Kısa Film Senaryosu Yazmak İsteyenler için Özel Bir Yazı
Ziyaretçi
Kısa Film Senaryosu Yazmak İsteyenler İçin Özel Bir Yazı
Bana çok ilham veren kitaplardan birini yeniden okuyordum. sosyal medyada bu aralar en çok sorulan sorulardan birine cevap olan bir bölümü aktarmak istedim. Konu şu: Kısa film senaryosu yazmak istiyorum ve belirli bir tema var ya da tema yok sadece bir konuya ihtiyacım var, ne yapmam gerekiyor? Nereden başlamalıyım?
Şuan okuduğum Andrzej Wajda‘nın “Sinema ve Ben” kitabında, senaryo hakkındaki bölümden tam da bu sorunun cevabı olacak kısa bir alıntı…
Bir senaryo yazmanız gerekseydi ve konu da “şehirlerde tekdüze bir şekilde dizilmiş büyük binaların insan yaşamı üzerine olumsuz etkisi” olsaydı, ne yazardınız?
Konu ilk bakışta çok sıkıcı gelebilir ya da zor olduğunu düşünebilirsiniz.
Oysa Andrzej Wajda kitabında “yaşam fikir doludur” diyor ve yaşanmış şu hikayeyi anlatıyor:
“Moskova’da sokaktaki bir çekim çalışması sırasında bir oyuncu yoldan geçen genç bir kızla tanışır. Birbirlerinden oldukça hoşlanırlar. Birkaç gün sonra da kızın evine giderler. Olağanüstü güzel bir gecenin sonunda adam yataktan kalkar, kız uyanmadan bir iki şey almak üzere sokağa çıkar (Editör notu: Belki de genç sevgilisine çiçek alıp, o uyanmadan mükemmel bir kahvaltı hazırlayacaktır…) Alışverişini tamamlayıp mutlu bir şekilde geri döner. Ama birbirinin tıpa tıp eşi bloklar labirentinde kaybolur ve tüm aramalarına karşın belki de yeni bir yaşama açılacak kapıyı bir türlü bulamaz.. (Editör notu: Aynı sırada genç kız uyanmıştır ve sevgilisinin o uyanmadan kaçtığını düşünüp hayalkırıklığı ve üzüntü hissetmiştir…)
`Bu öyküyü duydum duyalı bu apartman blokları perdeye yansıtmak istediğim görüntüden öte bir anlam kazandı. Bir filme dönüştü`…diyor Polonyalı ünlü yönetmen.
“Şehirlerde tekdüze bir şekilde dizilmiş büyük binalarla” ilgili düşündüğümüzde bize birşey ifade etmeyebilir ancak bu mimarinin kurbanı olan genç bir adamın dramı izleyiciyi sarsabilir…İşte size mükemmel bir kısa film senaryosu. Yaşam fikir dolu…
sineterapi/Zeliha Baran
Sponsorlu Bağlantılar
Bana çok ilham veren kitaplardan birini yeniden okuyordum. sosyal medyada bu aralar en çok sorulan sorulardan birine cevap olan bir bölümü aktarmak istedim. Konu şu: Kısa film senaryosu yazmak istiyorum ve belirli bir tema var ya da tema yok sadece bir konuya ihtiyacım var, ne yapmam gerekiyor? Nereden başlamalıyım?
Şuan okuduğum Andrzej Wajda‘nın “Sinema ve Ben” kitabında, senaryo hakkındaki bölümden tam da bu sorunun cevabı olacak kısa bir alıntı…
Bir senaryo yazmanız gerekseydi ve konu da “şehirlerde tekdüze bir şekilde dizilmiş büyük binaların insan yaşamı üzerine olumsuz etkisi” olsaydı, ne yazardınız?
Konu ilk bakışta çok sıkıcı gelebilir ya da zor olduğunu düşünebilirsiniz.
Oysa Andrzej Wajda kitabında “yaşam fikir doludur” diyor ve yaşanmış şu hikayeyi anlatıyor:
“Moskova’da sokaktaki bir çekim çalışması sırasında bir oyuncu yoldan geçen genç bir kızla tanışır. Birbirlerinden oldukça hoşlanırlar. Birkaç gün sonra da kızın evine giderler. Olağanüstü güzel bir gecenin sonunda adam yataktan kalkar, kız uyanmadan bir iki şey almak üzere sokağa çıkar (Editör notu: Belki de genç sevgilisine çiçek alıp, o uyanmadan mükemmel bir kahvaltı hazırlayacaktır…) Alışverişini tamamlayıp mutlu bir şekilde geri döner. Ama birbirinin tıpa tıp eşi bloklar labirentinde kaybolur ve tüm aramalarına karşın belki de yeni bir yaşama açılacak kapıyı bir türlü bulamaz.. (Editör notu: Aynı sırada genç kız uyanmıştır ve sevgilisinin o uyanmadan kaçtığını düşünüp hayalkırıklığı ve üzüntü hissetmiştir…)
`Bu öyküyü duydum duyalı bu apartman blokları perdeye yansıtmak istediğim görüntüden öte bir anlam kazandı. Bir filme dönüştü`…diyor Polonyalı ünlü yönetmen.
“Şehirlerde tekdüze bir şekilde dizilmiş büyük binalarla” ilgili düşündüğümüzde bize birşey ifade etmeyebilir ancak bu mimarinin kurbanı olan genç bir adamın dramı izleyiciyi sarsabilir…İşte size mükemmel bir kısa film senaryosu. Yaşam fikir dolu…
sineterapi/Zeliha Baran
