Arama


virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
17 Nisan 2007       Mesaj #4
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi
İBRAHİM ETHEM PAŞA (1818-1893), İlk Türk Maden Mühendisi. Miralay rütbesiyle önce Darı Şura-yı Askeriye’de ve Sarıyer bakır madeninde görevlendirilmiş, sonra Gümüşhacıköy maden müdürlüğüne, 1845’te de Keban ve Ergani madenleri başmühendisliğine tayin edilmiştir. Ethem Paşa, siyasi hizmetlerinden çok, ilmi hizmetleri ile faydalı olmuştur. Darülfünun’a tabiat dersleri için kıymetli koleksiyonlar hediye etmiştir. İÇE DÖMKE, Çalışmakta olan bir açık işletmenin, madeni alınmış kesimine pasanın boşaltılması.
İÇERİ (A) RANDIMANI,
Yeraltı randımanı, —> Randıman.
İÇ KUYU,
—> Kör kuyu. Kelebe.
İHBAR,
1) “ 3213 sayılı Maden Kanunu”nda kullanılan bir deyim olup, arama ve ön işletme ruhsat sahasında olmamak kaydı ile evvelce tesbit edilmemiş bir maden zuhurunun “ETKB Maden İşleri Genel Müdürlüğü “ ne bildirilmesi. 2) Genel anlamda, yasa dışı bir iş yapanı ele vermek amacıyla gizlice bildirim, haber verme.
İHMALİ FENNİ,
Bilimsel olarak gereken ilginin gösterilmemesi.
İHRAÇ,
Ocaktan maden, taş, vb. çıkarma işlemi.
İHRAÇ HALATI,
İhraç tesisinde kullanılan halat.
İHRAÇ KULESİ,
—> Şövelman.
İHRAÇ KUYUSU,
İçinde madencilikle ilgili her türlü taşımanın yapıldığı kuyu.
İHRAÇ SİSTEMİ,
Kuyu kafesini ocak içine indirip yeryüzüne çıkaran çelik halatlı sistem. İhraç sisteminde halat ya tambura sarılır veya halatın tambura sürtünmesi suretiyle kaymadan kafesin hareketini sağlar. Bunlardan birincisine tamburlu, ikincisine de köpe ihraç sistemi denir.
İHRAÇ VİNCİ,
İhraç sisteminde hareketi sağlayan mekanizma. İhraç vinci elektrik, buhar veya su gücünden yararlanılarak tahrik edilir.
İHZARAT,
Maden üretimine başlamadan yapılan büyük hazırlıktan sonra maden rezervi içinde (panoda) devam eden kısa ömürlü her türlü hazırlık çalışmaları. İhzarat tamamlandıktan sonra üretime geçilebilir. Belirli faz farkı ile hazırlık ve üretim birbirini takip eder. —> Büyük hazırlık. Developman.
İHZARAT GALERİLERİ İHTİYACI,
1000 ton satılabilir maden elde edilebilmesi için gerekli galeri boyu veya hacmini ifade eden kavram (m/1000 t veya m3/1000 t). Bu ihtiyaç, damar kalınlığına, ayak boyuna ve ihzarat galerilerinin kullanılma sıklığına göre değişir.
İHZARAT LA¦IMI,
Kullanma süresi beş yıldan az olan hazırlık lağımı. Bu lağımlarla ilgili harcamalar lağımın ömrü dikkate alınarak amortismanlar dışında itfaya tabi tutularak maliyete intikal ettirilir.
İHTİRA BERATI,
—> Patent.
İKAZ DİNAMOSU,
Elektrik üreten bir dinamonun statorundaki bölümlere verilecek doğru akımı üreten dinamo.
İKİ ŞEKİLLİ MİNERALLER,
—> Polimorf mineraller.
İKİNCİL ALUMİNYUM,
Yeni ve / veya eski hurdadan elde edilen alüminyum.
İKİNCİL HAVALANDIRMA,
—> Tali havalandırma.
İKİNCİL PERVANE,
—> Tali havalandırma.
İKİZ,
Mineralojide bir mineralin aynı veya daha fazla kristallerinin belirli bazı kaideler altında ve değişik doğrultularda yan yana, bitişik veya iç içe girmiş bir halde teşekkül etmiş olması.
İKTİSADİ DEVLET TEŞEKKÜLÜ (İDT) ,
Ekonomik alanda ticari esaslara göre etkinlik göstermek üzere kurulan ve sermayesinin tamamı devlete ait olan Kamu İktidadi Teşebbüsü. 233 sayılı KHK’ye göre İDT sayılan KİT’ler :
Türkiye İhracat Kredi Bankası A.Ş. (EXİMBANK), T.C. Ziraat Bankası, Sümerbank, Türkiye Selüloz ve Kağıt Fabrikaları İşletmesi (SEKA), Türkiye Çimento Sanayii TAŞ (ÇİTOSAN), Türkiye Demir Çelik İşletmeleri A.Ş. (TDÇİ), ETİBANK, Türkiye Petrolleri A.O. (TPAO), Petrokimya A.Ş. (PETKİM), Türkiye Gübre Sanayii A.Ş. (TÜGSAŞ), Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), Devlet Malzeme Ofisi (DMO), Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. , Halkbank, Ağır Sanayi ve Otomotiv Kurumu (ASOK), Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ), Et ve Balık Kurumu (EBK), Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO), Türkiye Süt Endüstrisi Kurumu (SEK), Yem Sanayii TAŞ, Türkiye Zirai Donatım Kurumu (TZDK), Orman Ürünleri Sanayii Kurumu (ORÜS), T.C. Turizm Bankası A.Ş. , Türkiye Emlak Bankası A.O. (KONUTBANK), Türkiye Gemi Sanayii A.Ş., Türkiye Denizcilik İşletmeleri (TDİ) ve Denizcilik Bankası A.O. (DB) .
Özelleştirme ve uygulamalarının düzenlenmesine ve bazı kanun ve kanun hükmünde kararnameler-de değişiklik yapılmasına dair 24.11.1994 tarih 4046 nolu kanunla KİK başlıklı bölümde yer alan kuruluşlardan “Türk Hava Yolları A.Ş. (THY), Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü (ÇAY-KUR), Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü(TİGEM) “ bu bölümden çıkarılarak İDT bölümüne eklenmiş ve 233 sayılı KHK ekinde belirtilen KİK’ler T.C. Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü (TCDD), Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü (DHMİ), Tütün, Tütün Mamülleri Tuz ve Alkol İşletmeleri Genel Müdürlüğü, T.C. Posta İşletmeleri Genel Müdürlüğü, Türk Telekominikasyon A.Ş. olarak yeniden düzenlenmiştir.
İLMENİT,
—> Titanyum, titan.
İLERİ TEKNOLOJİ MERKEZİ,
—> Tekno-park.
İLERİDEN KESTİRME,
Yanına gidilemiyen bir noktanın yerini belirlemek için, aralarındaki mesafe hassas olarak ölçülen iki noktaya alet kurup bu şekilde oluşan üçgenin aletlerin bulunduğu noktalardaki açıları ölçülüp gidilemeyen noktanın yerinin saptanması.
İLERLEME,
1) Galeri sürülmesinde her bir ateşleme sonunda elde edilen ilerleme miktarı. 2) Sondajda delme işlemi.
İLERLEME HIZI,
Kazı yapılan işyerlerinde (lağım, taban, ayak, kuyu, kelebe, kılavuz, sondaj) günlük veya vardiyalık ilerlemeyi metre cinsinden belirten bir ölçü kavramı. —> Kesme hızı.
İLERLEME YÖNÜ,
Ayakların ilerlediği yön. Bu yön damar istikametinde, damar meylinde ve damar meyli aksine olabilir. —> İşletme yönü.
İLERLETİMLİ AYAK,
—> Uzun ayak.
İLETKENLİK ANİZOTROPİSİ,
—> Jeoelektrik maden arama metotları.
İLK ÇUKUR,
—> Ön dekapaj.
İLK YARDIM,
Hasta veya yaralı bir kimseye, tıbbi müdahale derhal yapılamadığı takdirde, doktor gelinceye kadar veya hasta yahut yaralı doktora veya hastahaneye götürülünceye kadar tatbik edilen acil hal tedavisi. Doğru tatbik edildiği takdirde ilk yardım, ekseri hallerde tabii teneffüsü yeniden sağlar; kan kaybını azaltır; şoku hafifletir veya izale eder; yaraların ve yanıkların mikrop kapmasına, kırık ve çıkıkların hareketine mani olur; ızdırabı azaltır; hastaya kuvvet kazandırır ve sıhhi yardım temin edildiği zaman hastanın veya yaralının iyileşme ihtimalini çoğaltır.
İMALAT HARİTASI,
1) İşletilmekte olan bir maden damarının ve damar çevresindeki madencilik yapılarının muayyen bir ölçekle plan düzlemi üzerine çizilmesi suretiyle elde edilen harita. Bu haritada ramble edilmiş kısımlar farklı tarama çizgileriyle ifade edilir. Damar istikamet ve yatımı, senklinal ve antiklinaller, tektonik arızalar özel işaretlerle belirtilirler. İmalat haritası, ocak emniyeti bakımından yangın çıkan kısımları, yeraltı suyu sahalarını, barajları, emniyet topuklarını ve ruhsat sınırlarını da gösterir. 2) İşletmelerde üretim yapılan yerleri, miktarları ve yapılış şeklini gösterir, ölçekli, beyan niteliğinde harita.
İMALAT PLANI,
Yeraltı madenciliğinde sürülen galerileri, taban yollarını ve üretim ayaklarında yapılan çalışmaları, açık işletmelerde de dekapaj ve kömürde, basamakların ve alınların durumunu gösterir harita.
İMALAT YÖNÜ,
—> İşletme yönü.
İMLA HAKKI,
1) Galerilerde veya üretim yerlerinde istenen kazıyı yapmak için, lağım deliklerine konması icap eden patlayıcı madde miktarı. 2) Barut hakkı. 3) Doldurma hakkı.
İMPEDANS,
Ohm - alternatif akım direnci.
İMPULS YÖNTEMİ,
Bir katod lambasında, impulsların gidiş-gelişi arasında geçen zaman farkını dikkate alarak yapılan uzunluk ölçme yöntemi. Bu yöntemde modüle edilmiş bir dalga; verici tarafından ölçülecek mesafenin diğer ucuna gönderilir, oradan kuvvetlendirilerek geri yansıtılır ve geçen zaman tesbit edilerek cihaz tarafından mesafe olarak gösterilir.
İMRARİYE,
6309’a göre Devlet Hakkı ödenerek üretilen madenin nakil ve satış müsaadesi. İmrariye ödenince imrariye tezkeresi alınmasına hak kazanılır. Yürürlükten kalkan 6309 sayılı Maden Kanunu’na göre mecburi imrar taahhüdü İ.R., İ.İ., sahaların sözleşmelerine konurdu. Bu durumda imrariye tezkeresi alınmadan maden sahasından çıkartılan (nakledilen) maden kaçak sayılır; imrariye 1,5 misli tahsil edilir ve hakimin takdirine göre de ceza verilirdi.
İNCE KIRMA,
—> Kırma.
İNCE KİLLİ DAMAR,
Mermer işletmeciliğinde kalınlığı çok az olan killi damar.
İNCE KÖMÜR,
—> Satılabilir.
İNCE YONU,
Mermer işletmeciliğinde, taş yüzeyinin imalât yüzeyine paralel olarak, yanlarının 5-10 cm derinliğine kadar kalem, tarak, mucarta ve midizle işlenmesi.
İNCO FLAŞ İZABE YÖNTEMİ,
Kanada’nın inco firması tarafından geliştirilmiş saf ticari oksijenin (~% 95 O2) kullanıldığı, pirometalurjik prensiplere dayanan blister bakır üretim yöntemi. İnco flaş izabe gazları otokumpu fırınına nazaran daha yüksek oranda SO2 içerir. Bu oran birincisinde % 10-15 olmasına karşın, ikincisinde % 80 civarındadır ve bu nedenle ınco yönteminde sıvı SO2 ve hatta elementer kükürt üretimi mümkün olur. Inco teknolojisinde cüruftaki bakır oranı daha düşük olduğu için, cüruf atılır. —> Bakır üretimi.
İNDİKATÖR KRİGİNG YÖNTEMİ,
Maden yataklarının sınırlarının koşullu olasılık dağılımlarının kestiriminde kullanılan parametrik olmayan jeoistatistiksel bir teknik.
İNDİRGEÇ,
—> Redükleyici.
İNDİRGEME,
1) Döndürme, dönüştürme, irca. 2) Redükleme. Redüksiyon.
İNDİRGENME,
—> Elektroliz.
İNFİLAK,
Patlama. —> Detonasyon. Şiddetli patlayıcı maddeler. Patlayıcı madde.
İNFİLAKLI FİTİL,
Dış yapısı çeşitli renk-lerde, özü de trotil denilen sarımtrak ve beyaza yakın patlayıcı madde ile dolu olan ateşleme fitili. Yanma hızı saniyede 7-9 km’dir. Yanması infilak şeklinde olur. Kangal halinde bulunduğu zaman infilakı halinde toplu patlayıcı madde tesiri gösterir.
Doldurulmuş ve sıkılanmış birden fazla deliğin ateşlenmesinde kullanılır. Emniyet bakımından; hiçbir zaman kangal halinde iken; yeteri kadar fitil açılıp kesilmez. Kesilecek uç bir tahta üzerine konulur, keskin bir bıçakla vurulmak suretiyle kesilir. Bıçağı sürterek infilaklı fitil kesmek tehlikelidir. İkinci bir kesiş tahtanın aynı yerinde yapılmaz.
İNGOT,
Kütük, çubuk, külçe veya blok halinde, ingot kalıbına dökülerek elde edilen, yeniden ergitme, dövme, haddeleme vb. işlemler uygulanmamış metal veya alaşım kitlesi.
İNHALASYON CİHAZI,
—> Pulmotor.
İNHİDAM,
—> Tasman.
İNKLİNASYON,
1) Arzın manyetik alanının yatay düzleme göre eğimi. 2) Serbest asılmış bir mıknatıs iğnesinin arzın manyetik alanında yatay düzlemle yaptığı açı. 3) Bir planet yörünge düzleminin arzın yörünge düzlemiyle meydana getirdiği eğim açısı. 4) Düzgün bir maden yatağının genel eğimi.
İNNOVATİON CENTER,
—> Teknopark.
İNSAN GÜCÜ İLE NAKLİYAT,
Madencilikte insan gücü kullanarak (manuel) kürek, el arabası veya küçük ocak arabasından yararlanılarak yapılan taşıma. —> Nakliyat.
İNSET,
Kuyunun dibinden veya herhangi bir yerinden yapılan lağım girişi.
İN-SİTU-METODU,
1) Uçucu madde, kömür ve bitüm ihtiva eden şistlerin içindeki enerji hammaddelerinin yerinde gazlaşmaları yoluyla enerji hammaddesi elde edilmesi yöntemi. 2) Tabii yerinde yapılan işlem.
İNTİFA HAKKI,
Başkasına ait bir maldan yararlanma, başkasına ait bir malı kullanma hakkı. —> Orman irtifak hakkı.
İNTİKAL,
—> Devir.
İNTERNET,
Birbirine bağlı bilgisayarların ağlarından oluşan ağların ağı olarak tanımlanan bilgisayar iletişim sistemi.
İNTRÜSİF KAYAÇLAR,
—> Derinlik kayaçları.
İRADE’İ SENİYE,
Maden işlerine taalluk eden ahvalde çıkarılan “Bakanlar Kurulu” kararı.
İPEK CİLA,
İnce kılımsı minerallerin verdiği görünüm olup; kılımsı jips, kılımsı barit vb. minerallerde vardır.
İRİ KÖMÜR,
—> Satılabilir.
İRSAL,
Gönderme, yollama irsaliye.
İRSALİYE,
Malı nakledenin veya naklettirenin, irsalatçıdan (göndericiden) almış olduğu ve malın sevk edildiğini ve durumunu gösteren ve ispata yarayan belge. Diğer bir ifade ile bir yere gönderilen eşyanın listesi, gönderme belgesi.
İRSALİYE MEKTUBU,
—> Nakliye senedi, İrsaliye.
İRTİFAK HAKKI,
Bir taşınmaz üzerinde diğer bir kimse veya taşınmaz lehine tesis edilen yararlanma ve kullanabilme hakkı. —> İndifa hakkı.
İS,
Yakıtların bünyesinde bulunan CnH2+2’in yanma esnasında parçalanması nedeniyle serbest halde çıkan karbon zerreleri.
İSLİM,
Bir işte kullanmak için hazırlanan buhar.
İSTALYA,
—> Starya.
İSTARYA,
—> Starya.
İSTİF,
1) Çeşitli litolojideki kayaçların bir arada (birlikteliği) bulunması. 2) Maden direklerinin stok sahasına yerleştirilmesi.
İSTİHDAM,
Hizmette kullanma.
İSTİHLAK,
Tüketim, yoğaltım.
İSTİHRAÇ,
1) Kazılmış madenin ocaktan çıkarılması. 2) Çıkarma. 3) İhraç.
İSTİHSAL,
1) Madenin, maden yatağı içerisinden kazılıp çıkarılması işlemi. 2) Üretim.
İSTİHSAL (ÜRETİM) METALURJİSİ,
Cevher veya konsantrenin kurutma, kavurma, eritme ve redükleme proseslerine tabi tutularak metal veya alaşımları elde etmek için yapılan metalurji işlemleri. —> Metalurji.
İSTİKAMET,
Damar veya tabaka düzlemi ile yatay düzlemin ara kesiti, diğer bir ifade ile tabaka yatımına dik ve damar düzlemi üzerinde olan doğru parçası. —> Direksiyon.
İSTİKŞAF,
Keşfetme, yoklama.
İSTİM,
—> İslim.
İSTİSMAR,
1) İşletme, yararlanma. 2) Sömürme.
İSTİSMARLI MADENCİLİK,
İlerisi için tedbirler almadan ve işletme zayiatı dikkate alınmadan maden yatağının kolay üretilebilir ve zengin kısımlarının işletilip geri kalan kısmının bırakılması şeklinde yapılan madencilik.
İSTMAN (EAST MAN) CİHAZI,
Geniş lâğım (çapı 50-350mm olan) eğimini kontrol etmekle kullanılan cihaz. Her ölçü noktasında lâğımın eğimi ve eğimin azimut değeri bir film üzerine tespit edilir. —> Klinometre, sondaj inklinometresi.
İŞARETÇİ,
1) Sinyalci. 2) Çancı.
İŞARETLEŞME,
Vinç, varagel, kuyu vb. ihraç tesislerinde vinç dairesi ile rösetlerdeki görevliler arasında belirlenen ve ihraç sisteminin yapması gereken fonksiyonunu açıklayan akustik (kampana veya zil), optik (sesli ve ışıklı) sinyallerle (anlaşma) haberleşme şekli. Buna göre: 1 vuruş: Stop, 2 vuruş: Çek (vira), 3 vuruş: Bırak (laçka), 4 vuruş: Adam geliyor, 5 vuruş: Adam geldi anlamındadır. Bu işaretleşme telefon aracılığı ile de yapılabilir.
İŞÇİ,
1) Bir akde bağlı olarak diğer bir kimsenin işyerinde bedenen veya fikren veya hem bedenen hem fikren çalışan kimse. 2) Sendikalar ve Sosyal Sigortalar kanununa tabi, fakat “Devlet Personel Kanununa” tabi olmayan kişi.
İŞÇİLİK,
1) İşçiye yaptığı iş karşılığı verilen ücret. 2) İşçi emeği. 3) İşleme (yapım) niteliği. 4) Üretim maliyeti hesaplamada o üretim için çalışan işçilerin tümüne ödenen para veya bunun % olarak ifadesi.
İŞ DE¦ERLENDİRME,
Bir işyerindeki işlerin, önceden tespit edilmiş, belli faktörler (kriter) açısından birbirlerine oranla taşıdıkları değerlerin, ücret tesbitine esas olmak üzere, rakamlar halinde ortaya konması.
İŞGÜNÜ,
Tatil, genel ve ulusal bayram günleri çıkarılmak suretiyle yıl içinde çalışılan günleri ifade eder. Tatil günlerinde de işyerinde çalışma yapılıyorsa, bu günler de işgünü olarak kabul edilir.
İŞ KAZASI,
1) İşverenin otoritesi altında sayılan bir zaman kesimi içinde, iş veya işin gereği meydana gelen, fizyolojik bir arıza ile sonuçlanan kaza durumu. 2) Çalışanların iradesi ve suç sayılan bir kusuru olmaksızın yapılan işten ileri gelen ve geçici veya sürekli işgöremezlik yahut ölümle sonuçlanan travmatizm veya hastalık hali. 3) İş gücünü doğrudan doğruya tehdit eden, bir yerde Sosyal Sigortalarla ve öncelikle korunan meslek riski.
İŞ MAKİNELERİ ÇALIŞMA VERİMİ,
İş makinelerinin çalışmalarından sağlanan fayda derecesi. Çalıştırılan iş makinesinin verimi, taşınan veya kazılan malzemenin cinsine, operatörün becerisine, makinenin çalışma ve bakım durumuna göre E=0,4-0,8 arasında değişebilir.
Yükleyici kepçesinin dolma faktörü ise; yüklenen malzemenin kolay, orta, oldukça zor ve zor yüklenebilmesine ve yığın halinde, kısmen kazı gerekli, ekskavatör veya dozerle kazılıp hazırlanmamış, patlatılmış ancak yerinden kopmamış büyük sert malzeme olmasına göre kepçe dolma faktörü k= 0,4-1,0 arasında değişebilir.
Bu faktörler dikkate alınarak yükleyicinin yapacağı iş miktarı; Q= (gx60xE): D g=g1xk formülleri ile hesaplanır.
Q= İş miktarı m3, g1=İş miktarı (m3/sefer-tam dolu kepçe)
D= Gidiş-dönüş ve yükleme zamanı (dakika)
g= İş miktarı (m3/ sefer-normal)
E= Çalışma verimi (—> Çalışma verimi)
İŞ MAKİNESİ ÇALIŞMA VERİMİ,
Çalışmada sağlanan fayda derecesi. Açık işletme örtükazı işinde çalışan kazıcı makinenın verimi; malzemenin cinsine, operatörün becerisine, makinenın çalışma ve bakım durumuna göre 0,42-0,83 arasında değişir. Bu husus aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Kazıcı makinenin bakım derecesi
Çalışma Mükemmel İyi Normal Kötü
Durumu
Mükemmel 0,83 0,81 0,76 0,70
İyi 0,78 0,75 0,71 0,65
Normal 0,72 0,69 0,65 0,60
Orta 0,63 0,61 0,57 0,52
Uygun değil 0,52 0,50 0,47 0,42
İŞLEME,
Mermer işletmeciliğinde taş bloktan arzu edilen taş yüzü elde edilinceye kadar yapılan işlemlerin toplamı.
İŞLEME SUNDURMASI,
Mermer işletmecili-ğinde taş işlemeye mahsus, sadece üstü kapalı mahal.
İŞLETİLEBİLİRLİK,
1) Teknik ve ekonomik yönlerden, bir maden rezervinin işletmeye alınabileceğini ifade eden bir kavram. 2) Hazırlık, üretim, taşıma ve zenginleştirme giderleri çıktıktan sonra, geride belirli bir miktar kâr bırakabilecek şartları haiz olma.
İŞLETİLEBİLİR MADEN YATAKLARI,
Etüd yapıldığı sırada bilinen madencilik tekniği, teknolojisi ve ekonomisi bakımından, işletildiği takdirde iktisadi olabilecek veya işletilmesi politik yönden faydalı olacak maden yatakları.
İŞLETİLEBİLİR ORTALAMA TENÖR,
Bir maden yatağında veya bir maden işletmesinde kabul edilen işletme limit tenöründen daha yüksek tenörde olan cevher oluşumlarının ortalama tenörü.
İŞLETİLEBİLİR REZERV,
—> İşletilebi-lirlik.
İŞLETİLEN (DENGELENMİŞ) ORTALA-MA DAMAR KALINLI¦I,
Aynı anda değişik kalınlıktaki damarlarda çalışılan bir üretim ünitesinde her üretim noktasından yapılan üretimin damar kalınlığı ile çarpımlarının toplam üretime bölünmesi ile elde edilen damar kalınlığı. —> Damar kalınlığı.
İŞLETME,
1) Ekonomik ilkelere göre faaliyette bulunarak, mal ve hizmet üreten teknik ünite. 2) Herhangi bir mal veya hizmet üretimi için gerekli araç ve gerecin bu üretimi sağlayacak şekilde yerleştirildiği teknik birim. 3) Müesseselerin ve bağlı ortaklıkların mal ve hizmet üreten ve hükmi şahsiyeti haiz olmayan fabrika ve diğer birimleri.
İŞLETME BÜTÇESİ,
1) İktisadi faaliyet gösteren bir kuruluşun gelecek bir yıl içinde yapacağı işletmecilik faaliyetleri için insan gücü, üretim, pazarlama ve parasal yönden yapılan tahminlerin tümünü gösteren belge. 2) İş Programı. İşletme bütçelerinden karşılaştırma bakımından geçmiş yıllara ve içinde bulunulan yıla ait bilgilere de yer verilir. Yatırım ve finansman programları da işletme bütçelerinin eklerini teşkil eder. Bu itibarla yatırım ve finansman programı kesinleşmeden işletme bütçesi de kesinlik kazanmaz.
İŞLETME ÇUKURU,
Madeni alınmış açık işletmelerin geride bıraktığı topoğrafik görünüm.
İŞLETMEDE YER BELİRLEME,
Maden işletmelerinde çalışılan veya çalışılacak işlerlerinin veya ünitelerin (kuyu, desandri, lağım, taban, damar, ayak, pano, bölüm, kat, kartiye vb.) adreslenmeleri için uygulanan usül. Genel olarak açık işletmelerde tektonik hatlarla sınırlanmış panolar maden yatağının durumuna göre yer rümuzu, basamaklar da kotları ile birlikte bir sıra numarası verilerek belirlenir. Yeraltı işletmelerinde ise lağımlar, tabanlar ve başyukarılar sürüldükleri yöne ve kotlarına göre adreslendirildikleri gibi, birçok işletmeleri olan bir kuruluşta standart bir uygulama yapmak için yer, bölge, işletme, kat, kartiye gibi yerlere kodlar, lağım, damar, kuyu, desandri gibi yerlere de numaralar verilerek sözkonusu işyeri veya ünitelerin seri halindeki rakamlarla yerleri ifade edilir.
İŞLETME FAALİYET RAPORU,
Maden-cilik faaliyetlerinin, yönetmeliğinde belirtildiği üzere, fenni nezaretçi tarafından hazırlanan takdim metni.
İŞLETME HAKKI,
Herhangi bir sahada madencilik yapmak üzere İşletme Ruhsatı (İR) ve İşletme İmtiyazı (İİ) almış özel veya tüzel kişilerin doğan hakları.
İŞLETME HUDUDU,
1) Yeraltında bulunan madeni ekonomik olarak alabilmek için, kaldırılması gereken pasanın sınırını düşey ve çevresel yönde gösteren ayırım çizgisi. 2) Ruhsat sahasının sınırları.
İŞLETME İMTİYAZI (İİ),
Yürürlükten kaldırılan 6309 sayılı Maden Kanunu’na göre işletme yapabilme hakkı. İşletme imtiyazı, ilgili bakanlıkça aktedilecek bir mukaveleye istinaden Bakanlar Kurulu kararı ile 40-90 yıl süre için Limited, A.Ş. veya İDT’lere verilebilir veya bu imtiyaz hakkı kanunda belirtilen bazı durumlarda gene Bakanlar Kurulu kararıyla feshedilebilir. 3213 sayılı yeni maden yasasında İ.İ. terimi ve kavramı mevcut değildir.
İŞLETME İZNİ,
1) Ruhsat sahibine sahasında işletme yapabilmesi için, Maden Kanununa uygun olarak hazırlanmış işletme projesinin ilgili daireye tevdii üzerine işletme ruhsatı ile birlikte verilen izin. 2) Bir tesisin işletmeye alınabilmesi ve işletilmesi için “Resmi Makamlarca” verilen izin.
İŞLETME METODU,
Doğal konumda bulunan madenin en az zayiatla ve emniyetli olarak ekonomik şekilde çıkarılması için uygulanan sistem. Madenin büyüklüğü, şekli, yatımı ve istikameti, tavan ve tabanının özellikleri, ekonomik değeri, fiziki ve kimyevi özellikleri işletme metodunun seçiminde önemli faktörlerdir. Temel işletme metodları —> Kapalı (yeraltı) ve —> Açık (yerüstü) işletme metodları olarak iki ana gruba ayrılabilir. Yeraltı işletme metodları uygun şartlarda deniz, göl ve ırmak altlarında da uygulanabilir.
İŞLETME PLANI,
Maden kanununa göre işletmenin bir sonraki yılda maden ocağında yapacağı hazırlığı ve üretimi gösteren ocak planı. Bu plan “Maden Dairesi” tarafından onaylanır ve maden ocağı bu planda gösterildiği şekilde çalıştırılır.
İŞLETME RUHSATI (İR),
Arama ve ön işletme ruhsatı süreleri sonunda “Maden Dairesi’nden” temini gereken izin belgesi.
İŞLETME TALEBİ (İT),
Yürürlükten kaldırılan 6309 sayılı Maden Kanununun ilgili maddelerine göre, aramanın olumlu sonuç vermesi üzerine AR süresi içerisinde “Maden Dairesine” yapılan müracaat. İşletme talebinin olumlu sonuçlanması üzerine ya işletme ruhsatı (İR) veya işletme imtiyazı (İİ) verilirdi. 3213 sayılı yasaya göre sadece işletme ruhsatı verilmektedir.
İŞLETME YÖNÜ,
Hangi işletme metodu olursa olsun; madenin kazısı sırasında, maden yatağı içerisinde yapılan ilerlemenin yönü, yani ayağın genel ilerleme yönü. —> Kazı yönü. Kapalı işletme.
İŞLETME ZAYİATI,
Üretim metodu, gereği veya topuk vb. nedenlerle genel olarak alınamayan ve yerinde bırakılan kömür veya cevher miktarı. Zayiat, üretilmek istenen rezerv kısmının yüzdesi olarak ifade edilir.
İŞ PROGRAMI,
—> İşletme bütçesi.
İŞTİAL KARTUŞU,
—> Yemleme lokumu.
İTİCİ,
1) Araba ile nakliyatta arabaların veya katarın itmek suretiyle hareketini sağlayan mekanik tertibat (hidrolik, pnömatik, zincirli veya halatlı). 2) Ayak içinde, konveyörü gerektiğinde ayak alnına iten düzen.
İTME PİSTONU,
Uzun ayaklarda ayak ilerledikçe taşıma ve üretim donatımının komple olarak alına itilmesine veya kuyu nakliyatında arabaların kafese sürülmesi ve kafesten çıkarılmasına yarayan, basınçlı hava veya elektrohidrolik güçle çalıştırılan pistonlar. —> Kazı rendesi.
İZABE,
1) Eritme. 2) Eritilme. 3) Ergitme. Yüksek tenörlü veya zenginleştirilmiş cevherden metallerin elde edilmesi ile ilgili olarak yapılan işlemler. —> Metalurji.
İZABE FIRINLARI,
Cevherlerin izabesinde kullanılan fırınlar. Bunlar:
1. Tekneli Fırınlar
a) Vater Jacket Fırını
b) Yüksek Fırın
c) Kupol Fırını
2. Alev Fırınları
a) Reverber Fırını
b) Simens-Martin Fırını
3. Potalı Fırınlar
4. Elektrik Fırınları
a) Arklı
b) Dirençli
c) Endüksiyonlu (yüksek veya alçak frekanslı) fırınlar olmak üzere çeşitli sistem ve tiplerde kurulur.
İZLANDA SPATI,
Telemetre ve polarizan mikroskoplarda kullanılan saydam kalsit (CaCO3) kristali. —> Kalsit.
İZOHİPS BLOK METODU,
Damar izohips haritaları üzerinde faylarla sınırlanmış bloklar belirtildikten sonra planimetre ile bu blokların alanları ölçülerek; damar kalınlığı, damar meyli ve madenin yoğunluğu dikkate alınmak suretiyle yapılan rezerv hesaplama metodu. Bu metoda göre hesaplanan rezerv miktarının doğruluk derecesi yüzde yüze yaklaşabilir. —> Rezerv.
İZOJEOTERM,
Yeraltında, ortalama sıcaklıkları eşdeğer noktaların oluşturduğu eğri.
İZOMORF MİNERALLER,
1) Kimyasal bileşimleri birbirine yakın ve aynı şekilde kristalleşen mineraller. 2) Eşit şekilli mineraller.
İZOTROP,
Belirli fiziksel doğrultulara göre özelliği değişmeyen cisimler.