Yalnızca Yalnızlıkla
Süzülünce pencereden
Sabahın ilk ışığı
Terk eder mavi düş perisi
Kalır ulu orta
Boş yatakla baş başa
Eser esrik bir rüzgar
Soyunan çılgın geceden
Mahzun, hüzünbaz yürek
Kayıp can aramakta
Koşar canhıraş aynalara
Dökülür sırrı pul pul, çehresiz
Harelenmiş göz bebekleri
Yandan çarklı acı kahve elinde
Tüter kıvılcım bekleyen iğreti sigara
İki dudağı arasına sıkışmış hayat
Tutturur bir sohbet
Sohbetin en koyusu, en acısı
Yanar dil, kül olur her bir harf
Yok olur şiir, silinir imge
Kayar avuçtan
Yansımasız çırılçıplak ayna
Kırıkları arasında kan revan
Kör karanlık bir de ağlamaklı yürek
Dibe vurur panik deryasında
Alabora arzular
Duyulmasa da feryat figan
Paylaşır yalnızca yalnızlıkla
Sessiz, çaresiz
Basar sırra kadem
Meral Yağcıoğlu