Arama


virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
14 Şubat 2007       Mesaj #2
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi
H
Habib: Sevgili, dost
Hacı: Hicaz'a gidip hac törenine katılan
Hadis: Hz.Muhammed'in söz ve davranışları
Hafız: Ezberleyen / Özellikle Kuran-ı Kerim'i ezbere okuyan
Hakan: Büyük Han, Hanlar hanı
Haldun: Kalp, yürek / Yüreklilik
Halil: İçten, dost, çok yakın arkadaş
Halim: Yumuşak huylu, sakin yaradılışlı
Halis: Saf, katkısız, duru
Halit: Süregelen, sürekli, geç yaşlanan
Haluk: Herkesle iyi geçinen, iyi ahlaklı
Hamdi: Hamd eden, şükreden / Tanrı ile ilgili
Hami: Koruyan, arka çıkan, koruyucu
Hamit (d): Şükredici, hamdedici
Hamza: Aslan
Hanefi: Tanrı'nın birliğine iman eden
Harun: Huysuz at / Postacı / İnatçı
Hasan: Güzellik, iyi davranma, iyilik
Hasip / Hasbi: Kişisel değeri olan, ünlü bir soydan gelen
Haşim: Ezen, kıran, parçalayan
Haşmet: İhtişam, büyüklük, görkemlilik
Hatay: İl adı Antakya olan kentimizin adı
Hatem/ Hatemi: Sonuncu en son olan / Mühürcü
Hayati: Yaşamsal, yaşamla ilgili önemli olan
Haydar: Aslan / Çok cesur
Hayrettin: Hayır eden, hayır sahibi
Hayri: Hayırla, iyilikle ilgili
Hayrullah: Allah'ın hayırlı ettiği
Hazar: Barış / Bir yerde oturma hali
Hazım: Hezimete uğratan
Hıfzı: Saklamak, korumak, hafızaya almak
Hıncal: Öc al, intikam al anlamında
Hızır: Darda kalanların yardımına koşan
Hicri: Göç eden / Hicrete ait, hicretle ilgili
Hidayet: Doğru yolu arama / Yol gösterme
Hikmet: Felsefe, gizli, bilinmeyen güç
Hilmi: Yumuşak huylu, sabırlı
Himmet: Çalışma, çaba
Hişam: Eski bir Endülüs hükümdarının adı
Hulki: İyi ahlâklı, iyi huylu
Hulusi: Saflık, doğruluk, içtenlik
Hurşit: Güneş
Hüdaverdi: Allah verdi, çocuk özlemi çeken aileler ilk çocuklarına genellikle bu adı verirler
Hüsam / Hüsamettin: Keskin kılıç / Dinin keskin kılıcı
Hüseyin: Ruh ve madde güzelliği
Hüsrev: Büyük padişah, hükümdar
Hüsnü: Güzellikle ilgili, güzelliğe ait


I
Işık: Cisimleri görmemizi sağlayan fiziksel erke
Itri: Korkuya ait


İ
İbrahim: İbranice'de hakların babası anlamında
İdris: Beyaz renkli çiçek açan bir ağaç cinsi
İhsan: Bağışlamak, yardım etmek, iyilik etmek
İlbey: Egemen olan
İlhami: İçine doğmakla ilgili
İlhan: Bir ülkenin egemen hanı
İlkay: Ay'ın ilk günlerindeki hali
İlker: İlkle ilgili, ilk erkek çocuk
İlkin: Öncelikle, ilkle ilgili, ilk olan
İlyas: Mersin ağacı
İmdat: Yardım dilemek, yardım istemek, yardım beklemek
İnayet: İyilik, lütuf
İsa: Hıristiyanlığın kurucusu peygamber
İshak: Hüzünlü öten bir tür kuş
İskender: Tarihte fetihleriyle ünlü bir hükümdar
İslam: Hz. Muhammed'in kurduğu son din / Teslimiyet
İsmail: İbrahim peygamberin Tanrı'ya kurban adadığı oğlunun adı
İsmet: Haramdan ve günahtan çekinen
İsrafil: Dört büyük melekten biri
İstemi/han: Göktürklerin ünlü hakanı
İzzet / İzzettin: Değer, kıymet, ululuk, yücelik

K
Kaan / Kağan: Hükümdar, hanların hanı
Kadir: Değer, onur, incelik
Kadri: İtibar, değerle ilgili
Kahraman: Savaşta yiğitlik gösteren, cesur
Kamber: Sadık hizmetkâr / Hz Ali'nin kölesinin adı
Kamer: Ay ışığı
Kamil: Tam, eksiksiz, olgun
Kamuran: Dileğine, kavuşmuş olan
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Kasım: Bölen, kısımlara ayıran
Kaya: Büyük ve sert taş kütlesi
Kayahan: Kaya gibi sert hakan
Kazım: Kızgınlığını, öfkesini belli etmeyen
Kemal: Bilgi ve erdem bakımından olgunluk
Kemalettin: Bilgi ve erdem sahibi
Kenan: Nuh peygamberin oğlu ya da Nemrut'un babası sanılan kişi
Keramettin: Bağış, ihsan ağırlama
Kerem: Cömertlik, soyluluk büyüklük
Kerim: Kerem sahibi, cömert
Kıvanç: Sevinç, hoşlanma
Koray: Kamış, kargı gibi, içi boş şeyler
Korcan: Kanı sıcak, kanı kaynayan
Korhan: Ateş gibi hakan
Korkmaz: Korku bilmeyen
Korkut (d): Büyük dolu tanesi
Köksal: Kökünü derinliklere sal anlamında
Kubilay: Cengiz Han'ın torununun adı
Kudret: Güç, kuvvet
Kutlu: Kutlanmış, mutlu, uğurlu
Kutsal: Mübarek, kutlulukla ilgili
Kutsi: Kutlanan, kutluluk sahibi
Kuzey: Kuzey yönü / Şimal
Kürşat (d): Eski bir Türk adı


L
Latif: Yumuşak, hoş, nazik
Lebib: Akıllı, zeki
Lemi: Parlak, parıldayan
Levent: Eski deniz erlerine verilen ad
Lokman: Tarihteki en ünlü tabibin adı (Lokman Hekim)
Lütfü: İyi muamele, güzellikle hoşlukla ilgili


M
Macit (d): Şan ve şeref sahibi
Mahir: Usta, elinden her iş gelen
Mahmut: Övgüye değer
Mahzun: Hüzünlü, duygulu, üzgün
Makbul: Alınan, kabul olunan
Malik: Sahip, efendi
Mazhar: Bir şeyin göründüğü, ortaya çıktığı yer
Mazlum: Zulüm gören, zulmedilen kişi
Mecit (d): Çok şerefli, büyük şan sahibi
Mecnun: Deli, aklı başında olmayan
Medet: Yardım eden
Mehmet: Aslı Arapça'da Muhammed, çok övülmüş anlamında
Melih: Güzel, şirin
Melik: Hükümdar, han
Memduh: Övülmüş, övülmeye değer
Menderes: Ege Bölgesi'nde bir ırmak adı
Mengüç: Güçlü ben / Men + güç
Meriç: Ülkemizin Bulgaristan sınırındaki nehir
Merih: Güneş Sistemi'ndeki 5. gezegen
Mert: Sözünün eri, sözünde duran
Mestan: Savruk / Cüret sahibi
Mesut (d): Mutlu, sevinçli, neşeli
Mete: Büyük Hun imparatoru
Metin: Sağlam, dayanıklı
Mevlut: Doğma, dünyaya gelme (Mevlid-Mevlüd)
Mikail: Allah'a en yakın olduğuna inanılan dört melekten birinin adı
Muammer: Uzun ömürlü, çok yaşayan
Mucip: Gerektiren, gerektirici
Muhammed: Çok övülmüş, hamdedilmiş
Muharrem: Din tarafından yasaklanan
Muhip: Seven, sevişen
Muhittin: Dini güçlendiren
Muhlis: İnanç ve eylemlerinde içtenlikle davranan
Muhsin: Sağlamlaştıran
Muhtar: Dilediği şekilde hareket edebilen
Muhteşem: Görkemli, göz kamaştırıcı
Munis: Sıcakkanlı, sevimli
Murat (d): Amaç, maksat, istek
Murtaza: Mürteza / Seçkin seçilmiş
Musa: Sudan gelmek anlamındadır. Bir peygamber adı
Mustafa: Temizlenmiş, saf hale getirilmiş
Muti: İyi kalpli, yumuşak başlı
Muzaffer: Zafer kazanan, galip gelen
Mücahit: Savaşçı, cihada katılan
Müfit: Faydalı, yararlı
Müjdat: İyi, müjdeli haberler
Mükerrem: Yardımsever, ikram sever
Mükremin: Konuksever, ikram sever
Mümin: İnanan, iman eden
Mümtaz: Seçkin, başkalarından ayrı tutulan
Münir: Aydınlatan, ışık veren
Mürsel: Yollanmış, gönderilmiş olan
Münir: Aydınlatan, ışık veren
Müslüm: İslam Dini'nden olan / Teslim olan
Mürşit (d): Doğru yolu gösteren
Müşfik: Acıyan, şefkat gösteren
Müştak: Özleyen, göreceği gelen


N
Nabi: Yüksek, yüce, haber veren
Naci: Kurtulmuş, selamete kavuşmuş
Nadi: Bağıran, haykıran
Nadir: Ender, az bulunur, seyrek
Nafi: Gelip geçen, etkili, sözü dinlenen
Nafiz: İşleyen, içeriye giden, delip geçen
Nahit (d): Venüs, Zühre Yıldızı
Nail: Ele geçiren, muradına eren
Naim: Uyuyan, uykuda olan
Namık: Yazar, yazan kişi
Nami: Tanınmış, ünlü, şöhretli
Nasreddin: Yardımcı, imdada yetişen
Naşit (d): Şiir söyleyen, şiir okuyan
Nazım: Düzenleyen, tanzim eden
Nazif: Temiz, güzel
Nazmi: Vezinli, kafiyeli sözle ilgili / Düzenli
Nebi: Peygamber, Tanrı'nın buyruklarını kullara ileten
Necat: Kurtuluş, selamet
Necati: Kurtuluşa ermek
Necdet: Güçlü ve korkusuz
Necip: Soyu temiz, cömert
Necmi: Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
Necmettin: Dinin Yıldızı
Nedim: Yakın dost, samimi arkadaş
Nejat: Soy, asıl / Hesap
Neşet: Yetişme, meydana gelme
Nesim: Hoşa giden hafif rüzgar
Nevzat (d): Yeni doğmuş çocuk
Nezih: Temiz, pak, seçkin
Nihat (d): Tabiat, huy
Niyazi: Yalvarma, yakarma
Nizam: Sıra, dizi, düzen, kural
Nizami: Kurallara uygun, düzenle ilgili
Nizamettin: Düzenli, tertipli
Nuh: Eski metinlerde rahat anlamında / Bir peygamber adı
Numan: Kan / Gelincik
Nurettin : (Nureddin) Aydınlatan / Dinin getirdiği nur
Nuri: Işıklı, ışıktan gelen
Nurşat: Nura boğulmuş
Nurtaç: Nurlu taç taşıyan
Nusret (d): Tanrı yardımı
Nüzhet: Zevk, keyif, istek, tat


O
Oğuz: Doğru ve iyi adam, sağlam, güçlü
Oğuzhan: Oğuzların başı / Meteı
Ogün: Belirli gün, bilinen, beklenen gün
Okan: Anlama, öğrenme
Okay: Beğenme, takdir etme
Oktar: Ok taşıyıcı / Ok+dar (Bayraktar gibi)
Oktay: Çok hiddetli, kızgın
Olcayto: Bahtı açık, talihli
Olgun: İşe yarar ya da yeterli duruma gelmiş
Onat: İyi, güzel, düzgün, namuslu
Onur: Şeref, haysiyet, izzet-i nefs
Onuralp: Saygıdeğer, aziz, yiğit
Orbay: Ordu komutanı
Orçun: Ahlak / Töre
Orhan: Kentin hakimi, yöneticisi
Orhun: Eski bir Türk devleti / Asya'da bir nehir
Orkun: Or + hun (han) Kentin hanı
Orkut: Kutlu kent
Oruç: Müslümanların yeme içmeden uzaklaştıkları bir ibadet
Osman: Toy denilen, kazdan büyük bir kuşun yavrusu / Ateş gibi adam (Odman= Od +Man)
Oytun: Beğenilen güzel yer / Kutsal
Ozan: Halk şairi


Ö
Öcal: Öc almaktan
Ömer: Dirlik, canlılık, yaşam gücü
Önal: Daima önde olmak
Önder: Lider, yönetici, şef
Özay: Özlü, özü ay gibi aydınlık olan
Özcan: Candan, içten
Özdemir: Gerçek, özlü demir
Özden: Soyu temiz olan
Özen: Dikkat, heves, itina
Özer: Özü er olan
Özgün: Orijinal, diğerlerine benzemeyen
Özgür: Serbest, hiç bir koşula bağlı olmayan
Özhan: Han soyundan gelen
Özkan: Temiz kan, soylu kişinin kanından gelen