"Kezman ve Semih'i beğeniyorum" 
Galatasaray'a geldiği 2001 yılından bu yana kaleyi kimseye kaptırmayan, onlarca maçta ortaya koyduğu müthiş performansıyla başarılara imzasını atan Mondragon, Milliyet'ten Erhan Telli'ye verdiği röportajda birçok konuda düşüncelerini açıkladı. İşte Mondragon'un özel mesajları...
- Artık yabancı değil, bizden birisin. Uzun yıllardır performansını üst düzeyde tutmanın sırrı nedir?
Ben bunu hem Galatasaray camiasının hem de bütün toplumun, gerek bana, gerekse aileme gösterdiği sevgiye borçluyum. Biz burada kendimizi hiçbir zaman yabancı gibi hissetmedik. Herkes bize büyük bir ilgi ve sevgi gösterdi. Türkiye'de kendimizi evimizde gibi hissediyoruz. Çok mutluyuz ve çok rahatız. Bu yüzden başarımın sırrı sevgi ve huzurda yatıyor.
- Fenerbahçe derbisinde yakınında ses bombası patladıktan sonra neler geçti aklından?
Bu olayda stadı dolduran taraftarların, yüzde 99.99'unun hiçbir suçunun olmadığını biliyoruz. Bir kişinin yaptığı hata için geriye kalan herkesi futbol kadar güzel bir sporun güzelliğinden mahrum etmemiz haksızlık olurdu. O anda Türkiye'nin imajını da düşünerek ayağa kalkmam gerekiyordu ve ben de öyle yaptım.
- Arkanda Fevzi ve Aykut gibi iki yetenekli genç var. Kafanda kaleciliği bırakma yaşın belli mi?
Bir oyuncunun sınırını yaştan çok oynama arzusu, hırs ve mental durum belirler. Kendime yaş sınırı koymadım. Önümde 1.5 yıllık kontratım var. Eğer kendimi iyi hissedersem oynamaya devam ederim. Bir kalecinin Galatasaray gibi bir takımda oynamak için kendisini her zaman, en azından 10'da 9 hazır hissetmesi lazım. Bu dereceden aşağısı kabul edilemez.
- Takım arkadaşlarının dışında, Türkiye'de en çok beğendiğin forvet oyuncuları kimler?
Türkiye'deki forvetlerin en güçlüleri bizde. Fenerbahçe'den Kezman ve Semih'i beğeniyorum. Onun dışında Beşiktaş'tan Bobo ve Nobre. Bir de Fatih Tekke var.
-
Yıllardır yeni yıl tatiline giderken Florya'daki personele para dağıtıp, Galatasaray mağazalarından kolilerce alışveriş yaparak bunları Kolombiya'ya götürüyorsun. Bu kadar çok formayı ve eşofmanı ne yapıyorsun?
Galatasaray mağazalarından aldıklarım, Kolombiya'da çok seviliyor. Türkiye'ye gelmemden sonra birçok kişinin Galatasaray taraftarı olduğunu söyleyebilirim. Ülkeme götürdüğüm hediyeleri hiçbir yerde bulamayacakları için çok mutlu oluyorlar.
-
Türk olmayı düşünüyor musun? Bu konuda yönetimle görüştün mü?
Türk vatandaşlığını uzun zamandır istiyorum. Fakat şimdiye kadar ne yazık ki gerekli girişimlere başlamış değiliz. Kulübün yada yöneticilerin başlatacağı girişimlerle Türk olmak istiyorum ve onların bunu başlatacağını düşünüyorum.
- Fenerbahçe'nin 7 puan gerisindesiniz. Şampiyonluk şansınızı nasıl görüyorsun?
Şampiyonluk için çok çalışmamız gerekecek. Çünkü Fenerbahçe güçlü bir ekip. Fakat geçen sezon olduğu gibi her şey bize bağlı. 17 maçlık süreçte futbolda çok farklı şeyler olabilir. İşler birçok kez yön değiştirebilir. Biz işlerin istediğimiz şekilde gitmesi için elimizden geleni yapacağız. Zaten bu formayla, göğsünüzde bu armayı taşıyarak, amacınız şampiyonluktan başka bir şey olamaz. Ben de şampiyon olacağımıza yürekten inanıyorum.
"G.Saray'da çok mutluyum"
G.Saray'ın Kamerunlu yıldızı Rigobert Song “Gitmek istemiyorum. Sözleşmem konusunda konuşmak için erken ama sezon sonu önümü görmek isterim” dedi.
Song şöyle devam etti: “G.Saray ve Türkiye benim için farklı kültürlerdi. Başta zorlandım ama alıştım. İşim, gittiğim yerde aldığım paranın karşılığını vermek. Burada çok mutluyum. Bir kupa, bir de şampiyonluk aldık. Artık başarının parçası oldum. Futbolu kazanmak için oynayan biri daha başka ne isteyebilir ki! G.Saray’ın sürekli başarıya oynayan tutkulu ruhu beni cezbediyor
‘SIKINTI OLABİLİR’
Sıkıntılar her yerde olabilir. Bu da işimizin bir parçası. 2. yarı yeniden şampiyonluk için çabalayacağız. Yine de şampiyonluğu konuşmak için erken. Rakibimiz 7 puan önde. Geçen yıl yaşanan hatıralar var. Bu sezon şampiyonluk daha da zor olacak. G.Saray ile 1.5 yıllık sözleşmem var. Gidip-gitmeme konusunu konuşmak için zaman var. Ama sezon sonunda 1 senelik sözleşmem kalacağı için oturup, yöneticilerle konuşabilirim. Bu en doğal hakkım, önümü görmek isterim. Kalmak isterim ama bazen sizin ve yöneticilerin düşünceleri farklı olabiliyor
‘GERETS’E SAYGILIYIM’
F.Bahçe maçları Türkiye’deki en eğlenceli anlar. Her anı macera. 2 takımın rekabeti çok tutkulu. Türkiye’de futbol kalitesi beklediğimin üzerinde. İyi isimler var ve daha da yetişiyor. Gerets hem hocam, hem de iyi arkadaşım. Kariyeri ve futbol görüşü nedeniyle saygı duyuyorum. Kazanmayı seven, heyecanını yansıtan biri. Ben nasıl hata yapıyorsam o da yapabilir.”
Hakan: "Devam edeceğim"
Daha futbolu bırakmadan Galatasaray tarihinin en önemli futbolcuları arasında yerini alan Hakan Şükür, 35 yaşında olmasına karşın kendisine çok iyi baktığını belirtti. Yıldız oyuncu "Bir futbolcu için en önemli şey kendisine dikkat etmektir. Sezon sonunda ne olur bilinmez ama ben kalmak istiyorum. Zaten 1.5 yıllık kontratım daha var. Futbol oynamaya devam edeceğim" dedi. Tanju Çolak'ın gol rekoruna da değinen Hakan, "4 gol daha atarsam bu rekor kırılmış olacak. Bundan tabii ki gurur duyarım. Kısmetse bu sezon, Tanju Çolak'ı geride bırakıp Türk futbol tarihine geçeceğim" diye konuştu.
Sezgin'den Gago itirafı!
Galatasaray Futbol A.Ş. Genel Müdürü Adnan Sezgin, Real Madrid’in 20.5 milyon Euro’ya Arjantin’in Boca Juniors takımından transfer ettiği ‘harika çocuk’ Gago’yu ellerinden kaçırdıklarını itiraf etti.
Fanatik Gazetesi'nin 8 Ocak 2007 tarihli haberine göre sezon başında Tangocu için Boca’lı yöneticilerle görüştüklerini anlatan Sezgin, kendilerinden 11 milyon Dolar istendiğini, fiyat indirme çabaları sonucunda bonservis bedelini 10 milyon Dolar’a düşürdüklerini fakat maddi kaynak sağlanamadığından transferin gerçekleşmediğini söyledi.
İlginç pazarlık
Madrid ekibi fiyat istediğinde Boca Juniors 27 milyon Euro talep etmişti. Pazarlıklar sonucu taraflar 20.5 milyon Euro’da karar kılarken, en ilginç açıklama efsanevi futbolcu Maradona’dan geldi. Boca Juniors Başkanı’nı ahmaklıkla suçlayan Maradona, “1 sezon daha bekleseniz Gago’yu 50 milyon Euro’ya satardınız” açıklamasını yaptı. Cim Bom’un 10 milyon Dolar’a almadığı Gago, 1986 doğumlu ve önliberoda görev yapıyor. Arjantinli yıldız her iki ayağını da kullanabiliyor.
Necati: "7 puanı kapatırız"
Galatasaraylı futbolcu Necati Ateş, "Hayatımı futbola adadım. Hem oynamamak, hem de takımdan ayrı kalmak beni çok üzüyor" dedi.
11 yıllık profesyonel futbol yaşantısında ilk defa futboldan bu kadar çok uzak kaldığını belirten Necati, "Oynama isteği insanda çok ayrı bir hırs yapıyor. Zaten hırslı bir insanım. Benim takıma tekrar girmem için çok güçlü olmam gerekiyor. Onun içinde antrenmanlarda varımı yoğumu veriyorum" dedi.
Necati Ateş, basının kendisini yıpratmak için elinden geleni yaptığını söyleyerek, "Diyorlar ki niye basına konuşmuyor, niye basından uzak kalıyor. Onları yazan insanların güzel şeyler yapmak istediklerini düşünmüyorum. Bir insan kasığından sakatlandığı zaman ne yapması gerekiyor. Dışarıda gezip tozup sürtmesi mi gerekiyor. Anlamıyorum ve çok komik bir durum. Sonra ağır konuşulduğu zaman ben de ağır konuşuyorum. Çünkü yapı olarak agresif bir insanım. Hoşuma gitmiyor. Ben gezen, tozan dışarıda sürten bir insan degilim. Onun için bunları konuşurken biraz daha dikkat etmeleri lazım" diye konuştu.
Tecrübeli oyuncu ayrıca 7 puanlık farkı kapatacaklarını ve şampiyon olacaklarını iddia ederek, "Ben bunun inancındayım. Geçen sene de şampiyon olacağız diye inandık. O gücü de bulduk, çalıştık. Şans da bizim yanımızdaydı. Allah'da sonuna kadar bize yardımcı oldu ve şampiyon olduk. Rastgele şampiyon olduğumuzu söylediler. Sonuçta şampiyon olduk. Bunu kabul etmeleri gerekir. Başarılı olmak istiyorsa insanlar çalışmaya devam edecekler. Dereyi görmeden de paçayı sıvamayacaklar" şeklinde konuştu.
Sari kırmızılı futbolcu Galatasaray'daki para sorunu ile ilgili olarak ise şunları söyledi:
"Karakterli futbolcular herzaman sahaya çıktıkları zaman parayı düşünmezler. Biz geçen sene de, bu sene de parayı düşünmedik. Sonuçta para verilmese biz yine aynı şeyi yapacaktık. Herkes bir kontrat imzalamış ve karşılığında da bir para alıyor. Ama hiç kimse sahaya çıktığı zaman parayı düşünmez. Düşünen bir insanın zaten ne kadar yararlı olabileceğini bilmiyorum."
Necati Ateş takımdaki performansı ile ilgili olarak ise, "Sağlam bir Necati olsaydım, bence bu 7 puan fark olmazdı. Mutlaka bir katkım olurdu diye düşünüyorum. Ama ne kadar katkım olurdu, onu da bilemiyorum. Ama kötü anlamda olacağını düşünmüyorum" dedi.
Ateş ayrıca şunları söyledi:
"Şampiyonluk yolunda tek rakibimiz Fenerbahçe değil. Beşiktaş, Kayseri ve Vestel Manisaspor hala potada olan takımlar. Daha ne şampiyon ne de sonuncu belli. Bunun için kimse ne şampiyon oldum diye havaya girsin, ne de küme düştüm diye üzülsün. Ben Galatasaray'da santrafor oynadım. Sağ tarafta da oynadım, sol tarafta da. İkilinin arkasında da oynadım. Ama genelde hücuma yönelik bir orta saha oyuncusuyum. Yıllarca öyle oynadım."
"Tek hedefim ilk 11"
Galatasaraylı futbolcu Okan Buruk, iyi çalıştıklarını belirterek, "Bu dönemde çok yüklenmek gerekiyor. Ağır bir antreman fakat gerekli olan bir antrenman temposu. Çok yoruluyoruz, ama bu tempo bizi 2. yarı boyunca götürecek. Şimdi ne alırsak bunu önümüzdeki maçlara en iyi şekilde yansıtacağız. Bu yüzden çok iyi çalışıyoruz ve karşılığını alacağız" dedi.
Hedefinin ilk 11'de oynamak olduğunu söyleyen Okan, şöyle konuştu:
"İlk yarının bitmesi benim için şansızlıktı. Çünkü çok iyi bir tempo yakaladıktan sonra devre arası olması benim için şanssızlıktı. Tabiki 2. yarıda hocamız görev verirse ilk 11'de oynamak bu takım için iyi şeyler yapmak benim tek hedefim. İlk yarıda yakaladığım tempoyu 2. yarıda da sürdürmek isterim. Herzaman kendinizi en iyi şekilde ıspat etmek durumundasınız. Benim durumum biraz daha zordu. Çünkü şampiyon olan bir takıma geldim. Şampiyon ılan bir takıma girmek zordu. Bunun da cok büyük bir etkisi var. Geçen seneden hocamız takımı tanıyordu. Bu nedenle dha çok o arkadaşlarımı tercih etmesi çok normaldi. Verilen şansı iyi kullanmak önemli. Oynamadğınız zaman da kendinizi iyi tutmak önemli. Ben bunu yapmaya çalıştım. Belki tak olarak istediğim şeyleri yapamadım. Ama 2. yarı için 3 hafta var. Bu dönemi iyi değerlendirip 2. yarıya daha iyi başlamak istiyorum."
Okan Buruk, "Şampiyonluk inancımız var" diyerek , "Galatasaray takımında bu inanç hiçbir zaman bitmez. 7 puan fark çok büyük bir fark değil. Özellikle ilk haftalar çok önemli. Herşeyden önce bizim kazanmamız çok önemli. Çünkü rakibiniz mutlaka puan kaybedecek. Biz ne kadar çok çalışırsak puan farkını o kadar çok kapatacağız. Bizim çok fazla kaybetme lüksümüz yok. Her maça bunu düşünerek çıkacağız. Avrupa kupalarında olmayacağımız için bizim için 2. yarı bizim açımızdan daha kolay olacak. İyi bir kadromuz var. Bu kamp dönemini iyi değerlendirdigimiz takdirde Galatasaray'ın en güçlü şampiyon adaylarından biri olduğunu düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Tecrübeli oyuncu Galatasaray'ın genç oyuncuları içinse şunları söyledi:
"Bence Galatasaray'ın geleceği şu an buradaki genç arkadaşlarımız ve altyapıdaki genç arkadaşlarımız. Bence şu anda yakalanmış çok iyi bir ekibimiz var. Bu ekibi en iyi şekilde kullanmak gerekiyor. PAF takımdaki arkadaşlarım hem insanlık olarak hem de futbolcu olarak dört dörtlük arkadaşlar. Biz de ağabeyleri olarak onlara örnek olmaya çalışıyoruz. Yetenek olarak da hepsi çok iyi futbolcular. Önemli olan şans bulmaları. Onların Galatasaray'a çok iyi bir şekilde hizmet edeceklerine ve başarılar yakalacaklarına inanıyorum."
"F.Bahçe ile aramızda 4 puan var"
Galatasaray'ın genç yıldızı Arda Turan, 7 ay önceki yaşantısıyla şimdiki arasında çok fark olduğunu ifade ederek, "Tabiki hayatımda birçok şey değişti. Değişmeyen tek şey karakterim ve futbol anlayışım. Galatasaray forması altında çok önemli anlar yaşadım. Şampiyonlar Ligi olsun, attığım güzel goller, en önemlisi de milli takım forması giyip Fatih hoca ile birlikte çalıştım. Çok güzel anlar yaşadım ve umarım bunların devamı gelir" dedi.
Geçen sene Vestel Manisaspor'da forma giyen Arda, orada profesyonelliği öğrendiğini belirterek, "Manisaspor formasını giydiğim zamanlarda orada profesyonelliği gördüm. Oraya giderken, acaba futbolcu olabilirmiyiz diyordum. Ama şimdi kendime daha çok güveniyorum" diye konuştu.
Sarı kırmızılı futbolcu Arda, hocasının sahada verdiği her mevkide görev alabileceğini vurgulayarak, "Ben şu anda oynamak istediğim yerden çok memnunum. Sonuçta bu hocanın kararı. Hocamız bizi sağbek bile oynatsa sonuna kadar çıkıp en iyi mücadeleyi sergilerim. Galatasaray formasının mevkisi olmaz" şeklinde konuştu.
Arda, medyanın ve taraftarların gösterdiği ilgiyi de şöyle değerlendirdi:
"Medyanın gösterdiği ilgi bir zaman insanı hoşnut ediyor, fakat bir süre sonra sıkmaya başlıyor. İnsanlarad a elimden geldiğince iyi davranmaya çalışıyorum. Sadece bazen çok aşırı yorumlara kızıyorum. Genç kızlara gelince de daha hala bir ilgi göremedik. Aslında ilgi de beklediğim yok. Benim sadece önemli olan işim."
Fenerbahçe ile aralarındaki 7 puanlık farkı kapatabileceklerine inandığını belirten genç futbolcu, "Biz Ali Sami Yen'de Fenerbahçe ile oynayacağımız maça kazanmış gözüyle bakıyoruz. Şu anda aramızdaki puan farkını 4 olarak görüyoruz. İlk beş maçı kazandığımız zaman zaten çok şeyin değişeceğine inanıyorum" dedi.
Ersun Yanal'ın mantalite olarak kendisine çok şey kattığını vurgulayan Arda, "Ersun hoca bana mantalite olarak çok şeyler kattı. Birşeyleri başarıp bir yerlere gelebileceğimi, kimsenin kimseden üstün olmadığını öğretti" şeklinde konuştu.
Arda, Bordeaux'lu savunma oyuncusuna attığı kafa olayını da şöyle anlattı:
"O zamanlar belimden çok sıkıntı çekiyordum. Bel ağrısının da üzerine düşmüştüm ve 3-0 yenik durumdaydık. Böyle birşey yapmamam gekirdi. Çok büyük bir hata bu ve hiçbir şekilde bahanesi olmaz. Galatasaray camiasını utandıracak bir davranıştı. Böyle bir davranışı da bir daha asla yapmayacağım. Galatasaray camiasından özür diliyorum. En azından Galatasaray alt yapısından çıkmış bir futbolcuya yakışmayacak bir davranıştı."
Galatasaray forması altında daha birçok hedefinin olduğunu ifade eden sarı kırmızılı futbolcu, "Henüz hedeflerime ulaşmadım. Ama kulübün maddi durumu ortada. Yani kulübüme ve benim kariyerimede katkı sağlayacaksa sezon sonu gidip, mesela 8-9 sene de iyi bir kariyer yapıp, 28-29 yaşında gelip Galataray'ın genç bir takımıyla ilerilere götürmek o zaman da iyi bir fikir olur. Ama hayatın ne getireceği hiç belli olmaz. Benim için en büyük mutluluk 15 sene Galatasaray forması giymek. Ben ölene kadar Galatasaraylıyım, sonuna kadar da Galatasaray forması giyeceğim" dedi.
"Kendimi hazır hissediyorum"
Galatasaray'ın tecrübeli futbolcusu Hakan Şükür, Antalya Kampı'nda sevenlerinin gösterdiği ilginin, kendisini çok mutlu ettiğini belirterek, "Gerçekten hepsine çok teşekkür ediyorum. Tabiki çok büyük başarılar yakaladık. İnsanlarında beni unutmaması ve ilgi göstermesi çok güzel. Galatasaray'a bu konuda çok şey borçluyum. Bu vizyonun içerisinde olmak bunları getirdi. Bizde işimizi sevdik ve en iyi şekilde yaptık. Doğru davranmaya çalıştık. Karşılığında da bu sevgi geldi" dedi.
Hakan, takımdaki genç futbolcularla konuştuğunu ve onların çok karakterli ve anlayışlı olduklarını ifade ederek, "İnanılmaz derecede karakterli ve çok saygılı bir nesil geliyor. Çok şey söylemeye gerek bırakmayacak futbolcular. Ama tabiki A takım havası biraz daha farklı. Yani alt yapıda yetiştiğiniz tarzda değil. Futbol her geçen gün hızlanıyor ve beklentiler artıyor. Örnek verecek olursanız Arda'nın üzerindeki büyük baskı. Her dakika bu beklenti olacak. Ama buna cevap verebilmekte güçten geliyor. Herşeyden önce güçlü olmak zorundasınız. Genç arkadaşlarımızın ve onlarla beraber orta genç arkadaşlarımızın çok iyi bir uyum yakaladığını düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Antalya Kampı'nda eski formunu yakaladığını vurgulayan Hakan Şükür, "Ben kendimi hazır hissediyorum. Kötü bir sakatlık yaşamıştım ve bu süre içerisinde kilo almamaya çalıştım. Kilo da almadım ve çok şey kaybetmiş değilim. Hocamızın bana ayrı bir program uygulayacağını düşünüyordum. Ama direk takımla birlikte çalışmamı istemiş" dedi.
Ağrılarının olmadığını ifade eden tecrübeli futbolcu, "Ağrılarım bitti fakat darbelerden kaçıyorum. Çünkü oynadığım mevki gereği devamlı darbe alabilirim. İşte bu darbeler olmazsa 1 hafta veya on güne kadar herhangi birşeyim kalmayacak" şeklinde konuştu.
Bu sene de geride olmalarına rağmen şampiyonluk inancı içinde olduklarını vurgulayan Hakan Şükür, "Bu inanç fazlasıyla var. İkinci yarıda 7 puanlık bir fark var. Açık söylemek gerekirse Fenerbahçe iyi ve tecrübeli bir kadroya sahip. Fenerbahçe ile ligin son haftalarında karşılaşacağız ve bu maçı kazanacağız havasında düşünmek zorundayız ki, kalan fark 4 olsun" diye konuştu.
Geçen seneki şampiyonluk paralarının ödenmemesinin, bu sene kendilerine itici bir etken olduğu yönünde çıkan söylentilerle ilgili tecrübeli futbolcu şöyle konuştu:
"Ödenmediği zamanda ben ve bir kaç arkadaşım şöyle düşünüyorduk. Biz şartlar ne olursa olsun işimizi yapmak zorundayız. Biz işimize duyduğumuz saygıyı, sahada, antrenmanda ve sosyal yaşamda camiamıza yakışır bir biçimde göstermek zorundayız."
Devre arasında Arap ülkelerinden astronomik teklifler geldiğine dair çıkan haberlerle ilgili olarak Şükür, "Ben İnter ve Parma'da da oynarken böyle teklifler alıyordum. Hem müslüman oyuncu olmam ve Avrupa arenasında görünmem, bana bu teklifleri getirdi. Hala da bu teklifler var. Fakat Galatasaray'la hala 1.5 yıllık kontratım var" dedi.
Sarı kırmızılı futbolcu Hakan Şükür, Ersun Yanal'ın Galatasaray'ın teknik direktörü olması halinde ne olurdu sorusuna ise şu yorumu yaptı: "Ersun Yanal'ın "Kendisiyle hiç bir problem yaşamam. Ben işime duyduğum saygıyı kişilerle yaşadığım herhangi birşey için bozamam. Ben futbolu çok seviyorum ve sonuna kadar ona yardım etmeye ve destek olmaya çalışırım. Tabiki bu Galatasaray için olacaktır ve kendisi de bu duyguyla çalışacaktır. Kendisi çok teknik donanımlara sahip. Neticesinde de başarılı oluyor. Benim hayatım boyunca bir kinim olmadı, olamazda" diye konuştu.
Takımının eksiklerini değerlendiren Hakan Şükür şöyle konuştu:
"Eksikler mutlaka olacaktır. Takım olusanız, birbirinizin açığını kapatırsanız bu eksiklikleri giderebilirsiniz. Hep birlikte hareket ettiğimiz sürece bizi güzel şeylerin beklediğini düşünüyorum"
Galatasaray'ın genç futbolcularından en çok Aydın'ı beğendiğini ifade eden sarı kırmızılı futbolcu, "Aydın'ı duruşu ve futbolculuğuyla seviyorum. Biraz daha kendine güvenmesi halinde çok daha iyi bir futbolcu olacağını düşünüyorum" diye konuştu.
"Ayrılmayı düşünmüyorum"
Galatasaray'ın Arjantinli yıldızı Carrusca, dedikodulara son noktayı koydu ve ayrılmayacağını söyledi.
Sarı- Kırmızılılar Antalya kampını tüm hızıyla sürdürürken, gündemde transfer haberleri ilk sırada. Özellikle de teknik direktör Eric Gerets'in kadroda düşünmediği ve forma şansı vermediği Carrusca'nın takımda kalıp kalmayacağı papatya falına dönmüştü. Ne var ki genç yıldız, kampa katılarak kalma niyetini gösterdiğini söyledi ve devam etti: “Hakkımda yapılan transfer haberleri kesinlikle gerçeği yansıtmıyor. Çok şey yazıldı ve çizildi. Ancak ben burada mutluyum ve kendimi ispat edeceğime inanıyorum. İlk yarıda zaman zaman forma şansı bulduğum doğrudur. Ancak çok kaliteli bir kadro içinde bunun doğal olduğunu düşünüyorum. G.Saray'dan ayrılmak gibi bir düşüncem olsaydı, burada olmazdım."
Genç yetenek, ikinci yarıda bambaşka bir Carrusca izlettirmek istediğini ifade ederek, iddialı mesajlar verdi. G.Saray'daki yerini çok çalışarak sağlamlaştıracağını söyleyen Carrusca, şöyle devam etti: "Galatasaray'la 5 yıllık bir mukavele imzaladım. Öncelikli hedefim kendimi bu forma altında kabul ettirmek. Çünkü G.Saray her zaman göz önünde olan bir kulüp. Arda gibi çok kaliteli bir oyuncuyu kesmek kolay değil. Ancak ben Arjantin'de oynarken, genelde sol kanat yerine ileri ikilinin arkasında görev yapardım. Bu yüzden benim sadece sol bölgede oynayacağım diye birşey yok. Devre arası kampını en iyi şekilde geçirip G.Saray'daki yerimi sağlamlaştırmak istiyorum."
Carrusca kendisine gelen teklifleri hiçbir zaman değerlendirmeyi düşünmediğini kaydederken, şunları söyledi: "Kiralık olarak kesinlikle gitmeyi kabul etmem. Önümdeki 5-6 aylık periyottan sonra zaman neyi gösterir onu bilemem. Ancak devre arasında ayrılmak doğru olmaz."
Sakatlıklardan da yakınan Carrusca, "İlk yarıda da şanssız sakatlıklar yaşadım. İkinci yarı hazırlıklarına başlarken de yine takımla birlikte olamıyorum. Bunları bir an önce atlatmak istiyorum. İlk geldiğim futbol topuna bile alışmakta çok büyük zorluk çekmiştim. Ancak Türkiye'ye ve de İstanbul'a alıştım. Futbol anlayışı olarak Türkiye liginin üst düzey bir arena olduğunu düşünüyorum. Özellikle burada oynanan futbol daha hızlı. Ayrıca teknikten ziyade fiziğe dayalı bir oyun yapısı var” şeklinde yakındı.
G.Saray da muhalefet kanadında
Futbol Federasyonu'nun olağanüstü genel kurula gitmesi için yapılan çalışmalar bugün son bulacak. Muhalefet kanadının yeterli imzaya ulaştığı öğrenilirken, Galatasaray da dün yaptığı olağanüstü toplantıda bu gruba dahil oldu.
Kulüpler Birliği'nin 27 Aralık 2006 tarihinde İstanbul'da yaptığı ve 7'ye karşı 10 kulübün desteğiyle alınan olağanüstü genel kurula gidilmesi yönündeki tavsiye kararının ardından imza toplamaya başlayan muhalif kanat gerekli 89 imzayı topladı ve bugün Bursaspor Kulübü Başkanı Levent Kızıl başvurunun noter kanalıyla gittiğini düzenleyeceği basın toplantısıyla açıklayacak.
Kulüpler Birliği toplantısında tavsiye kararı alınmasına (evet) diyen 10 kulüpten düne kadar 8'inin imza verdiği, ancak Galatasaray ve Ankaraspor'un ise henüz olağanüstü genel kurul için imza vermeye sıcak bakmadığını bildirilirken, dün Galatasaray yönetiminin yaptığı toplantı bugün işlemleri hızlandırdı. Galatasaray yönetimi hararetli tartışmaların yaşandığı toplantının ardından istemeden de olsa muhalif gruba evet dedi.
Bazı yöneticiler "Fenerbahçe'nin başlattığı bu harekete niye çanak tutalım" derken, Başkan Özhan Canaydın ve beraberindekilerin "Seyrantepe projesi ve bazı devlet bankalarına olan borçlarımızdan dolayı buna mecburuz" demesi üzerine bu kararın alındığı öğrenildi.
Bursaspor, Çaykur Rizespor, Konyaspor, Kayserispor, Kayseri Erciyesspor, Antalyaspor, Sakaryaspor ve Vestel Manisaspor delegelerinin yanı sıra Fenerbahçe ve Galatasaray'dan da imzaların toplandığı belirtilirken, Beşiktaş, Trabzonspor, Denizlispor, Ankaraspor, Gençlerbirliği, Ankaragücü, Gaziantepspor ve Sivasspor kulüplerinin imza sürecinde sessiz kalmayı tercih ettikleri öğrenildi.
Bu arada Ankaraspor'un da içinde yer aldığı bazı kulüplerin, diğer tüm takımların imza verdikten sonra bu girişimi desteklemeyi kabul edecekleri öğrenildi.
G.Saray son sürat çalışıyor
Galatasaray, ikinci yarı hazırlıklarını Antalya'da sabah yaptığı antrenmanla sürdürdü. Titanic Hotel'in sahasında Teknik Direktör Eric Gerets yönetiminde yapılan antrenmanda sakatlığı bulunan Arjantinli futbolcu Carrusca takımdan ayrı düz koşu yaptı. Sarı-kırmızılı futbolcular, antrenmanda düz koşu ve ısınma çalışmasının ardından çift kale maç yaptı.
Belçikalı teknik adam, çift kale maçta yarın Efes Cup'ta Feyanord ile yapacakları maçın teknik ve taktik çalışması üzerinde durdu. İki takım halinde yapılan çift kale maçın ilkinde Aykut, Sabri, Song, Tolga, Mehmet Topal, Okan, Hasan Şaş, Ayhan, Bilal, Necati ve Hakan Şükür'den oluşan siyah takım, Mondragon, Orhan Ak, Tomas, Emre, Cihan, Arda, Inamoto, Mehmet Güven, Aydın, İliç ve Hasan Kabze'den oluşan beyaz takımı 3-1 yendi. Karşılaşmanın golleri Hakan Şükür (2), Bilal ve Hasan Kabze'den geldi.
Diğer maçta ise Fevzi, Ferhat, Thomas, Tolga, Cihan, Hasan Şaş, Ayhan, Okan, Sabri, Özgürcan ve Hasan Kabze'den oluşan beyaz takım, Mondragon, Mehmet Topal, Song, Emre, Ergün, Aydın, Mehmet Güven, Oğuz, Bilal, Ümit Karan ve Necati'den oluşan siyah takım karşı karşıya geldi. Karşılaşma Necati ve Hasan Kabze'nin karşılıklı golleriyle 1-1 sona erdi. Teknik Direktör Erik Gerets, karşılaşmayı tribünden sık sık not tutarak takip etti.
Esneme-soğuma çalışmalarıyla sona eren sabah antrenmanını Yönetim Kurulu Üyeleri Fatih Gökşen ve Tunca Hazinedaroğlu da takip etti.
Galatasaray, Efes Cup 6 Turnuvası'ndaki ilk maçında yarın akşam saat 20.00'de oynayacağı Feyenoord karşılaşması öncesinde günü tek antrenmanla tamamladı. Futbolcular, öğleden sonra Concorde Hotel'deki sauna ve masaj programıyla yorgunluk atacak.