Arama

Şiir Nehri -2- [Arşiv] - Tek Mesaj #1968

Nephthys - avatarı
Nephthys
Ziyaretçi
10 Mart 2007       Mesaj #1968
Nephthys - avatarı
Ziyaretçi
BİR KARINCANIN AYAK SESİ


bana ‘ben’ değil
bana ‘Sen’, bana ‘biz’
bana ölümsüz ‘giz’ gerekçok aldandım kendime
bir hardal tanesi gibi savrulurken yeryüzüne
hiç düşünmeden yasak meyvayı yerken
kaybettim mukaddes emaneti
ve kaybetmeden bir karıncanın
kalbindeki merhameti
bana ‘ben’ lazım değil
kudret helvasını istemiyorum
bıldırcın etini istemiyorum
istemiyorum cennetin üzümünü, narını
hurmasını, hûrisini
düşmeden nâr-ı cehenneme; yani karanlığın diline
el ele yürürken, geçerken köprülerden
tut kırık elimizden
her daim ‘sen’ lazımsın bize
dayanma gücü ver bize
bize sabır, bize metanet ver Allah’ım!
bir yağmur tanesi gibi
düşmeden susak ve çorak çöllerine dünyanın
bize vahayı, bize vahyini göster
her şey senden, senden
bu Nûr, bu ölümsüz huzur…
toprağa düşen yağmur yerine
denizde bir kaya olmayı öğretirken bize
‘biz’deki ‘ben’e bir daha düşürme
sır aradık, sır verdik, sırra düştük
sırra kadem bastı yediler
içimde hasretler can verir yediler şehrine
üç arkadaş, üç civanmert yoldaş
yüklenirken ağırlığını yeryüzünün
bir anda yok’u var, var’ı yok eder Allah
nerde içimdeki ‘ben’
sus, dinle! bir uğultudur gelen
kimine yakın, kimine uzak
kimine kendi hazırladığı tuzak…
şimdi sana doğru gelen bir karıncanın
ayak sesini işitiyor musun!


Zafer ŞIK