Yüzünüz, ruh halinizi, kişiliğinizi ve karakterinizi yansıtan en önemli yapı olmasının yanında genel sağlık durumunuz hakkında direkt olarak bilgi verir.
Neden cilt bakımına ihtiyaç duyarız?
Evde uygulanması gereken bakım dışında profesyonel bakımlara belirli zamanlarda cildin ihtiyacı vardır. Teknolojik değişmelerle birlikte vücudumuza içten ve dıştan belirli mineral ve vitaminleri yüklememiz gerekir. Sürekli bakım yardımı ile cilt sağlığımızı koruyabilir, stresi azaltabilir, enfeksiyonlara karşı savunmamızı güçlendirip, yaşlanmaya karşı koruyabiliriz.
Yüz güzelliği ve sağlığı iç sağlığımızın bir aynasıdır, mevsimsel değişmeler, tabiat ve fiziksel değişmeler sonucu cildimiz hemen etkilenir. Cildimiz vücutta bulunan en büyük organdır. Tüm diğer organlarımızı sarar, bu organın ana görevi dış etkenlere karşı koruyucu bir tabaka oluşturma yanında büyük bir depodur. Vücut tüm vitamin, mineral ve önemli elementleri cilt altında depolar, iç organlar da ihtiyac duydukça bu organdan gerekli elementleri kendi yapımı için kullanır. Değişimler sonucu hava kirliliği, mevsim değişmeleri, hormonal değişmeler, aşırı stres, yaşam ve iş tarzı (bilgisayarlı ortamlar, televizyon, elektrikli aletler) sonucu vücut belirli bir stres ortamına girer, bu karşılaştığı stresi minimum zararla telafi etmek için ana rezervi olan cildimizden tüm vitamin ve faydalı elementleri karşılar, buna bağlı olarak ciltte bulunan rezerv zaman zaman azalır, ve cilt organımız savunmasız kalır. Yaş ilerledikçe bu kayıplar sonucu cilt çabuk yaşlanmaya, kurumaya başlar ve telafi edilmesi zor sonuçlar oluşur.
Ne zaman cilt bakımı yaptırmalıyız?
Bugünün yaşam tarzına bağlı olarak evde uygulanabilecek cilt bakımları yeterli değildir. Belirli faktörler yaşlanmamızı hızlandırmakta ve cilt kalitemizin zayıflamasına neden olmaktadır (katkılı gıdalar, kimyasal artıklar, hava kirliliği, stres ortamı, vs.). Bu şartlarda cilt güzeliğini ve sağlığını korumak neredeyse imkansızdır; teknolojik ve uzman kişilerin bilgilerine ihtiyacı duyulmaktadır.
Cilt bakımına başlamak için ideal yaş hormonal değişimlerin ve regl döneminin başladığı yaşlardır. 30-40 yaşlarında ise periodik bakım takip edilmeli, bununla birlikte mevsimsel ve fiziksel değişmeler döneminde belirli aralıkta yoğun bakımlar uygulanmalıdır. Çünkü her on yılda bir insan vücudu ani bir değişime uğrar ve bu değişmeler cilt ve organ yaşını azaltır.
Profesyonel bakımların önemi, yapılan bakımın türüne ve elde edilecek sonuca göre ikiye ayrılmaktadır.
Koruyucu-Besleyici Amaçlı Peryodik Bakımlar
- Yüz ve boyun bölgesine kan dolaşımını düzenler, hücrelere besin ve vitaminlerin ulaşmasını sağlayarak hücre yapımını canlandırır.
- Yüz ve boyun bölgesinde lenf sisteminin düzenli çalışmasını sağlayarak enfeksiyon ve mikroba karşı kuvvetli bir savunma sağlar, periodik cilt bakımı nezle ve soğuk algınlığına karşı korunmak için en iyi yöntemlerdendir.
- Cilt yapısını düzenler, aşırı kuruluk, yağlanma ve benzeri sorunların oluşmasına karşı koruyucu bir yöntemdir, cildin yaşlanmasını yavaşlatır, oluşabilecek sorunları baştan giderir, berrak ve sağlıklı kalmasını sağlar.
- Evde uygulanan günlük işlemler koruyucu ve besleyici niteliktedir. Güzellik merkezlerinde uygulanan peryodik amaçlı bakımlar ev bakımlarının destekleyicisidir.
Terapi Etkili Cilt Bakım ve Tedavileri
- Terapi amaçlı bakımları ciltte oluşmuş spesifik bir problemin veya problemlerin giderilmesini veya problemin meydana gelmesine neden olan dengesizliğin giderilmesini amaçlar.
- Cildin yaşlanmasını yavaşlatmak, kırışıklık ve sarkmaların oluşumunu durdurmak, zayıflamış, belirli elementlerini yitiriş cildi tekrar yapılandırmak için uygulanır.
- Terapi amaçlı bakımlar cihaz, konsantre vitamin ve önemli elementleri ihtiva eden krem ve ampul kullanımını gerektiren bakımlardır. Sonucu güçlendirmek için ağız yolu ile vitamin ve ev bakımı olarak spesifik ampul ve kremlerin kullanımına ihtiyac duyulmaktadır.
- Terapi amaçlı bakımlar cildin ihtiyacına göre periyodik olarak tavsiye edilir. Belirli bir problemi azaltmak veya cildin savunmasını güçlendirmek için kür bakımı uygulanması tavsiye edilir. Cildin bu tür uyarılara vereceği tepkiler kürün uygulama sıklığını belirlemekte, 6 ile 10 seans arası bir uygulama yeteceği gibi, çoğunlukla cildin kendi yapısı ve dış faktörler bu tekrarların sıklığını belirlemektedir.
- Mevsimsel ve fiziksel değişmeler bu tür kürlerin uygulanmasını gerektirmektedir. Hava değişimleri ve hormonal değişmeler farkına varılmadan ani yıpranmalara neden olmaktadır. Cildin bu tür tehlikelere karşı savunmada olabilmesi için değişimler göz önüne alınarak bu tür bakımların yapılması özellikle tavsiye edilir.
Cildinizle dost olun
Kış soğuklarında cildin kuruduğu, çatladığı ve yıprandığı, hava kirliliğinin de etkisiyle ciltte lekelenmelerin hatta siyah noktaların arttığı bildirildi. Uzmanlar, cildi korumak için kullanılan temizleyici ürünler ve bakım kremlerinin içerdikleri kimyasal katkı maddelerinden dolayı uzun vadede cilde zarar verebileceğini belirterek, bu durumun ekonomik yönden bütçede önemli bir gider oluşturduğunu belirttiler.
Hazır ürünlere alternatif olarak, cilt temizliği ve bakımı yapmak için bütün aktarlarda bulunan çeşitli bitkisel yağların karışımından aileye özel kremler de yapılabilir. Bu kremler, hem daha az masraflı hem de doğal olduğu gibi ailenin tüm bireyleri her türlü vücut bakımında kullanabilir. Bitkisel ürünlerle cilt ve vücut bakımı yapan uzman estetisyen Gülten Şenşafak, kış soğuklarında çok etkili olacak bir bakım kreminin yapılışını anlattı.
Şenşafak, kremin hazırlanmasından önce tüm vücut temizliği için önerilen bir peeling (deri üzerindeki ölü hücreleri temizleme) yönteminin uygulanabileceğini kaydetti. Şenşafak, uygulanacak cilt bakım yöntemlerini şöyle sıraladı:
"Bir kaşık mısır ununu bir kaşık yoğurtla iyice karıştırıp, el, yüz ve ayaklarınıza sürün ve bir güzel ovun. Cildiniz temizlenir ve yumuşar. Vücut temizliği için de bu ürün kullanılabilir ama en iyi yöntem geleneksel banyo adetimizde yer alan kese yapmaktır."
Estetisyan Gülten Şenşafak, gözaltları ve kapakları dahil tüm vücut bakımında kullanabilecek kremlerin de şu şekilde hazırlanacağını anlattı:
"Birer tatlı kaşığı lanolin ve balmumu, birer çorba kaşığı kayısı yağı, buğday özü yağı ve badem yağını, bir çay kaşığı portakal yağını benmari usulü (cezveyi başka bir kaptan çıkan buharın üzerinde tutarak) eritin. Karıştırırken içine bir tatlı kaşığı gül suyunu damla damla yedirin. Katılaşıp kıvam aldığında cam bir kavanoza koyun. Tüm malzemeler bir araya geldiğinde cildi canlandıran, çatlakları tedavi eden, kırışıklıkları açan koruyucu özelliği çok fazla bir bakım kremi ortaya çıkıyor. İçine uzun süre durabilmesi için katkı maddesi konulmadığından kremin az miktarda yapılması gerekiyor. Buğday özü yağı lekeleri açar. Kayısı yağı hücre canlandırır, cildi besler. Badem yağı yumuşatıcı, kırışık açıcıdır. Portakal yağı, hücre canlandırır, temizler, kan dolaşımını sağlar. Lanolin suyu kolayca kendine çeker. Balmumu kırışık açar, kreme yoğunluk verir."
Yüzünüze maske yapın
"Akşamları bakım kremi sürmeden önce cilt güzelce temizlenmeli. Bunun için salatalık sütlü bir tonik yapabilirsiniz. Küçük bir salatalığı rendeleyip suyunu sıkın. İçine aynı miktarda süt katın. Bu karışımla pamuk kullanarak cildinizi silin. Arkasından gülsuyu ve kekikle yapılan bir tonik ile cildinizi iyice temizleyin. Bir çorba kaşığı kekiği bir su bardağı sıcak su ile demleyip soğuduktan sonra süzün. İçine, yağlı cilt için aynı miktarda, karma ve kuru cilt için iki katı gül suyu koyun. Antiseptik olan kekik ciltteki mikropları kırar, cildi temizler, canlandırır ve gözenekleri sıkıştırır. Bakım kremini sürerken yukarı doğru hareketlerle yüzünüze ve göz çevrenize parmak uçlarınızla masaj yapın. Masaj, kırışıklıkları açar ve yaşlılık etkilerini geciktirir".
Yağ karışımı ile cilt bakımı
Estetisyen Şenşafak'ın kış aylarında, kuruyan, kırılan, çabuk kirlenen saçlar için de bir bakım formülü var. Şenşafak, şu önerilerde bulundu:
"200'er gram zeytinyağı (çok kaliteli, içmelik denilen) veya daha az asitli olan susam yağı ve çörekotu yağının içine, 30'ar gram defne yağı ve portakal yağı katıp şişeyi çalkalayın. Banyodan iki saat önce saç diplerine sürüp sıcak suda ıslatılmış bir havluya sarın. Portakal yağı, yağlı saçlara iyi gelir. Saçınız kuru ise onun yerine kayısı yağı kullanın. Bu uygulamayı haftada bir kere yapabilirsiniz. Aynı karışımın içine B ve E vitaminleri içeren ampul iğneler de kırarsanız, yağlarla birlikte bakım kalitesi artar. Eğer hücreler ölmediyse, genetik değilse, bakımsızlıktan dolayı dökülen saçları da yeniden canlandırır. Yağların temizliği zor olduğu için 4-5 kez yıkamak gerekebilir. Bu arada saç tekrar yıpranır. Bunun önüne geçmek için karışımın içine bir yumurta kırabilirsiniz. Yumurtanın beyazı gözenekleri sıkıştırır. Sarısı da içerdiği vitaminlerin yanında saçı yıkarken köpürtür ve temizliğini kolaylaştırır. İkiye ayrılan, kırılan, kenar etleri kalkan tırnakların bakımı için de zeytinyağı ve limon karışımı kullanılabilir. Bunları bir fincanda karıştırıp her akşam beş dakika parmak uçlarınızı içine batırın. Elinizi yıkamadan önce iki saat bekleyin. Bir süre sonra iyileşmeyi fark edeceksiniz".
Cilt Tipinin Belirlenmesi
Güzellik salonu olan estetisyen arkdaşlarını cilt analizini kolayca yapabileceklerdir. Bir de salonu vegerkli aleti olmayan arkadaşlarımız var. bu arada estetisyen olmayanlara da basit yöntemlerlecilt tiplerini nasıl tespit edebilecekleri konusunda birkaç örnek vereceğiz.
Güzellik kavramı her kişi ve her şey için değişen bir kavramdır. Güzel olmak insanın kendisine güven duymasını esas temelidir. Insan kendisine güven duymazsa birçok konuda başarılı olması da mümkün değildir. Güzellik yaşama sevinci verir, zevk verir, zevk getirir.
Günümüzde güzellik, şahane bir yüz, tüm hatları ve ölçüleri mükkemmmel bir vücut anlamına gelmez. Esas olan kişinin vücut canlılığını ve kafa gücünü ortaya koyup belirli ölçülerde yansıtış tarzıdır. Güzellik başkalarına benzeme özentisi olamamalıdır. Tam tersi kendine özel, ışıltılı, sağlıklı ve canlı olabilmektir. Güzelliğne özen göstermek isteyen bir kişi hayatın farkında olup, teknolojiyi takip edipyapşamına harelketlilik getirmek zorundadır. Çünkü kusurları çabucak kaptacak geçici yöntemler yerine devamlı kusursuz ve güzel hissetmek için uzun vadeli kalıcı planlar yapılmalıdır. Güzellik başlı başın abir bilim dalı ve teknolojidir.
Her şeyden once nne tür bir cilt yapısına sahip olduğumuzu bilmemiz gerekir ki ona gore yapacağımız işlemleri kullanacağımız kremleri doğru seçip, doğru kullanabilelim. Cildimizin bakımı için kullanacağımız gerekli ürün ve malzemeler cildin türüne bağlıdır. Cildilmizin türünü yapacağımız küçük ve basit işlemle kolayca anlayabiliriz.
1) Yüzünüzü temizleyip kurulayın, yüzünüzü örtecek büyüklükte bir kağıt mendilin tek katı ya d mendil büyüklüğünde pelür kağıdını yüzünüze kapatın. Parmak uçlarınızla yüzün her tarafında hafif baskı yaparak elinizi gezdirin. Kağıdı dikkatlie kaldırıp bakın, şayet kağıdın her tarafında yağ lekecikleri görünüyorsa cildiniz yağlı cilt, kağıdın belli yerlerinde özellikle alın, burun ve çeneye gelen bölgesinde lekeler göze çarpıyorsa, ynaklar ve şakaklar da iz yoksa cildiniz karma cilt, kağıdın hiç bir yerinde leke izine rastlamıyorsanız cildiniz kuru demektir.
2) Cildiniziz hassasiyetini görebilme için; bir çay kaşığının sapı ile ya da ona benzer sert bir cisimle alnınızın ortasına hafifçe bastırarak artı (+) işareti çizer gibi yapın. Şayet çizilen yerde hiç kızarma olmadı ise cildiniz normal cilt, hafifçe bir kızarma olduysa ama hemen geçti ise cihdiniz az hassas, kızarıklık bir müddet devam etmişse cildiniz çok hassas demektir.
3) Cildin nem oranını anlamak için de; çenenizin yan tarafından işaret parmağınızın tersi ile yanağınızı yukarı doğru itiyormuş gibi yapın, şayet yanağınızda tek bir çizgi oluşuyorsa nemi az, birkaç çizgi oluşuyorsa nemi çok az, eğer hiçbir şey oluşmuyorsa cildin nemli normal demektir.
4) Cildin elastikiyetini yani gevşek olup olmadığını anlamak için; gözün altındaki ince deri tabakasını dikkatlice çimdikler gibi yaparak yukarı doğru çekip bırakın. Deri yavaşça eski durumuna geldi ise elastikiyeti iyi sayılır, deri hemen eski durumuna geldi ise elastikiyeti çok iyi ve deri bir müddet sonra eski durumuna geldi ise cildiniz çok gevşek demektir.
Bu durumun yaşla da ilgisi vardır. Yaşınız 35’in altında ve testte cildiniz yavaş yavaş eski haline geliyorsa hemen önlem almanız lazım, çünkü cilt elastikiyeni kaybetmek üzere görünüyor demektir.
Şimdi kısaca tekrarlamak gerekirse yağlı ciltlerin görünümü koyu renkte ve daima parlak görünür, cilt kalın ve kabadır, gözenekler açıktır, çoğu zaman siyah nokta ve sivilceler oluşur, akne olayına sıkça rastlanır. Kuru cildin dokusu genellikle düzgündür, ama hep gergin durur, özellikle banyo sonrası pul pul olur ve kızarma, yanma hissi vadrıd, genç yaşlarda bile kırışmalar oluşabilir.
Karma cilt yağlı ile kuru arasında kalan bir cilttir. Alın, burun ve çene bölgesi yağlıdır. Yanaklar ve göz çevresi kurudur. Dengeli normal cilt, bu tür ciltte yağ, nem, asit oranı dengelidir. Bu az bulunan cildin dokusu düzgündür, gözenekler hiç belli olmaz, pürüzsüzdür.
Bu bilgiler ışığında yapacağınız testler sonucu cilt türünüzü tesbit ettiniz. Bu testlerin doğru ürün seçmede ve doğru ürün kullanmada size yardımcı olması dileğiyle.
Son düzenleyen Safi; 11 Temmuz 2019 11:57
