Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
17:51, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Salı, 16 Aralık 2025 - 17:51
Arama
MaviKaranlık Forum
Şiir Nehri -2- [Arşiv]
-
Tek Mesaj #5234
Fırtına
Ziyaretçi
11 Kasım 2007
Mesaj
#5234
Ziyaretçi
Yok Nerede
Birilerinin şaşırtma isteği var bu günlerde. Bir yol bitimi son kez kararlar verilir. Son kez ellerin dokunuşundaki coşku. Bir yemenideki oya kadar yakışan bir hüznü göstermeme çabası, bir avuç içindeki çizgi gibi yaşananlar, emanetlere eklenenler, bir ağır yol ayrımında sakin, dimdik durmaya çabalayan bir ruh… Birkaç yağmur damlası ve sonrası; ters yönlere adımlanan yol…
Bu sevdaya yakışmıyor ayrılık, hakkını helal et değil bu başlangıcın sonu. Unut beni ne güzel bir kelime, unut da nasıl?
Ortalığa dayanaksız salını verilen kelimeler. Nasıllar cevapsız kalır. Hüzün bastırılmalıdır. Bu sevdanın en yakışanı bastırılmalı, gözden, gönülden ırak bırakılmalıdır. Sözler tutulmalı, hakikate varmalı, bir bir susulmalıdır gerçekler.
Bu başlangıcın sonu… Yaşanmalı… Gerçekler…
Asırlık çınar ağacı gibi mağrur, bedene açılan onca yaraya, bereye rağmen dimdik ayakta kalmaya ant içmiş çınar kadar… Ruh terk etse de yaşanmalı…
Vuku bulan hakikat sarmalamalı bedeni, gerçeğe varmalı susulmalı, susulmalı susamışlığı…
Merhamet, çoktan raflardan indirilmiş leblebi tozu, terk edeli çok oldu insanlığı. Şimdilerde merhamet aranmıyor sevdada. Bizimse ilk akla gelenimiz. Eski dünyanın yaşayanları merhamet nice bir kelime? Merhamet, şefkat, beklemiyor sevgili, senin elinde kalan bu eski dünya kırıntılarından başka neyin var yârine verecek.
Gitmeli, mendile hapsedip yağmuru… Bu dünya bize çok anlamsız…
De nasıl? Gitmeli de nasıl?
Yitik zamanın çocuğuyuz, terklerin sonsuzluğunda geldik dünyaya. Onca terk ediliş ve biz, yürek, dayanmıyor artık, yorgunlukların çocuğuyuz.
Çok terk edildik ama terk etmeyi öğrenemedik onca yara berede. Nasıl nasıl kazanılır o yeti. nasıl bırakılır gidilir sevilen? Nasıl gidilmeli.
Birilerinin şaşırma isteği var bu günlerde…
Kapı çalınsa istiyor, hiç beklenmedik anda… Sedaya uyansa bu yorgun beden…
Sarf edilen sevda sözleri asılı kalmasa havada… Sana en yakışan gelse, sevda sözlerine boğsan sevdalını. Sarmalasan merhametli kollarınla, korusan beden titreten soğuktan… Ruhun, yüreğin, zeytin karası gözlerine vurulduğun, iki damla gözyaşın geliverse.
Rabbine açıldığın duaların gerçekleşse… Görse sende saklı mutluluğu sevdan… Ömrünü adamışlığını fark etse… Fark etse bu eski çağ dinozorunun ebedi sevdasını?
Şaşırmaya isteğimiz var bu günlerde… Sanırım şaşırtılmaya ihtiyacımız var.
Hayrullah Kocasakal
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Kapat
Saat: 17:51
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...