AYLIK GELİRİMİZ VE ENFLASYON
İçinde bulunduğumuz 2007 yılının mayıs ayında medyaya bakıyorum.
Yetkililer,ekonomik makro göstergelerin iyi olduğunu söylüyorlar.
Enflasyonun en alt seviyeye indiğini de belirtiyorlar.
Ancak,en basit anlatımıyla vatandaşın gelir durumu ne seviyede?
Ve hayat pahalılığı söylendiği gibi söz konusu değil mi?
Sokağa çıktığımda konuşulanlara kulak veriyorum.
Emekliler maaşlarının az olduğundan şikayetçi.
Ben de emekli olduğum için onları haklı buluyorum.
Kendimi ele alayım.Çalıştığım süre boyunca en üst seviyeden vergi ve sigorta primi ödedim.
Az buz değil.Tam 35 sene.
Şimdiki halde maaşla çalışanlar da aylıklarının az olduğunu söylüyorlar.
Diğer taraftan bakkal,manav ve çeşitli esnaf ta şikayetçi.
İşlerin durgun olduğunu belirtiyorlar.
Hemen herkes enflasyonun pek öyle düşük olduğundan da emin değil.
Burada işsizlikten,hırsızlığın ve kapkacın arttığından falan bahsedip kafaları karıştırmayayım.
Şimdi birileri şunu sorabilir:
Gelirin azlığı kime ve neye göredir?
Ben ne bileyim?Herkes ‘az ‘ diyor işte.
Makro göstergelerin yüksek olduğunu söyleyen yetkililer var ya.
İşte onlar,bu iyileşmenin vatandaşlara zamanla yansıyacağını belirtiyorlar.
Ben de bunu şikayetçi olanlara söylediğimde:
--Boşver abi.Biz bunları çok duyduk.
Diyorlar.Laf aramızda,ben de öyle düşünüyorum.
Durum işte böyle.Daha geçenlerdeTV’de bir açıkoturum vardı.
Anlı şanlı bir profesör:
--Durum düzelmiştir ve makro ekonomik iyileşmenin mikro seviyeye yansımış olmaması imkansızdır.
Demesin mi?
İşte o zaman ‘eyvah !!!’ dedim.Aldı beni bir düşünce.
Aynı zamanda bir korku.
Öyle ya,ben bugüne kadar,her sokağa adım attığımda duyduklarım neydi?
Yoksa boyut değiştirip Neptün gezegenine mi ayak basıyordum?