.
Erdim
o gün eve dönmedi. Birileri babasını arayıp oğlunu kaçırdıklarını söylediler,
100 bin mark
fidye istediler.Baba
Metin Sertoğlu
bu parayı da buldu buluşturdu, verdi. Fakat
Erdim
yine yoktu.
Çürümüş cesedi olaydan
58
gün sonra çevrede bir ormanda bulundu.Katiller yakalandı. Suçlarını itiraf ettiler. Kadın ve adam,
Erdim'
in arabasına otostop yaparak binmişler, yanlarında taşıdıkları boğma teliyle çocuğu tenha bir yerde boğarak öldürmüşler, üzerindeki parayı, kolundaki künyeyi ve boynundaki altın kolyeyi alıp cesedi ormanda tenha bir yere atmışlardı.
Katillerden birinin adı
Celal Atalay,
ötekinin adı
Birsen Öngören'
di.
Birsen, Celal'
in sevgilisiydi.
Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandılar. Suçlarını itiraf ettiler. Mahkeme her ikisine de cinayetten
idam
, ayrıca
gasp
ve
fidye almak
suçlarından
36 yıl
ağır hapis cezası verdi. Yargıtay bu kararları aynen onadı.
İdam dosyası Meclis'te beklerken
Rahşan affı
çıktı.
İdam cezası müebbet hapse (36 yıla) dönüştü.
Geldik
2005
yılına.
AKP
iktidarı bazı yasalar çıkarmıştı.Karmaşık, akıl almaz yöntemlerle cezalar yeniden indirildi. Cezaevinde yatmakta olan bu iki katil, Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvurup
"yeni yasalar uyarınca tahliye edilmemiz gerekir"
dedi.Mahkeme bu istemi inceledi ve
tahliye edilmelerine
karar verdi.Savcı bu karara karşı çıktı, bir üst mahkeme olan Bergama Ağır Ceza Mahkemesi'ne itiraz etti. Bergama da tahliye kararına onay verdi.
Katiller tahliye edildiler.
Savcı bunun üzerine Adalet Bakanlığı'na itiraz etti.
Bakanlık tahliye dosyasını inceledi, aynen Ağca olayında olduğu gibi Yargıtay'a gönderdi.
Hesap yanlış yapılmıştı.
Yargıtay, tahliye kararını bozdu.
(Yargıtay 1. Ceza Dairesi Esas 2005/1342. Karar 2005/1473.)
Suçluların yeniden tutuklanıp cezaevine gönderilmesi gerekiyordu.
Celal Atalay
yakalandı.
"Yanlışlıkla"
tahliye edilen
Birsen Öngören
ise o günden beri kayıp!
Erdim Sertoğlu
pırıl pırıl bir çocuk, bir sanatçı idi. Yok yere öldürülmüştü. Dün
Erdim
'in babası
Metin Sertoğlu
ile bir çay içtik. Gözleri yine doluydu:
"Bu tahliye kararından benim haberim yoktu. Rastlantı sonucu öğrendim. Böyle bir kararın nasıl alındığını da aklım almadı. Benim çocuğumu gasp edip öldürenler yaklaşık 10 yıl yatıp salıverilmişti. Celal isimli şahıs daha önce de kahve taramış ve 8.5 yıl ceza almış bir ülkücü. Önceki yıllarda Ecevit döneminde çıkarılan bir başka af yasasından yararlanıp tahliye edilmiş. Sevgilisi Birsen ise onunla yaşayan bir sokak kadını. Ne hukuka, ne adalete en ufak bir saygım bile kalmadı. Ancak o mahkemelerin kararına itiraz edip düzeltilmesini sağlayan savcının ismini öğrenemedim, kendisini hiç tanımadım ve teşekkür borcumu yerine getiremedim. Buna üzülüyorum."
Sevgili okuyucularım, Türkiye'de tanık olduğumuz şu olaylara iyi bakınız. Böyle bir
hukuk rezaleti
dünyanın hangi ülkesinde olabilir?
Şimdilik bildiklerimiz
Haluk Kırcı
ve
Mehmet Ali Ağca
olayları! Bugün buna
Erdim Sertoğlu
dosyasını ekleyin.
Birileri nedense hep bu yöntemle tahliye ediliyor!
Allah bilir daha nice suçlular, katiller, gaspçılar, ırz düşmanları, kapkaççılar vesaireler aynı yöntemle -"yanlış hesapla"- tahliye edildi ama biz onları bilmiyoruz, haberimiz olmuyor.
Böyle yasalar, böyle hukuk, böyle adalet, böyle uygulama olur mu?
Pekiii, şimdi bu ülkeyi yöneten
aymazlara
bir soru daha soracağım:
Böylesine yanlış tahliye kararları veren görevliler için herhangi bir soruşturma açılıyor mu?
(Hayır!)
Onlar bu hesap yanlışının hesabını veriyor mu?
(Yine hayır!)Birileri tahliyeden sonra
"aaa pardon, yanlışlık olmuş"
diyor, iş orada bitiyor. Fırsattan yararlanıp kaçan kaçıyor, yakalanan tekrar içeri atılıyor ve böylesine korkunç
hukuk hataları
bir süre sonra unutulup gidiyor.
Apar topar, bilinçsizce,
"AB böyle istiyor, memlekete özgürlük getiriyoruz, kaldır elini oy ver"
kumandasıyla çıkarılan karmaşık, tuhaf yasalar ve
Rahşan mahşan
afları da işin cabası.
Siz, suçlular cenneti yapılmış olan bu ülkede hukuka, adalete, yasalara güveniyor musunuz?
Hiç çekinmeden haykırın...
Evet mi, hayır mı?
EMİN ÇÖLAŞAN
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Bu mesajı
1
üye beğendi.
GENÇ_ATATÜRKÇÜLER
Cevapla
Kapat
Saat: 14:01
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...