Arama

Yedi Cihan Devleti - Tek Mesaj #39

Çakabey - avatarı
Çakabey
Ziyaretçi
18 Temmuz 2007       Mesaj #39
Çakabey - avatarı
Ziyaretçi
Yazımızın Devamı...

"Davete icabet edip uzun yollar kat' ile memleketine girdik." diyordu, "Fakat sen meydanda bile görünmüyorsun. Padişahların ellerindeki memleketleri, onların nikahlısı gibidir. Erkek ve yiğit olanlar, kendi ellerinden başkasını ona dokundurtmazlar. Halbuki bunca gündür askerimle memleketine girip yürüyorum, hala senden bir haber yok! Seni korkutmamak için, askerimden 40 bin kişiyi ayırıp Sivas'la Kayseri arasına bıraktım.* Hasma mürüvet ancak bu kadar olur. Bundan sonra da saklanıp gözükmezsen erkeklik sana haramdır; miğfer yerine yaşmak ve zırh yerine çarşaf ihtiyar eyleyüp, serdarlık ve şahlık sevdasından vazgeçesin.**

Şah, bütün hakaretleri sineye çekiyor, Yavuz'un kahrını bildiği için vakitsiz karşısına çıkmıyordu.

Sefer meşakkati zirveye çıkmıştı. Yaya yürüyen yeniçerilerin ayakları parçalanmış, kan revan içinde kalmışlardı. Yakılıp yıkılmış arazide sonsuza yürümekten bıkkındılar. Söylenmeye başlamışlardı. Geri dönme isteği muhtemelen Şah İsmail'in elde ettiği bazı subayların telkini ve teşvikiyle ağır basıyordu. Önce mırıltıyla başlayan söylemeler, Sakallı konağında (Eleşkirt kazasının Sakallu köyünde) gürültüye dönüşmüştü.

"Düşman yok; harap memlekette nice bir seyahat iderüz!" diye bağırıp çağırmaya başladılar. Bazıları otağ-ı humayunu [padişah çadırını] kurşun yağmuruna tutacak kadar ileri gitti.

Yavuz dışarı fırladı.

Sadece ona mahsus bir cesaret ve celadetle asilerin üzerine yürüdü.

Birden susup, aralarına kılıç girmiş gibi ikiye açıldılar. Yavuz Padişah durulmuş gözüken öfke bulutuna daldı. İnsan selinin ortasında açılan yoldan hızla geçerek atına atladı.

Atını asilerin üzerine sürdü. Gürül gürül gürledi:

"Ehl-i iyal kaydünde olanlara desturdur [Ailelerini düşünenler serbesttir]. Gerü, karılarunun yanına gitsünler! Biz buraya geri dönmek için gelmedük. Rahat isteyen, bu yola yaraşmaz. Bizi isteyüp, yolumuza can ve baş fida edecek yiğitler, ölümden havf itmez [korkmaz]. Ölümden korkanlar geri dönsün. Düşmanla çarpışacak mertler benümle gelsün. Eğer içünüzde er yoğise ben yalunuz giderüm!"

*Gerçekten de Yavuz, hasta ve yaşlı 40 bin askeri geri göndermişti.
**Şah İsmail' gönderilen dört mektuptan ikisi Farsça, ikisi Türkçedir. Sadeleştirip özetleyerek nakledilmiş mektubun tam metni "Ali Tarihi"nde mevcuttur.


Devam edecek...