Adalara, kimlerin nereden ve ne zaman geldiği hakkında, kesin bilgiler yok. Eskilerin mitolojisine göre kutsal saydıkları bir turna türü onları buraya getirmiş. Turna kuşu onların da bizim de kültürümüzün önemli parçası olup özellikle Alevilerde hala turnaya önem verilir. Türkülerden bilirsiniz. Japoncanın Türkçeye bezer grameri nedeniyle belki Türklerle akrabalıkları söz konusu fakat bu kanıtlanmamıştır.
Adalara gelişleri M.Ö. 300 ler olarak tahmin ediliyor. İlk gelenlerin balıkçı olması, dönüp ailelerini de getirmeleri olasılığı var. Bunlar çok küçük topluluktu ve burada saf olarak çoğaldılar. İlk yıllar balıkçılık ve daha dha sonra pirinç tarımı ile sürmüş. Kısa sürede denizden beslenme kültürü yerleşip son 150 yıl öncesine kadar et yememişler. Beslenmeleri pirinç ve denizden çıkanlar ile.
300-500 yılları arası birleşmeler, yöneticiler oluşmaya başlıyor, liderlere mezarlar yapmışlar. 550 de Budizm geliyor. 600 de Shotoku anayasası, 645 de Taika reformu ve Fujiwara döneminin başlaması.
Nara 700 lerde ilk başkentleri oluyor. 784 te başkent Nagaoka’ya taşınıyor. Edo yani Tokyo öyle bildiğiniz gibi başlangıçtan beri başkent değil.
Osmanlı’da batılılaşma, modernleşme hareketleri Japonlardan çok daha önceden başlamasına rağmen, Osmanlıda dinsel, çeşitli karşı akımlar nedeniyle başarılamadı.
Japonya’da 1868 Meiji resterasyonu, ve 1889 da Meiji anasası sonrası toprak reformu, gençlerin Amerika ve Avrupa ülkelerine eğitime gönderilmeleri, alınan kararlara uyulması, ülkenin gelişmesini sağladı.
Kore’nin işgali sonucu sömürülmesi önemli mali destekti.
İkinci savaş başladığında uçak ve uçak gemisi yapabilecek bilgi ve teknolojiye sahiptiler.
Bizde cumhuriyet sonrası Atatürk sayesinde modernleşmede hızlanmışken, 1950 den sonra yeniden havanda su dövmeye, hortumcular yetiştirmeye başladıktan sonra iki atom bombası yemiş Japonya bildiniz düzeye ulaştı.