KONSOL PİYANO Tellerin dikey (modern piyano çapraz) olarak bağlandığı dikdörtgen ya da kare şeklinde ayakta duran ses tahtasının korunması amacıyla genellikle duvara yakın tutulan, bu nedenle de duvar piyanosu olarak da adlandırılan konsol piyano konsol piyano kabaca aşağıdaki bölümlerden oluşur.
- ŞASE (PİK DÖKÜM ÇELİK ŞASE)
- SES TAHTASI (MASİF VEYA LAMİNE)
- MEKANİZMA BÖLÜMÜ (susturucular,alt mekanik,çekiç bloğu,mekanik balkon)
KONSOL PİYANO MEKANİZMASINI BÖLÜMLERİ 1.Mekanik Balkon
Mekanizmada bulunan temel mekanik,sürdin bloğu ve çekiç bloğunun bağlandığı yere denir.Mekanizma kirişi de denir.Ağaç kullanılarak yapılmıştır.Her üç bloğun vida delikleri bu kısımda bulunduğundan sağlam ve dayanıklı ağaçlardan yapılır.Uç kısımlarından mekanizma yanlıklarına vidalanır.Sürdinlerin tümünü açmaya yarayan ve pedala bağlı kaldıraç bu kısımdadır.
2.Alt mekanik- Temel mekanik gövdesi
- İtme dili
- Yakalayıcı
- Yakalayıcı teli
- Şerit teli
- Alt mekanik ayağı
- Susturucu kaşığı
- Alt mekanik vidası
- İtme dili yayı
- Yakalayıcı keçesi
- Mekanik altlığı
3.Çekiç bloğu- Gövde
- Ayak
- Çuha, Yastık
- Geyik derisi
- Keçe
- Altlık
- Yakalayıcı kaşığı
- Yakalayıcı kaşığı derisi
- Yakalayıcı kaşığı kolu
- Çekiç kolu
- Çekiç çekirdeği
- Çekiç başlığı üst keçesi
- Çekiç başlığı alt keçesi
- Şerit
- Çekiç Yayı
- Baskı demiri ve vidası
(ref:
PIYANO AKORT )
Piyanonun telleri çekiçle vurularak titreştirilir. Kuşkusuz olay bu kadar basit değildir. Parmağın tuşa basması ile birlikte, çok ince ayarlanmış bir sıra olay birbirini izler. Tele vuracak çekicin vuruşu yapar yapmaz telden ayrılması gerekir ki, telin titreşimini söndürmesin. Çekicin tele vurduktan sonra sıçramasını önlemek gerekir. Hemen, ikinci bir vuruşa hazır olmalıdır. Yani, vuruş mekanizması hızla başlangıçtaki durumuna dönebilmelidir. Ayrıca seslerin birbirine karışmasını önlemek için ardı ardına vuruşlar yapılırken, bir önce titreştirilen tellerin söndürülmesi gerekir. Yani, tuşa basılınca ses başlamalı, bırakınca da kesilmelidir. Bütün bunları büyük bir incelikle yapabilen düzeneğe piyanonun mekanizması denir. Mekanizma, anlaşılması zor, karmaşık bir sistemdir. Bazı piyanoların mekanizmasında 7000'den fazla parça vardır. Demek ki, her tuşa 80kadar parça düşmektedir.

Çekiçler keçeyle kaplanmıştır. Çekiçler çok sert yada çok yumuşak olmamalıdır. Yumuşak çekiçler donuk, cansız bir ses oluşturur. Sert çekiçler ise çınlayan, acı bir ses oluşturur. Tuşa basılınca ve çekiç harekete geçince tele değmekte olan bir keçe yastık telin üzerinden kalkar. Tam çekicin tele vurmasından önce, bir kaldıraç çekici tuştan ayırır. Zaten hızla hızla hareket etmekte olan çekiç tele doğru hareketine serbestçe devam eder. (Eğer tuşa yavaş yavaş basılırsa çekiç hızlanmaz ve tele vuramaz. Dolayısıyla bir ses oluşmaz.) Tele vurup geri dönen çekiç, geri engeli tarafından (Yakalayıcı) yakalanır ve tutulur. Tuş kalkınca, yastık keçe (Susturucu keçesi) yeniden telin üzerine inerek susturulur.
˚PİYANO SESİNİN ÖZELLİKLERİ
Piyano frekansını telin boyuna, birim kütlesine ve gerginliğine bağlayan (5.2) bağıntısı ancak ideal esnek teller için tam olarak geçerlidir. Piyano tellerinde ise yapılışlarından gelen bir katılık (esnek olmama) özelliği vardır. Bu özellik, titreşen telin denge noktasına dönme hızını artırır. Yani, sanki tel daha gerginmiş gibi bir etki yapar. Dolayısıyla, telin titreşim frekansı (5.2) bağıntısından beklenenden fazla olur. Teldeki katılığın etkisi yüksek selenlerde daha belirgindir. Bunun sonucu olarak, selenler arasındaki tam sayı oranı bozulur. Yani, adeta piyano telinde selenlerin değil üst seslerin oluştuğu düşünülebilir.
Her şeyleri aynı, yalnızca birinin boyu diğerinin yarısı olan iki esnek teli göz önüne alalım. Kısa telde oluşan sesin frekansının diğerininkinin tam iki katı olması beklenir. Ama teller esnek değilse (piyanodaki gibi), kısa telden çıkan ses uzundan çıkanın üst sekizlisi olmaz; sekizliden biraz daha tiz olur. Öyleyse, piyanoda birbirinin sekizlisi olan tellerin boy oranı 2/1 olamaz; 2/1,06 ile 2/1,03 arasında değişir. Bu orana piyanonun telleme ölçeği denir. Her şeyleri aynı teller kullanılıyorsa, sekizliyi verecek telin boyunun bu telleme ölçeğine göre ayarlanması gerekir. Kuşkusuz, tellerin gerginliklerini ve birim kütlelerini değiştirerek de frekanslar arasında 1/2 oranı sağlanabilir.
Modern piyanolarda kullanılan ses dizisi tampere dizi denilen dizidir. Tampere dizide sekizli aralığı (2/1 aralığı) 12 eşit parçaya bölünmüştür. Buna göre, tampere dizideki yarım sesin bağıl frekansı y12=2/1 eşitliğinden, y=1,060 olarak bulunur. Buna göre, örneğin la4 sesinin frekansı 440,0 Hz. ise la4# sesininki 440,0X1,060=466,4 Hz olacaktır. Veya la4 sesini veren telin boyu örneğin 52,0 cm ise, la4# sesini veren telin boyu 52,0/1,060=49,1 cm olacaktır.
Şimdi, piyanodan yayılan sesin niteliğini değiştiren bazı etkenler üzerinde duralım. Her şeyden önce, tellerin tam esnek olmayışı yüzünden, çıkan karmaşık sesin içindeki selen düzeni bozulduğu için, piyano sesi biraz uyumsuzdur (dersizdir) ve bu uyumsuzluk piyano için karakteristik bir özelliktir. Gerçekten, hem müzikçileri hem de müzikçi olmayan kişileri içeren topluluklara, sentezle oluşturulan seslerden hangisinin piyano sesine benzediği sorulunca, hepsi de, içinde tiz sesler bulunanları seçmişlerdir.
Daha önce de belirtildiği gibi, piyano sesinin içerdiği üst seslerin frekansları, sesin frekansı arttıkça, karşılıkları olan selenlerinkinden gitgide daha farklı olur. Frekans arttıkça, üst sesler gitgide daha diyezli olur. Yani selenler değil üst sesler oluşmakta ve bunların frekansları kendilerine karşı gelen selenlerden gitgide daha büyük olmaktadır. Piyano sesindeki dersizlik apaçık bellidir.
Piyano seslerinin niteliğini etkileyen ikinci bir etken, sesin başlayış ve bitiş (sönüş) biçimidir. Bu, her çalgıda farklıdır. Piyanoda, tele, çekicin vurmasıyla ani olarak enerji verilir. Bu bir ses patlamasıyla sonuçlanır. Patlama çabucak söner. Ama, telin serbest titreşimiyle oluşan ve daha az şiddetli olan ses uzun süre devam eder. Yani, piyano sesi, iki ayrı sesin bileşkesi gibi düşünülebilir. Sönme hızları farklı olan bu iki ses, piyano telinin farklı iki titreşim (birisi ses tahtasına dik, birisi ses tahtasına paralel) yapmasından doğar. Çekicin vuruşu dikey titreşime neden olur. Bu titreşimin enerjisi eşik yoluyla ses tahtasına aktarıldığı için çabucak biter ve titreşim söner. Yatay titreşimin enerjisi ise, tel eşiğe bastırılarak titreşmediği için (boyuna titreşim) ses tahtasına kolayca geçemez. Dolayısıyla ses uzayıp gider.
Piyano sesini karakterize eden etkenlerden biri de, bütün üst seslerin sönme hızının aynı olmamasıdır. Bazı seslerin önce sönüp sonra tekrar canlanması dikkat çekicidir. Bazı sesler de düzgün biçimde sönmektedir. Dolayısıyla, piyano sesinin tınısında zaman içinde değişiklik olmaktadır.
Piyano sesine özellik sağlayan başka bir etken, bir tek perdeyi elde etmek için birlikte seslendirilen iki veya üç telin düzenlerinin birbirine tam uymayışından doğan vurulardır. Az sayıda vuru sese sıcaklık katar. Bu nedenle, piyanonun sesi dinleyiciler tarafından sıcak bulunur (Çok sayıda vuru rahatsızlık verir). Sesin sıcaklığı kuşkusuz öznel bir niceliktir. Ama bunun vurularla ilgili olduğu da kuşkusuzdur. Nitekim, birkaç keman tarafından tek sesli olarak çalınan bir melodi sıcak bulunur da, aynı melodi tek bir keman tarafından çalınınca sıcak olmadığı söylenir. Çünkü, tek kemanda vurular oluşmaz. Ayrıca, tam ve kesin frekanslı selenlerden elektronik olarak oluşturulan sentetik sesler de, vuruların yokluğundan dolayı, sıcaklıktan yoksundur.
Piyanonun sesine özellik veren bir diğer etken; çalgının diğer kısımlarından (teller dışındaki kısımlardan) gelen seslerdir. Özellikle, tiz seslerde, çekicin tele vurmasıyla oluşan vurma sesi çok dikkat çeker. Pedal gürültüleri, vurulmamış olan tellerin vurulanlara uyarak titreşmeleri, vb.., bir piyanonun sesini tanımamızı sağlayan ipuçlarıdır.