Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
23:26, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Çarşamba, 17 Aralık 2025 - 23:26
Arama
MaviKaranlık Forum
Şiir Nehri -2- [Arşiv]
-
Tek Mesaj #2634
NiliM
Ziyaretçi
2 Nisan 2007
Mesaj
#2634
Ziyaretçi
KIRLARA VEDA
Gözyaşlarının gücü vardı eskiden
ırmak yüklü adamlardır, tuz katarlarının ardınca giden
gölgemizde damlaların bıraktığı izlerden
açılırdı hayal, tuzun sudan bukağısı çözulurken
Utanır arınırdık şehirde fazla kalmak suçundan,
akıl danışırdık yağmura, nasıl döneriz
evlerimize doğru yollarından,
nasıl fener yapıp kemiklerimizden, tütsüleriz
gecenin mor arılarını çıkınca kovanından.
Çoraksa gece, saçlarda yıldız, gözlerde yine yağmur,
sarı bir zaman dilimi gibi fenerler
(mum yanar, yağ dolanır, mumyalar toprağı çamur)
kandaki yaralar gibi gülün ağrıttığı dikenler,
ardımızdaki yoksul ve yerli bir söylenti...
Böyle yürürdük ateşli ekinler gibi menzilsiz,
Yoktu buğdaya un olmaktan ötesi
bulgur çeken kadınlardan doğduk ya biz;
güneşi taşta sırmalayan o kırıntı bilgeleri,
aya bakan sundurmalarda çatlak topkulu annelerimiz,
sıcak bağımsız, güleç mısırımız, dindar soğan tilmizleri;
topuklar, ah o topuklar ve kerpici terkedişimiz.
Kızıl toprak ve iri saman, yani Allah'ın harcı
gözyaşlarının gücüyle eskiden
serin eviçlerine sarı bir mahremlik sunardı,
yağmur bir dua gibi geçerdi pencerelerden,
yetim insan toprağın vicdanıyla doyardı.
Demem o ki, gözyaşlarının gücü vardı eskiden.
ADNAN ÖZER
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Kapat
Saat: 23:26
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...