Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Temmuz 2007       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Devlerin Dansı Stonehenge
Bugün artık dünyaca tanınan bir arkeolojik kalıntı olan Stonehenge, Güney İngiltere'de bulunan büyük bir anıt. Bu anıt yaklaşık olarak 30 büyük taşla yapılmış. Bunlara saersen deniyor ve her biri 26 ton ağırlığında olan taşların hepsi 3 metrenin üzerinde bir yüksekliğe sahip. Bunlar bir çember oluşturacak şekilde dizilmişler. Her biri 6 ton ağırlığındaki lintel adlı taşlar ise horizontal bir şekilde sarsen'lerin üzerine yerleştirilmiş bulunuyor. Ayrıca benzer taşlardan oluşturulmuş olan başka bir iç çember daha var.

Muazzam Bir Mühendislik
Hiçbir büyük yada küçükbaş hayvan kullanılmadan inşa edilen ve taştan yapılmış araçlar kullanılarak inşaa edilmiş olan Stonehenge taşların gelmiş olduğu madenden oldukça uzak bir mekana kurulmuş. Bir mühendislik harikasının mimarının Büyücü Merlin olduğu üzerine birçok efsane var. Bu efsanelerin çoğu 12. yüzyılda yaşamış olan Gallerli Gerald (Giraldus Cambrensis) adlı bir tarihçi tarafından kitap haline getirilmiş.
Gerald, Stonehenge'e "Devlerin Dansı" ismini vermiş. Bunun sebebi Stonehenge'e taşları Afrika'dan devlerin getirmiş olduğu yönünde hikayeler duymuş olması. Gerald, ayrıca Britonların kralı olan Aurelius Ambrosius'un taşları getirmek için Merlin'i kullanmış olduğunu anlatır.

Efsaneler ve Bilimsel Bulgular
Ne varki arkeolojik bulgular Stonehenge'in efsanevi Kral Arthur döneminde yapılmadığını ortaya koyuyor. Bu yapı, Arthur ile aynı dönemde yaşadığı söylenen Büyücü Merlin'den de yaşlı. Arkeolojik bulgular anıtın yapılma tarihinin milattan önce 5000 ile 3000 yılları arasında olduğunu gösteriyor. Stoneheng,e ekinokslar ve tutulmalara göre yerleştirilmiş bulunuyor. Ufuktan yükselen güneş, megalitler arasındaki boşluklara mükemmel derecede sığıyor. Bu tabii ki bir rastlantı değil ve anıtın gizemli kökenlerine dikkat çekiyor.
1940'lar ve 50'lerde Richard John Copland Atkinson yapının inşaasının üç aşamadan meydana geldiğini söyledi. Kendisi bunlara Stonehenge I, II, IIIa, IIIb ve IIIc isimlerini vermişti.
Astronomi profesörü olan Gerald Hawkins ise Stonehenge'in tutulmaları tahmin etmek için yapılmış olan astronomik bir gözlem evi olduğu sonucuna vardı. Taşların yerleştirilme biçimi anıtın yapıldığı yer hakkında bize bilgi veriyor. Eğer taşların birbirleriyle olan ilişkisi çözülürse anıtın niçin yapıldığını anlayabiliriz. Yazarlar ve astronomlar Stonehenge'in şifresini çözerek 56 yıllık tutulma döngüsünü keşfettiler.
Daha ilk metal aletler kullanılmadan önce bu döngüyü inceleyen insanlar kimlerdi? Bazıları Stonehenge'in Druidler tarafından yapılmış olduğunu tahmin ettiler. Ama bu inşaayı yapanlar hakkında kesin bir bilgimiz yok. Bildiğimiz güneşin ve ayın hareketlerinin Stonehenge'in yapısı içine yansıtıldığı. Stonehenge çevresinde bulunan taşların ya da deliklerin hepsinin döngünün içinde farklı günleri ya da yılları temsil ettiği biliniyor. Döngüyle beraber bir yüzüğün etrafındaki taşları çevirerek güneşin ve ayın pozisyonlarını ortaya çıkarabiliyorsunuz.

Bir Buluşma Merkezi

Stonehenge'in bir tür ibadet merkezi olduğu fikri birçok insanın aklına geliyor. Taş çağında yaşamış insanların gizli bir yerde gizli zamanlarda buluşmalarını, (tutulmalar, ekinokslar döneminde) kendi dini inançlarını törenlerle kutlamak için buluştuklarını düşünmek zor olmasa gerek. İngiliz antikacı Dr. William Stukeley 1740 yılında Stonehenge'deki ilk yaz tutulmasını kaydeden insandı. Daha sonra druidlerin yılana tapmak için bu anıtı yapmış olduğunu ortaya attı. Kendisi Stonehenge'in ve buna benzer taş döngülerin yılan tapınakları olduğunu söyledi. Acaba bu yılan sembolizmi tutulmalara bağlı olabilir miydi?
Stonehenge, bir çok yönden gizemini hala koruyor. Günümüzün tarihçileri, arkeologları, mühendisleri ve astronomları bu ilginç yapıt hakkında pek çok araştırma yapıyorlar. Taşlar o bölgeye nasıl getirildi? İlkel oldukları sanılan insanlar, hiç bir inşaat gereci olmaksızın o taşları nasıl o şekilde, muntazam bir biçimde yerleştirebildi? Güneşin hareketlerini nasıl gözlemleyebildiler? Nasıl bir bilimsel yaklaşımla bugün bile bilimcileri hayrete düşürebilecek bir düzenek kurabildiler? İnsanlık tarihi hala sırlarla kaplı. Onları çözdüğümüzde, Stonehenge'in gerçeklerini de öğrenebileceğiz. Belki de tam tersi. Stonehenge'in çözülmesi, insanlı tarihinin sırlarını da aydınlatacak...