Kapıkule zindanlarına girdi hislerim
Her yerden su akıyor neminde tenim
Aylarca prangalı yalnızlığına esirim
Ne ışık vardı ne ümit nede tesellinde!
Gittiğin gün
Öylesine sıcak kuraklık hakimdi çöllerinde
Çatlamış dudaktan hançer saplanır döşüme
Sonsuz kum topraklarda hayalin ölümünde
Birkaç çalı-yeşillikte anıların inler halime!
Gittiğin gün
Sanki toprağım ayrıldı bir bir köklerinden
Birikti sular arkımda yanardağın sönerken
Güneş ve susuzluk aldı aşk yörüngesinden
Örttü makberimi sensiz kalan istikbalimde...
safet kuramaz