Bir Arsızın Günlüğünden- III
7. Gün...
/Ay ışığında kırık bir adam /
İçimde uzak bir kadın
Hüznüm kadar taze bakışları
Yalnızlığım kadar yakın…
Sakın söyleme
Bilirim duvarların
Aşılmaz olduğunu
Ve küçük bir pencerede
-Kan revan gün batımı-
Mavinin kaybolduğunu…
Solduğunu saksımda gülün
Bakkal Osman’ın ansızın öldüğünü
Kemal Sunal’ın mezarda bile
Beni nasıl güldürdüğünü…
Sürdüğünü
Yine de akıp gittiğini hayatın
Söyleme…
Gözlerime
Bir sus bıraktın
Bilirim duvarların aşılmaz olduğunu…
Bilirim…
Yaşamaktın…
8. Gün…
/Soluğumu kesiyor bedenin
Ne yana dönsem kanıyorum…/
Hani sevişmek bazen
Biraz insan biraz hoyrat biraz sen
Telaşlı, düş yorgunu
Saçların hala ıslak
Ter içinde avuçların
Gözlerin kadar yengi hayat
Gözlerin kadar kadın…
****** voltaların
Pazarlıksız sürgünü
Tenimde ayaz dokunmalar
Gözlerimin neminde ıslanan dudakların
Dudakların saat başı yüreğimi sorgular
Sorgularda sır gibi tuttuğum adın…
Anladın…
Bu akşam, yine istedim seni
Bu yüzden hüznüme batıyor tırnakların…
9. Gün…
/Meteliksiz akşamlarda
İhtimal bakışlı köşe hayali…/
Şimdi şu köşeden
Dönünce karşıma çıksan
Çakılıp kalsan gözlerime
Ellerin titrese düşer gibi olsan
Tutsam parmak uçlarından hayatı
Yeniden…
Neden
Diye sormadan
Ve hatta hiç konuşmadan
Dokunsak…
Ağır aksak
Belki sıradan
Yorulsak…
Yasak koyduğumuz
Hani kaybolduğumuz
Ürktüğümüz, kaçtığımız, korktuğumuz
Bu talan şehirde
Çocuklar gibi koşup oynasak…
Küçülsek sonra
Bulamasalar bizi
Kaldırsalar
Tren garlarında asılan
Sevdalı yasak resmimizi…
Kaybolsak
Düş/izi…
Deniz ÜLKEGÜL..