tazminat
isim, hukuk (tazmi:na:tı) Arapça taøm³n¥t
Zarar karşılığı ödenen para, ödence:
"Benim bir raporum üzerine sonradan adamcağıza bileği için üç beş lira tazminat verdiler."- R. N. Güntekin.
Birleşik Sözler
- tazminat davası
- manevi tazminat
- ihbar tazminatı
- kıdem tazminatı
- makam tazminatı
- ölüm tazminatı