Arama

Büyükbaş Hayvancılık - Tek Mesaj #3

H€L€N - avatarı
H€L€N
Ziyaretçi
18 Kasım 2007       Mesaj #3
H€L€N - avatarı
Ziyaretçi

Sağım Ünitesi

Serbest duraklı ahır sisteminde, sağım yeri işletmenin hayvan kapasitesine göre, işletmenin iş akışını kolaylaştıracak bir bölümde inşa edilmeli ve hayvanların sağım yerine girip çıkmaları fazla müdahaleye gerek kalmadan sağlanmalıdır. Bağlı duraklı ahır sisteminde genellikle hayvanların duraklarda sağılmasını sabit sağım sistemleri kullanılmaktadır.

Doğum Locası
Bir inek için yemlik ve suluğa sahip olması şartıyla 12-14 m² lik aln gereklidir.

Buzağı Bölmeleri, Barınakları
Süt sığırı yetiştiriciliğinde buzağıların sağlıklı büyütülmeleri önemlidir. Buzağı ölümlerinin önemli bir kısmı doğumu takip eden ilk günlerde ve süt emme döneminde olmaktadır. Bunun sebebi büyük oranda kötğü çevre şartlarıdır. Süt emme döneminde sağlıklı büyüyen buzağılar, daha sonra sağlıklı ve verimli olurlar. Buzağılar özellikle hayatının ilk haftalarında inek ahırlarında ve diğer buzağılardan ayrı, tek buzağıya yeterli büyüklükteki özel bölmelerde barındırılmalıdırlar. Sütle besleme dönemi sonuna kadar buzağıların birbirinden ayrı bırakılıp beslenmesi; birbirlerini sindirim sistemlerinde kıl yumaklarının oluşmasını engellediği gibi, hastalıklarının yayılmasının da önüne geçebilir. Bölmelerde bir kesif yem kabı, kuru ot için bir yemlik ve suluk koymak için de ayrı bir kısım olmalıdır. Buzağı bölmeleri sabit ve hareketli olabilir. Tabanda idrar asla biriktirilmemelidir. Bunun için taban eğimli yapılmalıdır. Buzağıların birbirini yalamamaları için bölmeler arası uygun bir malzemelerle kapatılmalıdır. En önemlisi bölmeler aydınlık, havalandırılabilir olmalı ve buzağılar hava cereyanından mutlaka korunmalıdır.

Açıkta Seyyar Buzağı Kulübeleri
Eskiden buzağılar ahırda anasının yanında havasız yerlerde büyütülmektedir. Buralarda ahırın kirli havasını solumakta, birbirleriyle ve kirli şeylerle temas hainde olmaktadır. Bu nedenle başta solunum sistemi ve ishal olmak üzere birçok hastalığa yakalanmaktadır.

Açıkta seyyar kulübeler, sürekli temiz hava, temiz kulübe, Ferdi halde tutulduklarından yemleme ve gelişmenin iyi takip edilmesi, hastalıkların hemen belirlenmesi,istendiği yere taşınması, temizliğinin kolay olması, işçiliğin az olması gibi bir çok avantajı söylenebilir. Bugün, Araştırma Enstitülerinde ve bazı Tarım İşletmelerinde buzağılar açıkta seyyar kulübelerde yetiştirilmektedir. Seyyar kulübeler, Ahşap, metal, plastik vb. malzemelerden basit ve ucuza yapılabilmektedir. Dolayısıyla sabit yatırım masrafları da azaltılmış olur.

Açıkta seyyar kulübelerde buzağılar dört mevsimde ve her türlü hava şartlarında dışar da yetiştirilebilir.

- Buzağıların Kulübelerde Bakım Beslenmesi
Buzağılar doğduktan hemen sonra anasından ayrılır. Gerekli müdahaleler yapıldıkta sonra hazır kulübelere konur. Buzağı biberonları ile günlük bir iki sefer Ağız sütü verilir. Böylece buzağılar kolayca suni emzirmeye alıştırılmış olduğu gibi, içip içmediği de kontrol edilmiş olur. Herhangi bir problem erkenden tespit edilmiş olur.

Daha sonra buzağılara canlı ağırlıklarını %10r17; u kadar süt sabah ve akşam verilmelidir. Bazı buzağı besleme programları bulunmasına karşılık pratik olarak, sabah ve akşam ikişer litreden dört litre sütten kesime kadar verilmelidir. Sütlerin ısısı vücut sıcaklığına yakın olmalıdır. Aksi halde ishale yakalanabilirler. Sütler emzikli kovalarla yada buzağılar hazırlanmış biberonlarla verilebilir. Bir haftalıktan itibaren kuru ot yada yonca, buzağı büyütme yemi ve su önlerine konulmalıdır. Günlük süt verilirken yem ve suları kontrol edilir. Altlıkları değiştirilir.
Sütten kesim için şu üç kurala göre karar verilebilir;
Canlı ağırlığa göre; hedeflenen canlı ağırlığa gelmiş buzağılar sütten kesilebilir.
Yaşa göre ; istenen aylık (2-3 ay arası) Yaşa Ulaşanlar sütten kesilebilirler.

Sütten kesildiğinde yeteri kadar yem yiyebileceklerine kanaat getirildiği zaman sütten kesilebilirler. Bunu 4-5 gün yedikleri günlük yem takip edilir, yeteri kadar günlük yem yiyebiliyorsa sütten kesilir.

Sütten kesilen hayvanlar kulübeden çıkarılıp, istenen şekilde yetiştirilip barındırılabilir. Her mevsimde ayni şekilde yetiştirilebilir.

- Açıkta Seyyar Kulübelerin Yapısı
Kulübeler 110 x 110 x 110 cm boyutlarında, kapalı yanları çitle çevrili gezinti alanına sahiptir. Yemlik ve suluk açık kısımda bulunmaktadır. Yağışlara karşı korunur durumda olmalıdır. Tabanı, ahşaptan ızgaralı olup altlık serilmesinde yarar bulunmaktadır. Kulübeler kuzey tarafı kapalı, rutubetsiz, drene edilmiş alanlara, yönleri güneye dönük yerleştirilmelidir.
Genç Hayvan Büyütme Üniteleri
Her bir hayvana büyüklüğüne bağlı olarak 30-60-cm yemlik uzunluğu gereklidir.
10-15 hayvanlık bir bölmeye bir adet otomatik suluk konmalıdır.
Yemlik ön kısım yüksekliği 40-50 cm civarında olmalıdır.
Hayvan başına 2,5 m² lik alan yeterlidir.
Hayvanlar bölme içersinde serbest olmalıdır.
Sığır Barınakları hakkında Genel Bilgiler

Bir hayvancılık işletmesinde, hayvanların barındırıldıkları alanlara barınak adı verilir. Sığır barınakları ahır olarak isimlendirilir.
İşletmeler büyüdükçe ve üretim entansifleştikçe barınak sistemi artar. Bu nedenle bir işletmede uygulanacak sisteme karar vermede sadece hayvanların çevre istekleri yeterli olmaz. Bunun yanında hem kuruluş, hem de işletme aşamasındaki maliyetleri dikkate almak gerekir.

İster yeni yapılsın isterse mevcut bir yapının yeniden düzenlenmesiyle elde edilecek olsun sığır barınaklarında (ahırlarda) aranacak genel özellikler şunlardır.

Barınaklar:
1) Hayvanları ve çalışanları kötü hava koşullarından korumalı,
2) Hayvanların yaralanmalarına yol açmamalı, aksine hareketlerini kolaylaştırmalı,
3) Hayvanlar yem ve su gereksinimlerini karşılayabilmeli
4) Sığırların yönetilmelerinde kolaylıklar sağlanmalı
5) Çeşitli yaş gruplarından hayvanların ihtiyaçlarına cevap verebilmeli.
6) Sağımın düzgün, temiz ve kolay yapılabilmesine imkan vermeli
7) Yem depolama ve gübre biriktirme imkanlarına sahip olmalı
8) İşgücü gereksinimini en aza indirmeli,
9) Yörede bol ve ucuz bulunan malzemeleri kullanarak ve düşük maliyetle inşa edilebilmelidir.

Bir süt sığırcılığı işletmesinin ihtiyaç duyduğu binalar ve bunların büyüklüklerini belirleme yanında önemli bir iş de bunların uygun yerleşimidir. Binalar yerleştirilirken genel yerleşim planı ve iş akışı ile binaların çevreye uyumu da göz önünde tutulmalıdır. Örneğin işletmenin zamanla büyütebileceği dikkate alınarak gelişim alanı başta düşünülmelidir. Ayrıca ahır dikkate alınarak gelişim alanı baştan düşünülmelidir. Ayrıca ahır ile gübrelik, yemlik ve sağım yeri gibi diğer bütünleyici ünitelerin konumları iş gücünü verimli kullanacak şekilde belirlenmelidir. İşletme yapılarının tümü ile genel yerleşim alanı arasında bunların birbirlerine zarar vermeleri veya gelişmelerini önlemelerine yol açacak bir etkileşime izin verilmemelidir.

a) Sığır barınaklarında yer seçimi:Yetiştirici büyükbaş hayvan yetiştiriciliği için barınak yapaksa ilk bilmesi gereken konu ahırın nereye yapılacağıdır. Tesislerin kurulacağı arazinin hafif eğimli ve toprağın geçirgen olması oldukça önemlidir. İmkan var ise eğim cephesi güneye bakmalıdır. İşletme artıklarının yerleşim bölgelerinin yakınında olmamasına ve bölge hakim rüzgarlarının yönü dikkate alınarak tesislerdeki kokunun insanları rahatsıs etmemesine özen gösterilmelidir.

b) Barınaklarda Temel: Sağlam toprağın üzerine taş veya diğer inşaat malzemeleri ile barınağın temeli atılır. Temel derinliği sıcak yerlerde 30 cm, soğuk yerlerde 60 cm olmalıdır. Temel rutubete karşı tecrit maddesi ile korunursa çok iyi olur.

c) Barınaklarda Zemin: En iyi zemin tuğla ile yapılır. Bu amaç için hazırlanmış tuğlalarla çok sağlam bir zemin yapılır. Taş veya beton zemin oldukça iyidir.Taş zeminler soğuk tutar temizliği zor olur. Beton kullanılırsa önce taş döşemeli, arlarını çakıl ile doldurulup, üzerine kömür cürufu döküp iyice dövdükten sonra yüksek dozajlı betonu dökmelidir. Beton zeminde hayvanlar kayıp düşmesin diye üzerine oluklar açmayı unutmayalım. Ahırın uzunlamasına yani idrar kanalının gübre çukuruna doğru eğimi %1 olmalıdır. Durakların gübrelik ve idrar kanalına doğru eğimi %1-2 arasında olmalıdır.

d) Barınak duvarları: Duvar yapımı için tuğla, briket, betonarme, ker*** gibi inşaat malzemeleri uygundur. Duvarların iç ve istenirse dış yüzü sıvanmalıdır. Tesis kurulacak yer 1. ve 2. Derece deprem bölgesinde ise inşaatın sağlamlığı için ne yapılması gerektiği uzmanlardan öğrenilmelidir.

e) Ahırın Yüksekliği-Çatı-Tavan: Ahırların tabandan saçaklara kadar yüksekliği tesisin bulunduğu bölgenin iklimi ve ahırdaki hayvan miktarına göre değişmekle birlikte 3-3,5 metre arasında olmalıdır. Çatı için sıcağını dışarıya dışın soğuğunu içe geçirmemelidir. Yağmur suları içeriye akmamalıdır. Doğal havalandırmamayı sağlamak için 22-25 cm lik bir çatı eğimi olmalıdır. Ahırın tavan veya çatısının naylon, ziftli bez gibi gaz geçirmeyen maddelerden kaplanması kiremit altına bu maddelerden döşenmesi havalandırma açısından çok sakıncalıdır.

f) Ahırın Kapı, Pencere Ve Bacaları İle İlgili Bilgiler: Kapılar ahşap ve metal olabilirler. Şayet kapılar büyük ise metal olması daha iyi olur. Ahırın büyüklüğüne uygun olması gerekmektedir. Kapıların kenarları keskin köşeli olmamalıdır.

Pencereler hayvanlar için gerekli olan ışık ve havayı sağlamaktadırlar. Ahırda pencere hesaplaması ahırın büyüklüğüne göre hesaplanmaktadır. Ahırdaki pencere alanı ahırın taban alanının yirmide birinden az olmamalıdır. Örnek verecek olursak 200 m²r17;lik bir ahırımız varsa ihtiyaç duyulan pencere alanı 10 m² hesaplanmalıdır. Pencereler vasistaslı olmalıdır. Yani çerçeve alttan menteşe ile kasaya bağlı, üstten içeriye doğru açılacak şekilde olmalıdır. Pencereler ahşap ve metalden alabileceği gibi plastikten de olabilir Pencereler hayvanların omuz yüksekliğinden en az 40-50 cm yüksekliğinde olmalıdır. Yani içeriye giren hava hayvanlar üzerinde cereyan oluşturmamalı ve dışarıya doğru olan hava akımını engellememelidir.

Ahırda biriken kirli hava havalandırma bacalarından dışarıya çıkar. Baca olmassa ahır havalanamaz. İnşaat esnasında havalandırma bacaları konulmamışsa yaklaşık 5 m de bir ve mahya açıklığının sağ ve solunda olacak şekilde çatının en yüksek yerine boyutları 25 x 25 cm az olmayacak şekilde bacalar yapılmalıdır. Bacaların üzerine yağan yağmur ve kar sularının akmaması için uygun malzemeden şapka yapılmalıdır. Birden fazla bacanın gerektiği hallerde baca kesit ve yüksekliklerinin aynı olması gereklidir. Baca etkili yüksekliğinin yeterli bir havalandırma için en az 4 metre olması gereklidir. 100m² bina taban alanı için en az bir adet baca hesaplanmalıdır. Bacanın iyi çalışabilmesi için izole malzemelerle kaplanması, çatı mahyasından itibaren baca yüksekliğinin en az 60 cm olması ve baca ucunun 15-2 cm kadar tavandan içeri girmesi gereklidir.

g) Gübre Çukuru
Gübre çukurunun boyutları hesaplanırken 500 kg canlı ağırlığında bir hayvan ortalama yılda (500 x 0,08 x 365) 14,6 ton civarında gübre ürettiği ve gübre çukurunun yılda kaç kez boşaltılabileceği gibi unsurlar göz önünde bulundurulmalıdır.

Süt Sığırı Barınakları
Süt sığırı barınaklarını planlarken;
Hayvanlar için en uygun çevre koşullarını sağlayabilmeli,
Maliyeti olabildiğince düşük olmalı,
Ahırımızı zamanla büyütebileceğimizi düşünerek yapmalıyız,
Ahırımızın çeşitli yaş gruplarından hayvanları barındırabilecek bölümleri olmalı,
Ahırda çalışanlar hem kolay ve zahmetsiz çalışabilmeli, hem de ahırımızın sağlık ve korunma koşulları iyi olmalıdır.
Süt sığırları için yapılacak barınaklarda süt sığırlarının çevre istekleride göz önünde tutulmalıdır. Genel olarak;

Sığırlar -18°C ile +24 °C arasındaki sıcaklığa adapte olabilirler. İnekler için en uygun ortam sıcaklığı 10-15 °Cr17; dir.
Ahırdaki nem oranının ise %60-80 arasında olması istenir.
Barınaklarda havalandırmanın da öneminden daha önceki konularda bahsetmiştik. Sağmal bir inek için saate 50 m³, bir buzağı için saate 10 m³ civarında havalandırma sağlanmalı, hayvan başına 20 m³ temiz hava ortamda bulundurulmalıdır.
Çalışanların işlerini kolaylaştırmak ve hayvanları daha kolay kontrol etmek için ise geceleri aydınlatma yapmak gerekmektedir. Aydınlatmada mümkünse floresan lambalar kullanılmalıdır. Her bir m² zemin alanı için 2,5 watt varise sağım ünitesinde her bir m² zemin alanı için 10 wattr17; lık ışık kaynağı kullanılmalıdır.
Hayvansal üretimin önemli bir kolunu oluşturan damızlık süt sığırları ve yavrularının bakımı ve beslenmesine gereken özen gösterilmelidir. Böylece daha fazla ürün elde edilerek kârın arttırılması sağlanmış olur.

SAĞMAL İNEKLERİN BAKIM VE BESLENMESİ
Günlük sağım sayısı işletmenin iş gücü ve ineklerin verim düzeyine bağlı olarak değişir. Genel uygulama günde iki sağımdır. Yüksek süt verimli ineklere sahip işletmelerde günde 3 kez sağım yapılır. Günde iki sağım yapmak için en uygun zaman aralığı 12 saattir. Eğer bu sağlanamıyorsa iki sağım arası en fazla 16 saat, en az ise 8 saat olarak düzenlenebilir.

Süt ineği yetiştiriciliği günümüzde mera şartlarından ayrılarak, tamamen ahır şartlarında yapılmaktadır. Bu nedenle ahırın fiziksel şartlarının tam anlamı ile yeterli olması gerekir. Ahırlar yoğun gaz birikiminin kolayca tahliye edileceği şekilde inşa edilmelidir. Ahırdaki zararlı gazları dışarı atmanın, hayvanlara ihtiyaçları kadar temiz hava sağlamanın ve ahır içindeki rutubeti azaltmanın en iyi yolu havalandırmadır. Bu nedenle yetiştiricinin hayvanların üşüyeceği korkusunu kafasından atması gerekir.

Normal olarak süt sığırlarının rasyonları % 60 kesif yem, %40 kaba yemdir. Bir ineğin günde tüketeceği kaba yem miktarı canlı ağırlığının % 2,5-4,5 u kadardır. Günlük silaj yemi tüketiminin 30-35 kg ı aşmamasına dikkat edilmelidir. Günlük kesif yem miktarı ise vücut ağırlığının % 2-3 ü kadardır.

İneklerin doğumdan sonra başlayan laktasyon dönemi 285-305 gün sürer. Laktasyon döneminde ineklerin beslenmesine ayrı bir özen gösterilmesi gerekir. Doğumdan sonra süt ineklerine özellikle kaliteli kaba yem yedirilmelidir. Karlı bir işletmecilik için mümkünse kaliteli kaba yem, işletmede üretilmelidir. Eksik kalan yem ise işletme dışından temin edilebilir.

GEBE İNEKLERİN BAKIM VE BESLENMESİ
Sığırlarda gebelik yaklaşık 280 gün devam eder. Gebeliğin bilinmesi özellikle kuruya çıkarma ve doğurma zamanının tespiti ve sürüde uygulanacak bakım ve beslemenin kararlaştırılması açısından önemlidir. Doğumu yaklaşan inekler sakinleşir ve hareketleri yavaşlar. Meme, özellikle düvelerde çok büyür ve gerginleşir. Doğumuna bir hafta kaldığı tahmin edilen inekler işletme içinde bu amaçla kullanılabilecek doğum bölmesine alınmalıdır. Doğum bölmesi 12-16 m 2 lik, aydınlık ve göz önünde bulundurulabilecek bir alan olmalıdır. Bölme temiz ve dezenfekte edilmiş olmalıdır. İnek doğum yapana kadar bağlanmamalıdır.

Gebeliğin ilk aylarında, yem rasyonlarının yüksek değerlerde besin maddeleri kapsaması gerekmez. Yaşama payının biraz üzerindeki besin değerleri yeterli olur. Gebelik ilerledikçe rasyonların besin maddesi kapsamı artış göstermelidir. Gebeliğin 5. ayında ortalama 5 kg süt verimine eşit, 7. ve 9. ayında ise 7-10 kg süt verimine eşit değerlerde beslenmelidir.

Bunun için örnek bir besleme programı şu şekilde olabilir.
İnek gebeliğinin ilk üç ayında;
Merada doyasıya ve günlük 1-1,5 kg kesif yem veya 4 kg kuru yonca, 10-15 kg silaj yemi, 1 kg ise kesif yem şeklinde beslenebilir.

Gebeliğin 5. ayında ise;
5 kg yoncalı kuru ot, 15 kg mısır silajı, 2 kg karma yem şeklinde bir besleme uygulanabilir.

KURUDAKİ İNEKLERİN BAKIM VE BESLENMESİ
Kuruya çıkarılan inekler mümkünse ayrı olarak barındırılmalıdır. Mastitis problemi olan ineklerin tedavilerine ağırlık verilmeli, sağmal ineklerden ayrılarak temiz bir bölmeye alınmalıdır. Eğer böyle bir imkan yok ise temizliklerine daha fazla özen gösterilmelidir.

İnekler doğumdan 2 ay önce mutlaka kuruya çıkarılmalıdır. Gebeliğin 7. ayından itibaren kurudaki inekler günde 8-10 kg süt verecek düzeyde beslenmelidir.

Böylece inek sonraki laktasyonda en iyi süt verimine hazırlanırken, sağlıklı bir buzağı da doğurmuş olacaktır.
Doğuma bir hafta zaman kala yedirilecek yemin miktarı hacimce azaltılmalı, gaz yapıcı yemler yedirilmemelidir. Kaliteli kuru ot, hasıl mısır, iyi kalite çayır otu gibi kolay hazmedilen yemlerden yararlanılmalıdır. İneklere, kuruya alındıktan sonra 2-3 hafta kesif yem verilmemeli, besleme sadece kaliteli kaba yemlerle yapılmalıdır. Doğuma 1 ay kala hayvanın yağlanmasını önlemek için, günde 3,5-4 kg geçmeyecek şekilde kesif yem verilmeye başlanmalıdır. Gebe ineklerin, vitamin ihtiyacını karşılamak üzere kuru dönemin başında ve sonunda olmak üzere özellikle A vitamini takviyesi yararlı olur.

Buzağıların Bakım ve Beslenmesi
Gebe inek, doğuma yakın steril bir bölmeye alınır.

Yeni doğan buzağı dış çevreyle, bu ortamda tanışır. Buzağı doğumdan 15-30 dakika sonra ayağa kalkar ve meme aramaya başlar. Memeler temizlenip kontrol edildikten sonra buzağının emmesine yardımcı olunmalıdır. Buzağıların büyük bir kısmı doğumdan 1 saat sonra yardım olmaksızın analarını emebilirler. Buzağıların beslenmesinde çok önemli bir yeri olan ağız sütü yani Kolostrum, ineğin doğumdan itibaren ilk 4 gün süresince verdiği süttür.

Buzağıların doğumu izleyen en kısa sürede ağız sütü içmeleri gerekir. Ağız sütü içinde taşıdığı bağışıklık maddeleri nedeni ile buzağının bakteriyel hastalıklara dirençli olmasını sağlar. Yalnız bu yararın sağlanması buzağının ilk 24 saat özellikle de ilk 6 saat içerinde yeterince ağız sütü içmesine bağlıdır. Ağız sütünün sindirimi kolaydır ve normalden % 40 daha besleyicidir. Ayrıca ishal yapıcı etkisi olan ağız sütü, ana karnında iken buzağının sindirim sisteminde biriken kalıntının atılmasını kolaylaştırır.

Doğumdan sonra buzağının siyaha yakın renkte jelimsi bir dışkı çıkarması ağız sütü içtiğinin göstergesidir. Anaya iyi ve kaliteli yeşil yem sağlanmışsa ağız sütü A vitamini bakımından zengindir. Buna rağmen buzağıya ilk 12-24 saat içinde enjeksiyonla A,D,E vitaminleri verilmelidir. Buzağıya içirilecek ağız sütü miktarı toplam ağırlığının % 6 sı civarında olmalıdır.

Buzağının sütten kesildikten sonra günlük 450-600 gr canlı ağırlık artışı kazanması için günlük 0,5 - 1 kg. kuru yonca otu ve 1-1,5 kg buzağı yemi tüketmesi gerekir. Süt kesiminde arzu edilen bu düzeye ulaşılabilmesi için buzağının önüne ikinci haftadan itibaren serbest olarak iyi kaliteli yonca otu, buzağı başlangıç yemi ve içme suyu mutlaka taze olarak verilmelidir. Buzağı başlangıç yemi; 1. haftadan itibaren 12. hafta sonuna kadar, buzağının önüne konulması gereken sindirilebilirliği yüksek kesif yemdir. Eğer yemler işletmede üretilecek ise yemin kalınlığı pratik olarak bulgur inceliğinde olmalıdır. Ayrıca lezzetini artırmak ve tozumayı önlemek için % 5 kadar melas katılmalıdır. Eğer yem piyasadan temin ediliyor ise pelet yem tercih edilmelidir.

Süt kesiminden sonra da buzağıların bakımına özen gösterilmelidir. Süt kesiminden sonra 2-3 hafta daha buzağı büyütme yemine devam edilmesi süt kesim stresini biraz daha azaltmaktadır. 3-6 aylık yaş grubunda bulunan buzağılarda 550-650 gr canlı ağırlık artışı sağlayabilmek için günde 2 kg kaliteli kuru yonca otu ve 1,5 kg buzağı büyütme yemi beslemede kullanılmalıdır.

Tüm hayvanların özellikle de genç hayvanların barınakları temiz, havadar ve güneş görecek şekilde olmalıdır. Hayvanların vücut gelişiminin normal olması için mutlaka meraya çıkarılmalıdır.

DANALARIN BAKIM VE BESLENMELERİ
Sütten kesilen erkek hayvanlar gruplar halinde barındırılmalıdır. Bu hayvanların barındırılacağı bölmeler yeterli yemlik ve suluğa sahip olacak şekilde oldukça basit yapılmalıdır. Bunun için en uygun barınaklar yarı kapalı sundurmalı ahırlardır. Bu tip ahırların hem inşaat maliyeti hem de işçilik ihtiyacı düşüktür. Bu barınaklar için;

Her bir hayvan için büyüklüğüne de bağlı olarak 30-60 cm lik yemlik uzunluğu yeterlidir.
10-15 hayvan konulan bir bölme için bir adet suluk yeterlidir.
Yemliklerin hayvanlar tarafında kalan kısmına 1,5-2 metre genişliğinde beton bir zemin yapılması faydalıdır.
Genç hayvanlar bağlanmamalı serbest olarak büyütme sistemi üzerinde durulmalıdır.
Bu dönemdeki danalara canlı ağırlıklarına göre yemleme yapılmalıdır. Yemlemede mümkünse Mısır Silajı, kesif yem ve Yonca, Çayır ve fiğ gibi kaliteli kaba yem kullanılmalıdır.

DÜVELERİN BAKIM VE BESLENMESİ
Kültür ırkı erkek ve dişileri için ergenlik çağı 6-8 aydır. Bu dönemde erkek ve dişi buzağıları birbirinden ayırmak gerekir. Düvelerin çok erken yaşta doğum yapmaları istenmez. Hayvanın hem kendisine hem de buzağısına zarar vermeyecek dönemde doğum yapması arzu edilir.

Bu dönem belirli bir yaşın yanında yeterli canlı ağırlığa ulaşması gereklidir. Düveler normalde en az 15 aylık ve yaklaşık 375 kg canlı ağırlığa ulaştığında damızlık olarak kullanılabilirler. Damızlık adayı dişilere aşırı veya yetersiz besleme yapılmamalıdır. Düvelerin canlı ağırlık artışı günde 650-700 gramı geçmemelidir. Düvelere verilecek kesif yem miktarı, hayvanın yaşı ve kullanılan kaba yemin kalitesine göre belirlenmelidir. Kaliteli kaba yem kullanılması halinde 1,5-2,5 kg kesif yem yeterli iken; kalitesiz kaba yem ile beslemede bu miktar 3-3,5 kg a kadar artırılmalıdır.

Düvelerin beslenmesine örnek bir rasyon şöyle olabilir.
3 kg yonca, çayır, fiğ gibi Kuru ot
8 kg mısır silajı
1,5-2 kg kesif düve yemi
Son düzenleyen Safi; 17 Mart 2017 01:17