Arama


Demir YumruK - avatarı
Demir YumruK
Ziyaretçi
20 Ocak 2008       Mesaj #472
Demir YumruK - avatarı
Ziyaretçi
Süt için, kilo verin!

Son araştırmalar yeterli kalsiyum alımının, kalori yakılmasına yardımcı olduğunu ve yağ hücrelerinin çalışmasını önlediğini gösteriyor. 18 Ocak 2008 Cuma

Dilara Koçak Beslenme bilimi, yaşam süresi, sağlıklı bir ömür, hastalıklara karşı korunmanın yolları, daha sağlıklı nesilleri için besinlerin önemi, hastalıkları iyileştirmede beslenmenin önemi, gıda sanayini geliştirme, besin zenginleştirme gibi birçok konuda sürekli yenileniyor her gün pekçok araştırma sonucu yayınlanıyor. Bugün bunlardan bazılarını özellikle günlük hayata uygulanması kolay olanları sizlerle paylaşmak istedim.
Süt ve kilo ilişkisiYeni çalışmalar süt içmenin kemiklerinizi güçlendirmekten daha fazlasını yapabileceğini söylüyor. Gerçekte kalsiyum, vücutta kalori yakılmasına yardımcı olabilir ve yağ hücrelerinin yağ yapmasını önleyebilir. Kalsiyum alımı ve kilo kontrolü ilişkisi üzerine birçok çalışma yapmıştır. Sonuçlar gösteriyor ki fazla kalsiyum tüketen kişilerin, az tüketenlere göre vücut ağırlığı daha azdır ve daha az kilo kazanımları olmuştur. Sağlık açısından en yararlısı günde 1000 miligram kalsiyum tüketmektir. En iyi kaynakları; günlük süt ürünleri peynir, ayran, süt kefir, yeşil yapraklı sebzeler, balık kıkırdakları, kalsiyumla zenginleştirilmiş yiyeceklerdir.
Erkekler ve osteoporozOsteoporoz genellikle kadın hastalığı olarak bilinir ancak erkeklerde de görülebilir. Oregon Üniversitesinin istatistiklerine göre, 50 yaşlarındaki her sekiz erkekten biri kalça çatlağıyla karşılaşıyor. Bunun da nedeni, osteoporoz. Bu tehlike, kemikleri kırılana kadar erkekler tarafından fark edilmiyor. Hem erkekler hem de kadınlar için osteoporozu engelleme, çocuklukta başlar.
Günlük süt ürünleri kalsiyumun en iyi kaynaklarıdır. Ayrıca kalsiyumla zenginleştirilmiş ürünler ve tabletler ile fiziksel aktivite de güçlü kemikler sahip olmanıza yardımcı olacaktır. Düzenli fiziksel aktivite, yürümek, dans ve tenis kemik oluşumunuza yardımcı olacaktır.
Salata yardımcı mıdır?Kilo kontrolü ve kilo koruma stratejisi konusunda yapılan çalışmalara göre, düzenli bir fiziksel aktiviteyle beraber porsiyon miktarının azaltılması kalori alımını düşürüyor. Penisylvania Üniversitesinin araştırmalarına göre salatayı yemekten önce tüketmenin kişinin yediği miktara etkisi var. 42 kadın üzerinde yapılan çalışma sonuçlarına göre salatayı ilk yemek olarak fazlaca tüketen kadınlar tüketmeyenlerle kıyaslandığında, ilk yemek olarak tüketenlerin yemek alımlarında yüzde 12 azalma olduğu gözlemlendi. Araştırma sonuçlarına göre yemekten önceki düşük kalorili salata kilo kontrolünde etkili bir stratejidir.
Kahvaltıyı önemseyin
Kahvaltıyı atlamak, gün içindeki enerji seviyenizi olumsuz etkileyebilir. Kahvaltı atlamayla ilgili yapılmış 47 araştırmanın incelenmesi sonucunda kahvaltı eden çocukların etmeyen akranlarından daha iyi bir beslenme profili olduğu, kahvaltı eden kişilerin gün içinde daha fazla kalori tüketmelerine rağmen daha nadir fazla kilolu olduğu, kahvaltı yapmanın hafıza gibi bilişsel fonksiyonlar, sınav sonuçları ve okula katılımı iyi yönde etkilediği bulundu. Sağlıklı bir kahvaltının yüksek lifli ve besin değeri yüksek tam tahılları, meyve ve süt ürünü içermesi gerekir. Balık gerçekten beyin yemeği mi? Balık tüketmek kişiyi daha zeki yapar diye duymuşuzdur hep büyüklerimizden. Artık araştırmalar bu söylemi doğruluyor. Bu konuda bir ruh sağlığı merkezinde yaşları 65 ile 94 olan alzheimer hastalığı gelişen 800 kadın ve erkekte çalışma yapıldı. Araştırmacılar haftada en azından bir porsiyon balık tüketen kişiler ile hiç tüketmeyenlerle kıyasladığında, tüketenlerde alzheimer gelişiminin daha az olduğu gözlemlediler. Bu çalışma diğer çalışmalarda bulunmuş olan omega 3 yağ asitlerinin beyin hücreleri üzerindeki pozitif etkisini destekliyor. Omega 3 DHA, beyin hücre membranlarını sağlıklı tutması ve beyin hücreleri arasındaki bağlantıyı sağlaması yönünden biliniyor. Beslenmenize daha çok balık yağı ekleyerek beyninizi ve kalbinizi koruyabilirsiniz.


Akpunktur ile kansere çare!

Gazi Üniversitesi (GÜ) Akupunktur Kurs Koordinatörü ve Akupunktur ve Alternatif Tıp Derneği Başkanı Prof. Dr. Cemal Çevik, akupunkturun vücutta bulunan kanser hücreleriyle savaşan hücrelerin sayısını ve etkinliğini arttırdığını söyledi.
18 Ocak 2008 Cuma

1. Ulusal SPA ve Wellness Kongresine katılan Prof. Dr. Çevik, "alternatif değil, tamamlayıcı tıp" olarak adlandırdığı akupunktur tedavisinden yararlanmak isteyenlerin sayısının her geçen yıl arttığını söyledi. Hastaların yüzde 50sinin akupunktura kilo vermek için yöneldiğini ifade eden Prof. Dr. Çevik, "Oysa akupunktur, kanser ağrılarını ve kemoterapinin yan etkilerini azaltmaktan, menapoz tedavisine, ağrılardan, psikiyatrik rahatsızlıklara, uyku bozukluğundan, sigara, alkol bağımlılığı, kısırlık ve alerji tedavilerine kadar 300e yakınrahatsızlığın tedavisinde tek başına ya da tamamlayıcı olarak kullanılabiliyor" dedi. Bütün bunlara rağmen, akupunkturun öneminin henüz yeterince anlaşılamadığını ifade eden Prof. Dr. Cemal Çevik, yöntemden sadece maddi durumu iyi olanların yararlanabildiğini vurguladı. Akupunkturun iyileştirici etkisiyle ilaç kullanımının da azaldığını dile getiren Prof. Dr. Çevik, bunun ekonomiye büyük katkı sağlayacağını belirterek, söz konusu tedavi yönteminin sosyal güvenlik şemsiyesinden yararlananların ücretsiz kullanabileceği hale getirilmesi gerektiğini kaydetti. Kanser ağrılarını azaltıyorAkupunkturun kanser ağrılarını azaltmada da kullanıldığını anlatan Prof. Dr. Çevik, Avrupa ülkelerinde kanser tedavisi sırasında bilinen yöntemlerin, akupunkturla eş zamanlı kullanıldığına dikkati çekti. Kemoterapinin neden olduğu bulantı gibi yan etkilerin de akupunkturla azaltıldığını söyleyen Prof. Dr. Çevik, ayrıca akupunkturun tek başına kanseri iyileştirici etkisinin bulunduğunu anlattı. Prof. Dr. Çevik, "Bunun iddialı bir söz gibi algılanmasını istemem. Ancak akupunkturun vücutta bulunan kanser hücreleriyle savaşan hücrelerin sayısını ve etkinliğini artırdığı biliniyor" dedi. Prof. Dr. Çevik, akupunkturun menapoz döneminde, uyku düzensizliklerinde, migrende, bel ve sırt ağrılarında da kullanıldığını ve başarı oranının hastalık türüne bağlı olarak, ortalama yüzde 70 düzeyinde olduğunu anlattı. 700 uzman doktor kurs aldıTürkiyede 4 üniversitede akupunktur polikliniği ve 700e yakın uzmanın bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Çevik, 2005-2007 yılları arasında Gazi Üniversitesi Akupunktur Polikliniğine 856 hastanın başvurduğunu, bunların yüzde 75ini de kadınların oluşturduğunu belirtti. Hastaların yüzde 50sinin de kilo vermek üzere akupunkturu tercih ettiklerini, bunu ağrının takip ettiğini söyleyen Prof. Dr. Çevik, "Ayrıca diğer tedavi yöntemlerinden yanıt alamayan hastalar da geliyor. Sonuçta bizim hastalarımız zor hastalar. Pek çok yöntemi denedikten sonra geliyorlar" diye konuştu. Prof. Dr. Çevik, tedaviden yararlanmak isteyenlerin çoğunluğunu 30-39 yaş grubundaki hastaların oluşturduğunu da söyledi.
Son düzenleyen Safi; 7 Mart 2016 19:27