Arama


HayLaZ61 - avatarı
HayLaZ61
VIP BuGS_BuNNY
11 Nisan 2007       Mesaj #1
HayLaZ61 - avatarı
VIP BuGS_BuNNY
ÖZGÜRLÜĞE SUSAMIŞ
ÜLKE, MOZAMBİK.
MOZAMBİK NEREDE?
Mozambik Demokratik Halk Cumhuriyeti,
Afrikada, kuzeyde Malawi ve Zambiya, güneybatı-
dan ise Zimbabve ile komşudur.

İSLAMLA NASIL TANIŞTILAR?
İslâm dini bu ülkeye Somali ve Kenya gibi Af-
rika'nm batı sahillerinden gelmiştir. Müslüman-
lar, Mozambik'te "Zang Sultanlığı" zamanında
yaşadılar.

PORTEKİZ İSTİLASI VE ESARET.
Portekizliler 1505 yılırıda "Sofala" kentini el-
lerine geçirdiklerinde Müslümanların genelini
katlederek geri kalanları da kendilerine köle ola-
rak aldılar. Bu tarihler, Mozambik halkı için ade-
ta bir "fetret" devriydi. Bu insanlar kendi vatan-
larından alınarak denizaşırı ülkelere köle olarak
götürülüp, pazarlarda bir hayvan gibi satıldılar.
Aile ve akrabalarından ayrılan Mozambikliler ne-
ye uğradıklarını şaşırdılar. Hiç tanımadıkları in-
sanların kölesi olârak, kendi tarlası için değil de
sadece efendisi (!) için çalışacaktı. Buna karşın
hiçbir sosyal hakka sahip olmadığı gibi, yatacak
yer olarak ahırlar gösterildi. Bütün bu vahşeti
sözde medeni olan Avrupalılar, kiliselerin çıkar-
dıkları emirlerle yapıyorlardı. Hizmet ettikleri bu
insanların dillerini dahi bilmiyor, böylece efendi-
si olan zalim Avrupalıdan durmadan azar işiterek
işkence ile çalıştırılıyorlardı.

Bu kötü ve insanlık dışı tutuma karşı olarak
belli başli bazı ayaklanma ve direnme hareketleri
olduysa da mevcut Portekiz rejimi tarafından
çok acımasızca bastırılıp, bu tür eylemleri yapan-
lar işkence ile öldürüldü. Ülkede hiçbir İslâmi
müessesenin faaliyet göstermesine izin verilmedi-
ği gibi, bütün medreseler ve İslâmi okullar da ka-
patılmıştır.

Mozambik'te, aslında tüm siyah derili Afrika
halkına karşı savaş açmış olan Portekizli yöneti-
ciler, yerli halkı insan olarak görmedikleri gibi,
bu insanların Müslüman olmalarını da bir türlü
hazmedemiyorlardı. Zira Portekizliler hem ırkçı
hem de fanatik Hristiyanlardı. Öte yandan halkı
Hristiyanlaştırmak için de yoğun çaba harcıyor-
lardı. Ancak Hristiyan olan bu yerli halk yine de
Portekizli Hristiyanlar gibi aynı hakka sahip de-
ğildi. Yerli halk ancak ikinci sınıf vatandaş olabi-
lirdi. Ve bu nedenle onlar için ayrı kiliseler yaptı-
rılmıştı. Bir beyaz, siyahların kilisesine gidip iba-
det etmez. Bir siyah da beyazların kilisesine gidip
ibadet etme hakkına sahip değildi, hatta cezaya
çarptırılırdı. Oysa her ikisi de aynı akideye ve
inanca sahip olmasına rağmen ırkçı fikirlerden
dolayı bu çirkin yolu seçiyorlardı. Tabii bu ay-
rım, anayasa ve kanunlara da sirayet etmiş ki,
böylece hüküm tek taraflı olarak siyah derililer
aleyhine işliyordu.

ZULME KARŞI İTTİFAK
1960 yılında Mozambik halkı yüzyıllardır çek-
miş olduğu acı ve ızdırapları dindirmek için ülke
yönetimini gasp etmiş olan Portekizliler'i kov-
mak amacıyla Mozambik'in kuzeyindeki Müslü-
manlar ile gayri müslimler ortaklaşa "MANU"
(Mozambik Afrika Milli Birliği)'yu kurdular.
Bu hareketin liderliğini Müslüman aydınlar yürü-
tüyordu. Buna rağmen bazı Hristiyan olan Mo-
zambikliler de bu gizli harekete katılmaktan geri
kalmadı. Ancak çok uzun sürmeden bu hareketin
varlığını haber alan Portekizli yöneticiler hemen
harekete geçip, bu gizli örgüte mensup olan 500
kişiyi teker teker tutukladılar. Kalanlara ibret ol-
sun diye bu insanların ailelerini de tutuklayıp
hepsini birden öldürdüler. Bu vahşice katliam ge-
rideki insanlara verilen çok büyük bir gözdağıydı.
Artık kimsenin bu tür olaylara kalkışmayacağını
zanneden Portekizli yöneticiler gönül rahatlığı ile
ülkeyi sömürmeye devam ettiler.

Bu katliamdan dolayı canını kurtarmak için 30
bin insan komşu devletlere muhacir olarak git-
mek zorunda kaldı. Muhacirlerin geneli Müslü-
manlardan oluşuyordu. Böylece ülkedeki Müslü-
manların sayısı gittikçe azalmış oldu.
Mozambik halkı 10 Eylül 1974 yılında Porte-
kizlilerden bağımsızlıklarını aldılar ama bu ba-
ğımsısızlık için çok büyük diyet ödediler. Yüz-
yıllarca işkence ve zulüm altında yaşadılar. Atala-
rı Avrupa'ya köle olarak zorla götürüldü ve on-
lardan bir daha hiçbir haber alamadılar. Oralarda
garipler olarak yok edildiler. Ayrıca halk mensup
olduğu dini inançlardan dolayı işkence gördü ve
din değiştirmeye mecbur bırakıldı. Hiç bilmedik-
leri Hristiyan dini kendilerine zorla kabul ettiril-
di.

KOMÜNİST DEVRİM
Sömürgeci Portekizlilerin ülkeyi terk etmesiyle
daha rahat ve özgür bir hayat yaşayacağını düşü-
nen Mozambik halkı ne kadar yanıldığını 10 Ey-
lül 1974'de gerçekleşen komünist ihtilalde anla-
dı. Bu kez halka zülmeden artık bir Portekizli be-
yaz değil, Mozambikli komünist bir siyahtı. Du-
rum değişmemişti, önceden beyazlar şimdi ise si-
yah derili komünistler zulmediyordu, zulüm aynı
zulümdü ancak rengi değişmişti.

Komünist rejim halkı zorla Hristiyanlaştırmı-
yor ama onları, inandıkları bütün inançlardan
uzaklaştırmaya, insanları dinsizliğe zorlamaya
başlayınca bu kez ülkenin kara tarihine yeni bir
sayfa daha ekleniyordu. Bu duruma karşı çıkan
Müslüman aydınlar, teker teker tutuklanıp idam
edildiği gibi Müslüman halkın malları yağmalan-
dı. Halkın toprak ve arazileri komünist rejim tara-
fından devletleştirildi. Böylece Mozambik'te ar-
tık hiçbir kimse özel mülkiyete sahip değildi ve
herkes devletin kölesi oldu. Komünistlerin bu
zulmünü gören halk, Portekizlilerin yaptıkları zu-
lümleri çoktan unutmuştu bile...

Ancak bu zulmün arkasında yine de Portekizli-'
ler vardı. Zira Portekizliler komünist gerillalarla'
anlaşarak ülke yönetimini onlara devrettiler. Ül-
kede fiili olmasa da şekli olarak Portekizlilerin
sözü ve hükmü geçerliydi. Mozambik'te Hristi-
yanlıktan başka bütün dinler yasaklandığı gibi bu
dinlere mensup olan ibadethaneler devlet tarafın-
dan çeşitli maksatlar için kullanılmaya başlandı.
Ancak kiliseler hâlâ ayakta durmakta ve faaliyet
göstermektedir. Sözde komünist olan bu kuklalar,
Mozambik'li fakir Müslüman halk tarafından çok
zahmetli bir şekilde yaptırılan 600 cami kapatı-
lırken eğitim de tamamıyla laikleştirildi. Laiklik
adı altında, bazı ülkelerde de olduğu gibi, halk
dinsizliğe itiliyor. Öte yandan komünistler açıl-
mış olan bazı Hristiyan okullarına ise ses çıkar-
mıyorlar.

SİYAH DERİLİLERE KIZIL ZULMÜ
Mozambik Anayasası'nın 1974 yılından beri
komünist ve "seküler" yapısı sürmektedir. İslâm
dini ve yerli halkın totem inançları ve ibadetleri
kesinlikle bir şekilde yasaklandı. O nedenle de
1974 yılından beri Mozambikli Müslümanlar ce-
maatle namaz kılamıyor, Kur'an-ı Kerim
ve hiçbir yerde ezan okunamıyor. Kur'an-ı Ke-
rim'in öğretimi ve eğitimi yasaklandığı gibi Müs-
lüman evlerden bütün mushaflar devlet tarafından
toplatılarak, halkın kendi dinini öğrenmesi ve ki-
tabını okuması engelleniyor. İslâmi eğitim ve öğ-
retim için yurt dışına çıkmak isteyen Müslüman
öğrencilere pasaport verilmiyor. Ülkede, İslâmi
kitap basmak ve yaymak yasak olduğu gibi, ülke-
ye İslâmi kitap veya magazin dergileri sokmak ta
kanunla yasaklanmıştır. Hacc'a gidecek olanlar
pasaport alamıyor. Eğer bir kişi normal pasaport
alıp değişik yollardan Hacc'a gitmişse o kişinin
Hacc'a gittiği tespit edilirse direkmen ölüm ceza-
sına çarptırılıyor.

Komünist rejimin çıkarmış olduğu bir diğer zu-
lüm konusu ise "nikâh törenleri" için yapılacak
merasimle ilgilidir. Kanuna göre her kim nikâh
yapacak olursa, domuz eti ile içki içmek ve misa-
firlerine ikram etmek zorundadır. Bu insanlık dışı
kanun tabii ki, en çok Müslümanları ilgilendiri-
yor. Zaten bu kanunu sadece Müslümanlardan in-
tikam almak için çıkarılmış. Böylece Müslüman
halkın nikâh yapmasını önleyerek ülkedeki müs-
lüman nüfusun giderek yok olmasını arzulamak-
tadırlar.

Mozambik'teki Müslüman nüfusun ne kadar
olduğu tam olarak bilinmemektedir. Zira bu ülke-
de yüzyıllardır Müslüman nüfusun, sayısını belirt-
memişlerdir. Ancak 1993 yılında "Europa Year
Book" `ta Mozambik'teki Müslümanların iki mil-
yon civarında olduğunun tahmin edildiği yazıl-
mıştır. Bu da ülke nüfusunun % 45'ini teşkil et-
mektedir. Yine aynı kitapda Hristiyanların Müs-
lümanlarla eşit sayıda olduğu yazmaktadır.
Ülkede, "Envar'ul İslâm" adındaki gizli teşki-
lat yeraltı faaliyetlerini çok gizli
bir şekilde yürütmektedir.
Pirana Kovalayan Çılgın Hamsi...