Arama

Aristo / Aristoteles - Tek Mesaj #2

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
6 Mart 2007       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Milattan önce 384-322 yillari arasinda yasamis olan ünlü Yunanli bilim adami ve filozof. Mantigi, metafizigi, fizigi ve biyolojisiyle, modern çaga kadar tek ve en büyük otorite olmus olan düsünür.

Aristoteles'in temel eserleri, mantik ve bilgi kurami üzerine alti incelemeden olusan Organon, doga felsefesini açikladigi Gökler Üzerine, Fizik ve Varliga Gelis ve Yokolus Üzerinedir. Psikoloji konusundaki iki temel eseri, Hayvana Dairle, Parva Naturalia olan Aristoteles'in varlik konusundaki ünlü eseri Metafiziktir. Siyaset felsefesi alaninda Politikayi, estetik alaninda, Poetika ve Retoriki yazmis olan filozofun, ahlak alanindaki temel kitabi Nikomakhos'a Ahlaktir.

Temel Ilkeleri: Aristoteles'in bir filozof olarak en önemli özelligi, onun sagduyuya olabildigince yakin bir düsünür olmasidir. Hem Platon'un Idealarina ve hem de Demokritos'un maddi atom görüsüne karsi çikan Aristoteles, hem ahlaki degerleri teminat altina alacak bir teori ve hem de bilimsel dogrulari ortaya koyacak bir kuram, bilime ve ahlaka hakkini verebilmek için, atomlar veya Idealar benzeri gözle görülemez varliklarin varolusunu öne sürmeyecek bir teori arayisi içinde olmustur. Onun buldugu çözüm töz ögretisidir. Buna göre, tözler tüm özellikler için dayanak olan nihai gerçeklik ve öznelerdir. Söz konusu nihai gerçeklikler somut seylerdir ve somut seyler için de Aristoteles'in gözde örnekleri biyolojik bireylerdir. Tözler nihai gerçekliklerdir, zira tözler varolmadigi takdirde, baska hiçbir sey, tözün özellikleri olarak tümeller de varolmayacaktir.

Bu varlik ögretisiyle Aristoteles, Platon'un Idealarinin, onun yanlislikla bireyler olarak gördügü tümeller oldugunu öne sürer. Tümeller gerçekten de vardirlar, fakat onlar varoluslari için tikel nesnelere, bireysel seylere baglidirlar. Gerçekten varolanlar tümeller degil de, agaçlar ve kediler benzeri, dis dünyada karsilastigimiz nesnelerdir.

Mantik: Aristoteles, mantik alaninda, mantik çalismalarina ondokuzuncu yüzyila kadar temel olmus bir mantik sistemi kurmustur. Mantigi her türden bilgi edinme süreci için bir araç olarak gören Aristoteles'in mantiginin en önemli yönü, 'belli seyler kabul edildiginde, baska seylerin onlardan zorunlulukla çiktigi' bir konusma olarak tanimlanan tasimdir. Aristoteles, bir önermedeki öznenin, yüklemine on farkli sekilde baglandigini gösteren on kategoriden söz eder. Onun mantigi yalnizca insan zihnindeki düsünce faaliyetlerini betimlemekle ve dile iliskin gramatikal bir analiz saglamakla yetinmeyip, aktüel seyler arasindaki iliskilerle ilgili bir kurami ifade eder.

Bilgi: Aristoteles'e göre, bilgi tümel olanin, formun bilgisidir, bu nedenle yargida dile getirilebilir olan bir bilgi, formlar arasindaki özsel baglantilara iliskin bir kavrayistan meydana gelir. Aristoteles'in gözünde bir sey hakkinda dogru bir bilgiye sahip olmak, o seyi türler ve cinsler hiyerarsisi içinde bir yere, bir tür ve cins içine yerlestirebilmek ve dolayisiyla neyin onun için özsel oldugunu bilebilmektir; bu ise, özsel tanim yoluyla olur. Aristoteles'e göre, bir seyin özünü vermek, o seyin nedenine iliskin bir açiklama ortaya koymaktir. Bundan dolayi, Aristoteles bir seyin nedenini ortaya koyabildigimiz zaman, ilk elden, gerçek bilgimiz oldugunu söyler. Bir seyin nedenini vermek ise, o seyin özünün ilk ilkelerden baslayarak tanitlanmasini içerir; bilimin islevi budur.

Metafizik: Onda metafizik, var olani var olmak bakimindan ele alan, var olan bir sey olmanin ne anlama geldigini arastiran bilimdir. Onun metafizigi çok büyük ölçüde mantik konusundaki görüslerine ve biyoloji alanindaki çalismalarina dayanir. Buna göre, mantiksal bakis açisindan, 'var olmak' onun gözünde, hakkinda konusulabilecek ve tam olarak tanimlanabilecek bir sey olmaktir. Buna karsin biyoloji alanindaki çalismalari açisindan, 'var olmak' dinamik bir süreç, bir degisme süreci içinde olmak anlamina gelir. Su halde, 'var olmak' Aristoteles için, bir sey olmak anlamina gelir. Bundan dolayi, ona göre gerçekten var olan, Platon'da oldugu gibi tümeller degil de, bireylerdir, 'su' diye gösterdigimiz belirli bir dogaya sahip olan varliklardir. Onlar, Aristoteles'in mantikla ilgili eserlerinde sözünü ettigi nicelik, nitelik, iliski, yer gibi kategorilerin, temel nitelik ya da yüklemlerin kendilerine yüklenebildigi öznelerdir.

Iste Aristoteles, kendisine tüm kategorilerin yüklendigi bu özneye 'töz' adini verir. Onda var olmak belirli türden bir töz olmaktir. Töz, ayni zamanda dinamik bir sürecin ürünü olarak ortaya çikan bireysel varlik olarak da tanimlanir. Bu bakimdan ele alindiginda, metafizik varligi, yani var olan tözleri ve tözlerin nedenlerini, yani tözleri varliga getiren süreçleri konu alip arastiran, tüm varliklarin temelindeki temel bilimdir.

Aristoteles'te töz bir madde ve bir formdan meydana gelir. O her ne kadar maddeyle formu birbirinden ayirsa bile, dogada bizim hiçbir zaman maddeden yoksun bir formla da, formdan yoksun bir maddeyle de karsilasmadigimizi belirtmeye özen gösterir. Varolan hersey somut bir birey olarak varolur ve hersey maddeyle formun bir birligi olarak ortaya çikar. Su halde, töz form ve maddeden meydana gelen bilesik bir varliktir. Bundan dolayi, Aristoteles'te, ayri formlardan, duyusal dünyanin disinda olan bir Idealar dünyasindan söz etmek olanakli degildir. Form, ayri bir yerde degil de, bu duyusal dünyada ve tözün bilesenlerinden biri olarak varolur.

Madde ve form ayrimi, Aristoteles'e göre, dogada varolan herseye uygulanmak durumunda olan bir ayrimdir. Aristoteles'te bilesik tözleri meydana getiren madde ve formdan yalnizca form seylerdeki bilinebilir ögeye karsilik gelir. Maddenin, seylerin insan zihni tarafindan ayird edilemeyen, yapidan ve belirlemeden yoksun, bilinemez bileseni oldugu yerde, form insan zihni tarafindan bilinebilen, yani tasvir edilebilen, tanimlanabilen, siniflanabilen ve baskalarina aktarilabilen yöndür. Insan zihni, Aristoteles'e göre, duyualgisinda seylerin duyusal formunu, buna karsin kavramsal bilgide de akilla anlasilabilir olan formunu alir.
Milattan önce 384-322 yillari arasinda yasamis olan ünlü Yunanli bilim adami ve filozof. Mantigi, metafizigi, fizigi ve biyolojisiyle, modern çaga kadar tek ve en büyük otorite olmus olan düsünür.

Aristoteles'in temel eserleri, mantik ve bilgi kurami üzerine alti incelemeden olusan Organon, doga felsefesini açikladigi Gökler Üzerine, Fizik ve Varliga Gelis ve Yokolus Üzerinedir. Psikoloji konusundaki iki temel eseri, Hayvana Dairle, Parva Naturalia olan Aristoteles'in varlik konusundaki ünlü eseri Metafiziktir. Siyaset felsefesi alaninda Politikayi, estetik alaninda, Poetika ve Retoriki yazmis olan filozofun, ahlak alanindaki temel kitabi Nikomakhos'a Ahlaktir.

Temel Ilkeleri: Aristoteles'in bir filozof olarak en önemli özelligi, onun sagduyuya olabildigince yakin bir düsünür olmasidir. Hem Platon'un Idealarina ve hem de Demokritos'un maddi atom görüsüne karsi çikan Aristoteles, hem ahlaki degerleri teminat altina alacak bir teori ve hem de bilimsel dogrulari ortaya koyacak bir kuram, bilime ve ahlaka hakkini verebilmek için, atomlar veya Idealar benzeri gözle görülemez varliklarin varolusunu öne sürmeyecek bir teori arayisi içinde olmustur. Onun buldugu çözüm töz ögretisidir. Buna göre, tözler tüm özellikler için dayanak olan nihai gerçeklik ve öznelerdir. Söz konusu nihai gerçeklikler somut seylerdir ve somut seyler için de Aristoteles'in gözde örnekleri biyolojik bireylerdir. Tözler nihai gerçekliklerdir, zira tözler varolmadigi takdirde, baska hiçbir sey, tözün özellikleri olarak tümeller de varolmayacaktir.

Bu varlik ögretisiyle Aristoteles, Platon'un Idealarinin, onun yanlislikla bireyler olarak gördügü tümeller oldugunu öne sürer. Tümeller gerçekten de vardirlar, fakat onlar varoluslari için tikel nesnelere, bireysel seylere baglidirlar. Gerçekten varolanlar tümeller degil de, agaçlar ve kediler benzeri, dis dünyada karsilastigimiz nesnelerdir.

Mantik: Aristoteles, mantik alaninda, mantik çalismalarina ondokuzuncu yüzyila kadar temel olmus bir mantik sistemi kurmustur. Mantigi her türden bilgi edinme süreci için bir araç olarak gören Aristoteles'in mantiginin en önemli yönü, 'belli seyler kabul edildiginde, baska seylerin onlardan zorunlulukla çiktigi' bir konusma olarak tanimlanan tasimdir. Aristoteles, bir önermedeki öznenin, yüklemine on farkli sekilde baglandigini gösteren on kategoriden söz eder. Onun mantigi yalnizca insan zihnindeki düsünce faaliyetlerini betimlemekle ve dile iliskin gramatikal bir analiz saglamakla yetinmeyip, aktüel seyler arasindaki iliskilerle ilgili bir kurami ifade eder.

Bilgi: Aristoteles'e göre, bilgi tümel olanin, formun bilgisidir, bu nedenle yargida dile getirilebilir olan bir bilgi, formlar arasindaki özsel baglantilara iliskin bir kavrayistan meydana gelir. Aristoteles'in gözünde bir sey hakkinda dogru bir bilgiye sahip olmak, o seyi türler ve cinsler hiyerarsisi içinde bir yere, bir tür ve cins içine yerlestirebilmek ve dolayisiyla neyin onun için özsel oldugunu bilebilmektir; bu ise, özsel tanim yoluyla olur. Aristoteles'e göre, bir seyin özünü vermek, o seyin nedenine iliskin bir açiklama ortaya koymaktir. Bundan dolayi, Aristoteles bir seyin nedenini ortaya koyabildigimiz zaman, ilk elden, gerçek bilgimiz oldugunu söyler. Bir seyin nedenini vermek ise, o seyin özünün ilk ilkelerden baslayarak tanitlanmasini içerir; bilimin islevi budur.

Metafizik: Onda metafizik, var olani var olmak bakimindan ele alan, var olan bir sey olmanin ne anlama geldigini arastiran bilimdir. Onun metafizigi çok büyük ölçüde mantik konusundaki görüslerine ve biyoloji alanindaki çalismalarina dayanir. Buna göre, mantiksal bakis açisindan, 'var olmak' onun gözünde, hakkinda konusulabilecek ve tam olarak tanimlanabilecek bir sey olmaktir. Buna karsin biyoloji alanindaki çalismalari açisindan, 'var olmak' dinamik bir süreç, bir degisme süreci içinde olmak anlamina gelir. Su halde, 'var olmak' Aristoteles için, bir sey olmak anlamina gelir. Bundan dolayi, ona göre gerçekten var olan, Platon'da oldugu gibi tümeller degil de, bireylerdir, 'su' diye gösterdigimiz belirli bir dogaya sahip olan varliklardir. Onlar, Aristoteles'in mantikla ilgili eserlerinde sözünü ettigi nicelik, nitelik, iliski, yer gibi kategorilerin, temel nitelik ya da yüklemlerin kendilerine yüklenebildigi öznelerdir.

Iste Aristoteles, kendisine tüm kategorilerin yüklendigi bu özneye 'töz' adini verir. Onda var olmak belirli türden bir töz olmaktir. Töz, ayni zamanda dinamik bir sürecin ürünü olarak ortaya çikan bireysel varlik olarak da tanimlanir. Bu bakimdan ele alindiginda, metafizik varligi, yani var olan tözleri ve tözlerin nedenlerini, yani tözleri varliga getiren süreçleri konu alip arastiran, tüm varliklarin temelindeki temel bilimdir.

Aristoteles'te töz bir madde ve bir formdan meydana gelir. O her ne kadar maddeyle formu birbirinden ayirsa bile, dogada bizim hiçbir zaman maddeden yoksun bir formla da, formdan yoksun bir maddeyle de karsilasmadigimizi belirtmeye özen gösterir. Varolan hersey somut bir birey olarak varolur ve hersey maddeyle formun bir birligi olarak ortaya çikar. Su halde, töz form ve maddeden meydana gelen bilesik bir varliktir. Bundan dolayi, Aristoteles'te, ayri formlardan, duyusal dünyanin disinda olan bir Idealar dünyasindan söz etmek olanakli degildir. Form, ayri bir yerde degil de, bu duyusal dünyada ve tözün bilesenlerinden biri olarak varolur.

Madde ve form ayrimi, Aristoteles'e göre, dogada varolan herseye uygulanmak durumunda olan bir ayrimdir. Aristoteles'te bilesik tözleri meydana getiren madde ve formdan yalnizca form seylerdeki bilinebilir ögeye karsilik gelir. Maddenin, seylerin insan zihni tarafindan ayird edilemeyen, yapidan ve belirlemeden yoksun, bilinemez bileseni oldugu yerde, form insan zihni tarafindan bilinebilen, yani tasvir edilebilen, tanimlanabilen, siniflanabilen ve baskalarina aktarilabilen yöndür. Insan zihni, Aristoteles'e göre, duyualgisinda seylerin duyusal formunu, buna karsin kavramsal bilgide de akilla anlasilabilir olan formunu alir.
Son düzenleyen Blue Blood; 6 Ekim 2007 02:53