Arama

Ahmet Arif

Güncelleme: 10 Şubat 2020 Gösterim: 77.763 Cevap: 11
Kral_Aslan - avatarı
Kral_Aslan
VIP MsXTeam
13 Kasım 2006       Mesaj #1
Kral_Aslan - avatarı
VIP MsXTeam
Ad:  ahmet_arif.JPG
Gösterim: 2468
Boyut:  41.8 KB

Ahmed Arif


(d. 21 Nisan 1927, Diyarbakır - ö. 2 Haziran 1991, Ankara)
Sponsorlu Bağlantılar
Hasretinden Prangalar Eskittim (1968) adlı tek şiir kitabıyla büyük okur kitlelerine ulaşan Türk şair.

Ortaöğrenimini Diyarbakır’ da yaptı. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nde felsefe öğrencisiyken siyasal eylemlerinden ötürü tutuklanınca (1950) yüksek öğrenimi yarıda kaldı. Daha sonra 1952’de, aynı nedenlerle iki yıl hapis cezasına çarptırıldı. Cezaevinden çıktıktan sonra Ankara’ya yerleşti; bir süre plan kopya teknisyeni olarak çalıştı. Yaşamını, yazarlığının yanı sıra Ankara gazetelerinde düzeltmenlik, teknik sekreterlik gibi işler yaparak kazandı. Gazetecilikten emekli oldu.

İlk şiiri Millet dergisinde çıkan Ahmed Arif, asıl sanatını ve kişiliğini 1948-54 arasında Yeryüzü, Beraber, Seçilmiş Hikâyeler, Yeni Ufuklar, Kaynak dergilerinde yayımladığı şiirlerle ortaya koydu. Ardından uzun bir suskunluk dönemine girdi. Ama Hasretinden Prangalar Eskittim yayımlandıktan sonra uyandırdığı ilgi çok büyük oldu; kitap 12 yılda 18 baskı yaptı.

Orhan Veli şiirinin etkisini sürdürdüğü bir dönemde şiire başlayan Ahmed Arif, Nâzım Hikmet’in açtığı yolda yürüdü. Ondan aldığı şiirselliği, bir Anadolu duyarlığı özlemiyle genişletti. Pir Sultan Abdal’ı, Urfalı Nazif’i Köroğlu’na, Şeyh Bedreddin’e götürdü. Yaşı olmayan bir doğayı, türkülerle insancıllaşmış bir yiğitlik tavrını evrenselleştirdi. Şiiri çoğunlukla türkülere dayanır gibi görünse de, halk kaynağının olanaklarını türkülerin ötesinde aradı.

Ahmed Arifin şiirinde ritmin büyük rolü vardır; ama onda ritim sese değil söze dayandığından daha derinlere inerek büyük bir lirizmin kaynağı olur. Ahmed Arif Doğu Anadolu insan malzemesini bu lirizmin içinde yoğurarak, gerçekçi şiirdeki didaktik öğe tehlikesini silmiş, özellikle imge konusunda yaptığı sıçrama ile genç şairlere örnek olmuştur. Ayrıca dergi ve gazetelerde yayımladığı düzyazılarıyla da, Türk edebiyatında 1950 kuşağı olarak anılan şair ve yazarların büyük bir bölümünü etkilemiştir.

Ahmed Arifin birçok şiiri bestelenmiş, çeşitli müzik anlayışlarınca değerlendirilmiştir.

Kaynak: Ana Britannica

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen Baturalp; 27 Aralık 2016 19:45
Biyografi Konusu: Ahmet Arif nereli hayatı kimdir.
Hayatın ne anlamı var.. Yanımda sen olmayınca....
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
22 Mayıs 2008       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Ad:  ahmet_arif1.JPG
Gösterim: 1814
Boyut:  25.1 KB

Türk şairi Ahmet Arif


1968 'deki " Hasretinden Prangalar Eskittim " adlı şiir kitabıyla geniş bir okur kitlesine ulaşmıştır.
Sponsorlu Bağlantılar

1927 'de doğan Arif, doğu aşiret törelerinin içinde büyüdü.Ortaöğretimini Diyarbakır Lisesinde tamamlayıp, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Felsefe bölümü nde bir süre eğitim gördü. 1950 yılında TCK'nın 141.maddeye aykırı görülen siyasi görüş ve eylemleri nedeniyle iki kez tutuklandı ve öğrenimi yarıda kaldı.Serbest kaldıktan sonra Ankara'da düzeltmenlik, teknik sekreterlik ve gazetecilik yaptı.

Ahmet Arif şiire lise sıralarında Ahmet Haşim , Ahmet Hamdi Tanpınar , Sıtkı Tarancı gibi şairlerin etkisinde kalarak birtakım denemelerle başladı.Bir süre sonra acemice yazılmış olan bu şiirlerin şiir olmadığına, gerçek şiirin bu kadar kolay yazılmaması gerektiğine karar verdi.

1944-48 yılları arasında İnkılapçı Gençlik ve Meydan dergilerinde yayımlamaya başladığı şiirleriyle adını duyurdu.1950'den sonra dergilerde Seçilmiş Hikayeler,Yeryüzü ,Beraber ,Yeni Ufuklar ,Kaynaklar adlı şiirleri seyrekte olsa yayımlandı.Ardından uzun bir süre siyasal baskılar nedeniyle şiirleri yayımlanamadı. 1968 yılında çıkan tek şiir kitabı " Hasretinden Prangalar Eskittim " Türkiye'de en çok basılan ve okunan şiir kitaplarından oldu ve şaire haklı bir ün kazandırdı.

Ölümünden sonra " Kalbim Dinamit Kuyusu " adlı bir şiir kitabının daha olduğu yada kitaplaşmamış şiirlerinin bu adla basılacağı söylenmişse de böyle bir kitap henüz yayımlanmadı.

Ahmet Arif ilk şiirlerini ortaya çıkardığı sıralarda Orhan Veli ve arkadaşlarının şiir anlayışı ön plandaydı, diğer yandan başka bir grupta Nazım Hikmet'in çizgisinden bir şiir geliştiriyordu. Nazım Hikmet'in açtığı yoldan yürümeyi tercih eden Arif, ondan aldığı şiirselliği, bir anadolu özlemiyle geliştirdi.

Birbirini izleyen kısa, vurucu dizeler, yinelemeler, bölümlemeler şiirine hem özü yansıtan bir ritim kazandırdı hem de imgelerini güçlendirdi.Ama onda ritim sese değil söze dayandığından daha derinlere inerek büyük bir lirizmin kaynağı oldu. Bunun yanı sıra Ahmet Arif'in birçok şiiri bestelendi, çeşitli müzik anlayışıyla değerlendirildi.

Eserleri

: Hasretinden Prangalar Eskittim (1968), Cemal Süreya'ya Mektuplar (1992), Yurdum Benim Şahdamarım (2003).
Son düzenleyen Baturalp; 27 Aralık 2016 19:53
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
30 Temmuz 2009       Mesaj #3
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Onur da Ağlar



Gözlerinin pınarında
Bir bulut,
Boşandı boşanacak
Nerdeyse
Aklımdan geçenleri
Okuyorsun su gibi
Dünya gördü,
Bizi bogazladılar....

Tutma gözyaşlarını
Onur da ağlar....
Bırak yıkansın gökyüzü,
Lacivert,yeşil,altın
Işıkları günbatının.
İşte şafaktayız gene
Çırılçıplak
Ve mavi
İşte sanki dağ yeli
Ve işte sanki meltem...

Kimse toz konduramaz
Kesip attıgımız tırnağa bile.
Sen en güzel kızısın
Bütün galaksilerin
Bense tözüyüm artık
Akkor tözüyüm,
Prometheus'u yakan
Kara sevdanın...

Ne alnımızda bir ayıp
Ne koltuk altında
Saklı haçımız.
Biz bu halkı sevdik
Ve bu ülkeyi.
İşte bağışlanmaz
Korkunç suçumuz...

Ahmed Arif
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Baturalp; 27 Aralık 2016 19:03
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
31 Temmuz 2009       Mesaj #4
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Rüstemo



Modan yaylasına eşkin almadan
Maktela üzerinde sağımız
Karbeyaz Çermik Dağları
Solumuz kan kırmızısı Fırat'tır
Dört mevsim yeşildir orman
Ve toprak çetin
Baharları aşiretler iner Dersim üstünden
Sürü otlatır.
Odunda
Kömürde
Pamukta
Gönlü bir akarsu gibi alıp götüren
Irzdan ve ekmekten yana
Bir kara sevdadır
Yeşil murattır
Ve bundan ötürü tutmuş dağları
Ve almış yürümüş sulardan öte
Kıl çadırlarda maceramız
Yasak bundan böyle zulüm;
Ve öşür
Ve haraç
Ve angarya
Ve katil
Ve şirkat
Ve talan
Ve küfür kıza kısrağa
Yasaktır, emreder Dağlar Paşası
Elinde, affetmez Fransız üçlüsü...

Gayrı malumunuz olsun halım
Hayrola encam
Malum ola
Ayan beyan
Dosta ve düşmana serencam

Önce şeyhulislam fetva buyurur
Katlim dört mezhepte vacip görülür
Sonra saray ferman eyler
Ve kaltak vurulur ordugahlarda
Dar vakit yetiştin tatar ağası
Bir elimde kana batmış hamaylim
Bir elim derman eyler
Dostooo
Buncasına kavga demezem
Kızanlar idman eyler
Hele sarılmasın dört bir yanımız
Tamam cümle dağlar mevzi almıştır
Ve yatmış pusuya patikalar

Salavat getirir dağ dağ taburlar
Narlı bahçe üzre kanlı bir akşam
Gelen elçi değil
Azrail olsun
Anam avradım olsun kaçarsam.

Ahmed Arif
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Baturalp; 27 Aralık 2016 19:04
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
31 Temmuz 2009       Mesaj #5
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Karanfil Sokağı



Kavuşmak ilmindeyiz bütün fasıllar
Ray, asfalt, şose, makadam
Benim sarp yolum, patikam
Toros, anti-toros ve asi Fırat
Tütün, pamuk, buğday ovaları, çeltikler
Vatanım boylu boyunca
Kar altındadır.

Döğüşenler de var bu havalarda
El, ayak buz kesmiş, yürek cehennem
Ümit, öfkeli ve mahzun
Ümit, sapına kadar namuslu
Dağlara çekilmiş
Kar altındadır.

Şarkılar bilirim çığ tutmuş
Resimle, heykeller, destanlar
Usta ellerin yapısı
Kolsuz, yarı çıplak Venüs
Trans-nonain sokağı
Garcia Lorca'nın mezarı,
Ve gözbebekleri Pierre Curie'nin
Kar altındadır.

Duvarlar katı sabır taşından
Kar altındadır varoşlar,
Hasretim nazlıdır Ankara.
Dumanlı havayı kurt sevsin
Asfalttan yürüsün Aralık,
Sevmem, netameli aydır.
Bir başka ama bilemem
Bir kaçıncı bahara kalmıştır vuslat
Kalbim, bu zulümlü sevda,
Kar altındadır.

Gecekondularda hava bulanık puslu
Altındağ gökleri kümülüslü
Ekmeğe, aşka ve ömre
Küfeleriyle hükmeden
Ciğerleri küçük, elleri büyük
Nefesleri yetmez avuçlarına
-İlkokul çağında hepsi-
Kenar çocukları
Kar altındadır.

Hatıp Çay'ın öte yüzü ılıman
Bulvarlar ç.akırkeyf Yenişehir'de
Karanfil Sokağında gün açmış
Hikmetinden sual olunmaz değil
'Mucip sebebin' bilirim
Ve 'Kafi delil' ortada...

Karanfil Sokağında bir camlı bahçe
Camlı bahçe içinde bir bir çini saksı
Bir dal süzülür mavide
Al-al bir yangın şarkısı,
Bakmayın saksıda boy verdiğine
Kökü Altındağ'da, İncesu'dadır.

Ahmed Arif
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Baturalp; 27 Aralık 2016 19:04
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
5 Ağustos 2009       Mesaj #6
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Unutamadığım



Açardın,
Yalnızlığımda
Mavi ve yeşil,
Açardın.
Tavşan kanı, kınalı - berrak.
Yenerdim acıları, kapelikleri...

Gitmek,
Gözlerinde gitmek sürgüne.
Yatmak,
Gözlerinde yatmak zindanı
Gözlerin hani?

'To be or not to be' değil.
'Cogito ergo sum' hiç değil...
Asıl iş, anlamak kaçınılmaz'ı,
Durdurulmaz çığı
Sonsuz akımı.

İçmek,
Gözlerinde içmek ayışığını.
Varmak,
Gözlerinde varmak can tılsımına.
Gözlerin hani?

Canımın gizlisinde bir can idin ki
Kan değil sevdamız akardı geceye,
Sıktıkça cellad,
Kemendi...

Duymak,
Gözlerinde duymak üç - ağaçları
Susmak,
Gözlerinde susmak,
Ustura gibi...
Gözlerin hani?

Ahmed Arif
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Baturalp; 27 Aralık 2016 19:05
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
11 Nisan 2011       Mesaj #7
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Ahmed Arif


(1927 Diyarbakır-1991 Ankara)
Şair.

Ortaöğrenimini Diyarbakır Lisesi'nde tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde Felsefe Bölümü'nde okurken tutuklandığından öğrenimini tamamlama olanağını bulamadı. Cezaevinden çıkınca çeşitli Ankara gazetelerinde düzeltmenlik, sekreterlik yaparak yaşamını sürdürdü. İnkılâpçı Gençlik, Meydan, Seçilmiş Hikâyeler, Yeryüzü, Beraber, Yeni Ufuklar (1944-1955) dergilerinde yayımladığı şiirlerle tanındı. Dünya görüşünün belirlediği düşünceyle, yaşamından gelen duyarlıkları, kimi öfkeli, vurucu; kimi de yumuşak dizelerle işledi. Doğal bir coşkunun zorunlu bıraktığı uyumlarla yüksek sesle okunur bir şiir kurdu.

"Hasretinden Prangalar Eskittim" (1968) adlı bir şiir kitabı vardır. En çok okunan şairler arasında yer alan Ahmed Arif'in bu kitabının ilk basıldığı 1968 yılından bu yana her yıl yeni baskıları yapıldı. Ahmed Arif'in birçok şiiri bestelendi ve çeşitli müzik anlayışlarınca değerlendirildi.

Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi & MsXLabs
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Baturalp; 27 Aralık 2016 19:05
pesimist - avatarı
pesimist
Ziyaretçi
7 Mayıs 2011       Mesaj #8
pesimist - avatarı
Ziyaretçi

Ahmet Arif

Ad:  ahmet_arif.JPG
Gösterim: 973
Boyut:  13.5 KB

(1927 - 1991)

Hasretinden Prangalar Eskittim adlı tek şiir kitabıyla çok geniş bir okur kitlesine ulaşan Ahmed Arif Ahmed Arif 21 Nisan 1927’de Diyarbakır’da doğdu, aynı kentte yaptığı ortaöğreniminden sonra Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü’ne girdi.

1950’den sonra siyasi görüşleri nedeniyle sık sık tutuklanıp uzun süreler cezaevinde yattığı için öğrenimi yarım kaldı. Ankara gazetelerinde teknik sekreterlik, düzeltmenlik gibi işlerde çalıştı. 1948-1954 arasında Yeryüzü, Beraber, Seçilmiş Hikayeler, Yeni Ufuklar, Kaynak dergilerinde yayımlandığı şiirlerden sonra uzun bir suskunluk dönemine girdi. İçinde 19 şiir bulunan Hasretinden Prangalar Eskittim 1968’de yayımlandı ve şiir kitaplarından görülmedik bir baskı sayısına ulaştı.

Ahmed Arif ilk şiirini Garip şiirinin baskın olduğu dönemde yayımladığı halde bu akımdan etkilenmedi. Nazım Hikmet’in açtığı yolda kendine özgü bir şiir oluşturdu.

Ahmet Arif 2 Haziran 1991'de Ankara’da öldü.
Son düzenleyen Baturalp; 27 Aralık 2016 19:09
GüNeSss - avatarı
GüNeSss
Ziyaretçi
17 Mayıs 2012       Mesaj #9
GüNeSss - avatarı
Ziyaretçi

Ahmet Arif



Bir süre, A.Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü'nde okudu. Şiirlerinde folklorik unsurları kullandı. 1991 yılında öldü.

Yaşamı



Ahmed Arif, 21 Nisan 1927’de Diyarbakır’ın Hançepek semtindeki Yağcı sokak 7 no’lu evde dünyaya gelir. Ahmed Arif Diyarbakır Lisesi'nden mezun olunca Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü’nde okudu.

1940-1955 yılları arasında değişik dergilerde yayınladığı şiirlerinde kullandığı kendine has lirizmi ve hayal gücüyle Türk edebiyatındaki yerini aldı. Türkçeyi en iyi kullanan şairlerdendir.

Şiirlerinde hep ezilen insandan yana oldu ve ezilenlerin kardeşliğine vurgu yaptı. Şiirlerinin toplandığı tek kitabı Hasretinden Prangalar Eskittim 1968'de yayınlandı. Türkiye'de en çok basılan kitaplar listesindedir.

Ahmed Arif şiiri hala gençliğe damgasını vurmaktadır. Ahmet Kaya, Cem Karaca gibi sanatçılarca bir çok şiiri bestelenmiştir.

Ankara'da yalnız yaşadığı evinde 2 Haziran 1991 yılında geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi.

Son düzenleyen Baturalp; 27 Aralık 2016 19:10
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
9 Temmuz 2015       Mesaj #10
Avatarı yok
Yasaklı

AHMET ARİF


(Diyarbakır 1927 - Ankara 1991).
Türk Şair

Ankara Üniversitesi Dii ve Tarıh Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü'nde okudu. Siyasal eylemiyle ilgili tutukluluk ve mahkûmiyeti (1950, 1952 - 1953) yüzünden öğrenimi yarım kaldı. Yaşamını gazetecilik yaparak sürdürdü. 1940 toplumcu şiir kuşağı içinde dikkati çekti. Ancak asıl ününü yaşamından, cezaevi gözlemlerinden, toplumsal görüşlerinden kaynaklanan Hasretinden Prangalar Eskittim (1968) kitabıyla kazandı. Bu yapıt, 12 Mart ile 12 Eylül arasında en çok okunan şiir kitaplarından biri oldu. Ahmet Arif'in şiiri, Türk yazınının son 40 yılı içindeki moda akımlarının dışında, özel bir dil ve anlatımla kurulmuştur. Yüksek perdeden. yer yer abartmalı bir söyleyişi, teklifsiz bir anlatımı olan şair, argodan, halk edebiyatının özellikle destan ve ağıt türündeki ürünlerinden de yararlanmış görünür.

Kaynak: Büyük Larousse
Son düzenleyen Baturalp; 27 Aralık 2016 19:13 Sebep: başlık ve sayfa düzenlendi.

Benzer Konular

14 Eylül 2015 / BARIŞ Müzik tr
13 Ocak 2009 / KisukE UraharA Spor tr
19 Mayıs 2008 / Misafir Müzik tr
4 Nisan 2010 / LaSalle Siyaset tr
29 Haziran 2012 / buz perisi Bilim tr