14 Temmuz 1975 tarihinde, yani "Bonanza"daki ilk yayından bir yıl sonra, Tay Yayınları sahibi Sezen Yalçıner'le yeni bir anlaşma imzalayan Ali Recan, Yüzbaşı Volkan karakterini bağımsız bir dergi olarak çıkarmak üzere hazırlıklara koyuldu. Haftalık bir derginin yayıncılık zorluklarina karşı yedek sayfa ve macera stokları hazırlayabilmek için yardımcı çizerler de buldu.
Böylece ilk Yüzbaşı Volkan çizim ekibi kurulmuştu. "Son İmdat Çağrısı" adını taşıyan ilk Tay Yayınları amblemli Volkan macerası 9 Temmuz 1976'da çıktı. Daha sonra Alfa yayınlarından çıkarak 1987 yılına kadar dergi olarak, Tercüman gazetesinin kapandığı 1993 yılına kadar da gazete sütunlarında boy göstermeye devam etti.
Hatırladığım ilginç bir olay da, Ali Recan tarafından bir röportaj sırasında anlatılmıştı: Yüzbaşı Volkan'ı izlemiş olanlar hatırlayacaklardır. Tay yayınlarından çıktığı sıralarda, her bir kitabın iç kapaklarında, bazı savaş uçaklarının teknik bilgileri verilirdi. Hatta, çizgi-roman maceralarında geçen dialoglarda, hangi savaş uçağından hangi hava Kuvvetlerinde ne kadar bulunduğundan falan da bahsedilirdi. Bütün bunlarda bir casusluk kokusu alan MİT, Ali Recan'a sorguya alarak 'Sen bunları nerden biliyorsun? Bunlar gizlidir..' deyince, Ali Recan 'Aviation Weekly' ve 'Jane's Defense Weekly' gibi Amerikan dergilerini göstererek "Bütün bu uçakların teknik özellikleri ve sayılarını Amerikan dergilerinden alıyorum.." diye cevap vermişti.
Yüzbaşı Volkan, Ali Recan tarafından 1990'ların sonunda gündeme oturan Susurluk Olayının çözümü için yeniden göreve çağrılmıştı. Üstelik bu kez Tuğgeneral rütbesine sahipti. Ancak eski maceralardan kırpılanlardan kolajla üretilen ve sadece 4 sayı çıkabilen 'Karanlığın Kartalları' adlı bu seri, Volkan'ın da popülaritesinin bir sonu olduğunu göstermişti. Çocuk dergilerinden gazetelere değin pek çok yayın organında kariyerini zenginleştiren Yüzbaşı Volkan, yaratıcısı Ali Recan'ın vefatıyla sona erdi.
Vefatından kısa bir süre önce Ali Recan, macera sayısı iyice çoğalan pilot kahramanını İtalya'daki yayınevlerine de pazarlamak için girişimlerde bulunmuştu. Oradaki yayınevleri bir Türk pilottan ziyade Amerikalı bir pilotun yayın şansının daha fazla olacağına karar vermişlerdi. Artık onun adı "Capitano Volcano" olacaktı. US Air Force'ta bir pilot olarak, Kaddafi'nin, Saddam'ın tozunu attıracaktı. Bugüne kadar Avrupalılar'ın, Amerikalılar'ın kafasına vura vura Türk pilotlarının yeteneğini ve gücünü ispat eden, "it dalaşı" adı verilen küçük kapışmalarda Yunan pilotlarını elaleme maskara eden, belki yüzlerce kez Türkiye'yi komünist olmaktan kurtaran ve 3. Dünya Savaşı'nın çıkmasını önleyen Yüzbaşı Volkan, artık Amerika'ya hizmet edecek; o zamana kadar hep Türkiye'nin çıkarlarını koruyan ve Türkiye'ye yönelik komploları bozan kahramanımız, artık Amerika'nın çıkarları ne gerektiriyorsa onu yapacaktı.
"Yüzbaşı Volkan'ı Amerika'ya sattınız" lafına karşı ise Ali Recan'ın yanıtı şöyleydi:
"Biz zaten Amerikalı olmuşuz. Bu işe son noktayı da Yüzbaşı Volkan koymuş oluyor."