Margaret Thatcher
Siyaset sonrası hayatı
1992'de "barones" unvanı aldı. Bu sayede Lordlar Kamarası'na girme imkânı elde etti. Kamara'da Maastricht Antlaşması'nı eleştiren bir dizi konuşma yaptı. "Fazla ileri giden bir antlaşma" olarak niteledi, Haziran 1993'te ise Lordlar Kamarası'nda "ben bu antlaşmayı asla imzalamazdım" dedi. Ayrıca antlaşmanın referanduma sunulmasını, üç büyük parti de onay verdiğine göre halkın görüşünün sorulması gerektiğini savundu.
Ağustos 1992'de NATO'ya Goradze ve Saraybosna'daki Sırp saldırısını durdurması ve Bosna Devleti'ni koruması için çağrıda bulundu. Bosna'daki olayların "Nazilerin en kötü azgınlıklarını hatırlattığını" söyledi. Aynı yılın Aralık ayında Bosna'da bir soykırım olabileceğini söyledi. Nisan 1993'te, Srebrenica'daki ilk katliamın ardından Thatcher bunun "Avrupa'da bir daha asla görmeyeceğimizi düşündüğü türden bir ölüm tarlası" olduğunu söyledi.
1990'da Başbakanlıktan istifa ettikten kısa süre sonra Kraliçe tarafından İngiltere'nin en büyük nişanlarından Liyakat Madalyası ile ödüllendilmişti. Ayrıca, eşi Denis Thatcher'a 1991'de baronetlik verildi (böylece oğulları Mark, bir soyluluk unvanı devralabilecekti). Bu, 1965'ten beri baronetlik unvanının ilk verilişiydi. 1995'te Thatcher'a, İngiltere'nin en yüksek şövalyelik örgütü olan Garter Örgütü üyeliği verildi.
Haziran 1992'de tütün devi Philip Morris Şirketi'ne yılda 250.000$ maaş ve vakfına yıllık 250.000$ bağış karşılığı, jeopolitik danışman oldu.
1993'ten 2000'e kadar, 1693 kraliyet beratıyla kurulan Virginia, ABD'deki William ve Mary Koleji'nde rektörlük yaptı. Ayrıca İngiltere'nin tek özel üniversitesi olan Buckingham Üniversitesi'nin rektörlüğünü yürüttü. Bu işinden 1998'de emekliye ayrıldı.
Hatıralarını Güce Giden Yol ve Downing Street Yılları adında iki cilt halinde kaleme aldı. 1993'te BBC televizyonunda yayımlanan Downing Street Yılları'nda Thatcher, başbakanlıktan istifa etmesine neden olan bakanlar kurulu isyanını "yüzü gülen ihanet" olarak tasvir etti.
Kamuoyu nezdindeki desteğini sürdürmekle birlikte, özel konuşmalarında Thatcher, John Major'a siyasetinden duyduğu rahatsızlığı belli etti. Bu görüşleri basına da sızdı ve yayımlandı. Major hükümetinin kamu harcamalarını artırmasını, vergi artırımlarını ve Avrupa bütünleşmesine verdiği desteği eleştirdi. 1994'te Tony Blair'in İşçi Partisi lideri seçilmesinin ardından Mayıs 1995'te verdiği bir mülakatta, Blair'i "Muhtemelen Hugh Gaitskell'den beri en müthiş İşçi Partisi lideri. Onların ön saflarında çok sosyalist görüyorum ama Bay Blair bunlardan biri değil. Gerçekten değiştiğine inanıyorum." diye övdü.
Muhafazakâr Parti'nin İşçi Partisi tarafından hezimete uğratıldığı seçimlerin ardından yapılan Parti başkanlığı seçiminde, Thatcher, "devlet hakkında modası geçmiş fikirlere sahip ve Avupa'nın bütünleşmesini savunan" Kenneth Clarke'tan "sonsuz kere daha iyi bir başkan olabilecek" Iain Duncan Smith'i destekledi.
2002'de yayımladığı Devlet Sanatı: Değişen Dünya İçin Stratejiler adlı kitabında, 1990'daki istifasından beri uluslararası ilişkiler konusunda geliştirdiği düşünceleri dile getirdi. Kitabın özellikle Avrupa Birliği konusundaki bölümleri tartışma yaratıcı mahiyetteydi: İngiltere'nin milli egemenliğini koruması için üyelik koşullarının gözden geçirilmesini, bunun başarısız olması halinde, Avrupa Birliği'nden ayrılarak NAFTA'ya katılmayı öneriyordu. Bu bölümler, The Times gazetesinde tefrika halinde yayımlanmaya başladığı 18 Mart Pazartesiden, sağlık sebepleriyle demeç vermesinin doktorları tarafından yasaklandığının açıklandığı 22 Mart Cumaya kadar siyasi alanda öfkeye neden oldu. Thatcher, bir dizi küçük felç geçirmiş, sağlık durumu çok hassas bir duruma gelmişti.
11 Haziran 2004'te, Thatcher, eski ABD Başkanı Ronald Reagan'ın Washington'da Milli Katedral'deki cenaze töreninde video kaydıyla gösterilen dokunaklı bir veda konuşması yaptı.
Aralık 2004'te Muhafazakâr milletvekilleriyle yaptığı özel bir toplantıda, İngiliz Hükümeti'nin nüfus kağıdı çıkarma projesine karşı olduğunu açıkladığı söylenir. Thatcher'ın nüfus kağıtları için "bu ülkeye tamamen yabancı, Cermenik bir kavram" dediği iddia edilir.
13 Ekim 2005'te, Thatcher, Hyde Park'daki Mandarin Oriental Oteli'nde, Kraliçe ve Edinburgh Dükü'nün de katıldığı bir partiyle 80. doğumgününü kutladı. Orada, artık Aberavon Lordu unvanını almış olan Geoffrey Howe, Thatcher'ın siyasi kariyeri için "Onun gerçek zaferi sadece bir değil iki partiyi değiştirmiş olmasıdır, öyle ki İşçi Partisi tekrar iktidara geldiğinde, Thatcherizmin ana gövdesinin artık değiştirilemez olduğu kabul edilmişti." dedi.
Eylül 2006'da, Thatcher, Washington'da 11 Eylül 2001 Saldırıları'nın 5. yıldönümü için düzenlenen resmî anma toplantısına ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'in misafiri olarak katıldı. Ziyareti sırasında ABD Devlet Bakanı Condoleezza Rice ile de görüştü.
Margaret Thatcher