Arama

Süvari Nedir?

Güncelleme: 18 Kasım 2015 Gösterim: 3.540 Cevap: 1
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
17 Haziran 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Süvari

Sponsorlu Bağlantılar
isim (süva:ri) Farsça sev¥r³

1 .
Atlı.

2 .
(askerlik) Atlı asker:
"Bir sabah süvarilerimizin şehre girdiği işitildi."- P. Safa.
3 . (denizcilik) Ticaret gemilerinde kaptanlık yapan kimse.

Birleşik Sözler
  • süvari alayı
  • süvari bölüğü
  • süvari polisi
  • süvari sınıfı

X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
18 Kasım 2015       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
SÜVARİ a. (ar. süvari).
1. Binici: Süvari sini düşüren at.
Sponsorlu Bağlantılar
2. Atlı asker.
3. Süvari alayı, atlı askerlerden oluşan alay.

—Ask. At üstünde savaşan, başlıca işlevleri bilgi toplama, başarıyı değerlendirme ya da düşmanın eylemini geciktirme olan ve hareket yeteneği ve yarattığı ani etkiyle (saldırı) savaşa katkıda bulunan askeri birliklerin tümü. (Bk. ansikl. böl.) || Süvari engeli, dikenli tellerle donatılmış sivri çubuklardan oluşan geçit engeli. (XVI. yy.'ın sonunda ispanyollar tarafından Friesland'da geliştirilen bu engel türü özellikle süvarilere karşı çok etkili olduğundan Almanlar buna “İspanyol süvarisi” anlamına gelen spanisher Reiter adını vermişlerdi.) || Hafif süvari, giyim kuşamı önceleri macar süvarilerıninkine benzeyen hafif süvari birliği askeri.

—Denize. Gemi komutanlarına eskiden verilen ad. || Ticaret gemilerinde kaptan.

—Ikt. tar. Süvari mukabele kalemi OsmanlI devletinde, kapıkulu süvarileriyle saray ağalarının maaş defterlerini denetlemekle görevli kalem. (Süvari mukabele kalemi. saraydaki çeşitli kuruluşların kalemleri tarafından tutularak bir kopyası maliye kalemine gönderilen maaş defterleriyle bu kalemde tutulan kayıtları karşılaştırırdı.)

-O sıf. Esk. denize. Süvari kaptan, osman- lı donanmasında, kapudane, patrona ve riyaleden sonra gelen kaptanlık rütbesi.

—Kur. tar. Süvari kaptan, osmanlı donanmasında kapudane, patrona ve riyale rütbesinin bir altında olan kaptan rütbesi. (Bu rütbedekiler yükselince riyale ya da liman reisi olurlar, donanmadaki gemilerde kaptan olarak görev yaparlardı.)

—ANSİKL. Ask. tar. Antikçağ süvarileri. Atın askeri amaçla kullanımının İ.Û. III. bin- yıl başlarına kadar uzandığı sanılır. Gerçekten de, Elam’da, Sus’ta, bilinen en eski süvari tasvirleri olan pişmiş toprak iki heykelcik ele geçirildi. Daha sonraları, Mısırlılar, Numidialılar, İşkiller ve Parthlar'ın gerçek anlamda süvari birlikleri vardı. Buna karşılık Antikçağ'da yunan ve roma dünyasında süvariler ancak ikinci derecede bir rol oynadı. Büyük İskender'in 30 000 kişiden oluşan bir ordusunda yalnızca 400, 4 200 kişilik bir roma lejyonunda da 300 süvari bulunmaktaydı.
Ortaçağ süvarileri. Erken Ortaçağ'ın başlarından itibaren, istilacı kavimlerin başarısı, süvarinin piyadeye üstünlüğünü kanıtladı. XI. yy.'da Araplar deve yerine at kullanmaya başladılar. Charlemagne döneminde eyer, üzengi ve gem ortaya çıkınca at giderek önem kazandı ve süvari birlikleri başlıca savaş araçlarından biri haline geldi.
Türk süvarileri. Osmanlı devletinden önce türk devletlerinin ordularında süvari sınıfını oluşturan birlikler at üzerinde, taşıdıkları belirli silahlarla (mızrak, kılıç vb.) düşmanlarına karşı savaşırken, gerektiğinde attan inerek piyade gibi de dövüşürlerdi (yaya cenge inmek). Bu durumda atları sütre gerisinde "at tutucuları" tarafından bekletilirdi. Atın manevra ve hareket yeteneğinin yüksek oluşu Türkler'in yayılmalarında önemli rol oynadı. Zamanla daha büyük ordulara ulaşılması, buna karşılık yeterli at ve süvari bulunamaması, savaş taktiklerindeki gelişmeler gibi nedenler yüzünden türk devletleri piyade sınıfına da önem vermek zorunda kaldılar. Anadolu Selçuklu devletinin ordu kuruluşunda yer alan kapıkulu süvarileriyle tımarlı sipahiler denen toprak sahibi süvari sınıfı, osmanlı ordusunda da benzeri biçimde örgütlendi. OsmanlIlarda süvari sınıfı, Yeniçeri ocağı ortadan kaldırılana kadar (1826) yerli’ kulu ve kapıkulu süvarileri olmak üzere iki bölümden oluşmaktaydı. Osmanlı imparatorluğu'nun büyüme döneminde önemli rol oynayan süvari sınıfı, Sipahi ocağı'nın bozulmasıyla birlikte önemini yitirdi. Batılı orduların süvarileri öteki sınıflardaki gelişimlere koşut olarak düzenlenirken, aynı gereksinim OsmanlIlarda da kendini gösterdi. Selim III döneminde başlayan ordudaki düzenleme çabaları, Mahmut II tarafından da sürdürüldü. Yeniçeri ocağı kaldırıldıktan sonra kurulan Asakiri Mansurei Muhammediye ordusunda batılı ordulara benzer biçimde örgütlenmiş bir süvari sınıfı oluşturuldu (1827). 1839’da, her biri 1 600 atlıdan oluşan on beş süvari alayı vardı. Dok- sanüç harbi'nden (1877-1878 Türk-Rus savaşı) sonra Avrupa'dan getirilen askeri uzmanların önerileriyle her orduda bulunan süvari alayları birleştirilerek süvari tugayları, üç süvari tugayı birleştirilerek, süvari tümenleri kuruldu. Hamidiye süvari alaylarının kuruluşuyla (1890), süvari sınıfına güç katılmaya çalışıldı; ikinci meşrutiyet’ ten sonra ise 1. Süvari tümeni’ne "Ertuğrul süvari alayı” eklendi. Ayrıca süvari alaylarının ateş gücünü artırmak için, her tümene dört topa sahip üçer süvari bataryasından oluşan “süvari topçu taburu" bağlandı. Birinci Dünya savaşı sırasında osmanlı ordusunun savaştığı çöl bölgelerinde develerden yararlanan "hecin süvar birlikleri" kuruldu.
Cumhuriyet'in kuruluş döneminde Türk silahlı kuvvetleri'nin muharip sınıfları arasında bulunan süvari sınıfı, askeri alandaki gelişmelere uyularak 1965’te kaldırıldı. Günümüzde Türk silahlı kuvvetleri'nde sembolik olarak ve sportif amaçlarla bir süvari birliği bulunmaktadır.


Kaynak: Büyük Larousse


Benzer Konular

17 Haziran 2009 / ThinkerBeLL Rüya Tabirleri