Arama


arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
25 Mart 2006       Mesaj #22
arwen - avatarı
Ziyaretçi

" SAVAŞTAN ÖNCEKİ DURUM"

Ad:  Çanakkale Destanı12.jpg
Gösterim: 768
Boyut:  60.1 KB
MEMLEKETİN GENEL DURUMU
1914'lü yıllarda Osmanlı, Avrupalıların deyimiyle Doğunun " Hasta Adam" yorgun ve halsizdi. 1. Dünya Savaşı'na girecek durumda değildi. Daha yeni çıktığı Balkan Savaşının yaralarını saracak zaman bile bulamamıştı. 1911 Trablusgarp ve 1913 Balkan muharebeleri yenilgileri Osmanlı'nın adeta belini bükmüş ve kendisine gelmesi çok zor olan bir süreç içerisine girmesine neden olmuştur.

Genç Türklerin iktidara geldiği 5 yıl içinde büyük toprak kayıplarına uğramıştı.örneğin; " Bulgaristan bağımsızlaşmış, Selanik, Girit, Ege Adaları Yunanistan'a kaptırılmıştı. İtalya Trablusgarb'ı ve Oniki Ada'yı ele geçirmiş; İngiltere Mısır üzerine protektora ilanının ardından Kıbrıs'ı ilhak etmişti. "

En değerli ordularını bozgunda kaybetmiş; kucak dolusu paralar ödenerek dışarıdan satın alınmış silah top cephane ne varsa onlarda ekim ve kasım ayının çamurlu, yolsuz Rumeli topraklarında düşmana terkedilmişti. Koca imparatorluk çağın, sanayi devriminin, bilim ve teknolojinin çok gerilerinde kalmış: zengin Avrupalıların kapitülasyon denen ekonomik ve mali boyunduruğu altında ezikti.

Ülkede ne sanayi denebilecek bir tesis, ne de tam anlamıyla yapılan bir tarım vardı. Gaz yağından iğnesine, silahından mermisine her şey için dışa bağımlı olan memlekete ne düzgün bir yol,ne bir liman, ne de fabrika vardı. İhmale uğramış insanları fakir ve okutulmamış, devlet yönetimi çürümüş hazinesi tamtakır olmuştu.Çürümüş ,hazinesi tamtakır olmuştur " Bir yıl öncesinden beri Alman askeri Türk ordusunda geniş ıslahat yapmış fakat Balkanlar'daki yenilgiler büyük zarar getirmişti."(2)

Bir çok bölgelerde asker aylardan beri maaşını alamamış, orduda moral kalmamıştı. Donanmada mutsuz ve demode bir haldeydi. Çanakkale'deki Garnizon perişandı. Silahları ise çağdışı idi

HÜKÜMETİN GENEL DURUMU
Siyasal durum ise tam bir karmaşa idi. " İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne bağlı olan Genç Türkler, 1909'da padişahı tahtan indirerek pek çok çevrede özellikle aydın çevrede tam bir destek kazanmıştı" (3) Ama 5 yıllık savaş ve iç bunalımlar gereğinden de fazlaydı. İmparatorluğun derme-çatma hükümeti bir başka hükümeti iş başına getirerek kuvvetlenmek, durumu düzeltmek imkanı kaçırmış; Genç Türklerin enerjileri kendi başlarını kurtarmanın umutsuz ve yalın mücadelesinde tükenmişti.

Artık ne demokratik seçimlerden, ne özgürlükten, ne bütün ırkların eşitliğinden ne de hilal altında birleşmeden bahseden yoktu.
Mali yönden hükümet iflas etmiş: ahlak yönünden eski zorbalık ve irtikap günlerine geri dönülmüştü.
  • Alan Moorehead, Çanakkale Geçilmez, " Gallipoli" Milliyet, yay. İstanbul-1972, s. 11
  • Fikret Günesen, Çanakkale Savaşları, Kastaş yay, İstanbul 1986, s.
  • Alan Moorehead , a.g.e,s.12
  • Alan Moorehead,a.g.e,s.12; S. Bilbaşar, Çanakkale 1915,2. baskı,s.2;
Yusuf Hikmet Bayür, Türk inkılabı Tarihi, CIII,(1914-1918 Genel Savaşı), Kısım IV, TTK, Ankara-1991, s. 314

"Bağdat ve Kudüs gibi dış eyaletlerde mahalli idareler korkutucu bir durumdaydı.Her an herhangi bir aşiretin bağımsızlığını ilan etmesi mümkündü."

Durum böyle olunca yani istikrarsız politikalar ardı arkasına uygulamaya devam edince İttihat ve Terakki yönetimi de gittikçe halkın gözünden düşmektedir. Çünkü politik durum tam bir keşmekeşti. İttihat ve Terakki'nin iktidara gelişi ile Sultan Abdülhamit'in tahtan indirilmesi önceleri dünyanın her yerinde olduğu gibi memleket içindeki çıkarcı çevrelerde iyimserlikle karşılanmıştır. Ancak aradan geçen beş yıl zarfında olup bitenler İttihat ve Terakki'ye oldukça sarsmıştır.

" Jön Türkler'in mücadeleleri politik bir kavga haline gelmiştir. Artık ilk günlerin parlak sözlerinden, serbest seçimlerden, daha öncede belirttiğimiz gibi imparatorluğu meydana getiren çeşitli din ve milliyetteki unsurların eşitliğinden bahseden yoktu" (5)

Kısacası cemiyet dehası kendisini yitirmişti.
Çanakkale deyince aklımıza Dünya’da bir ilk olan Çanakkale Savaşı gelir. Çanakkale Savaşı’nın ruhu ve özü; vatan, millet, din ve bayrak sevgisidir. Çanakkale Savaşı’nda vatanı, milleti, dini ve bayrağı için iki yüz elli bin askerimiz şehit oldu.

Çanakkale Savaşı Dünya’da eşi olmayan bir savaştır. Çanakkale Savaşı’mız büyük bir insanlık örneğidir. Bu hiçbir savaşta olmamıştır. Örneğin; bir Türk askerinin vurulan bir Yunan askerinin yarasını sarması gibi..

Ama keşke savaşlar hiç olmasa. Her ne kadar insanlık olursa olsun savaş vahşettir. Suçsuz insanlar küçük ve masum çocuklar ölür. Bir toprağa bomba düştüğünde o toprakta senelerce bitki yetişmez. O zaman ihtiyacımız olan bir tek şey var: O şey de barış, kardeşlik, dostluk, sevgidir. Niçin savaş olsun? Niçin masum insanlar küçük çocuklar ölsün. Niçin kendi Dünyamız’ı yok ediyoruz? Savaşlarda doğal güzellikler de yok oluyor. Çocuklar psikolojik yönden etkileniyor. Size soruyorum… Bu güne kadar savaşın faydasını gören olmuş mudur? Vereceğiniz cevap tabiki “hayır”.

Ancak Dünya Tarihi’nde bir ilk olan Çanakkale Savaşı büyük bir insanlık örneğidir. Örneğin; Türk siperlerinin önünde vurulmuş olan bir askere, savaş esnasında iki tarafta ateş ettiği zaman bir Türk askeri o askeri kucaklayıp düşman siperine götürüp ait olduğu bölüğe veriyor. Zaten Türkler’in tarih boyunca herkese insanca davrandığı bilinir. Çanakkale Savaşı da bir insanlık örneğidir.

Ama keşke savaşlar olmasaydı. Neyimize lazım top, tüfek, silah… Keşke savaşlar olmasa, masum insanlar ölmese, çocuklar ölmese, doğal güzellikler yok olmasaydı. Dediğim gibi bir bombanın düştüğü yerde kim bilir kaç yıl, hatta kaç yüzyıl bitki yetişmeyecek. O zaman ihtiyacımız olan şeyler; barış sevgi, kardeşlik, dostluktur. Savaşlar olmasın, insanlar ölmesin. Sadece ve sadece barış ve sevgi olsun.

ÇANAKKALE İLE GENEL BİLGİLER...
Çanakkale Savaşı Dünya'da eşi olmayan bir savaştır. Savaşta metrekareye 6000 kurşun düşmüş, kurşunlar havada çarpışmıştır.14 ay 14 gün sürdü. Dünya'da ilk defa havada,karada ve denizde savaş oldu.{Bir savaşta üçüde oldu} Ayrıca Dünya'da ilk kez savaşa ölü toplama molası verildi. O kadar dar alanda o kadar çok ,nsan ölüyor ki savaşa mola vermek zorunda kalıyolar ve 8 saat ateşkes imzalıyorl. Herkes kendi ölüsünü toplasın diye. Tabi ayrı ayrı mezarlara koymanın imkanı yok toplu mezarlara gomüyorlar.

Düşmanın bu savaşta asıl amacı Çanakkale değildi. Çanakkale Boğazını kullanıyordu, İstanbul'a varabilmek için. İstanbul o zaman devletin başkenti başkent alınınca devlette otomatik olarak teslim alınacaktı.

ÇANAKKALE DENİZ SAVAŞI:
Çanakkale Deniz Savaşı'mızın 2 ayağı vardır.
Birinci Ayağı; düşman toplarını bize çevirmiş saldırmaya hazır bekliyor. Bölük komutanıda son emirleri vermiş. Tabi biraz da moral. Düşman saldırıya geçtiğinde bu paşanın verdiği emirle döşenen mayınlara çarpan düşman gemileri büyük bir yenilgiye uğradı

İkinci Ayağı; Seyit Onbaşı savaş esnasında boğazdan geçen gemileri durdurmak için 276 kiloluk topu kaldırarak Çanakkale Savaşı'nın seyrini değiştirmiştir.Bu Çanakkale Deniz Savaşı'mızın ikinci ayağıdır...

KARADA YAPILAN SAVAŞ
üşman karadan saldırıya geçmek için uygun bir yer bulup işareti oraya koymuştu ama rüzgarın bunları sürüklemesi sonucu yanlıs yerden karaya çıkarak yenilgye uğramışlardır.{İki askerimizin görüp yerlerini değiştirdiğide söyleniyor.}Düşmanın diğer yaptığı saldırılarda da başarısız oldular. Yahya Çavuş emrindeki 3 bölükle düşmanı büyül bir bozguna uğrattılar. Diğer yardımlar gelene kadar...

HAVADAN YAPILAN SAVAŞ: Düşman havadanda yaptığı saldırılarda da başarısız oldu...
Son düzenleyen Safi; 15 Kasım 2016 05:06