Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
19:37, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Cumartesi, 13 Aralık 2025 - 19:37
Arama
MaviKaranlık Forum
Şiir Nehri -1- [Arşiv]
-
Tek Mesaj #548
Misafir
Ziyaretçi
23 Şubat 2006
Mesaj
#548
Ziyaretçi
BİR ACIN KALDI...
Bir acın kaldı...
Ve acınla... acılarla başbaşayım şimdi... Karanlık da bastırmıştır. Arada bir karanlığı yırtarım ümidiyle, kendimi yine karanlığın hâkim olduğu yere; dışarı atıyorum. Amaçsızlık içerisinde biryerlere doğru yürümenin sızısını yüreğimde taşıyarak adımlıyorum caddeleri... sokakları... kuytulukları... Dışarıda olmama, kendimi can havliyle dışarı atmama rağmen, zihnimdeki işgalcilerden kurtulamıyorum. Bir türlü bırakmıyorlar peşimi... Zira; onları da içinde taşıyan yürek de benimle... O zaman; nereye giderseniz gidin, içiniz rahat değilse, rahat olamayacağınız düşüncesi geliyor aklıma... Şiirler ve türküler yine yanımda...
Acı
yine benimle...
Bir acın kaldı...
Sözlerden yardım istiyorum ve sözler terketmiyor beni... Sizin dostluğunuz sürdükçe; onlardan ihanet ve terketme gibi bir davranış göremezsiniz. Bunu; ancak ve ancak insanlar yapar size... Terkedilme ve ihanetin acısını yaşayan; vefasızlığa lügâtinde yer veren insandır; diyorum. Ve...
Gece bağrıma bir hançer gibi saplanıyor. Ve ben ellerimi tutuyorum geceye karşı... Geceler ki; hep beni derinden yaralıyor. Her gelişinde acıdan bir otağ kuruyor içime... Katmer katmer sızının; içten içe yaktığını hissediyorum bedenimi... Caddelerdeki neon ışıkları; hiç bir şey ifade etmiyor bana... Ne kendime bir şey anlatabiliyorum, ne de başkalarına... Vitrinlerin anlamsızlaştığını görmek ne kötü... Neyin hayalini kuruyordu zihnim... Sevdadan... aşktan... dostluktan yana... Ya bunlar neyin nesi? Anlaşılmamak için ne yaptım? Kimi yaşadığının farkında... Kimiyse yaşamadığının... İnsanlar geçiyor bir bir önümden... Ben ise; düşüncelerini okumayı arzu ediyorum önümden geçip gidenlerin... Onlar da bilmek istiyorlar mı başkalarının ne düşündüğünü acaba? Hüzünlü türkülerle doluyor yüreğim... İçimi kaplayan sitem rüzgârlarına dayanamıyorum; etrafı bürüyen kopkoyu yalnızlık sonrasında... Ah bu yalnızlık rıhtımı... Vapurlar hep tek kişiyi almak için yanaşıyorlar limana... Ah bilseniz; bir kuş olmayı ne kadar isterdim. Ya da; turna katarının bir üyesi olmayı...
Yüreği yüreğime denk bir sevda için ağlıyorum. Ve kimse bilmiyor ağladığımı... Herkes kendi dünyasında dolaşıp, kendi dünyasından haber veriyor. Başka dünyaların acısıyla sarsılanları arıyorum. Bir hicran yarasıdır tutturmuş gidiyor ruhum... Düştüğüm çemberden çıkamıyorum. Kuytularda dolaşıyorum, sığınacak bir kuytu bulamıyorum. Kimi arıyorum... Kime yalvarıyorum...
Ah sükût... ah sükût... diyen yangınlı bir sesle kısılıyor nefesim... Düşüp bir köşede öylece kalıyorum.
Bir acın kaldı...
Sonra kitaplara, düşüncelere, dört duvar arasına, gecenin sunduğu acılara geri dönüyorum. Yeni yorgunluklara ve yeni yalnızlıklara kapı açmak için...
Kitaplara bakarken; kavgalar geliyor aklıma... İnsanların kitaplarda yazılı olanlardan ötürü birbirleriyle ettikleri kavgalar... Sonu ihtilallerle, savaşlarla, kıyımlarla, zulümlerle, hapislerle biten kavgalar... Halbuki; onlar orada; sayfalarında yazılı olanlar için kavga edenleri duymayarak, hiç kavga etmeden, birbirleriyle sürtüşmeden öylece duruyorlar. Sakin ve sessiz, kendilerini tozlu raflardan alıp okuyacak birilerini bekleyerek... Aralarında ne gruplaşma ve ne de bölünme var. Acaba; kendilerini bahane ederek kavga eden, ölümlere ve zulümlere yolaçan insanlar hakkında ne düşünüyor kitaplar? Hem de; okumadıkları, incelemedikleri, araştırmadıkları ve düşünmedikleri halde...
Tabiî ki; kitapların bu konudaki düşüncelerini öğrenmenin yolu, yine onları açıp okumaktan geçiyor. Zira, okumadan, ne acılar öğrenilir, ne de düşünceler... Ne acılara hükmedilir, ne de düşüncelere...
Bir acın kaldı...gecelerden...
Bir acın kaldı...gündüzlerden...
Bir acın kaldı...gidenlerden...
Bir acın kaldı...hüzünlerden...
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Kapat
Saat: 19:37
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...