Zamanın Renkleri
İnsanlığa ayar ettim kendimi
Surat asık yüzler yüze hor baba
Utancımdan açamadım derdimi
Kulu kula sattırıyor var baba
Büyük küçük birbirini saymıyor
Eğik başın kulakları duymuyor
Örf adetler geleneğe uymuyor
Geleceğe bakan gözler kör baba
Bozulmuş dönmüyor devranın çarkı
Kimsenin kimseden kalmamış farkı
Muhabbet yerine dillerde şarkı
Zihinde kalmamış temiz yer baba
Meclisinde dikkat ettim lisana
İnsanın faydası olur insana
Dedim belki bir şey öğretir bana
Onda da kalmamış edep ar baba
Kendim için kendim bir düzen kurdum
Haklıyı savundum haksıza vurdum
Nefsimle savaştım önüne durdum
Bu zamanda başa çıkmak zor baba
Mekansız yerdeyim yoktur durağım
Gönüllere yakın gözden ırağım
Susuz topraklarda çorak kurağım
Kurt girmiş ağaçta olmaz bar baba
Tutulur mu havadaki dumanı
Boşa tüketmişim geçen zamanı
Rüzgarın önüne koydum samanı
Élden élé savuruyor har baba
Tuncayım değişmem asla rengimi
Bulamadım kafa uygun dengimi
Çok gönül e sardım sıcak sevgimi
Ağustosta üşütüyor kar baba
Tuncay Akdeniz