Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
06:32, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Perşembe, 18 Aralık 2025 - 06:32
Arama
MaviKaranlık Forum
Hayata Dair
-
Tek Mesaj #396
CaNaRY
Ziyaretçi
12 Aralık 2006
Mesaj
#396
Ziyaretçi
Bana Seni Yazdıran Yarım KaLmışLıgındır...
Bu gece yokluğunun dökümünü yapıyorum.
Aylar önce sensizliğe yazdığım şiiri okudum, bir de dün gece yazdığımı...
Hiç fark yok... Neden azalmıyorsun bende?
Neden gidisin dün gibi?
Neden sana yazdığım her yazı, hep ayni yerde tıkanıyor?
Ben bugüne kadar kimseyi yoklugunda bu kadar önemsemedim
Kimseyi yoklugunda bu kadar özlemedim...
Ve suna emin ol; hiç kimse, yok'ken bu kadar sevilmedi...
Benim karşıma "ask" diye bu sonucu çıkaran, yârim kamış’lıktan başka bir şey değil, bunun farkındayım...
Ama iyi ama kötü, bitmeli her hikâye!
Sen bitmedin.
Bitmeyensin. .
Ayrılığın adını koyamadık sevgilim.
İste bu yüzden kopamadık birbirimizden bir türlü.
Ben yârim kalan ve adi konmayan hiç birşeyi unutmam... Unutamam. . İçimde sızısı kalır.
Ya herşey yaşanacağı yere kadar yaşanıp sona ermeli ya da
ayrılık söz konusu olduğunda bir daha kimsenin çiti çıkmamalı!
Biz bunu başaramadık, ayrılamadık!
Sen yaşanıp da bitseydin eğer hatrıma gelmezdin.
Seni bu kadar yazılası yapan, yârim kalmışlığındır. .
O gecenin sabahında, ayrılığın aklına nerden geldiğini biliyorum...
Anlamıştın benim soyut' a tutkun olduğumu...
O yüzden gittin kim bilir...
Sevilmek için, güzel hatırlanmak için, kayıplara karışmayı tercih ettin...
Oysa bu o kadar zor bir şey değildi sevgili...
Farklı bir dokunuş, ağızdan çıkan ve bugüne kadar kullanılmamış bir söz yeterdi zamanı durdurmaya. ...
Ben, asktan söz açıldığında zamanı durduramayan kimseyi sevemedim...
Ondandır belki de varlığında sevemediğim insanları, yokluğunda düşlemek.
Belki de ondandır, yanındayken yüreğinin gurbetine düştüğüm bir sevgiliyi, sılasında özlemek.
Yokluğun hiç de adil değil...
Beni yok ediyor, seni var ediyor sevdiğim.
Evet, seviyorum seni varlığına rağmen!
Üç mevsim değişti bu şehirde ama ben varlığınla-yokluğunun tezatını çözemedim...
Seni yasamak istemiyorum! .
Öyle bir sen yarattım ki sen yokken, yaşanıldığı an yitirir anlamını...
Sen yokken yarattığım sen, yasakladı sana dokunmamı...
Sana düşman bir sen var içimde.
Seni senle savaştirıyorum, olan bana oluyor...
Uzun zaman önce bir yerden duymuştum bu sözü:
"HANİ RUHLARIMIZ ÖPÜŞÜR YA? BAŞKASINDAYKEN AĞZIMIZ..."
Su an varlığınla yokluğunun tezatını bu şekilde tanımlıyorum, seni senle savaştırırken mağlup olan yüreğime...
Varlığındaki seni, yokluğundaki sen kadar sevemezdim. .
"Keşke sen yanımda olsaydın, keşke bir şeyler yapıp da seninle zamanı durdursaydık" diye hayıflanmıyorum artik.
Her ne kadar adi konmasa da bir kopuşun, her ne
kadar vazgeçmeyi beceremesek de, ayrılık ihtiyaçtandı bu hikâyede.
Yazık! Son sözü zaman söyleyecek...
Yazık! Bu sefer hayatin acımasız akışına bıraktık aşkı...
Ben senden kalan ayrılığa bile yas tutamıyorum adam gibi!
Bunu engelleyen senin varlığın...
İste bu kadar güzeldir senin yokluğun...
İste bu kadar ayrılığına üzülmemi engelliyor varlığın...
VARLIĞININ CANI CEHENNEME, YOKLUĞUNU ALMA
BARİ.
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Cevapla
Kapat
Saat: 06:32
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...