Sen uykusuzluk nedir bilirmisin?
Tırnaklarınla yastığını parçaladınmı hiç?
Gözlerini tavana dikip
Düşündüğün oldumu,bütün gece.
Ve bütün birgün
<Belki gelir> ümidiyle bekledinmi hiç.
Gelmeyince seni armayınca
Ölesiye ağladınmı?...
Sonra çekilp en koyusuna yanlızlıkların
O'na ait ne varsa,
Bir bir hatırladın mı?
Sen günden güne erimeyi bilirmisin?
Dev bir ağacın vekarı içinde ölmeyi
Bir teselli aramayı
Issız parklarda,ten sokaklarda
Ve bütün bir şehir uyurken,uzaklarda
Deli divane yollara düşüp
Yaşlanmış bir köpek gibi,
Eskimiş bir gömlek gibi
Atılmışlığını hissettiğini oldu mu?
Sevmekten,
Günler,geceler boyunca yürümekten
Elin,ayağın,kalbin yoruldu mu?
Sen yanlızlığın acısını bilirmisin?
Unutulmak bir hançer bir hançer gibi saplandımı sırtına
İçinde kıskançlığın zehirli çiçekleri açtı mı?
Sen bütün gururunu çiğneyip,
Onun bastığı toprakları eğilip öptün mü?
Sen çaresizlik nedir bilirmisin?
Sen yokluk nedir, gördünmü?
Yanan başını duvarlara vurup parçalamak geldimi içinden?
Sen hergün bin defa öldün mü?
Böyleyim diye ayıplama beni
Birgün kendimi sonsuzluğun koynuna bırakırsam
Yaralı ve yenik bir asker gibi,
Darılma...
UNUTMA Kİ,
Her seven adsız bir kahramandır.
UNUTMAK Kİ,
İnsan sevebildiği kadar İNSANDIR.... SİNEM GÜLYÜZ