Efkârımda
Küsmelerim ölür.
Dokunmalarım ve susmalarım...
Sana yetmelerim ölür;
Sana yetişmelerim...
Emânetler saklı!
Sandıklar kilitli.
Mühürler çakılı.
Üstünde sarı sardunyalarım ölür...
Seccâdede yatan yorgun akşam,
Başını kaldıran beyaz mehtâbım ölür.
Gitme desem kalacaksın sanki.
Susma desem konuşacaksın...
İyisi mi, sen git!
En iyisi şimdi git.
Yollarım saklı kalsın yine;
Duvarlarım örülü...
Işıklar sönük kalsın.
Boşlukta kalsın yine sahipsiz bakışlarım.
İyisi mi sen git.
Hadi!
En iyisi, sen şimdi git.
ismail atan