Arama

Kandaki iltihap nasıl kurutulur? Neler faydalıdır?

Güncelleme: 21 Mart 2018 Gösterim: 254.747 Cevap: 5
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
29 Ağustos 2009       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kandaki iltihap nasıl kurutulur? Neler faydalıdır?
Son düzenleyen perlina; 21 Mart 2018 20:11
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
29 Ağustos 2009       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Kanda İltihap Belirtileri Nedir?
Kanda iltihap belirtileri, altta yatan hastalığa bağlı olarak değişkenlik gösterecektir. Ağrı, kızarıklık, organlarda fonksiyon kaybı, şişme, döküntü vb. belirtiler ortaya çıkabilir.
Sponsorlu Bağlantılar

Kanda iltihap, sepsis (kan zehirlenmesi) nedeni ile ortaya çıktıysa aşağıdaki belirtiler görülecektir:
  • Vücut sıcaklığının 38.3 derecenin üzerine çıkması veya 36 derecenin altına düşmesi
  • Nabzın dakikada 90’ın üzerine çıkması
  • Soluk alıp verme hızının dakikada 20’nin üzerine çıkması
Sepsis, organ yetmezliğine yol açarsa aşağıdaki belirtilerden biri görülebilir:
  • İdrar miktarının önemli ölçüde azalması
  • Bilinç fonksiyonlarının anormal değişimi
  • Kan değerlerinin düşmesi
  • Nefes almakta güçlük
  • Kalbin anormal atmaya başlaması
  • Karın ağrısı
Dikkat: Sepsisten şüpheleniliyorsa 112 acili aranmalı veya bir an önce hastaneye gidilmelidir.

Kanda İltihap Neden Olur?
1) CRP Seviyesini Yükselten Etkenler
CRP (C-Reaktif Protein), iltihaplı hastalıkların varlığında karaciğer tarafından üretimi artırılan bir vücut tepkisidir. CRP yüksekliğinden kaynaklanan kanda iltihap, aşağıdaki nedenlerle görülebilir:
  • Virüs, bakteri, parazit veya mantarların neden olduğu bölgesel veya tüm vücudu etkileyen bulaşıcı hastalıklar
  • İltihaplı bağırsak hastalıkları
  • Romatoid artrit
  • Bağışıklık sistemine saldıran hastalıklar
  • Fibromiyalji, Çölyak hastalığı, ankilozan spondilit, Graves hastalığı gibi, bağışıklık sisteminin hatalı tepkisi sonucu ortaya çıkan otoimmun hastalıklar
  • Zatürree
  • Lupus
  • Tüberküloz
  • Bağ doku hastalıkları
  • Kalp krizi
  • Kanser
2) Sepsis
Mikropların kan dolaşımına girmesi ile ortaya çıkan kanda enfeksiyon, ilerlemesi halinde kanda iltihaba ve kan zehirlenmesine (sepsis) dönüşebilir.

Sepsis, vücudun herhangi bir bölgesindeki iltihaptan kaynaklanabilir. Ancak en çok akciğer, idrar yolu, karın ve leğen kemiği bölgesindeki iltihaplardan kaynaklanıyor. Kanda iltihaba ve sepsise yol açabilecek bazı hastalıklar şunlardır:
  • Zatürree
  • Apandisit
  • Karın zarı iltihabı
  • Safrakesesi iltihabı
  • Mesane, üretra veya böbrek iltihabı
  • Selülit vb. cilt iltihapları
  • Damar yolu açılması veya idrar sondası takılması gibi etkenlerin yol açtığı iltihaplar
  • Menenjit veya ensefalit gibi beyin ya da sinir sistemi iltihapları
  • Soğuk algınlığı (nadiren)
  • Kemik iltihabı (Osteomiyelit)
  • Kalp iltihabı (Endokardit)
Kanda İltihap Nasıl Geçer?
Kanda iltihaba hangi doktor bakar?
Kanda iltihap için enfeksiyon hastalıkları bölümüne gidebilirsiniz.

1) Hastalık Teşhisi
Kanda iltihap söz konusu olduğunda öncelikle bu durumun altında yatan neden tespit edilmelidir. Uzman doktorunuz bu amaçla kan ve idrar tahlillerinizi isteyebilir, fizik muayene yapabilir, belirtilerinizi değerlendirebilir veya hikayenizi, şikayetlerinizi dinleyebilir. Daha sonra uygun bir tedaviye başlayacaktır.

Standart olarak uygulanan kan tahlillerinin yanında, aşağıdaki değerlerin tespiti için kullanılacak kan tahlilleri, kanda iltihap nedeninin teşhisi için ayrıca faydalı olacaktır:
  • C-Reaktif Protein (CRP)
  • Ferritin: Demir Depolayan Protein
  • Fibrinojen: Kanın pıhtılaşmasını sağlayan öncü bileşen
  • Homosistein: Vücuttaki birçok dokunun yapısında kullanılan bir aminoasit türü
  • İnterlökin-6: Karaciğerin CRP üretimini teşvik eden haberci bağışıklık sitemi elemanı
  • Lipoprotein(a) ve Lipoprotein(b): En tehlikeli kan yağı türleri
2) İlaç Tedavisi
Aşağıdaki ilaç türlerinden biri önerilebilir:
  • İbuprofen, naproksen veya aspirin gibi steroit olmayan iltihap gidericiler
  • Acetaminophen ağrı kesiciler
  • Kortizol vb. kortikosteroit ilaçlar
3) İltihap Giderici Etkili Bitkisel Tedaviler
Aşağıdaki bitkiler kanda iltihap vakalarında belirtilerin hafiflemesini sağlayabilir veya kesin tedavi sunabilir:
Şeytan Pençesi: Susamın akrabası olan bu bitki romatizma, yüksek ateş ve ağrı gibi kanda iltihap belirtilerinin yatışmasını sağlıyor.
Zufa Otu: Akciğer iltihabı başta olmak üzere birçok farklı iltihap için kullanılabilmektedir.
Zencefil: Güçlü bir iltihap sökücüdür. Kanı temizlerken aynı zamanda sindirim kanalı sorunlarına iyi gelir.
Zerdeçal: Zencefil ailesinden bir bitkidir. İçerdiği kurkumin gibi bileşenler sayesinde Alzheimer hastalığına ve daha birçok iltihaplı hastalığa iyi geldiği kanıtlanıştır.

Aşağıdakiler de kanda iltihabı azaltabilir:
  • Balık yağı (Omega-3)
  • Yeşil çay
  • Vişne, beyaz veya kırmızı kiraz
4) Sepsis Tedavisi
Sepsis, hastane koşullarında tedavi edilmesi gereken tehlikeli bir sorundur. Nedeni çoğu zaman bakteri kaynaklı kanda iltihap olduğu için, tedavide ilk akla gelen unsur antibiyotiklerdir. Aşağıdaki tedaviler de uygulanabilir:
  • Damar yolundan su, elektrolit vb. sıvıların verilmesi
  • Vazopresör (tansiyon yükseltici) ilaçlar
  • Sepsise yol açan etkenin tedavisi (apse cerrahisi vb.)

Son düzenleyen Safi; 25 Mart 2018 00:21
Rower - avatarı
Rower
VIP MazessezaM
29 Ağustos 2009       Mesaj #3
Rower - avatarı
VIP MazessezaM

Kandaki İltihaba Karşı Kür-İbrahim Saraçoğlu


Dr. İbrahim Saraçoğlu kandaki CRP(Chemical Reaktif Protein) yüksekliğinin düşürülmesi için beyaz dut kurusunu öneriyor.
Kaynayan yarım litre suyun içine bir avuç dolusu beyaz dut kurusu atın ve altı dakika kadar kısık ateşte kaynatın. Ocaktan indirdikten sonra ılımaya bırakın, ılıdıktan sonra süzüp suyunun yarısını sabah aç karnına, diğer yarısını da akşam aç karnına için
Bu kür sabah kahvaltıdan ve akşam yemeklerinden en az yirmi dakika önce içmelisiniz. Haşlanmış olan dutların tüketilmesi şart değil ve bu kür toplam 25 gün uygulanır.

Bilgilendirme amaçlıdır. Bu konuda uzman bir doktora başvurarak sağlık durumunuzu kontrol ettiriniz.Geçmiş olsun.
Son düzenleyen Safi; 25 Mart 2018 00:10
Gölgen misali yanındayım!Msn Thunder
_SoNBaHaR_ - avatarı
_SoNBaHaR_
VIP ButterfLy EffeCt
25 Ocak 2013       Mesaj #4
_SoNBaHaR_ - avatarı
VIP ButterfLy EffeCt
Kanda İltihaplanma, Kronik Yangı
Dokularda zedelenmelerden sonra meydana gelen bir dizi olaylar etkenlerin ortadan kaldırılmasını ve meydana gelen zararın ortadan kaldırılmasını sağlamaya çalışır. Bütün hepsine birden (yangı) iltihabi reaksiyon adı verilen bu olaylar çok önemlidir. Kan akımı artar. Ortaya akkan hücrelerinin akışı sağlanır.
Bazen kemik iliğinden akyuvarların bir kısmı yapılmaz. Bu hastalığa agranülositoz denilir ve vücut bakteri ve diğer etkenlere karşı tamamen savunmasız kalır. Bir takım ilaçların yersiz kullanılması, olumsuz bazı çevresel etkenler agranülositoz nedeni olabilir. Bazen akyuvarların sayıları olağanüstü düzeyde artar. Akyuvar sayısının artışını kontrol eden mekanizmalar çalışmaktadır. Bunun sonucunda lösemi veya kan kanseri olarak bilinen hastalık meydana gelir. Kan kanseri terimi yanlış kullanılan bir terimdir. Günümüzde bu gibi hastalıkların tedavisine yönelik çabalar sürdürülmekte, başarılı uygulamalar geliştirilmektedir.
Vücudun dışarıdan gelen bakteri, yabancı etken ve bunların zararlı salgılarına direnme gücüne bağışıklık denir (immünite) Bağışıklık doğuştan ve sonradan kazanılan bağışıklık olmak üzere iki gruptur. Kazanılmış bağışıklık hücresel ve sıvısal bir takım koruyucu etkenlerin gelişmesi biçiminde olabilir. Vücudun savunma sistemini harekete geçiren ve bağışıklık maddelerinin yapımını uyaran etkenlere antijen denilmektedir.
İnsanların bağışıklık alanında attıkları en önemli adımlardan birisi aşının bulunuşudur. Ölü mikroorganizmaların veya zayıflatılmış mikroorganizmaların enjekte edilmesi ya da bunların etkisi azaltılmış toksinlerinin verilmesi, vücutta bunlara karşı hazırlıklı hücrelerin ve sıvıların gelişmesini uyarır. İleri dönemlerde gerçekten bu hastalık etkeni ile karşılaştığında vücut hazırlıklı olduğundan savunma kolaylaşır ve bu etkenin vücutta hastalık yapabilmesi çoğu zaman olanaksız hale gelir. Buna etkin bağışıklama (aktif immünite) denir. Birde aktif, olarak bağışıklanmış diğer canlıların kan serumlarından oluşan bağışıklık maddelerinin kişilere verilerek yapılmasıyla sağlanan bağışıklama vardır ki buna da edilgin bağışıklama (pasif immünite) adı verilir. Tetanoz serumu, kuduz serumu buna örnek verilebilir.
Kanda bulunan sıvı bağışıklık maddelerine antikor denir. Antikorlar vücutta meydana gelebilmeleri için zaman gerektirirler. Acil durumlarda daha önceden bağışıklanmış canlıların serumlarındaki antikorların verilmesiyle zaman kazanılır. Bazı yaralanmalarda verilen serum (tetanoz serumu, kuduz serumu difteri serumu) budur. Yani edilgin bağışıklama ürünleridir. Verilen serumun içerisinde antikor denilen ve antijenlere karşı yapılmış özgül maddeleri bulunur.

Virüs dediğimiz, içerisinde DNA ya da RNA maddesi bulunan protein kılıflarla çevrilmiş hastalık yapabilen en küçük canlılar vücuda girdiklerinde interferon denilen özel bağışıklık maddelerinin meydana gelmesine sebep olur. Günümüzde interferonların aydınlatılması için çabalar sürmektedir. İnterferonların bazı kanserlerin tedavisinde önemli bir yer tutacaklarına inanılmaktadır.
Bağışıklık sistemleri ve mekanizmalanbir de alerji denilen istenmeyen yan etkilere de yol açar. Bazı maddelerin vücuda alınması sonucu uyarılan bağışıklık sistemleri kişinin hayatını tehlikeye düşüren bir olaylar dizisine sebep olur. Serum içerisinde bulunan yabana proteinler, bazı besinler dereceleri değişik alerjilere yol açabilir. Bazı kişiler ise doğuştan alerjik özellikte bir vücut yapısına sahip olmaları nedeni ile sürekli alerjik bazı hastalıklarla birlikte yaşamak zorundadır. Penisilin alerjisi olan kişiler, saman nezlesi ya da astımı olan kişiler bunlara örnek verilebilir. Bu alerjik duyarlığın ortadan kaldırılması için çalışmalar sürmekte, duyarsızlaştırma denilen uygulamalarla sonuç alınmaya çalışılmaktadır.
..Aşk Hiç Biter mi?...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Eylül 2013       Mesaj #5
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kanda İltihabın Başlıca Nedenleri
Enfeksiyon
Vücudumuzda enfeksiyon olması demek, başka bir organizmanın vücudumuzdan beslendiği ve burada çoğaldığı anlamına gelir. Enfeksiyonun söz konusu olması için organizmanın kişiye zarar vermesi gerekir. Örneğin bağırsakta da çoğalan bakteriler vardır ama bunlar yararlı bakteriler olduğu için bu bir enfeksiyon değildir. Parazitler, mantarlar, bakteriler ya da virüsler enfeksiyona yol açabilir.

Hepimiz pek çok farklı türde enfeksiyonla karşı karşıya kalabiliriz. Kulak, göz, sinüs, diş eti ya da solunum yolları enfeksiyonları gibi örneklere çoğumuz aşinayız. Bu enfeksiyonlardan bazılarıyla vücut hızlı bir şekilde savaşır ancak bazı enfeksiyonlar uzun dönemli yani kronik enfeksiyonlardır. Çoğu enfeksiyonda iltihaplanma meydana gelir. Bu durum, vücudun enfeksiyonla savaşmasından kaynaklanır.

İltihabi Bağırsak Hastalığı
İltihabi bağırsak hastalığı bağırsak yolunda kronik iltihaplanmaya yol açar. Hastalık bağırsaklar dışında diğer organları da etkileyebilir. Ülseratif kolit ve Chron hastalığı, en yaygın iki iltihabi bağırsak hastalıklarıdır. Bu hastalığın tam olarak neden kaynaklandığı henüz bilinmemektedir ancak genetik ve çevresel faktörlerin ya da bağışıklık sisteminin hatalı tepkilerinin bu hastalıkların ortaya çıkmasında rolü olduğu düşünülür.

Lupus
Lupus hastalığı otoimmün hastalıklardandır ve cildi, eklemleri, böbrekleri, beyni ve diğer organları etkileyebilir. Bu hastalıkta vücudun bağışıklık sistemi olmaması gereken bir şekilde, sağlıklı dokulara saldırır ve bu da kronik iltihaplanmaya yol açar. Lupus her yaşta ortaya çıkabilir ancak daha çok kadınlarda görülür. Vücudun hangi bölümünün etkilendiğine bağlı olarak farklı belirtileri olabilir. Yaygın semptomları arasında derin nefes alındığında göğüs ağrısı, halsizlik, nedensiz ateş, saç dökülmesi, ağız yaraları ve güneş ışığına hassasiyet sayılabilir. Lupusun bilinen bir tedavisi yoktur ancak belirtileri ortadan kaldırmak için ilaç tedavisi uygulanır.

Romatoid Artrit
Romatoid artrit henüz tam olarak neden kaynaklandığı bilinmeyen, kas-iskelet sistemi hastalıklarından biridir. Nedeni anlaşılamayan bir şekilde, bizi hastalıklardan korumaya programlanmış olan bağışıklık sistemi, romatoid artritte vücudun kendi dokularına ve özellikle eklemlere karşı saldırıya geçer. Bu saldırının sonucu olarak eklemlerde, iltihaplanmaya ve ağrıya neden olan bir sıvı birikir. Bu hastalığın ortaya çıkmasında, genetik ve çevresel faktörlerin rolü olduğu düşünülür. Hastalık genel olarak 30 ila 60 yaşları arasında görülür.

Zatürre
Zatürre enfeksiyona bağlı olarak akciğerde iltihaplanmanın görüldüğü bir solunum hastalığıdır. Bakteri, virüs ve mantarlar zatürreye neden olabilir. Yetişkinlerde zatürreye en çok bakteriler yol açar ve bu bakterilerden en yaygın olanı pnömokok adlı bakteridir. Öksürük, ateş, halsizlik, baş ağrısı, terleme benzeri belirtileri vardır.

Romatizmal Ateş
Kalp romatizması da denilen ve iltihabi bir hastalık olan romatizmal ateş daha çok çocuklarda görülür. Bu hastalığa A grubu streptokok bakterisinden kaynaklanan boğaz enfeksiyonu yol açar. Enfeksiyon düzgün şekilde tedavi edilmezse romatizmal ateş ortaya çıkabilir ve kalp kapakçıklarında hasara neden olur. Diz, bilek, omuz gibi eklemlerde ağrı, şişlik ve kızarık belirtileri arasındadır. Romatizmal ateşi teşhis edildikten sonra antibiyotik tedavisi uygulanır.

Tüberküloz
Verem olarak da adlandırılan tüberküloza, tüberküloz bakterisi neden olur. Akciğerleri etkileyen ancak buradan diğer organlara da yayılabilecek, bulaşıcı bir enfeksiyondur. Aktif tüberküloz hastalarının öksürmesi veya hapşırması aracılığıyla havaya karışan mikropların solunmasıyla bu hastalığa yakalanılabilir. Ancak tüberküloz mikrobuna maruz kalan herkes hemen bu hastalığa yakalanır denilemez. Ne kadar mikrop alındığı veya kişinin bağışıklık sisteminin ne kadar güçlü olduğu gibi faktörler hastalığa yakalanma riski üzerinde etkilidir.

Bağ Doku Hastalıkları
Bağ doku hastalıklarında, organları ve vücudun çeşitli bölümlerini destekleyen, protein bakımından zengin dokular etkilenir. Yağ, kemik ve kıkırdak dokuları bağ doku örnekleridir. Bu hastalıklarda eklemler, kaslar ve cildin yanı sıra gözler, kalp, ciğerler, böbrekler, mide-bağırsak sistemi ve kan damarları da etkilenebilir. 200’den fazla bağ doku ile ilgili rahatsızlık sayılabilir. Bu rahatsızlıkların nedenleri ve belirtileri de hastalığın türüne göre değişiklik gösterir.

Kalp Krizi Riski
Yakın zamanda yapılan çalışmalar CRP testi ile bir kişinin kalp krizi riskinin ne oranda olduğunun anlaşılabileceği yönünde çeşitli görüşler ortaya atılmıştır. Bu kan testi ‘yüksek duyarlı CRP testi’ (hs-CRP) olarak adlandırılır ve normal CRP testinden farklıdır.

Kandaki iltihap oranının yüksekliğinin, ileriki dönemlerde kan damarları duvarında bir sorun anlamına gelebileceği öne sürülmektedir. Şu an için alınan sonuçlar umut vericidir ve pek çok kalp doktoru hastalarından bu kan testini istemektedir. Öte yandan henüz, hs-CRP testi ile kalp krizi riskini ölçme üzerine yapılan tartışmalar ve olumlu-olumsuz görüşlerin paylaşımları, kesin bir sonuca varmış değildir.
Son düzenleyen Safi; 25 Mart 2018 00:25
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
28 Eylül 2014       Mesaj #6
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Akut iltihaplanma: Aniden gelişen doku ve hücre hasarı nedeniyle oluşan bu iltihaplanma türü, hızlı bir şekilde şiddetli boyutlara ulaşabilmektedir. Bu gibi iltihaplanmaların belirtisi birkaç gün devam etmektedir fakat bazı durumlarda birkaç hafta boyunca sürebilmektedir. Akut iltihaplanma durumu aşağıda verilen sağlık durumlarında gelişmektedir;
  • Akut bronşit,
  • Enfeksiyonlu tırnak batması,
  • Grip ya da soğuk algınlığından dolayı gelişen boğaz ağrısı,
  • Cilt kesik ve sıyrıkları,
  • Yoğun şekilde yapılan egzersiz,
  • Akut apandisit,
  • Akut dermatit,
  • Akut bademcik iltihabı,
  • Akut enfektif menenjit,
  • Akut sinüzit,
  • Darbe ya da yumruğa maruz kalmak.
Kronik iltihaplanma: Uzun süreli iltihaplanma anlamına gelen bu tür iltihaplanma, bir patojene karşı vücudun bağışıklık sisteminin harekete geçmesidir. Kronik iltihaplanma, birkaç ay hatta birkaç yıl sürebilmektedir. Kronik iltihaplanma durumu, aşağıda verilen sağlık sorunlarında gelişebilmektedir;
  • Astım,
  • Kronik peptik ülser,
  • Tüberküloz,
  • İltihaplı romatizma,
  • Kronik periodontitis (diş etlerinin büzüşmesi),
  • Ülseratif kolit,
  • Crohn hastalığı,
  • Kronik sinüzit,
  • Kronik aktif hepatit.
Kanda İltihap Oluşumunun Nedenleri
Kanda iltihap oluşmasına hem bazı hastalıklar hem de bazı besin maddeleri neden olabilmektedir. Vücudun dış etkilere karşı bir tepkisi olan kandaki iltihaplanmanın oluşum nedenleri aşağıda verildiği gibidir;

1.Romatizmal Artrit
Eklemlerde iltihap oluşmasına sebep olan bu hastalıkta, eklemlerin ve diğer bazı organların etrafını iltihap kaplamaktadır. Vücudu korumakla görevli olan bağışıklık sistemi ilginç bir şekilde kendi sağlıklı eklem dokularına karşı savunmaya geçmektedir. Böylece eklemlerde iltihaplanma gerçekleşmektedir.

2.Ankilozan Spondilit

Omurga, kaslar, bağ doku ve kalça kemiği ile kuyruk sokumu kemiğinde iltihaplanmaya sebep olan bu hastalık, erkeklerde kadınlara göre 3 kat daha fazla gözlenmektedir. Bu hastalık iltihaplanmaya neden olmaktadır.

3.Çölyak Hastalığı

İnce bağırsağın iç astar yapılarının tahribata uğraması ile meydana gelen çölyak hastalığı, ince bağırsaklarda iltihaplanma yaşanmasına neden olmaktadır.

4.Crohn Hastalığı
Crohn hastalığı, aslında bir bağırsak hastalığıdır (daha çok ince bağırsak), fakat ağızdan, anüse kadar tüm sindirim sistemi organ ve dokularını da etkisi altına almaktadır. Bu hastalık, tüm sindirim organlarının ya da bir kısmının iltihaplanmasına neden olmaktadır.

5.Fibromiyalji

Lupus ya da romatizmal artrit gibi bir bağışıklık sistemi sorunu olan fibromiyalji, vücudun birçok bölgesinde çeşitli ağrılar yaşanmasına sebep olmaktadır. İltihaplanmaya neden olan bu hastalıkta, iltihaplanmanın çıkış noktası tam olarak anlaşılmış değildir.

6.Grave Hastalığı
Tiroid bezinde iltihap oluşmasına neden olan bu hastalığın en belirgin semptomlarından biri guatrdır. Grave hastalığında, tiroid bezleri çok fazla çalışır ve bağışıklık sistemi yanlışlıkla kendi sağlıklı hücrelerine karşı savunmaya geçer. Böylece iltihaplanma meydana gelmektedir.

7.Egzoftalmi
Gözlerin arka bölümünde yer alan kaslarda meydana gelen egzoftalmi, buradaki kasların iltihaplanmasına yol açan, bir bağışıklık sistemi sorunudur.

8.İdiopatik Pulmoner Fibrozis
Tam olarak anlaşılamayan bu hastalığın oluşum nedeni, hala gizemini korumaktadır. Uzmanlara göre, idiopatik pulmoner fibrozis hastalığının, iltihap oluşumu ile yakından ilgisi bulunmaktadır. Buna göre, alveollerde iltihap oluşumuna neden olan bu hastalık, bir bağışıklık sistemi sorunudur. Fakat hastalığa neden olan iltihaplanma, tedavi ile azaltılabilmekte ve yok edilebilmektedir.

9.Lupus
Otoimmün (bağışıklıkla ilgili) bir hastalık olan lupus, cilt, eklemler, kalp, akciğerler, beyin ve böbrekleri etkisi altına almaktadır. Lupus hastalığında, bağışıklık sistemi işlevinde bir sorun meydana gelir ve bağışıklık sistemi sağlıklı dokulara zarar vermeye başlar. Bu şekilde, hastada iltihaplanma oluşmaktadır.

10.Sedef Hastalığı
Sedef hastalığı da bir otoimmün cilt hastalığıdır. Yani sedef hastalığı, bağışıklık savunmasının, yanlışlıkla sağlıklı dokulara zarar vermesi ile meydana gelmektedir. Bundan dolayı hastanın, cilt dokularında iltihaplanma oluşmaktadır ve eklemler iltihap ile kaplanmaktadır.

11.Tip 1 Diyabet

Tip 1 diyabet hastalığı, vücudun çeşitli yerlerinde iltihaplanma oluşmasına neden olmaktadır.

12.Addison Hastalığı

Addison hastalığı, bir otoimmün hastalıktır. Buna göre, bağışıklık sıvıları, koruma ve savunma iç güdüsü ile, bir hata yaparak sağlıklı dokulara zarar vermeye başlar. Bağışıklık sıvılarının zarar verdiği kan ve dokular ise, adrenalin bezleridir. Vücutta gelişen bu hatanın sonucunda ise, adrenalin bezlerinde iltihaplanma oluşmaktadır. Bundan dolayı, özellikle stres durumunda, adrenalin bezlerinde iltihaplanma durumu artmaktadır ve addison hastalığı riski de artmaktadır.

13.Vaskülit

Vaskülitde, kan damarları ve arterlerinde iltihaplanma meydana gelmektedir. Bundan dolayı, vaskülit hastalığı iltihaplanmaya neden olmaktadır.

14.Organ Nakli Reddi

Herhangi bir organ nakli yaşayan hasta, vücudunun nakledilen yeni organı kabul etmemesi sonucu, bağışıklık sistemi devreye girmektedir. Bu durum sonucunda ise, iltihaplanma meydana gelmektedir. Bu iltihaplanma, nakledilen yeni organın etrafında gelişmektedir.

15.Çeşitli Alerjiler
Tüm alerjiler iltihap taşımaktadır. Örneğin astım, solunum yollarının iltihaplanması şeklinde seyrederken; saman nezlesi, kulak, burun ve boğaz mukoza zarında meydana gelen iltihaplanma şeklinde seyretmektedir. Arı ısırmasına karşı alerjisi olan insanlarda ise, hayati tehlike oluşturan ciddi iltihaplanmalar yaşanmaktadır ve tüm vücutları bu durumdan etkilenmektedir.

16.A Vitamini Eksikliği

Yapılan araştırmalara göre, A vitamini eksikliği yaşayan kişilerde, iltihaplanma meydana gelmesi riski daha yüksektir.

17.Düşük Uyku Kalitesi

Bilim insanlarının yaptıkları araştırmalara göre, kalitesiz ya da yetersiz uykunun, iltihap oluşumu ile doğrudan ilgisi bulunmaktadır.

18.Obezite
Hem kadınlarda hem de erkeklerde fazla kilo ya da obezite nedeniyle iltihap oluşması riski daha fazladır. Ayrıca erkeklerde, bağışıklık sistemi hücrelerinden olan beyaz kan hücrelerinin sayısında yaşanan artış, iltihap oluşumu riskini de artırmaktadır.

19.Enfeksiyonlar

Enfeksiyon, vücuda dışarıdan giriş yapmış olan, bakteri, virüs ya da mantarlar nedeniyle oluşan sağlık sorunudur. Bu yabancı organizmalar organ ve dokulara zarar vererek bağışıklık sisteminin devreye girmesine neden olmaktadır. Bağışıklık sisteminin devreye girmesi ile, savunma mekanizması olarak iltihaplanma oluşmaktadır.

20.Bazı Gıdalar

Buna göre iltihap oluşmasına neden olan gıdalar şu şekildedir;
Trans Yağlar: Trans yağlar, kan damarlarına zarar vererek, iltihap oluşmasına neden olmaktadır.
Şeker: Çok fazla miktarda şeker tüketmek, sitokin adı verilen bağışıklık aracılarının çok fazla miktarda üretilmesine sebep olmaktadır. Bu durumda ise vücut bunları parçalayamaz ve böylece iltihaplanma meydana gelmektedir.
Beyaz Ekmek ve Makarna: Basit karbonhidratlar, şeker içinde hızlı bir şekilde parçalanmaktadır ve doğrudan kana geçmektedir. Bu durum kanda iltihaplanmaya neden olabilmektedir.
Alkol: Aşırı miktarda alkol tüketmek, bağırsaklarda bakteri birikmesine sebep olmaktadır. Bu durum ise, iltihaplanma oluşmasına neden olabilmektedir.
Omega 6: Eğer, omega 6 yağ asitleri bakımından zengin, fakat omega 3 yağ asitleri bakımından yoksun şekilde beslenilirse, vücutta iltihap oluşumu riski artacaktır.
Tam Yağlı Süt: Çok fazla miktarda tam yağlı süt tüketmek, iltihap oluşmasına neden olabilmektedir.
Gluten: Yapılan çalışmalara göre, belli bir miktarda gluten tüketmek, iltihap oluşmasına neden olabilmektedir.

Tedavi Yöntemleri

Her ne kadar iltihaplanma bir tür vücut savunmasının ürünü olsa da, tedavi edilmesi gerekmektedir. Buna göre, iltihap tedavisinde birtakım ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar şu şekildedir;
Anti-iltihap ilaçlar: NSAIDs (steroidal olmayan anti iltihap ilaçlar) türü ilaçlar en yaygınlarıdır. Örneğin; Naproxen, İbuprofen ve Aspirin gibi. Fakat bu gibi ilaçların, astım, böbrek sorunları, felç, kalp krizi ve ülser gibi ciddi riskleri olabilmektedir. Bundan dolayı doktor kontrolünde kullanılmaktadır.
Bağışıklık ayıran anti-iltihap türevleri: Kısaca, ImSAIDs ilaçlar, kobay hayvanlarda yapılan deneylerde, iltihap oluşumunu azaltıcı özellik göstermişlerdir.
Diğer ilaçlar: Asetaminofen ve Kortikosteroidler, direkt olarak iltihabı yok etmezler fakat, iltihaptan kaynaklanan ağrıları giderip, steroid hormonlarının dengelenmesini sağlamaktadırlar.

Alternatif Tedavi Yöntemleri
Birtakım bitkiler, doğal olarak anti-iltihap özellik göstermektedirler. Bu doğal yöntemler şu şekildedir;
Şeytan pençesi; tahta örümcek ya da kanca bitkisi adı ile bilinen ve susam ailesine dahil olan bitki, Güney Afrika’da yetişmektedir. Bu bitki, iltihabı iyileştirerek ateş ve ağrıları dindirmeye yardımcı olmaktadır.
Zufa otu; kolonya ve likörlü içeceklere eklenen bu bitki, bazı akciğer sorunlarını tedavi ettiği gibi, iltihap oranını da azaltmaya yardımcı olmaktadır.
Zencefil; ilaç ya da baharat olarak da kullanılan bu bitki, birçok hastalığın tedavisine yardımcı olduğu gibi, iltihap ve iltihap tabanlı hastalıkları da tedavi etmeye yardımcı olmaktadır.
Zerdeçal; zencefil ailesinden olan bu bitki, artrit ve diğer iltihaplı hastalıkları tedavi etmeye yardımcı olmaktadır.
Kenevir; bu bitki bir tür anti-iltihap özellik göstermektedir.
Balık yağı; omega 3 yağ asitleri içeren balık yağı, hem iltihaplanmayı azaltır hem de sinir sağlığını korur.
Yeşil çay; birçok faydası olan yeşil çay, iltihaplanmayı azaltır.
Ekşi kiraz-vişne; eklem iltihaplarını ve bundan kaynaklanan ağrıları hafifletmeye yardımcı olmaktadır.
Buz uygulaması; buz ile cilt üzerine kompres yapmak, iltihaplanmayı ve ağrıları tedavi etmeye yardımcı olmaktadır.
Son düzenleyen Safi; 25 Mart 2018 00:32

Benzer Konular

26 Kasım 2016 / halit C Tıp Bilimleri
25 Mart 2018 / Misafir Cevaplanmış
20 Ekim 2012 / Mutlu Soru-Cevap
17 Ekim 2014 / Misafir Cevaplanmış
1 Kasım 2011 / LaDyGaGa Sağlıklı Yaşam