Arama

Ümit Yaşar Oğuzcan - Tek Mesaj #3

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Mart 2007       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
uyoguzcan0411h
Oğuzcan aşk ve ölümün şairiydi
Şair Ümit Yaşar Oğuzcan, 1984'te 58 yaşında öldü.

22 ağustos 1926'da Tarsus'ta doğdu. 4 kasım 1984'te İstanbul'da hayatını kaybetti.

1845'te Eskişehir Ticaret Lisesi'ni bitirdi. Osmanlı Bankası ve Türkiye İş Bankası'nda çalıştı. 1977'de İş Bankası Halka İlişkiler Müdür Yardımcılığı görevinde iken emekliye ayrıldı.

İstanbul'da kendi adını taşıyan bir sanat galerisi kurdu. Bir süre yayıncılık yaptı ve Akbank Genel Müdürlüğü Krediler Servisi'nde çalıştı. Yaşamının son döneminde mizah dergisi 'Çarşaf'ta mizah şiirleri yazdı.

İlk şiiri 1942'de Eskişehir'de yayınlanan 'Kocatepe' gazetesinde yayımlandı. Daha sonra 'Yedigün', 'Varlık', 'Büyük Doğu' gibi dergilerde yayımlanan şiirleriyle tanındı.

İlk şiir kitabı 'İnsanoğlu' 1947'de basıldı. Zamanla geniş kitlelerin okuyup hayranlık duyduğu bir aşk ve ölüm şairi olarak tanındı. Şiirlerinde Faruk Nafiz Çamlıbel duyarlılığı görülür.

1973'de büyük oğlu Vedat'ın intiharından sonra 'ölüm' temasına daha çok eğildi. Bazı şiirleri çağdaş sanat müziğinin popüler bestecileri tarafından bestelendi. En duyarlı ve yoğun aşk şiirlerinin yazarıdır.

Üstüme Varma İstanbul

Sana geldim, içim ümitlerle dolu
Beni sarhoş etme İstanbul, ne olur
Bir gün ben de eririm caddelerinde
Çürür kemiklerim adım unutulur

Yine sen kalırsın dipdiri, sımsıcak
Göğün, bulutların, denizlerin kalır
Oynama İstanbul, benimle oynama
Bir gün öldürür beni bu dert, bu kahır

Ezilmiş ellerim arasında başım
Bu yeryüzünde başka çarem kalmamış
İşte gelip kapılarına dayanmışım

Karşında yıkılmış bir duvar gibiyim
Beni sarhoş etme, başım dönüyor
Üstüme varma İstanbul, kederliyim

Ayrılanlar İçin

Yollarımız burada ayrılıyor
Artık birbirimize iki yabancıyız
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet her şeyi unutmalıyız

Her kederin tesellisi bulunur, üzülme
İnsan ne kadar sevse unutabilir
Mevsimler, gelir geçer, yıllar geçer
Sen de unutursun bir gün gelir

Hiç yaşamamışçasına, hiç sevmemişçesine
Unutursun o günlerimizi, gecelerimizi
O günlerce gecelerce sevişmelerimizi

Her şeyi evet her şeyi unutabilirsin
Hatta bütün yazdıklarımı satır satır
Kalırsa, içinde bir derin sızı kalır