Dağ yıkılır ya üstünüze,
Altta siz,
Üste sis…
Elveda demeden bir dostunuza,
Öpersiniz Azrail’in anlından
Yatarsınız zamansız zamanlarda
Bir hıçkırık sesi duymadan
Çırıl çıplak,
Kefensiz…
Ya da bir başkasına olursunuz,
Kefen siz.
Bir bulut çıkar ya yağmur öncesi.
Arkasından yağar yağmurun incesi.
Sanki avuç açmış göklere doğru
Binlercesi…
Açılır ya semaya kollar,
Rahmetin yanağına öpücük yollar
Bir bakmışsınız saçlara düşmüş aklar,
Bir bakmışsınız omuzlar çökmüş,
Günah defterinizde uçsuz bucaksız hafakanlar
Ve kendi kendinize söylendiğiniz anlar;
“Ne çabukta geçiyor yıllar.”
Avuçlarınıza sıkışmış, çaresiz başınız
Dünden kalan hatıralar…
Bir sevgili öpücük kondurur yanaklarınıza;
Biliyor,
Siz gideceksiniz,
Bir daha dönmeyeceksiniz.
Yol, yokuş aşağı başlıyor ya
Bu telaş boşuna…
Kıskançlık krizleriniz tepeden tırnağa sarsa da sizi
Baktığınız aynalarda kandırsanız kendinizi
Gençlik geri gelmeyecek,
Siz ölümüne sevseniz de
Kırlarda açan çiçekleri…
Çiçekler boyun bükecek,
Çiçekler bilmeyecek.
Hayat bu ya,
Kıvrım kıvrım gittiğiniz yollar
Son büklümden size bakacak.
Sizin gonca diye kokladığınız,
Yüreğinizi yakacak.
Hüzünler toplanacak göz çukurlarınıza
Sevginiz birer damla olup,
Yanaklara akacak.
Sanmayın değişir hayatın akışı
Mecnun Leyla da huzuru bulur.
Kerem’in deldiği dağları taşı,
Aslı mekân eyler, Aslı kırdırır.
İlahi kanundur bu,
Bulutlar göğe çıkar,
Bulutlar yağmur olur
Yağmurlar yere akar.
Zifiri karanlıklarda gördüğünüz,
Pembemsi düşleriniz.
Arada bir selam verse de,
Bu sizin son bakışınız,
Bu sizin son görüşünüz,
Bu sizin son gidişiniz.
Hadi!
Koy bir yanağa veda buseni
Gözlerin kalsın sarhoş gözlerin güzelliğinde
Lodoslar tararken beyaz saçları
Nasıl olsa sen gideceksin geldiğin yerlere
Nasıl olsa bedeni saracak kara topraklar
Nasıl olsa mevsimlerin dördü birden geçecek üzerinden
Hadi!
Ne beklersin hala bulutların ardında
Yağmurlar deli yağıp,
Cama mı vursun istersin?
Yelkovan aklını yitirip,
Akrep mi dursun istersin?
Senin çaldığın havalar,
Hüzünlüdür artık.
Bu kalkan geminin son yolcusu sen değilsin.
Senin canın çıkmış artık, can değilsin.
Deryalar gibi görme kendini
Sen bir damla bile etmezsin.
Umman değilsin.
Ahmet Kaytancı