Arama

Medya Haber - Tek Mesaj #42

GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
15 Nisan 2006       Mesaj #42
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
Terörle Mücadele Yasası yürürlükte




İngiltere'de geçen aylarda parlamento tarafından oylanarak kabul edilen, terörü övmenin ve terör eylemlerine basın yayın yoluyla destek vermenin de suç sayıldığı yeni terörle mücadele yasaları bugün yürürlüğe giriyor.
Terörle ilgili her türlü eğitimi vermenin de suç olarak kabul edildiği yeni düzenlemeler, nükleer tesislerin bulunduğu kamuya kapalı bölgelerde gezmenin bile terörist eylem kabul edilmesini öngörüyor.
Parlamento ve Lordlar Kamarasında görüşüldüğü sırada büyük tartışmalara yol açan yeni yasal düzenlemenin sınırlarının çok geniş tutulduğunu düşünen bazı Lordlar Kamarası üyeleri de bu duruma karşı çıktı. Lordlar Kamarasının çok sayıda üyesi, yasanın ifade özgürlüğünü zedeleyeceği yolunda görüş bildirdi ve yasa Lordlar Kamarası tarafından, yeniden görüşülmek üzere beş kez parlamentoya geri gönderildi.
Başbakan Tony Blair ise 7 Temmuz bombalı eylemlerini destekleyen ve bunları öven insanların durdurulması için yasal düzenlemenin hayati olduğunu savundu.
Yeni yasa, polise, terör zanlılarını 28 güne kadar gözaltında tutma ve sorgulama hakkı da tanıyor. Blair hükümeti tarafından hazırlanan yasa taslağında bu süre 90 gün olarak belirlenmiş, ancak parlamentodaki tartışmalar sonucu süre 28 güne indirilmişti.

Sosyal Güvenlik tek çatı altında


TBMM Genel Kurulu'nda, sosyal güvenlik kurumlarını tek çatı altında birleştiren Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu Tasarısı kabul edildi.
Kanuna göre, Emekli Sandığı, BAĞ-KUR ve SSK kaldırılarak, bunların yerine "Sosyal Güvenlik Kurumu" oluşturulacak. Kurum; yönetim kurulu, genel kurul ve başkanlıktan meydana gelecek.
Kurumun en yüksek karar organı olan yönetim kurulu, 10 üyeden oluşacak. Başkan ve başkan yardımcısı dışındaki yönetim kurulu üyelerinin görev süresi 3 yılla sınırlanacak.
Genel Kurul, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı veya müsteşarının başkanlığında, çeşitli bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarından, sendika temsilcilerinden ve çeşitli kamu kurumu niteliğindeki en üst meslek kuruluşları tarafından görevlendirilecek temsilcilerden oluşacak. Genel Kurul, 3 yılda bir toplanacak.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun ana hizmet birimleri; Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü, Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü, Primsiz Ödemeler Genel Müdürlüğü, Hizmet Sunumu Genel Müdürlüğü, Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı ile Aktüerya ve Fon Yönetimi Daire Başkanlığı'ndan meydana gelecek.
Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü, kurumun prim tahsilatını yapacak.
Kanuna göre, Sosyal Güvenlik Yüksek Danışma Kurulu kurulacak. Sosyal güvenlik politikaları ve uygulamaları konularında görüş bildirecek olan Kurul, Milli Savunma, İçişleri, Maliye, Sağlık bakanlıkları, DPT ve Hazine müsteşarlıklarının temsilcileri, bazı kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum örgütlerinin başkanlarından oluşacak.
SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'nın merkez ve taşra teşkilatlarında kadrolu olarak görev yapan personel, mevcut statüleri ile her türlü taşınır ve taşınmaz mal varlıkları, tapuda bu kurumlar adına kayıtlı olan taşınmazları ve hizmet binaları, araç, gereç, malzeme, demirbaş ve taşıtları, alacakları, hakları, borçları, iştirakleri, dosyaları, yazılı ve elektronik ortamdaki her türlü kayıtları ve diğer dokümanlar kuruma devredilecek.



Türkiye'de işsizlik yok!


Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, "Türkiye'de işsizlik yoktur. Var diyenlere inanmıyorum" dedi.
Tekstil ve konfeksiyon sektörünün Türkiye'de bir küçülme yaşadığını belirten Çağlayan, Türkiye'nin lokomotif sektörü olan tekstil ve konfeksiyon sektörünün içinde bulunduğu durumdan çıkarılmasını ve özel olarak gözetilmesi gerektiğini kaydetti.
Türkiye'de mesleki eğitime yönelinmemesinin yanlış olduğunu kaydeden Çağlayan, sanayi olarak yaşadıkları en büyük sıkıntılardan birisinin konusunda yeterli bilgi ve beceriye sahip eleman bulamamak olduğunu bildirdi. Bu sorununun giderilmesi için mesleki eğitimin şart olduğuna dikkat çeken Çağlayan, Türkiye'de imam hatipliler ile mesleki eğitim konusunun birbirinden ayrılması gerektiğini söyledi.
"Türkiye'de işsizlik yoktur. Var diyenlere inanmıyorum. Neden? Vasıflı eleman bulmakta güçlük çektiğim için" diyen Çağlayan, kıdem tazminatı ve istihdamın önündeki engellerin de kaldırılması gerektiğini söyledi. Çağlayan, "bir sendika başkanı çıkıp, (Çağlayan işçinin alacağına gözünü dikti) dese de ben bunları söylemeye devam edeceğim. Göz dikenin de gözü çıksın" dedi.